10 Kasım 1942 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

oA YAT .İsveç vapümi kıralanmıştır. meni Mehmet Oğlü Könan ,__,Ş“hfl'w ; HAF'TA SOHBFT' Kokusu a Öğır vezir: ' Erzincanlı izzet Paşa Paşanin altın'arı — Sadunlu su — Gusul ve tekfin — Süleymanca iş — Alaybeyi — Mirâalüyın tersi —Akşamcı bir mühürdar — “Bir daha ağzına köyma!,, fizün Abbas — Araf serince midir? — Poöh değil rakı — Pohu gene ağzına koymuşsun? — Poyrazla Yazan. Münir Süleyman Çapanoğlu ZZLET paşa, eline gecen al- tinları sabunlu sulurla yı- kar, övâr, Sulhrfa bezlere sarıp satı- diğa saklardı. Bir gün, Trabims» garpta, vilâyet mühürdarmım oda- sitidâa, pasanin bü meralandan bahsedilirkan, odada bulunanlar dan biti: — Paşa, altınları saklamıyor, mezara gümüyor! Dedi, O günlerde bir tcaret iş: Trüblüstü bulünatı Serkis adında bit zat, cevap verdi: | — Üyle amma, paşa başkaları | giti değil, tam Mmüslümanca yapı - yör, Altıt'anı evvelâ gasl ediyor. Kefenliyor, sonra gömüyor! için | BKİ devirlerde, askerlik tülbeleri arasında, bir de “A iâ eVi Göüllen bir sımf ih- ılı&' h Aley Beyleri bir nevi sabita âmiriydi, Her vilâyet: te bir Alay Beyi bulunurdu, Ve Alay BDeyi, mitalay demekti, Hükümet, İznet paşanın bulmn. düğü vilâyette de hir Alay Beyi gündermişti, Pasa, askerden ye- tiğme öldüğü için, zabıtaya aske: ri Yültbe ve sifat verilmesine canı sikildi. LA? siraği geldikçe, yeri düştükğe küflir eder, söylenir, tah kir edaer, teeyilden geri kalmeazdı, Alâay Böyi, Valinin yanma gi der, tayla emri'ni sanar. İzzel pa- şâ ekiri âğıp oktümağa başlar, "A. lay Döyi,, #Özüne gelince bıtkıg defa: — Alay Beyi, Alay Beyi!, b tekrarladıktan sonra ilâ- ve eder! ı;— Ha, anladım. . Miralaymn ter- lş h ASA, itkiyi ve içki içenleri hiç sevmezdi. Mühürdarı paşanin âksine olarak içkiyi se- ver, akşâmları iemeden yapamaz- At, Paşatım korkusundan da giz- W Bi içer, öna belli etmemeğe çalışırdı. Çok defa, paşa yatmağa çittikten sönra, kalayı tütsülerdi, Bir alışâih pasa, odasına çekil- dikten sonra şişeyi çıkârır, meze- leri sıralar, içmeğe başlar, Şoy- le çakır keyil olduğu sırada, pasa çağnır, İzzet pasşa, mühürdarın halinden sözlerinden demlendiği - ni anlar, şöyle hafif tertip azarlı- yarak : — Bir daha ağzma koyma! Diye teuti'h edar, Fakat mübür. dar alışmış, durür mu, aksşamerlı. | gında devam eder. İşi paşaya çak- üurmamak için de son derete dik- | katli hareket edar, Olacak bu, akacak kan damarda durur mu? Bir akşam içerken pu şa mühürdarı çağırır, zor olmuş Ogörünce hiddetle sorar: daha su pohu Bak — Ben sana bir sözmâa koyma demedim mi? yine ağzına koymussun!, “Pasanm “poh!" deyişi, mühür- darın canmı sıkar: — Yok pasam, der, Ben ağzı- mâa poh koymamı, rakı korum! İzzet paşa hiddetle haylırır: — Poh müudar, rakı medrıi* Ne karın ağrısıdır, işte o peye yine ağzına koymuşauürı! İVASTA eşrafltan iki a'dam vardı, Bunlar hatırlı adam. lardı, Birinin adı Poyraz, ötekinin adı da Uzan Abbastı, Biri ne ka, dar uzun 'boylu ise, öteki o kadar kısa boyluydu. Bir gün vilâyet meclisinde bulunanlardan balışo. lunürken İzzet paşa irticalen şu beyti söylemiş: Miri Abbası Tavil ve miri poyrazı kadğir, Herdü melunend ammaa in gülca ve an güca! ZZET pasaya bir gün rıcal. den biri sorar: — Cahennemin çok sıcak oldu- ğunu hocalar rivayet ederler, A. caba Araf da serince midir? Pasa düşünmeden cevap ve. rir: Huzuru âlinizde burası bile se- rinlesiyor Size benzer milyonlar. ca jinsanmn toplanacağı Araf el- bet de soğuk olur! 4 bin ton arpa geldi Ankaröğlar — bildirildiğine — göre Irak yölü ilö Müemleketimize 4 ton arpa — gelimişlir. Diğer —ilaraftan cemân Ğ0 bin tön hacminde' beş Bu va- vürlar Amerikâdân buğday getire- Yeni Eserler: Graee AŞ Tn İslâm—Türk — Ansiklopedisi 412 nci nüshası mühi mbahisleri ihtivta öderek çakıinıştır: 1. Anadolu ve Rümeli âyatları: Efdalellin. 2, Fikihta âyân bahsi: Temyiz mahke mesi relsi Âli Himmet, 3, Mukaye: soli hukuk, İstâtm hukukunda ve me" dent hukükla Ayân: Profesör Mus- tafa Reşid, 4, Huükuku Esasiye: A« yân Meclisi, İslâmda feşkilâlı esa siye, b. Ayel, lisân ve kürgn: Ömer Tüzü, Ö, Âyelletin — nüzulü, Mekki mödeni, tekvini, —lenzili, muhkem ve müleşabih, hamensuh, mensuh, hüber, emir, lezkir, ahkâm âyetl ri ve mükerrer âyeller, 7. Tasav vüfla âyün! 8. Mehdilik davâsında bülünan İbni Tümrutün âyetleri: Profesör İsmhlil Hakkı — İzmirli. 9. Ayelüllâh: M, Sakir Ülkütaşır, 10, Ayinı Bidaleddin. 11, Bozğuncu ve yıkı©ı Müsleşrik ve misyöner zıh niyetini yürülmek İsleyenlerle da yâmız vart Eşref Edip, ŞÜBEYE DAVET FPatih As, Şubesinden: İzmirden Fâatih Askerlik Subesi mıulakasınâ gelmiş olan Nakliye Oto Üsleğmeni Köemüâleddin Aladağ (40379), Leva- zi ÂAsleğınen Ragıp — Oğlu Rale' (â00906), Top Teğmeni Osman oğ- la Hasan OÖral (4d0410), Top Tej Kayatı ((92956), Piyade —Astağmeni Ziya Oğlu Kemal (13007), “Bamın — gd- resini bilentorin Şubeye haber ver- meleri", Tep Teömeni Sabri Öğlü Hayti — ÖÜkvet 152590) 15"4._3.9 nn Mensucat fabrikalarına yün | veriliyor Devlet farafından memurlarâ ve«s rilecek kumaşları dokumak üzere Hasköy yünlü mensucat fabrikaları na Sümer Bank yün verecektir. Bu fabrikalara yüzde 10 meşrü kâr ve- rilecektir. Tiftik tı"iccı.rlannm dilekleri 4 Tiltik tacirlerinden — mürekkep bir heyet Ankaraya gitmiştir. Heş- et, üzümde olduğu gibi tiftikle de ihraç rüsumunun yüzde beşe İndi- rilmesini, hiç olmazsa fon hesapla rinda ferağatte bulunulmasını islee yeceklir , Altm fiyatı Altlın fiyatları düşmeğe mayfü: mıştır, Dün bir altının fiyatı 37 Tis ra 75 kuruş, külçe altının bir gram fiyatı İse 715 kuruş' Karbteciya bu gazetenin sahibiy- di. Alman'ar hazjranda Parise girdikleri vakit Biyop'u belediye meelisinkini başına getirdiler: hak kında çok nezaket ve dikkat gös. terdikleri de rivayel olunmakça- diır, Dışarıda ihtilâl devam edip du. rürken, Mmecliste de hararetli (i nakaşalar, bilhassa sağların sık Sik Ve muntazam bir şekilde öbst. rüktiyon yapmaları yüzünden uza- yıp güliyerdü. Met'uslar dışarıda kuduran fırgmayı körüklemeğe da. vam cılıyorlurdı. Meclisin icerisin de yaprlan isyan hareketlerinin en esaslısınn, 1938 de Fransız . Alman komilesi denilen garıip te. şekkülün en faa) âzasından birisi olan ve 15410 da Peten hükümeti taralmdan Vasşlugton elçiliğine gönderilen Hlanr Hey baş oldu- ganu söylemek helki manalıdır. Fakat mecliste, Fransada — dörhal Pasişt bir idarte kürülmasını isti yenler varsa da, sağların ekseri . yeti bu fikrin FPransada kâfy dere. cede olgünla olduğunu DBi Üyordü; son v müphem kalan Alıfıy Ro!ı da Li ıulıiı!în b ( yag taciri mahkemaye verildi Belediye ıııuıı ârla sıkı bir mücadele- ye girişli Belediye teftiş heyeli vali Lüifi | but piyasasına hâkim olan ' Kırdardan aldığı direktif üzerine başlıca gida müddelerinden — olan yağ işini tahkike başlıyarak İslan- büyük licarelhanelerin bilümum muame- Tâtıni, Ialuralar Nnı, kayıllarını muhaberelerini" inceden incöye lel- kike girişmişlir. Tetkikat neticesinde fiyal yüksel- mesinde âmil oldukları — anlaşılan bir kısım büyük tacirlerin hakların- da kanuni takibat yapılmak Üüzere Milli Koruünma mahkemesine — ve- rilmesi kararlaşmıştır, Son defa muhakemeye verilen ti- careihaneler şunlardır; Yağ iskelesinde Sezai Ömer ve şürekâsı, Yusuf Güler ve şürekâsı, Yusuf Cömerd oğlu ve şürekâsı, İzzet ve Fethi ve şürekâsı, — Vasil Muratidis, Muharrem Levend ve Bi- lâl EEErsan ticarethaneleri, Fevkalâde kazançlar Ranun projesi son şeklini alıyor Ankaradan bildirildiğine — göre, fevkalâde kazanç vergisi kanun projesi Üüstündeki tetlkkikler alâka- dar veküâletlerce devam elmekledir. Tamamen yeni bi- şekil almış olan proje ile emlâk ve arsa satışları ile muamele vergisi olarak alınan vergi nisbetleri bilhassa artırılmak- tadır. Tatbikalta görülmesi muhte- mel zorluklar göz önünde — tulula- rak makable teşmilden vazgeçilmiş bulunmaktadır. Projenin büu ay sonunda meclise .—ıiıedllecclt bil- dirilmektedir. 4 Sinema ve eğlence yerleri erken kapanacak Dün vilâyette vali ve belediye reisi Lütfü Kırdarın başkanlığı a'- tında bir toplanlı yapılmış, sinema- ların erken lıı.pınması işi konysul- muştur, Bütün eğlence yörteti" gahipleri ile görüşülecek ve sanıldlığına göre. sinemaların 22,30 da kışşanması ka- rarlıştmlacaktr . | r-—'—_.._ — | ıhlıyar hır emekli evlâtlığını öldürdü Beşiktaşta İhlamurda oturan Bah- riye emeklilerinden 72 yaşların- da Hüseyin evlâtlığı Ahmedi evin- den kovmuş, fakal Ahmedin git- memektle taannutfsetmesi ve karısı | Ayşenin de Ahmedi iHizam etmesi üzerine aralarında kavga çıkmış ve Hüseyin Ahmedi bıçakla yaralıya- rak öldürmüş, karısını da ağır ya- ralamıştır. —İktivar katil yakalan- ma<aştır. Münih'de çıkan “Münih'in — son! haberleri,, ismindeki gazetenin cephesite ait bir yazısında şunla- rı yazıyor: Rusyada, izbeli milyonlarca küy var, Bunlardan birini anlatmakla hepsinin manzarasını güzünüzün önüne koymuş olacağımı, İşte bir köy,. İsmi: Nasluravo- dur. Volga nehrinin — kollarından birine dökülen —bir küçük ırmak, köyün kenarına sürünerek akıy.r. Bu köyde, erkek olarak, — yalıtız ihtiyarlar var, Rus kuüvvetleri çe- kilirken, köyün bütün — erkeklerini Eminönü parti kongresi Dün gaco_t;ıp andı ve yeni ıdare heyeti seç:idi / Cümhuriyet Halk Partisi Eminö- nü kazası köngresi dün gece saa! 2321 de Eminönü Halkevi konferans salonunda yapılmıştır, Kaza idare heyeti azasından avukat Alıf Ödül kongreyi açmış, — reisliğe belediye encümeni azasından Refik Ahmel Sevengil, ikinci reislite Galip Bin göl, kâtipliklere Kâzım yorulmaz, Muhsin Er seçilmiştir. Refik Ahmet Sevengil divanı ti- yaset seçiminden dolayı partili ar- kadaşlarına teşekkür etmiştir. Mü feakiben avukat Alıf Ödül idare heyetinin bir senelik faaliyet rapo raunu okumuştur. Raporun, okunma. sına başlamadan evvel Atalürk'ün aziz hatırası için üç dakika süküt edilmiştir. Rapor tasvip olunmuş, bütçe ve hesap raporunu ve dilek leri inceelemek üzere üç kişilik ik! encümen - seçilmiştir. Celseye on beş dakika fasıla verilmişlir. İkinci celse açılınca encümen. lerin raporları okunarak tasvip ©- lunmuş, yeni idare heyeti seçimi ne geçilmişlir. Açık, reyle yapiılan seçimde yeni idare heyelti şöyle ku- rulmuştur, Atıf Ödül, İbrahim Sah- ri Yücesoy, Necati — Çiller, Yavuz | Abadan, Meliha Avni Sözen, Fe ridun Dirimtekin, İdare heyeli yedek azaları da şunlardır. v Burhan Felek, İsmail Vefa, Ce. Iâl Tahsin, Yekta Ragıp Önen, Namık Görgüç, lar da şunlardır: Refik Ahmet Sevengil, Atıf Ödül, Yı.vuz Ahadan, Meliha Avni Sö. zen, Feridun Dirimtekin, Seçimdön sonra Yavuz Abadan Doktor Osman Şerafeddin , Muzaf fer Esen partili arkadaşlarının his lerine tercüman olarak milli birlik tarafmdan konuşmuslardır. Diğer taraftan Eminönü Halkevi reisi Profesör Yavuz Abadan istifa etmişlir, Bu istifanın kabul edilip edilmiyeceği henüz malüm değil. dir, Bumunla beraber Halkevi reis- liğine Parti Eminönü kazası yeni idare hey'etine seçilen Beden Ter- biyesi İsdanbul muntakası başkanı Feridun Dirimtekin'in gelmesi ih- , tâmalinden de bahsedilmektedir, y Yarap: Aleksander Vert “ğik ihtar” olduğunu — söylemekle iktifa etmeyi doğru buldu, Kuru lan idare bir Faşist hükümeti de. Zil, Dumerg'in reisliği altında ve görünüste meşrutiyete tantami'yle uygun milli bir bükümet oldu, Ls. ki bir politikacı ve eski bir Hadi kal pek zeki bir adam değilAi: packça sağa mütemayildi, İktidar mevkiime meclis dışından yapılan bir harekatle, bir sokak hareketiv. te gelmişii, bilhasan adlyodaki nti tüklâariyle FPransada bayaca bir diktatörlük kurmak istediğini bis. settiriyordu; fakat bu büyük —i başaracak hit küdret'e — defildi. Dirrmerg'in kabinesinde Heryo gibi | tasavvura seklinde doğan meyruti | ekseriyetile çıkan ihtilâf yüzümlen oStifâaya mecbur oldu, Tumarg'in Çevıreııı Muzaffer Esen Tükemen başvekil “Ateş "*vn Cemiyeti ile — sıkı bir. münn. sehet halindeydi. Nihayet Ver- say'da — Birleşik Mili — Meolis yet slahatı husesunda âvar ve meb'usan meclislerinin büyük bir tasavvur ettiği ıslahatın basşlıcası başvekile parlâmentoyu dağfıtmak hakkınmm vörilmeasiydi; bu telihis Fin tabil çök büyük neticeleri ol. de, biönaenaleyh Dümerg'in ken. disini Lemi Hlüm “Faşirmüaya kar. $1 kazanılan İİk vafer,, ölarak vas siflandırdı, harp muhabiri Gisler Virsinı,. şark] olduğunu bilmiyorlar ve Vilâyet köngresine gidecek azı- : "ileriye sürüyordu, Fakat meelis bu | Atos Haçlar iki milyon — ürası ol« Rıâ'hıller do van!ı faküt brma Bu sırada memlekette Ğ suhat Bırı Alman, biri ingiliz iki gazeteci harp sahnelerini nasıl tasvir ediyorlar sürükleyip şarka göltürmüşler. Ka- dınlar, kocalarının, oğullarının ne belki de hiç bilemiyecekler. Hiç te tazal- lümde bulunmuyorlar, — Iİrklarına mahsuüs bir tevekkül ile boyunları- nı büküyorlar ve gidenlerin işleri- ni görmek için, tarlalarda çalışı- yorlar. NÜFUS VE HAYVANLARI Nastravo'da şimdi., 65 aile — var. Köyün nüfusu 2850 kişidir. Harplun evvel, Kolkoz idaresi zamanında, köyde, allı memur varmış; — Bun- lardan biri kütüphane memuru |- miş ve bunun üç tane de kâtihi varmış, Burada. yiyip içiyor ve keyif sürüyorlarmış, Kövün, şimdi, 48 beygiri ve 44 ineği var. Köy, yavaş yavaş diriliyor İDARE ŞEEKLİ Almanlar, geçen sene, Kolhoz idaresini (yani müşterek çalışıp yemek) usulünü muhafaza elmeyi muvafık gördüler ve 70 hektarlık bir araziye çavdar ektilery, Köylü- ler, bu sene şahst temellük esasına dönme tecrübesinde bulunuyorlar. Yüz hektarlık araziye — çavdar ek- tiler. Alınan mahsul az: Hektarda 25 kental, Alman mütehassısı, bu mık- darın kolayca üç misle çıkabilece- Bini söylüyor. Bu geniş toprakları ihya etmek, muazzam bir iş, Köylüler, bir sene- denberi şahsi mal sahibi — olmaya başladılar. Bulduğumuz şey, pek az.. Traktör, döven, harman maki- neleri gibi köylüye yardım için tahsis edilmiş makinelerin çoğu tahrip olunmuş, Biz köylülere, bilmedikleri veya unuttukları bir bilgi öğrettik. Men- faat, Paranın faidesini onlara tel- kin ,ettik.- Köylüler, böylece, daha çok çalışacaklar ve daha çok İstih- sal edecekler, D Harbın —devamındanberi — gelen büyük müşkülâtı rağmen, Alman- lar, zaptettikleri araziyi kıymet- lendirmeğe çalışıyorlar. Nastravo köyünden, Almanlar ,mahsulün bir miklarını, peşin para İle salın alhın İşgal kıtaatına — veriyorlar, Diğer bütün köylerde de, bu muanıcle ce. rTeyan ediyor,. , MOSKOVADA ERKEKLERE YALNIZ SİNEMADA TESADÜF EDİLİYOR, ! Londrada çıkan “Deyli Meyl" gâ- zetesinin Moskova harp muhabiri de, gördüklerini şöyle tasvir edi- Yor: Postahanede, kişenin — yanında bir ilân var. Bunda, mektuplarına, elli paralık kızıl haç pulu yapıştır- maya muvafakat edenlerin, — sıraya dizimekten muaf tutulacağı, bek. lendirilmeden — mektuplarının alı- || nacağı bildiriliyor. Dikkat ediyorum: Bü kolaylık- tan istifadeye kimse — yanaşmıyor. Kadınlar - zaten kadından — başka kimse yok . sıraya giriyorlar ve sıra gelmesini bekleyip — duruüyor- e M. R. Ü, kareketine karşı şiddetli bir tepki hissedildi. — “Fasist aleyhtarlığı,, bayrağı altımda Sosyalistlerin ve komünistlerin birbirine yaklaşma sı 1935 de balk cephes; ismin; ala cük Yeniliğe doğru atılan — ilk te, mel oldu, Kendilerine Faşist hak. kını vermekten çekinen Fasist bir likler Dumersin idaresi altında çok şımarmışlardı, Zira başvekil, mec- fisi söndirmek dajna bu birlikleri blöfe aldırmamış Müösyö Dumerg'- in yerine gecerek 19034 sonteşri- ninden 1935 mayısına kaâdar ikti. dar mevkiinde ve o tarilite demek rap bir başveltsil gibi getinen müs vö Flanden'in hükümeti zamanını da Faşist birlikler, âza soyılarmı arttırmakla heraber, — kendilkerine den çok bahsettirmediler, Alhay Rok'un idaresi altında eskj muha, ripler birliği haline gecmis olan müakla övünltüyordu. Mösyö Lâvâ! idüaresi zamanında, vani 1925 yılıs Yün ikinei Üç ayı İcerisinde Rok'em Şöhreti son dereceyi bulmustu, Rok'un programı neydi? Pima shyîemık çok ınn,şhüldür Bu prog- gösterir; zira sevgililare, — söövüimür Ü ulisbetinde ağlarız, o da Türk milletitin şahöseridir, hiçbir şahsiyet yaratmatmmiş gene şan Meydanında Ön süftâ bu , İüüürdü. Atatürk gün de bir demiijr yamruktüt! onun mukaddes jmanımı, sonsuz öcsü, retini, eşsiz kakhramanlık ve fodakân lığını biçbir zaman ütütmüğa I-WS yoktur. O bir — sanatkâürdi kendisinden ve kendija) ökü yüktür, Tarihte devlet adamı, kartalı, jnkrlâp kahramanı âz q dir, fakat sanatten — tamamile ayı şeyler olan ba vasifları hakiki biş SA natkâr karakterinin çörgevesinde gll zelleştiren, yükeslten kaş kigj var? Tablat, bile onun İçÇ Vö dış şahsiyt ti arasında gayet mükemimel bir & henk yaratmız, âdota bünün ö pat lak örneğini vermişti. Ne uzun ne d! orta olan — zâarl! bir saçlı, geniş ve terfemiijz bir alin, üğ, larr şahlanmış gür kağlar ültitda ve İman koynağı Mmavi gözler; | muntazam bir burun, düşünen ve ya, ratan bir kafanın Pemaj — ölan inof dudaklı keskin bir ağta, — taşlım bi bahar sabahının penbeliğini ukset; ren taze bir yüz, gelikten — bir geniş bir göğüs, küvvetli bir vücüt.. Onun zekâsi bin bi aâtahli bir m şuru andırıyordu. Herkesli şöyle nettiği bir parrltr önüü müüğü hiç umulmıyan akislerilö yaniyo Bir hedefe gitmek İçla herkeâ şü lu gösterirken onül gözleri bumbüğ, ka bir istikamete bâkıyör; yürüyor milyonları da, âdeta Mmatiyatise eda, rek, öoraya yürütüyördü. Ö l:ııııı-ı den evvelkilerin gözlerile, düşünüşlerile görmüyürdü! Türkiyeyi yaratan üdam het evvel kendi düşünlüş ve yaşay en küçük bir hâkimiyet tan bir şahsiyetti; müvalffakiyetinin sir larından biri de şüphesja büdür, Herkes bulunduğu üöklada H lara kadar olan sahâyt görür, fnka O ufuklarm ötesjül görüyoördü; rüşlerine hudut yöktüş bünün için asla aldanmıyordu. Büşkülarından iyimser oldukları tâmahlar vardi © sön derece kötümserdi; üyanık dür, duü; tedbir aldı, hâğlistler önü atla - madı, o hâdiseleri aflaâtti — ve h metti. Büyük bir harp kartalrydı; harbi ancak ekmek, &ü, hürriyet gibi ihtiyaç olduğu zamân yaptı; âğla llf kumarer, bir oyundü Tolünü M etmedi; şan ve şölreti atamadı, ıılt ve şöhre; onu kovülâdi, Büyük diplomatti; diplömatlık ıı.: rihte en ziyade dönekijk ehtrikmcilil ve kurnazlık şekliğde göründüğü hal de o asla dürüstlüğü elden birakima di Onun fiskos âdöli yöktü; her man yüksek ve ağikt könüşür, öt mak lüzmn gelmediği tamian taş gibi susmasını bilirdi, Büyük devlet adâmiydi; bü tip w sanların çok zamâti hâalktân üzaklaş, tıkları görülmüştür; fakat 6 hiç bir zaman halkın ortâsindan, «£ uzaklaşmadı, bu sütetledir. ki tia jbtiyaç ve arzülarinı ondan | sexziyor; veriyordu, Ö saman — gilllel ona ellerjini şükraâla ükatiyört de bunu istiyecektim., diyördü. Geçmişe asla bâğlı külmayısı ©, nun en kuüvvetij tarafidir; — harpta siyasette, idarede, fiklrde, — iljenda, sanatte hep müstakli düşündü; — vi eunt, ruh, zekâ ve düşlüülüş baktimım dan insanlara ister jetemez kalân bü, tün mirasları ardinda birakmış, tek başına, zincirsiz, bağtız — tamamljle antimanyetik bir şahâalyet olarak Hö. disclerin ortasında yükselmilşti. Türk milleti zamân taman çoök kö: tü idareciler elinde kâldı; sabretti bu sabir bazan pekt pâhâliya mül İ kazatmişti. Dört B evvel bugün öldüğü zaman ön seki! milyonun hıçkırıklâtina hüdütların & tesinden gelenler dö karişji, — Tarili bu kadar samjmi bir ağlayış, bir ya* kaydetmemistir; bü da önün değerjii! O bütün bir düüyâ ıq ve — bünül için ölüsünü dos; Vö düşüün bütü! dünya selâmladı, Yeni Türkiye ottü Hüyük eseri Vw Dünyanın en patlâk tarihlaj yarat mış olan Türk milleti öndüm — başk