19 EYLUL — 1942 HABE — Akşam Postası Fransa iaşe işlerini nasıl idare ediyor Fransanın, muntazam ş'iyen bir iaşe teşkilâtı vardır. Bu eşkilât, her ay, dağıtılan erzak listesini, gıda itiyacına göre tanzim eder, yeni gıdalar icat eyler ve satılan yiyecek maddelerini kontrolu altında bu'undurur O KUYUCULARIMIZA, Fransas sanın nasıl beslenildiğini #üslermek için, bir Frungız gazetesi” MİN, İnşe teşkilâtının “ada araştır. ma bürosu” başında bulunan Leyie Yaptığı bir mülğkafı arzediyorüz. GAZETE DİYOR Kİ, -Bizin Fransada, kendisisden pek az bahsolunan bir gıda #raşlırma büromuz ver, Kılık de Neeek kadar müşkölât ve mahramıs Vet İçinde yaşıdığımız bir zamanda, bU büronun ettiği hizmeller pek Mühlimdir. Bu büro, devlet İaşe sekreterliğine bağlıdır. PARMANTYE'DEN BUGÜNE İDA araştırma o bürosu relsl #övle diyor: — Gida araştırma Pariste, “Gi maria bir “Gıda bürosunun, kimyahanesi” kimyahanenin esasını, Fra “YA Pülâtesi sökan Parrsantya kur. a « Ondan sonra, meşhur ilim şamları, bu lbarativarın inkişa, ma çalışmışlardı. Bunlardan biri vin » müaskesesinin — şöhretli Madlarından dektor Ronx'dur. Liyondu dr, Marstlyada dn, Tulüze da. hüro ve Anjerde de, ber lâbr* e yarlardan birer tane var, Bunis. en yenisi ise, mütarekeden sah. İsi” de kurulanıdır. Ru kim. yahane, devlet iaşe sekreterliğine oğüdir ve onun müşaviridir. Bü İmayahanede, bilhassa, yeni ici ilen Yübul bulunmayan yiyecek, * Yerine seçen gıda müddeleri ir, sadi GIDA MUVAZEN"<? le E VVELCE, sotralarımız. iy yiyeceklerle doluydu, Bu izden, yemek İstelerimiz, kendi. inden gıda müvarenesini 1-- in ediyorlardı, B nsz yediğimizde, semte ve vücudu muhafaza etme hetinden muhtaç olduğumuz en #n&in vitaminler meveuttn. yızifaztleri bizdeki kader inkişat İş diğer sanayi melekeflerine ba kolaylık yoktu, Rumdan dela. * İNbİN gıta maddelerince fakir 0, © memleketler, yiyecek noksan“ İlmi eraştırmalarla telâfi e #alışıyorlardı, ei, böütlin o Avrupada olduğu #önr Pide de gıda meselesi bas Him nee, evvelce Müsum sörtmedi. vi İn ebersmiyeti verdik. Büro” * İşle bu vazifeyi görmektedir. Bol şekerli, yağlı, #rotlu yiye hoksantarımızı telâfi edecek e Yeni gıdalar araştırıyoruz. *Y: halkın otuz günlük İsşe lis Tanzim olunduğu zaman, biir, ği sinif müslebiikin gıda ihtiyac m” #özönünde bulundurur, Me, bu, ;fağıtılacak et noksansa, bir a Yerini totacak azotlu maddeler * DU nokemm telâfi olmmur. a “ek teki te. 1 sss hi -... Müsedi. Gözleri One garip parlr yep dam, “siye 0” diye söylene. ui beni içeri sörtikledi. Kapıdan maz rn bir dela daha şüvle kaçar » arkama baktım, O güzel başın a sında esmer, sert. o hirslı bir "kek kafası vardı. 4, Yalağına girdikten sonra, komşum Palma yüksek sesle konuşmalar, ein hıçkırıkları ve kırılan tabak Anak şakırtıları duydum, Yandaki a annem: — Galiba, adam karısını dövdü, di. Babam: © Kadında doynğı hakketti, Aş 72 bomurdandı. Alıştık olmadi. Ayı, boyecanların o yorgunluğuyia dna, in, larımız faşınır İnsinmaz, yıSaklarının yanına yaklaşma sak olduğu gibi, Rona ie konüşe yanda katiyen menedilmişt. Fa- hip PSD, her çocük gibi mormal İecessös ve oldka le menede ine b ei şeye karşı giddeli bir hissediyor ve yaklaşmanın YENİ GIDALAR e ÜMO, yeni gıdalar bulmu. Yu gayret eder, Fransa 8, bi bereketli bir memlekette, evye” ce, yenilemez diye bir çok şeyh | iaihfat olunurdu, Şimdi ise. bu yenilemez denilen şeylerden de İst: fade ediyoruz. Harplen evvel, Paris mezhahala, rında, her ay, 160,000 Hitre kan zis , bütün bu kandan sucuk vesaire gibi şeyler sapıhyor, Evveleğ, meselâ 1240 kiloluk ne, fis bir öküz kesilir, bir tarafında bir yaru görülünce, sıhhate imuzu* dir, diye bütün öküz imba edilirdi, Halbuki, bu kotatızn öküzün u vzvundan başka tarafları, hiç del sıhhate zararlı değildi, Şimdi. ise, bir tarafı yenemiyecek elan hayvsas Yarın sıhhate surar vermiyer etlerle ni ayırıyoruz, Onları “oloklüv” lat, dan geçiriyoruz, Bu snretle hiç bie zaratı oltuyan mükemmel et temin «diyoruz. DENİZ HAYVANLARI İZ, evvelce, hayretle seyre" redilen (burada, lüyst kis laplarımda İsimlerine tesadüf et. mediğimiz birtakım deniz hayvanlı” rı sayılıyor) deniz hayvanlarından birtekım konserveler yapıyoruz ki, Parisliler, bunları lexasile yiyor ve gıda alıyorlar. Hattâ, küçücük ba. lıklardan pelle ve çörek de meyde ha geliriyorur kl O yenmeleri fay da temin ediyor, Burmda, molAkalı yapan iwuherir soruyor: i — Sizde yediniz mi — Şüphesi. Bunlar, ezsetle yenilen #evler, Sonra, balık buğır. saklatından o könsetveler meydana getiriyoruz, Mükemmel, betleyisi çorba yapılmasına yarıyor, Frans nın cenubunda, bunlara mahsus bir çok fabrikalar yapılmaktadır. Bu fabrikalarda, bu yeni yiyecek, kili liyelli miktarda yapılacaktır. SEBATI MADDELER -B w çetlerin yerine kalm olabilecek bir çok azotlu nebati maddeleri, büyük bir dik Kâtle, tetkik etlik. Bira mayasında pek çok B 1, B 32 vitamini buldek, | Bizim en böyük muvaffakıyetimi», * suyu çıkarılmış sebze terminindedir. | Evvelce, taze fasulye gibi en pabu- Mi ve en seçme sebzelerden konser. *e yapılıyordu, O zamanlar bile, teneke kutu femini bir imeseleydi. Şimdi, kutuya ihtiyaç görünmeder sebzeler muhafaza olonebiliyor: günkü kurulüyoruz. Bu sayede, masrafa zum kalmadım, bütün kış dayanabilecek her nevi ve çök miktarda kufu sebze temin ediyr* kahkahaları, #eri neşesi ile Rona memnu romanların kızıl dansözü, elinde kastenyetler!e dönen İspat» yol kım, binbir gece hiküyelerin'n esrarlı oyuncu kızlarının canlı bir örneği gibi, on iki yaşmda ve biraz hayalperest bir erkek çocuğu İçin. fevkalâde carip bir mahlöktu, Rona da benimle çabuk shbap oldu, Kız olsaydım, civar evlerin tavuklerı gibi beni de pabucu elin” de bahçesinden kovaralından e- mindim. . Nedense bana derilerini anlatıyor, adelâ karşışında büyük bir insan varmış gibi Yonnşüyorde, — Ah, derdi, şw Pedro ile.neden oturuyorum bilmeni. Baran evde, boğulacağım rannediyorum. Pedro gelip beni almadan evvel köçebe <ingenelerle, darmsânn dolaşırdık. Örerimüz büyük arabaların içinde yolları gezmekle geçerdi, Tüten a- eşlerin basından eski |) küyeleri Himlerdik. Annem şimdi ihtiyardır ama bir yamanlar nen şen kislarındanmış.. Ne Mikâyeler an- Jatırdı! Danseder, şarkı söyler, m tiğimiz köylerden Bteiyeri asitırdtık. Erkekler benim yüzümden bolu. şurlardı. Derken Padro geldi, Gö- SEE YENİ MADDELERİN KONTROLÜ - İİ ORONUN biri. de. piyexaya sürü yiyecek imsddelerinin kontrolüdür. 7 birinciteşrin 1941 k nu, her kes, solyu çıkardığı yeni yetecek maddelerini büronun müâyenesine arzelmiye merbur dır, Öyle Sâbrikalar vardir ki, Yaptığı konserveleri, zeytin yi larını ilân.ederler, Ha Konservelörde seytin yağından eser yoklur, Meselâ, bir salata salçasının isi 450 iken (zeytin yağının kalorisi 9000 dir. Biz, böyle sahte, kârlıkların önğne geçiyor, konserve etiketlerine. hakiki mahiyetlerini ve onu yöre Fiyatlarını koydüruyoruz ve resmi müsnadesinin o İşsret ve numarasını da ilâve elliriyoruz. Bu suretle, fabrikalar, çekinme. den mallarını satabiliyorlar, İfolk da, aldığı malın muayeneden geç ini bilerek değer fiyatiyle ve emniyetle satın aliyor. kale KISSADAN HI5SA -— İZDE. sebze bol,., İhtikârden aloş pahasına Etle, celep. ler, toptancılar, kasaplar dolap dör” dürüyorlar, Balık, &n bereketli mevsimlerde bile pahalı mi pabaiı,. Hele belik sebze, meyva konserve, terinin fiyetlar: öyle tuzlu ki, Pe yami Salsva sorarsanız, teşkidt Mem diyecek, omu, iç yütünü a. raşlırırsanır, ne biçim bir teşktist., Nasıl işleyedek, nos) işletilerek bir teşkilâla Jüz sördüğünü, kendisi” nin de bilmediği meydana cıkacak bulundurmakta. ! Birleşik devletler Amerika . sında hizmet gören kadınlar Vaşingtonda, nozatetlerde iş kö ren kadınların söyısı, 1940 senesi nlsanındı 20.000 kadar iken, şinr di 100.000 kişiye çıktnişlır, Bunlar na 10,000 i harbiye < nezaretinde kâtip veya daktilodur. Bunlarda, febriknlarda olduğu #ibi, seri his linde çalışmakladırlır. oEllisi bir odada bulünuyor Bu kisımlerm bi ri kart zımbalıyorsa. öteki gibi kı sım mektupları ozarflara koyuyo; bir diğer kısım, sarflara adres yır ziyor Kongre. bu genç kızları iskün için, elli milyon dolar tahsisat ka» bul etti, Bu kızlar için barakalar yapılması ileri sürüldü ise de şid detli ilirazlarla karşılandı. Şimdiki halle, bunlarla kilise ler ve hayir öemiyelleri meszul © Yuyor, Üçü dördü bir odada yal» yörlar ve yüksek mahkeme bindsr nın mezdivenlerinde oturarak basit yemeklerini yiyorlar, Amerika kadınları, sanayide de teakki ediyorlar, İdareciler, kadın. ların ( erkeklerden daha beçerikii olduklarım, aynı halde sürüp giden işlerden — sıkılmadıklarını söyliyo- rek memnuniyet gösteriyorlar, Yülle Jayyare fabrikadının bir direktörü hesap emiş Bir kadin, bir halden geçtiği zman, erkek İşe giler. başlarını İşlerinden kaklıtıp karına bakıyorlarmış. Böylece her kadın geçişi, fabrikaya 750 dolare Riymseticlimhur bandomu 14.30 Sep - best 10 dazika 14.40 , 17,00 Temeli 18,00 Program 18,08 Radyo dans or- isestrdar 18,45 Radyo çocuk kulübü 19,30 Haberler 1046 Serhan 10 de. kika 10,55 Şarkı ve türküler 20,15 Radyo gazetesi 2045 İsfuban maka. mından şarkılar 21,00 konuşma 11,15 konuşma (meslekler konuşuyor) 22 12,30 Haberler 22,50 kapanış. RAŞID RIZA TİYATROSU HALIDE PİŞKİN beraber Her alam sast (7130) da Üvey Baba Vodvu — 3 — Perde Resmi dairelerin nazarı dikkatine : Evseloe mevcat ve Drnarif Cemiyeti (e birlikte hareket eaop (Resmi Hânler T. L. 5.) tasfiye Baline girmiş ba. Junmaktadır. Bundan sonra gazetemizde Resteğilerek Resmi Hânlar 16.9.942 tarihinde yeniden teşekktz sdn. rek işe başlıyan Türk Basın Birliği Resmi ilânlar Kollektif Şirketi tarafından iüntu edileğekir, Gazetemizin bundan evvel İlân nöyrne vasank eden sirke, ve teşekküllerle hiçbir alâkası kalmadığından bun- dan böyle MAnlarmızı; ayni fiat ve yarilar dahilinde İstanbulda | Ankara saddesinde Kaya Hanında Türk Basın Birliği Resmi ilânlar Kollektif Şirketi merkeşine yollamamzı ve bedellerini de syuj adrese gün. dermenizi rica derle, reşlerde öteki tüliplerimi (yendi. Kadermiş zahir,, Ama ber zaman kıskançlılttar çılgın gibidir, Sık sık, yunruklarımızla, dişimiz, hrnağr #mizla vüruşuruz.. Nefret ederiz bire birimizden,. Puf, bu Pedro, hiç sevmiyorum, Birgün onu terkedip, sonsuz yollara, keorvanıma, faluwa döneceğim. “Bak sana söylerken o unulmuş- tam, Ben mükemmel fala bakarım, İskambil ile. para ile, avuçları göre. çeşidini bilirim. Şimdi sans bekayım mı?., Kirli bir deste iskambil küğd çıkararak. yere açmağı başlamıştı. “Eski, yeni, olacakları, olmuşlar, kadeı okuyacağım. Başka hir defa dn: “— Annen, baban, bütün mahalle beni çingene sanıyot v6 beni gir rünee şeytan görmüş gibi kaçıyor” Jar, demişti, Helbüki ben İşpanyolum, Madridiiyim. Yaltı? mahalle değil, bütün kasa ba böyle kavgaeı, meşeleride, hid. detleri gibi teşk, #içehelerim yer #imırdski eve welin o yerleşmesini bir türlü affedememişti. Kasabanın halta biraz uzağında ecnebi işçilere mahe mus ayri bir mahalle vardı, Oraya gidip yerleşseydiler, kimse ve kav. gü elmelerine karişırdı, te de eğ işücelerine, Fakat Rona, annemden ve semtimizin diğer kadınlarından ne kadar Bâşka ise, Işçi mahallesi: nin çocükları sırllarında yalınayak kadınlarından da © kadar farklıydı İri küpeli, dalma en parlak revk- lerden elbise seçen Rona, oriya dı yakışmandı. Pedro, bülün işçiler gibi başın: kırmızı mendil “bağlamağı, fetil günlerinde şerabi elbise ile kırmız: kıravat taktığı belde, diğer işçiler den ayırt edilen bir hali vardı, O nu taşocaklarında çalışırken sey reder, höpsinden daha Yakışıklı daha uzun boylu ve gösterişi oldu Buna karar verirdim. Diğerlerinin yanında o bir kıral kadar asil ve azametliydt, Rona, kocasının Porte kizli olduğunu söylemişti. Ecdadı, cer denizellermiş. Aralarında pek meğhur olan kaplanlar varmıs Pedro. nasılsa, ailesinden uzaklaş» TARİHİ YAZAN: ROMAN ISKENDER F. SERTELLI - 27 — Yannetınem, komutanım. Oz bek dünyanm en karkak hir adamıdır, Tobrtan gelemer. — Tebrizi tehlikeli mi görüyor? — Tebriz de Megolların eline dü.| şöceğini satıyor. O Tebrize gelemez. — Senin buralarda me işin var? — Ben, Prens Bedreğdinin gözdesi idim, Bedreğdini öldürdüler. Tebriz karıştı, Ben do korktum, kaçtın. — Bedreddin için çok nasa bir gençtir diyorlar. Onu kim öldürdü. biliyor masan * — Amcası Özbek öldürdü, diyorlar. .— Yay alçak vay. Öyle bir delikan. ıyı neden öldürdü? — Bunu snlamıyacak nt var? Ye rine geçmesinden korkuyordu, — Ö Bülde Özbek haklıdır. Öyle bir akllı yeğeninin günün birinde ken di yerin; şmtacağından korkmuştur. Mader cevap vermedi , O gece çAkknş) kendi oadırma çe» kilidi, Hacer bu meşhur Meyol komuta | nmı avucunun isine alerk için çere- ler arıyor, tutaklar kurmağa çalışı. yordu. ... Aradan birkaç gün geçti. (Akkuş) bir gün ava çıkmıştı, Hacer nöbeigilere sora: — Komutan neteye gitti? — Am, — dityği yer uzakımı? — Hayır, Şu Marşıki doğr yanın ema. — Ben de av meraklıyım, Beni onun gitğiği yere çülüremez misiniz? Nöbetçiler (Akkuş) taa korktular, — Bizi oezslandırıraa, kim kurda racak”? — Ben kurtarırım Haydi, beni o. raya götürün, Bana bir st hasırlayın, Höbetçilerden iki kişi hazırkandı, Hacere bir st verdiler, Ve yola çektılar, Nöbetçiler (Akkuş) an bu güzel kadin: ne küğar sevdiğin; biliyorlardı. Korkuları yoktu. Yarım saat sonra av yerine vara, caklardı. Yolda giderken, Hasr; nöbetçiler. den birine sordu: — (Akiş) içki içer mi? — içer ama, mehtaplı geceler bek. ter. — Mehtüba ne kadar VAP? — Üs, dür, gece sonia wehtap başlıyacak, Fiğer hava Dormaran, göğ yürü yıldırlık olur, ay de balkıma ğe haşlar, — Sarhoş olunen neşetenir mi? — Hayir. Bilâkis. O içince ağlama yı tercih eder, Ve mütenndiyen eski günlerini hatırlıyarak of geker, itler, — Gârip şey! Beki günler; neden bağıriryor? İnsan içki içine meyele « #ir, güler oynar — (Akiş) gengliğinde bir inden kaybetiniş, Onu çok seviyerimiş, Ka, âmi ölğnderi sirmelar. Bir daha ovun yözünü görememiş, İçki | içinee'anin hatırlıyor ve kederleniyer, ... Bir dağm yamacına varmışlardı. Kayalıklarım arasmda enbes yir, mü atlı bekliyordu, Belli ki, (Akkun) buralarda av ay. Tayordu, Minber, birden, yilksek sesle bağır — Kota (Akkuş) nerdesin? Kayaların arssından kasırgalara benzeyen "gür bir ses yükseldi; — Ruradayıns.. da bazan öyle vakur bir tavuf dimdik dururdu ki, görenler: “Ken, dini gemide mi sandın? Ufuklar mı görlüyorsun, Pedro” diye Şi kalaşırlardı, Bu, ikisinin ayrı ayri portreleri, Bir de onlar; beraber görün! Ateşe barut gibi yanyana hiç geçinemes ler, Infilâk ederlerdi, Pedro, on iki yaşımda olmama rağmen bent bile kıskanırdı. Rona da, onu kıskav- dırmak için elinden geleni yapar dı. Konserve fabrikasında çalışan çelimsiz Johnny Hines, taşocakla rında vw » olan Pohizzi, bir çokları »i Ronanın hayranları idiler. Kadında onlara, inadına y pıyormuş gibi, bilhassa kocası yanında güleryüz göslerir ve bi» dön kıyamet kopardı, Herkesin bir tarafa saklandığı ve kaçtığı bu de Kikularda tabaklar, köseler havada uçardı, Ronanın ev kadınlığından da bir şey anladığı yoktu, Aklma eser se bir patntesli et pişirir, canı is temezse, peynir ekmek yerlerdi. mwtfakta Anima Mulask. yığınları bulunurdu. Behçe fer, otlar. yaba ni çiçekler, boş kutular ve ieneke- Biraz sonu (Akkuş) sevgilisini | a4 üstünde görümce şaşırdı: İ o — Sen nereden ve nasil geldin bu, İ raya — Seni görmeden duramadım.. Bu. ne bir felâket geleceğini öğresdim. Buraya, wenj aramağa koştum, (Akkaiş) hayretle Hiacerin yüzüne baht: — Bayinin bir felükeç geleceğini nerden billyonun? — Ben sü ilin bakarım, Senin kaybolduğunu öğrenince meraka düze tüm, Füla baktım. Bir felâket işars. ti gördüm. Duramadım. Ata bindim, seni atamağa çiktim, — Gok İyi #apauyun., Ben senin atila gerebileceğini tahmin etmiyor. dum, Eğer bünu bilseydim, seni çan dırda yalnız bırakırmıydım ? Hacer bir müddet taşlar arasında, dolaştı. (Akictiş yun vurduğu kuşları gördü. — İvi bir nişancıya o bönziyorsu mn? — Küçüklüğümdenber, ok atarım, Boş attığım pek nadirdir. Attığım ek, gittiği yerden twutlâka haber getirir. Hacer gülmeğe başladı: — Avcılık Şok eğlenedi bir şey. — Sen hiç tecrübe ettin mi? — Hayır. Faks, çok istiyorum, (Akkın) elindeky ok ve yayı Ha- core uzağı: — Haydi, şü karşıki ağıcta duran kuşlardan birine nişan #i bakalım. Hüotr yayı gerdi. Olu sağ eline aldı, Kuşlara döndü; — Afıyorüm.. Biraz sontu ağaç dallar: arasmda güvercin gibi mari kanadı sevimli bir dağ Küşunün gölelinden kan aka. rak yere düştüğü görüldü, (Akkmş) neşeli bir sesle bağırdı: — Aşk olsun, Hacer! İlk atışta dağ kuşunu yurdun! çok iyi mişâ almışsın! Hacer asha eskiden ok kullanmış mıydı? Macer bunu söylemiyor ve madece: — Bu bir gesadüftür.. Diyordu, Bundan sonra yayını aldı. Hacere dbsdü: — Hayal gu dağın eteklerine ferma. Balım. orada küşük geyik yavruları varmış. bir geyik vurabilirsem, çok hoşuma gidecek, Yürüdüler, Muhafızlardan bir kağı (Aklktiş)nn Hacer yolda sordn: — Geyik kızartması gok İyi ör. sever misiniz? — Bayılırım, Zafen bu, megollers *u çok sevdiği bir sw etidir. — Bo dağlarm geyikleri çek hizi koşarmış diyotlar, — Kim söyledi bunu san? — Prens Bedrettin söylemişti, . — Bedrettin dedin de aklıma geldi Onu Tebrizde kim öldürmüş? — Karısı öldürmüş diyorler, — Bir kadın, kocasını nasıl öldüre bilir? Ba kadar fena bir müs mi; ho? — Başkalari için çok iyiydi, Paha: ewin çek sertti, Kadınları düşünde — O halde sen; de hırpalasmışlır. — Evet, Hattâ dörerdi bile, —Var alçak vay, Mogolike kadın lara cl kaldırmayı bile uğursuzluk sa yarlar, Hacör dağın o yamacında ba bahisi kapatmak rsakssdile durdu, ' (Devarm ver) (Akkenş) SS... lerle #caip bir manzara srzederdi. Bir gece, yine Johnny meselesi den dolayı benim yanımda dei” seti kavga etmişlerdi. Pedro, Ro naya kuvvetli bir tokat atatak. fır ayıp çıkmıştı, Rona, bovsından it reyerek: — Gördün mü, “diyordü. bam, kıskançlıktan nası) kuduruyor, Aspa ben onü göstereceğim, Kam ker vanıma > gideceğim, Bak, bahçede yine ateş yakmış, öfkelerince hep böyle yapar, oSüprüntüleri yakar biddetini geçiriyor güyat,, Nerede benim kırmızı şalım? Jobany © çok kırmızı seviyor, Sen de ber: en ziyade kırmızı ile heğeniyorsun belki Pedro da öyle! Haydi ge bakabm! Koşarak bahçeye firlamış ve » teşin etenfrnda dönerek, kıvrılar: çılgın bir dansa başlamıştı. Şark» nın arasinda, Pedroya bakarak Johonyyi o metheden sözler söylü yordu, Nihayet Pedro dayanamamış ve ağır bir küfürle. ateşin (o başındap kalkan, Ronayı kollarının arasınd: çocuk gibi yakalamest. (Deverni war)