7 Mayıs 1942 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

YÇ A — M ŞTT | Y A G, G M an YN eZ | D Ca CA ty?:q?_ bir —mekteptir, ıueıî Öğretir, Bu sık sık tekrar ar, SÖZ her yerde olduğu gibi Ütiğe Ve moda âleminde de doğ. « Bu günkü dünya durumu lhda her kadın hattâ en şık "n zarif olanları masrafların' y rAK Ve bütçelerini kumaşların gğ'lîâfıların yeni fiyatlarına ha Mak çarelerini aramağa tıd. Memnüniyetle gö- ki her kadın mümkün ar robu daha uzun , ğa çalışıyor, Artık ay. ne tü Top olarak muhafazaya rğı.'“ kalmayınca onu atmıyor, ' ğ;n -taraflarmdan bir bluz İhp E'b]d jile çıkarmağa çalışr akat bu kadarı da bugün kâfi değil,,, Zevk sahibi ©" ; h"'kadmb&rrobudahnmn 'N bikmadan kullanmak, ©- n'€hi bir rob muş gibi değiş. robunuz vardır. Rob be, y Penbe, mavi, sarı, maron Ht siyah olabilir. İşte size <& metrelik balık ağı vasıta' , bu robu tamamiyle değs- ti ee Ve yeni bir rob yapınış », | Verecek bir çare!, A ederim, “balık ağından olur mu?” diye dudak v bir ögün her şey değişti. n T iki metrelik balık ağı ile AA heler yapmak mümkün. bicimi bir başlık ve bu Çok uygun bir eşarp yap” İn iki buçuk metre balık fidir. Bir buçuk metresi ve bir mıet.resaık de e;—;şp h a0 eşarpı ya için İzle- y Gört tarağ,mpmmnmm - Yapacak hiçbir iş yoktur, /| lçinse yine filenin kenar. dört taraftan — bastırmak, 4 her iki kenarı alnm tam a gelecek şekilde sarmak Tüğümlemek kâfidir, Unuzun rengi açık ise fileyi ha hacet yoktur. Olduğu Süz lanabilirsiniz, Fakat To. lg Açık renkli değilse o va göze çarpacak bir rer” ç. Ağından, yahut daha S$tirılmış bir — tabirle, fi Sok zarif bir yaka veya bir Yapmak ta mümkündür, ' ımbunumn cepleri varsa klîüm bir mendil de yap ildir thı: he söyliyeyim, resimler hususta tam bir fikir g gelecektir, Mea e Salatası şöyle yapılır. Tuz. yağsız pilâv gibi pi- (Biş Pirince üç su koyunuz). Disip kabarınca tabağa bo. hğ. ca Üzerine limoön, .lhhgüdirıp karıştırınız. Ye. ilem Zeytin alarak çekirdekle. tdr | t;nüu"ne böl biber — serpiniz. ' ..qoî:r-'*fma yuvarlak kesilmiş İ âtes ve yumurta dizerek —— —- bircok HABER — Akşam Postası |'KADIN ve TUTUM |Fena kokan zeytinyağı nasıl temizlenir? ? Bayatlıktan bozulan fena kokan zeytinyağını temizlemek için beher litre zeytinyağına 120 gram hesa- bile kömür almalı hafifçe döğmel Ve yağa karıştırmalı, Birkaç saat böylece bırakmalı yalnız arasıra şişeyi çalkalamalı, Sonra filtre etmek için bir huni içine temiz pamuk koyarak yağı Süzmeli, Sirkenin saf olup olmadığı nasıl anlasılır. ? Üzümden yapılmış halis — sirkenin vücude zararı yoktür, Yalnız satım a- lman sirkenin halis olup olmadığını anlaâamak için şu tecrübeyi yapmalıdır: Az miktar sirke içerlelne bir tutam toz kola atarak ateşte yirmi — dakika kaynatmalı, sonra bir damla tentür diyot ilâve etmelidir, Eğer sirke saf ise rengi mavi olacaktır. Balık ağından süs KADINLARA TANSİYELER Yanık için ilk tedbir Elde hafif bir yanık olursa, ya- | nan yere 90 derecelik - ispirtoya batırılmış pamuk koymak çok İyi - d'r, İspirto, su toplanmasına mani olur, Biraz sonra pamuk kaldırıl- malı, başka ilâç yapılmamalıdır. Hoşafı soğutmak için Ateşten inen bir yemeği, bir ho- şafı bazan acele soğutup sofraya çıkarmak icabeder, Soğuk su içe- risine oturtmazdan evvel suyun içerisine bir avuç tuz atmalıdır. Yanık atısını geçirmek için.. Yanan bir yeri çabuk geçirtmek verbilhassa sancısmı almak için O İLİM TARİH! | P tesi soymalı ve rendelemeli, İnce bir tülbent arasma koyarak yanık İnsanlar gökte uçmak zevkin! Jozef Mongolfiyenin — zekâsına borçiudurlar, Fakat Mongolfiyenin uçuşu herhalde bir zevk olmasa gerek, Bu havanın ve rüzgârın keyfine tâbi bir âlet içerisinde sonu şüpheli bir sergüzeşte atılmak tan başka bir şey değildir, Ha. vacılık dalgm âlim — Arşimetin koyduğu prensiplere dayanır, Ci. simlerin suda ve havada muva. zenede durmaları aynı kanuna tâbidir. Fakat bu muvazene cok çabuk bozülan bir muvazenedir. | Meselâ havanm bir noktasında sabit duran yani muvazenede bu | lunan bir balondan bir avuç kum atılacak olursa bu muvazene der” hal bozulur, balon sür'atle yük | selir, Güneş balonu yükselten ga. zın hacmini genişletince yine yükselme devam eder, Gaz mah- fazasından çıkmıya başlayınca balon da düşmeğe başlar, Bu inişi durdurmak mümkün değil dir. En ağır en kıymetli eşyayı atmak bile düsşmenin önünü ala” Maz, Sonra bazan rüzgâr balonun yolunu bozar ve inilmemesi icap eden bir yere inmiye mecbur e. der, Böyle bir vaziyette balonu yerde tutmak da müşkülleşir, Se. peti ve içindekileri alrp Z ğe kâfidir. Bir duvara, bir ka, yaya bir ağaca çarpmp öldürünce, ye kadar, MONGOLFİYE BALONU 1782 de fizik tecrübelerine ba- yılan Jozef Mongofiye "“100 ha. raret derecesine kadar ısıtılmış havanın iki misli genişlediğini ve binaenaleyh yart yarıya hafifle diğini” hesap etti., Aynı yılm ikinciteşrin ayında bu nazariye, nin tatbikatma geçerek — ipekli kumaştan yapılmış çorap kutu. su şeklinde İçi boş bir şeyi Avin- yondaki evinin tavanına kadar yükseltti Birkaç hafta sonra ladı. Bu sefer 20 metre küp hac minde olan yeni balonu 300 met. yamaç üzerine düştü. - ? haziran 1783 de davetliler huzurunda daha umümi bir tec. rübe yaptı, Hava küresi ismin! verdiği yeni balonu yarısı kâğıt tan yarısı ketenden yapılmıştı. Bir metre çapında olan bu balon 20 dakikada 2000 metreye ka dar yükseldi ve seyircilerin şaş. kın bakışları önünde 2500 metre. lik bir sahada uçtuktan sonra yere indi. Tecrübede hazır bulu- nan müşahitler bir Traporla bu mMmucizeyi fen akademisine bildir' diler. Akademi konuşmak üzere kâşifi çağırdı, cemiyetten kaçan bir adam olan Jözef Mongolfiye, yerine kard-si Etiyen Mongolfi, yeyi gönderdi. 11 eylülde ilmi bir tecriübe ya. pıldı, İlim akademisi âzalarının karşsında balon 12 dakika ucç- tu.- Sonra ansızın bir fırtına koptu yağmu- başladı ve yere bağlı olan balon parça parça ol" du, Etiyen 5 gün içinde ikinci bir balon yaptı ve 19 eylülde Versayda kralm huzurunda ba, lonu uçurdu. Bu defa balon boş değildi, bir koyun, bir höroz ve bir ördekten ibaret olan üç yol" cüsu da vardı, Bu tecrübelerden sonra artık sira iİnsanların uçmasına erlmiş. ti, Pilatr dö Rozya birinciteşsri- nin 15, 17 ve 19 unda altı defa balonla göğe ,çıktı. 21 birincı teşrinde yanına Marki Darlandı da aldı, Müetten kalktı ve 25 dakikalık bir uçuştan sonra 15 kilometre uzakta bir yere indi, O zaman balonlar yalnız srcak hava ile dolduruluyorlardı. Jak Aleksandr Sezar Sarl isminde | genç bir fizik âlimi Hidrojeni ba, londa kullanmayı — düşündü, Ar. kadaşı Rober genç fizik âlimine üzerine kauçuk sürülmüş ipekli bir balon hazırladı, 27 ağustos iT83 de bu yeni balon Şando Marsdan havaya üuçtu, 12 metre küp olan bu balon bir hayli uç- tuktan ' sonra Goönes isminde bir köye düştü, Köylüler korktular, kazmalar, tırmıklarla balonun ü” ktan sonra pirince karış- | | “Paydos, artık bir daha içki içmiye. ceğim!.. hayır,, kat'iyyen! Aklmı ba. şına toplamak zamanı geldi. Çalış. mak, hizmet etmek (Jlâüzmm... Aylık almasmı seviyorsan namusunla, bü. tün gayretinle, vicdanınla çalış, isti. rahat ve uykuyu istihfaf ederek ca. lış... Bedava aylık almağa alıştm, iş. te bu çok fena.. çok fena,..” Kendi kendine buna benzer birkaç nasihat verdikten sonra baş kondük. tör Podtyagin, içten gelme bir çalış. ma sevdasına kapılryor, Saat gecenin ikisi olduğu halde o, koöndüktörleri uykudan uyandırıyor ve onlarla bir. likte bilet kontrolüne başlıyor. Zımba makasımı neş'e ile şıkırdata. rak: — Biletiniz!.. diye bağırıyor. Vagonun alaca karanlıklarımna gö. mülerek uyuklıyan yolcular, titriyor, başlarını sarsıyor ve biletlerini uzatı. yorlar. Podtyagin, kürk ve battaniyeye sa. rılmış ve yastıklarla çevrelenmiş za. yıf, kuru yapılı, ikinci sınıf bir yol. cuya hitaben: — Bilet! diyor, Biletiniz! Zayıf adam cevap vermiyor. O, uy. kuya dalmış, Baş kondüktör onun o. müuzuüna dokünüyor ve sabırsızlıkla tekrar ediyor: — Biletiniz! Yolcu, üÜtriyor, gözlerini açıyor ve dehşet dolu gözlerle Podtyagin'e ba. kıyor: — Ne? Kim? Ha? — Bize insan gibi söylüyorlar: bi letiniz! Zahmet edin! Zayıf adam, ağlıyan bir yüzle: — Aman Allah! diye inliyor. Aman yarabbi! Romatizmadan muztaribim.. üç gündürr uykusuzum, mahsus. Uyu- mak için, morfin aldım, halbuki siz.. bu merhametsizlik, insaniyetsizliktir! Uyumak için ne kadar zorluk çektiği- mi bilseniz, böyle boş şeylerle rahat. sız etmezdiniz... Bu merhametsizliktir! Hem de benim biletimi ne yapacaksı. nız? Ne münasebetsizlik! Podtyagin: “darılsam mı, darılma. sam mı?”" diye düşünüyor, ve darıl. mağa karar veriyor: - — Burada bağırmayın! Buras&ı mey. hane değil. — Meyhanedeki insanlar, daha in. saniyetlidir. Şimdi ben ikinci defa na. sıl uyurum? Hayret edilecek şey: bü. — | tün ecnebi memleketleri dolaştım, ve üzerine yerleştirmelidir, Yazan: A, ÇEHOV orada hiç kimse benden bilet isteme. di, halbuki burada onları sanki şey- tan dürtüyor, bilet de bilet!.. — Ecnebi memleketleri beğeniyor. sanız oraya gidin! — Ayıp, bayım! Evet! Kömür ko. kusu, boğucu hava ile yolculara yap. tıkları eziyyet yetmiyormuş gibi Üs. telik formalite ile onların canlarını almak istiyorlar! Ona bilet lâzım ol. müuş! Bu ne gayret! Kontro| için ya- pilsa aklım erer, halbuki trendeki yol. cuların yarısı biletsiz seyahat ediyoör, bunu görmüyorlar! Podtyagin içerliyor: — Baksanıza, bayım! Eğer sesini. zi kesmez ve yolcuları rahatsız etme. ğe devam ederseniz ben sizi trenden indirmek ve bu mesele hakkında za. bıt tutmak mecburiyetinde kalacağım! Yolcular, feveran ediyorlar: — Bu ne rezalet! Hasta adama ta- kılryor! Baksanıza, sizde merhamet” denilen şey yok mu? Podtyagin, ürkerek: — İyi ama onlar kendileri küfredi. yorlar! diye mırıddanıyor. Peki, ben bilet almam,.. Nasıl arzu ederseniz... Ancak kendiniz de biliyorsunuz ki va. zifem böyle icabettiriyor... Vazifem olmasaydı o zaman elbette.. Hattâ istasyon müdürüne de sorabilirsiniz... Kime isterseniz sorun.., Podtyagin, omuzlarmı silkiyor — ve hastanın yanmdan uzaklaşıyor, İlk önce o kendini darıltmış ve hakarete gondan geçince onun baş kondüktör göğsünde vledan azabına benziyen bir huzursuzluk baş gösteriyor. “Hakikaten, hasta bir adamı uyan. dırmamalıydım, diye düşünüyor. Maa. mafih bende kabahat yok... Onlar zan. nediyorlar ki ben bunu keyfimden ya. vazifemin bunu icabettirdi. gini bilmiyorlar... Eğer jpanmıyorlarsa istasyon şefini çağırayım da sorsun. lar,” ! Rusçadan çeviren: SERVET LÜNEL İstasyon... Tren beş dakika duru. yor. Üçüncü kanpana çalınmadan ev- vel, tarif olunan 2 Nnci sınıf vagona Podtyağin giriyor. Onu, kırm YDi kalı istasyon şefi takip ediyor. Podtyagin: ; — İşte bu bay, diye söze bağlirce, kendilerinden bilet İStemek ha mali olmadığımı söylüyorlar, “İ.Wı bi darılıyorlar, Size rita ederim lütfen kendilerine izah hîllyumn. buh vazile icabı mı bilet istiyorüm, — yoksa l zumsuz yere mi? Ve zayıf adama hitaben: — Bayım, diyor, Bayım! Bana SA mıyorsanız işte iİSİâsyon şefine sora. bilirsiniz. Zayıf adam, titreyor. arı öekunüği gibi. gözlerini açIyYOr ve ağlıyan bir yüzle kanapeye yaslanıyor; — Aman Allah! İkinci bir morfin hapı âlmış ve henüz üyumuştum, har buki ©. sm.u Gene! Yllvu;ym-um’ insaf ediniz! — İşte istasyon şefiyle külüğabilir: siniz.. Sörun bakalım, bilet kesmeğe nakkım var mı yok mu? — Tahammiül edemi * Skine biletinizi! Alın! Ben — bag mğ'lm“ eat alırım, ancak mahat öletmiye maüni olmayın! Kendinizin hasta olduğunuz vaki değif midir? Hissiz ş Askeri üniformalı bir yolcu: -— Bu doğrudan doğruya istihzadır! diye içerliyor. Beş buna başka hiç bi mâna veremiyorum, i İstasyon şefi, YÜZünü buruşturarak: — Bırakın... diyor ve Podtyagin'i kolundan çekiyor, Podtyagin, omuzlarmı silkiyor ve istasyon şefini takip ederek çıl M O, bu işe akıl erdiremiyerek; — Gel de bu insanlara yaran! diye düşünüyor. Anlasım, sükünet bul diye gittim istasyon şefini ayağma getirdim, halbuki o... küfrediyor.,, Başka bir istasyon. Tren, un daki Podtgayin, büfenin önünde —durmuş soda içerken yanma iki bay yaklaşı. yoör, Bunlardan birinin sırtında mü- hendiz üniforması, diğerininkin de as- keri kaput var. Mühendis& Podtyagin'e hitaben: — Baksanıza, baş kondoktor! diyor. Hasta bir yolcuya karşı gösterdiğiniz muamele orada bulunanların hepsini sinirlendirdi. Ben, mühendis Puzit kiy'im, işte bu zat da... Albaydır. E ğer siz yolcudan özür dilemezseniz ikimizin de yakın ahbabımız olan cer dairesi âmirine sizi şikâye; edeceğiz. Podtyagin, şaşırıyor: — Baylar, ben,.. Baylar, siz... — İzahat iİstemiyoruz, Fakat size şunu hatırlatırız ki özür dilemezseniz, yolcuyu kendi himayemiz altına ala, cağız, Peki, ben... Ben, özür dileyebili- rim... Buyurun,, Yarım saat sonra Podtyagin, yolcu yu tatmin edecek ve aynı zamanda Balon ve balonla yapılan tecrübeler zerine saldırdılar ve silâh da a, tarak balonu patlattılar, Çıkan gürültü köylüleri korkudan yere yatmıya mecbur etti, Bu tecrübenin etresi günü Şarl ve Rober sepetli bir balon yapmağa başladılar, Bu suretle ilk gazlı balon vücuda egtirilmiş oldu. 1 birincikânun 1738 de Şari ve Rober balonlarına binerek tüylerinden uçtular, Birçok köy” lerin üzerinden alcaktan uçarak geçtiler Bir müddet sonra ba lon Sen civarında yere indi, Şarl havada durmaktan üÜrkmüş olan arkadaşı Rober'i yere bırak tı, 8000 metreve kadar yükseldi ve 35 dakika uçtuktan sonra Lay kulesi civarında yerte indi Bu sırada Mongolfiyeler sıcak hşva_lı balonlarımı tekemmiül et. [:ır_ımye devam ediyorlardı. Her iki tipte balonla havaya çıkış tecrübeleri sık sık — yapılıyordu fakat balonculuğun ilk yıllarma ait 'tecrübeler arasında yalnız iki tanesi mühimdir, Jan Piyer Blanşar isminde bir Fransız 1784 yılmda Fransada ve İngilterede bir* çok uçuş tec” rübeleri yaptıktan sonra 7 ikin. ckânun 1785 de İngiltere kıyıla" rındaki Duvrdan uctu ve 3 saat uçuştan sonra Manşı geçerek Badökale civarında yere indi Balonda bu Fransızdan başka doktor Jefri isminde bir de İn- gilz vardı, ç Agnxp 'lytı:lrmdo i5 haziranında inatçı Pila ö rR Ilardan beri tasarladığı %sîâan İn, gintereye getiş — tecrübesine kal kıştı."Bu maksat için yaptığı ba. lon yarısı sıcak hava, yarısı hid" rojenle dolu bir balonla bu tec- rübeye girişti. Sabahın saat ye, disinde bir arkadaşı ile beraber havalandı. 27 dakika uçuştan sonra Manş üzerindeydiler, Bir denbire balonun tepesinden bi alev fırladı, ve balon yerden 250 metre yükseklikte yandı Pilatr dö Rozya derhal öldü ar- k_adaşı Piyer Romen — düşüşten birkaç dakika sonra can verdi, SABİT BALONLAR 150 sene balon bir eğlence, fenni bir tecrübe ve nadiren de garip ruhlu adamların bir sporu olarak kullanıldı. Askerlikte de biraz işe yaradı. Tarassut kulesi vaz'fesini gördü. Bazan da düş man hatları üzerinden muharebe vasıtası olarak kullanıldı. 1793 de balon Fransız ordu. sunda tarassut — vasıtası olarak kabul edilmiş bulunuyordu, 1794 de orduda ilk baloncular sınıft ayrıldı. Napolyonun Miısır sefe rinde ve 1830 da Cezayir muha- sarasında balon — kullanılmıştır. Fakat balonun en - ehemmiyetli kul-g lışı ancak 1870 muharebe” sincedir, Paris muhasarasında şehirdeki ordular hariçle ancak balonlar vasıtas'yle muhabere e. debiliyorlardı, Alelâcele yapılmış tecrübesiz pilotlarm idaresine ve- | rilmiş balonlar bu muhasarada onu aşağı düşürmiyecek bir özür cüm . | lesi düşünerek vagona giriyor , Hastaya: — Bayım! diye hitap ediyor. Bak sanıza; bayım! Yolcu titriyor ve yerinden firiryor: — Ne? Ha? — Ben, şey... ne diyecektim?.. Siz, darılmayın.., Haşta, göğsünü tutarak boğuk bir sesle inliyor: — Aman.. su... Üçüncü bir morfin hapt almıştım. biraz dalar gibi oldum ve., Gene! Yarabbi, bu eziyet nihayet ne zaman bitecek? — Ben, şey... Beni aifediniz.. . — Baksanıza,, Beni ilk istasyonda indirin.. Daha fazla tahammü! etmeğe muktedir değilim,.. Ben... Ben ölüyo. rum,, — Bu, alçaklık, rezilliktir! Defolun buradan! Büu gibi istihzalar size pa: halıya mal olacaktır! Defolun! Podtyagin, elini silkiyor ve içini çe- kerek vagondan çıkıyor Kendi hizmet vagonuna dönüyor, bitkin bir halde masanm yanma oturüyor ve kendi kendine şikâyete başlıyor: — Ne millet! Gel de bunlara yaran bakayım! Gel de çalış, hizmet et! İster istemez her şeye tükürür ve kendini ickiye verirsin... Çalışmazsın kızarlar, çalışmağa başlarsın gene kı, zarlar,.. İçeyim barl!" Podtyagin, bir yudumda Şişenin ya tsgiai İçiyor ve aıtık ne hizmet, ne ka dürüyor, İkinci kanpanadan evvol> razifeyi, e de namesu düşünüyor. 66 sefer yaptılar, Telgraflar, mektuplar hattâ resmi adamları taşıd'lar, Şimdi 1914 e geliyoruz, 2 ay gerileme ve ilerleme —hareketle- rinden sonra garp cephesindeki muharebeler bir mevzi harbi şek" lini almıştı. Bu mevzi harbinde şekli bir hayli değismis olan ba. lonlar daima tarassut mevzii o, larak kullanılıyordu. Bir telefon teliyle mevzilere bağlı olan bu balonlar atışın sıhhatini mükem- mrelen ,kontrol edebilivorlardı. HAVA TABAKASINDAN DISARIYA ÇIKMA TESEBBÜSLERİ Profesör Pikar isminde Belçi” kalr bir âlimin tetkikleri 10 sene kadar evvel hava tabakası hari. cine cıkmanım mümkün olabile* tetğini gösterdi. Pikarın nazariyelerini ele alan Amerikalrılar ve Sovyet Rusyalı, lar bu hususta tatbikata geçti- ler, 27 temmuz 1934 de Kepner Anderson ve Stevens isminde üc Amerikalı bir balonla hava taba. kasınım dışarısına kadar yüksel diler, Fakat inerken balon yırtıl. dı, içindekiler paraşütle hiçbir kazaya uğramadan yere atladr lar, fakat 2 piilyon dolar kryme- tinde fen;eşyası srpetle berater yare düşerek işe varamar bsie geldi ve tecrübenin tesitt ertir! fenni veticeler vok oldu, Nu t (Cülfen sayfayı çevirte'z) A