17 Eylül 1941 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

17 Eylül 1941 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

3Vük Yazan Milli Roman MAHMUT ATTİLA AYKUT çiğiyle vurduğunuz bir insanı ha. tırladınız mı ki bu insan sizin üzerinize sizi boğmak için atil- miştir. 4 Sedat renkten renge giriyor- du, Bunlardan size ne? Ben şu İşi görmüşüm bunu yapmışım. Birisine vurmuşum veya,. Sözünü kesiyorum: Demek dediklerimi hatıriryor. suNUZ, #iraz etmedi, : — Evet hatrityorum, O köpe- gi gebertmediğime hâlâ müteessi fim, — Ya,, Öyle mi?. — Onun içindir ki; birkaç gecedir uyuyamıyorsunuz.. Onun içindir ki; vatandan kaç- mak için çareler arıyorsunuz”, Korkuyorsunuz değil mi? Si #8 yaptığınızın hesabımı soracak» larından ürküyorsumuz,. Anado. ludan zaferle döneceklerin:len ödünüz patlayor . Gözünüzün ö- nünde zindanlar ve sehpalar vir değil mi?.. İk Birden kendine gelir gibi o'du. — Bu sualleri bana sormâfa mezun değilsiniz, — Ben kendimi mezun ve hat- tâ salâhiyetli buluyorum, Çün. kü,, Evet çünkü... Başına dipçikle vurduğunuz insan, benim babamdı. Bebam.. Anlayor musunuz babam... Mukaddes vazifesi başında üç kuruş masiplenmek efendileri ı den bahşiş alabilmek için ev söndüren hafiye ruhlu insan! Sa- ta köpek dive saldıran alam be. nim babamdı, Sedadm rengi bembeyaz oldu, Cevap veremiyordu, Kekelemeğe başladı — Yalan,, Bütün bunlar ya tan., Yalan sövlüyorsun, . — Korkma köpek, Sana te rhiz elimi dökdüdüririk” kiler. miveceğim, Seni geberterek aza» bına nihayet vermek istemem, Bana kötülük eden insanları ben hep affımla bağısladım, Al cak köpek,, Buraya yalnız. “. nin yüzüne tükürmek için yorul- lum ve geldim. Haydi git avaz avaz bağıran ananı odadan çıkart da beraber © eo derdinize mum yâkın.. Yazık ki senin gibi bir Gti ani olitik bahtsızığını ölünceye kadar çekecektir. Sedat iki elimi birden uzattı, Yalvarır gibi konuşuyordu, — İnanma,, İnanma, - Bütün ii — MN Hiç olmazsu güna. hını itiraf edecek kadar olsun ini meydana koy-, Ma kapısını açtım. Kaldı rımlar üzerinde sendeler gibi ko. şuyordum, oÇarşıys sapacak ana dönerken peşimden birisinin koştuğuu duydum, Geri döndüğüm zaman Sodadın beni takip ettiğini gördüm, Yanıma yaklantı, — Evine dön Necmiye, Cevap vermedim. Tekrar elti: , — Eve dön Necmiye, Başımı çevirdim ve nefretle baktım. yüzüne «Devâmı var) dönecektir. Ben öyle mert bir kocaya hiyanet edemem. Ve kapının anahtar deliği ne ağzını koyarak bağırdı: — Gücün yetiyorsa kapıyı kır, Fakat, unutma ki, bir na muslu aile evinin kapısını kırıp zorla içeriye girmenin cezasını göreceksin! Halil bahçeden kahkahay- la güldü: — Ben işimi bilirim kal - tak! Senin tehditlerin bana viz gelir. Ben seni burada gebertip giderim. Ve kimse benden hesap sormaz. Çün- kü Rüstem gibi la deği « lim. Yaptığımı ve yapacağı - mı kimseye göstermem. Gülbeyaz (o muvazenesini kaybetmemişti. O, böyle bir tecavüze ilk defa uğramış de gildi. Türklere esir düşme » den çok evvel, Mazaristan - da babasının - çiftliğinde de iŞ Meali Ba NE MAM) SAİM Yazan ve oynıyan: nedamet eden meşhiür dolandımc Mahmet Satm ALTINDAĞ Başrollerde: Mediha, Zeynep, Mahmut Saim, Komik Hasan efen4. Awon Meldah Kâzım vesaire Yervanta: “Neyapacağız ? ,, dedim. Cevap verdi: “yapacak ne kaldıki: hem karı gitti hem paralar gitti. Medihanın yerine yorgana sarıl pofur pofur uyu..,, PERDEYİ AÇIYORUM... —0— ZİFAF ODASI Duydunuz mu başıma geleüleri? | Artık bu dünysğda opalyaçoluktan baska, nasihimiz yok anlaşılan! | Garsonun getirdiği tek beygiri | bir arabadayım, Biçare beygir Pievne muharebesine iştirak Gt, | tikkten sonra rubu ner da bostan dolabında dönüp durmuş galiba İ Adım ötürken kırk sekiz defa di | şünüyor,., Bu piç bu arabayi se çip de mi bana getirdi? Hacı Os, im bayırından yukarı çıkıyoruz, Zaten muztaribim, kalbim eğrı - yor, Wuslatı cananı beklerken, fi, İ rakı hicranla karatlastık! Bir ara» bk tahammülüm kalmadı: Baba, bu hayvan bu yokuşu çıkamıyacak, İstersen inelim de arabanın arkasından dayanalım,, ! — Sen & bak, Ben ine * İ yim. İssp ederse yukarki dönüm dyermde #en de Di inersin, , Aklımı oynala, Fesüphanaliah, cağım,. İne bine yokugu çiktrk, Zincirli kuyuya doğru gidiyoruz, Şigli ta rafmdan gelen bir otomobil ya . uımızdan geçli., Aman, içindekiler Mediha ile Yervant, Evet, onlar Beni görmediler, Yan yana olur muşlar, gülüsüyorlardı. Mediha o kadar neşeliydi ki, Arabadan eği" Wp baktım. Cok içmişim, Az daha srabadan baş asağı yuvarlanacak. tom, Onlar! Evet onlar, Mediha ile Yervant,, Arabacı omuzundan ittim: — Baba, dönelim., — Nereye döneceğiz? — Büyükdereye! O bilâkis bayvanı kamçıladı. a) dırmağı.» 5 0 ma — Neden icap etti bu?, — Büyük yorum,. — İyi amma, bon dönemem? — Neden?, ilden hayvana arpa ala “reye dönmek isti - .— cağım. Büyükderede arpa yok! Bakkallarda da pahsk!, — Allah Allah, seninle derde girdim beyahü,, Farkmı ben ve » reyim, bakkaldan al be kardesim Beklediğim adamlar simdi olomo” bille geetiler, — Modihayla Yervant mı? — Evet, şimdi yanımızdan oto, mobili; geçtiler, Ben de gördün değil mi?.. — Görmez olur muyum? Araba clar erkânmharp gibidirler, Oto - Mobil, kamyon, kamyonet, uzak tan gelirken biz dümeni ona gös re kullanınız. — Dön babacığım, dön. Sana bir lira bahşiş vereceğim, Arpayı bakkaldan alirem, Arabaci lirayı işitince hemen döndürdit, Ben vine sevin” meğo başladım. Demek Yervant beni aldatmamaış. — Diyelim ki Yervantı tanı yorsun, Büyükdere © gazinosunun sahibidir. Ya o Medihayı nereden tan'yorsun ?, İhtiyar arabacı başmı iki taso. fa salladı: arabayı ; « Hey gili (eskici Salamon bey... Şu hayvan, şu araba lisana gelse de gördüklerini bir anlat sa!.. — Yar. — Yağı balı var #m? Geceleri sabahları kadar Medihayı şu se bamda gezdirdiğim çek olmuştur.. — Kiminle, Yalnız mı?, — Kiminle olacak, destlarile, Sende de ammu kafa varmış, Sul lan Azizin zamanından kalma Gök. su destisine (o benziyor vallahi, Hayda., dey, dey... Ah!,. Havvan da yürümüyor.. — Bir otomobil bulsak. Bu gi- dişle onlardan yarım sagi, belki bir saat sonra gideceğiz. İçim içi. mİ yiyor Arabacı yine gevezeliğe başla » dr — Mediha hanım keyif eblidir ha.. Boğaziçinde otomobille gez * mez, Otomobil nedir ki?,, Hırsız kaçırmak için icat edilmiş şey! Zevk arabudadir, Hava alarak, de nizi deryayı seyroderek söyle 8 - heste beste. — Demek Mediha senin müşte. rindir. — Evet, battâ bizim beygirle bile tamamiar! Hayvuna şeker ve. rir, O beygirime bir isim bile koy- muştur... — Ne ismi koydu? — Uçan kuş! * — Tam ismini koymuş, Al razı olsun, Tam isim koymuş, Hay di yokuşu çikamadık. Baksana yo” kuşu da İnemiyor biçare, — O saygısındandır, Çağanoza demişler ki: “Niçin yan yan gidi, yorsun?,, “Herkesin kendine gö - re bir hesabı var,, demiş. Yokuş. tan aşağı hizla inecek olsa arabüe nm tekerlenmesi melhuz! Onlara tesadülümüzdcn ouncak bir saat sonra Büyükdere gazino” sunun önüne gelebildik, Gazino birçok müşterilerle do - tu,, . Yervant beni görünce kıpkırmı. zı oldu. İki elini biribirine vurs - rak — Yazık sana be yahu? . diye beni adetü azarladı. İnsan böyle mi yapar? — Na yaptım?. — Daha ne yapacaksın, biçare kızı en nihayet verem mi edecek” #in?., Kolumdan tutarak köşeye çek, u: — Ben suna iki saate kadar Mediha hanunla beraber geleceğiz demedim miydi, Neden bekleme » dir?. — Bir sar bkledim, Gelmedi. »iz, gittim.. -—— Sana kiç 3aat bökliyeceksin, demistim, Şu ağranla itiraf et?. — Ik; saat, — Neden bir saatte gittin? — Buraya bir Xomiserle b£ lera Memuru geldi, Otel mühürlü Masaları kenapeleri de mü « rijyeceklerdi, Ben de kalktım Yazan: İskend 131 - bir eşkiyanın baskınına uğra mış ve odasına zorla giren bir Macar çobanının arkasın da sakladığı balta ile başın: yere düşürmüş, ikiye bölmüş tü. Fakat Halil, içeriye girme- ğe muvaffak olursa, kendini ne ile müdafaa edecekti? E - vin alt katında ne bir balta, vardı, ne de işe yarar bir bı. çak. Halil kapıyı zorladıkça hid detleniyor, kan beynine vu. ruyor ve: — Bir orospu, ömrümde F. SERTELLİ ilk defa beni bu kadar uğ - raştıkdı. Diyerek şiddetli hamle » lerle kapıyı zorluyordu. Gülbeyaz mütemadiyen? — Defal kapımızdan, al - çak köpek! Diye haykırıyordu. Halilin gözleri uönmüştü. Bir aralık kapıya öyle şiddet la abandı ki.. arkadaki sür - menin çivileri gevşedi ve kol demiri birden Tire yere düş- mesile kapı aralandı. Gülbeyaz canını kurtar - mak için, süratle vere iğile - memuru, nas) mühür?. Benim bir de şeref ve baysiyetimla mi oymuyorsun Mahmat Salm bey? Etrafıma baktım, Gazino her vakitki gibiydi, Herkes bira içi . yer, gülüşüyorlar, Çocuklar oynu. yorlar. Otelin kapısına göz attım, Girip eıktyorlar, Açık, — Medihaya gittim, Kız sevin. enden oynadı adeti, O kadar mem nun oldu ki, Deniz havasına çok ihtiyacım vardı, diye sevindi. Bas vulunu hazırladı, Zeynebe üç ayi, çin İzmire gideceğini söyledi. Pa, maları kendisine verdim, Gülerek aldı, Üç yüz lirasmı üç ay için Zey nebe braktı, Şişliden nese ile otomobile bindik, Düğün evine gi. der gibi güle güle geldik... Sus Mahmut Saim bey, sus, Sen hakikaten darilma amma bal kabağı gibi bir adammışsın!. — Bal kubağı mı? — Öyle ya, Kız sevinçle ge di, otomobilden indik, Saate hak» im, Sana iki saatte güleceğim vaadettiğim halde bir saat Kirk boş dakikada gelmişim, Medihayı gazlnoda kimse görmesin diye o, tele çıkardım, Denize karş: 12 nu maral odayı (oaçtım, Kuştüyü karyola, mükemme! banyo, Ne kadar sevindi biçare, Nekadar se> vindi. Bir de garson geldi, hip deyi bir İâf etmez mi7.. Mahmut Sam bey bir saat evveli arabaya bindi gitti. O kıpkırmızı oldu, Ben süt dökmüş kedi gibi büzüldüm kaldım. — Eysi sen, Odaya baktı, boy. nunu büktü, Denize baktı boynu" nu büktü, Zavallı kır, zifaf ge . cesi boş küğm: gönderen matuh güveyin metruk zevcesine dön müştü (1). — Ey sara, şimdi yukardı mı? — Ne yukardası?. Avücumu yala! Biçarç kız!,, Gözü yaşar « dı, Bu bana bekaret değil midir dostum Yervant? dedi, Bir defa da Büvükadsda pencereden koğ. mussun, ne yapmışım? Mahmut: San © beyciğim, seni severim, severim amıma, sen des ' ———— KE imi DER Misin nesin? Ayağına gelen .bu nimeti nasıl teptin? Hemde o ka. dar para gitt17. — Peki, çabuk söyle, Şimidi'ne oldu?,. - » — Ne olacak, butnda seni bu . lamadı, Garson arabaya bindi Bili, deyinces gözünden İki dam- la yaş aktı bi nı, Evine de İzmire gideceğini söylemişti, Ba - vulunmu almış, çıkmışlı, Burada bu akşam kal dödimse, ne lâf etti bi” lirsin?.. Onsuz kalamım, demez mi?,, Bak sana biçare kızın kalbi Be deroce bağlanmıştır. — Banra?., — Sonra aşağı indik, Ona bir motör buldum, Kadıköyünde tapu idsresinden mütekait bir tanldığı var, Akrabasıdır nedir. İhtiyar, sarı sakallı, uzun boylu bir adam Bir iki defn buraya gelmişlerdi. gördüm. — My... — Senden bu hakarete maruz kalmcas motöre bindi, Kadıköyü, ne gitti, Öksüz çocuklar gibi içimi çek, tim... — Şimdi ne yapacağız?,. — Ne yapacağız ki?. İsin yok sa biraz bekle, ben de işimi biti . reyim, oturup ağlıyalım! * Fakat kabahat yalnız sende de. gil, O bizim piç garsonda, Gider ken piçe tesbih ottim, Mahmet Saim bey içki kaldırmaz, sakm verme, dedim, Üç sise bira, on £ ki düble rakı içmişsin,. Üste de balıkçı Ahmet relsin afyonlu bi, rası vardı, onu dikmişsin!, Sen ki ikl kadeh rakı içince, Hanyayı Konya görüyorsun, Bu kadar içi « lir? Divanesin, nesin 707... Bak hâlâ çürük selvi ağacı gibi salin. nip durorsun, Zavalir kiz molöre ağlıya ağlıya bindi. — Şimdi ne yapacağır?.. — Hâli şimdi ne Yapacağız” Yapacak ne kaldi ki?, Hem karı gkti, hem paralar gitti, Sans bir sişe soğuk gazoz içireyim, güzel de bir oda vereyim, Karyolaya dn biriz yasemin lâvantası serpeyim, Medihanm yerine yorgana saril, püfür püfür uyu! (Devamı var) Nezaketsiz damat —. Ne terbiyesiz adam şu be. »im damat! Kendisine kaz gön- derdim, mektup yazmış: “Zah. met etmişsiniz, Sizi hatırlamak için kaz görmeme İlizum yoktu... le — Hiç değilse.” bana olun borcunuzu ayın başında inizi vaadediniz! — Ben, hoyuna vandetmekten artık bıktım, usandım! Size simdiye kadar kaç aydır olaca. darı ö vâddetiiğim halde yene tekrar tekrar geldi. niz! rek, kol demirini alıp arkası. na Halil: — İşte, kapıyı kırdım, di. ye bağırdı, biraz sonra da ka fanı kıracağım, Gülbeyaz: — İş başa düştü, dedi, e. ğer Allah bu kavgayı görü - yorsa, kime yardım edeceği « ni bilir, Bu sırada kapı büdenbire açıldı.. Halil adnwmı ata. rak, başını içeriye uzattı. Ha. lil uzun, kara sapi: saldırma. sını Ja kınından çekmiş, eli. ne almıştı. Gülbeyaz bunu görünce, ölümle karşılaştığırı anla. mıstı, Derhal arkasında sak- ladığı kol demirini bütün kuv vetile kaldırarak, Halilin ka- fasına indirdi. Halilin bıçağı birden yere düştü.. Çirkin bir kadın, yüzünden a- meliyat yaptırmış, biraz güzeli leşmişti, Fakat, ameliyatı güzel. leşmek için yaptırdığını söylemi- ye utanıyordu: — Otomobille bir gezinti ya- piyordum, bir ağaca çartım. yüzüm gözüm dağıldı. böyle ol- du, diyordu,” Bunu anlattığı ahbaplarından yaşlı ve çirkince bir kadın: — Aman kardeş! dedi, Ne o- lursun o otomobili bir gün bana versene! Kapının iç tarafmdaki taş- lığa, bir çeşmeden su akar gi bi, kanlar akmağa başladı. Bu sırada bir: — Ah, yandım.. — Ah.. yandım.. Sesi işikildi. Helil: taşlığa yuvarlandı. Gülbeyaz hâlâ kopmın kel demirini elinde tutuyor ve bu ırz düşmanı cenavsr kalka - cak, kendisine saldıracak di. ye bekliyordu. Z Oysa ki, Halilin kımılda - yacak hali yoktu.. Beyni par- çalanmış, gözleri 7W » dışarıya fırlamışt. Gülbeyaz bu korxunç sah. we karşısında titrirurdu. Keşki Ahmet pa hasta . lanmamış olsaydı “a, Rüste. min af kararı vaktile alınsay dı. Bu kazaya meydan kalmı yacaktı. (Devami w

Bu sayıdan diğer sayfalar: