ekerek mot Yere geldik. Aldı, y tatbik atı a rn ed a yon ve daha ) ya mun altında N bir erlştirilmiştir. Kya otyr eeslendi; Kurtay Moka çayı yaklara ça ila. , Köster, Gü izahata "e n e — tar. , Lar Dana, < azla ş aarir Müdürlüğünden: a va a bomurdanarak İşlemeğe başladı. Bizi Bekliyen meçhul fakat şe refli âktbete doğru yol alıyoruz... Sahilden ayrılırken vağmnur bir hayli hızlanmıştı. Yavan, v*» vaş gecenin karanlığı da silini < Eyüp önlerine geldiğimiz za man Sütlüceden iki motor dahe kalkmış bize doğru gelivorlardı Yolu kestik ve onları bekledik Motorlarda boş küfe doluydu. Köprüyü geçerken bir İtalyan mektep gemisivle karslastık. O içeriye giriyordu. Bordasmr he men sürünerek gectik. Küfe yüklü motorlarda bizim bord”. | Saraybui. | muzu yanaşmışlardı. nunu geçince üc gemici bizim mötora atladılar. Hazırlanmış küreklerle bizim motordaki ku ma denize atmağn başladılar. Bu ameliye uzun sürmedi. Heybeli | önünden geçerken küfeler bize | kavançu edilmiş. onlarda bizde» avare ederek Kartala doğru yo! vermişlerdi. Bütün bu işler bir makine sürat ve intizamiyle oluyordu Gemieilerle hiç bir şev konus”. madı. Yalnız bu işin pek asim. sr oldukları belliydi. Ayrılırken: — Bomak Mehmet Aliye se lâm dediler. Böşnak Mehmet Ali (....) dek! vetelerden birisinin başıydı. (Devamı ver) 18255 lira-iki kuraştur. “Göktan 1041 pazartesi günü saat dörtüe Bursa Man. RU eksiltme komisyonu odasmda kapsir sarf usulü ile “ŞİT küllemsi, veni mumun şerimameler. mukavele TE Müdüriüpsade görülebilir ; a İeceklerin yüksek mühendis veya yüksek pılmar oi. ” k Ni a, 2 Ur ky mMüva| ka, 8 mi bah mal, , Yani Alar, £3 f / Bem ende a ney XI Laval eski bir eseri tamir etmiş bulunmaları > Kkat teminat vermeleri Üçüncü maddede ya, Sag fn t Ve İzaza etmeleri, su inşaatı yupabileceklerine hat suy, TÜGünüN ehliyet vepikas (le maarif vekilliği veye bumuzi şartların isteğiğ; veskayı ” gününden evvel Bursa vilâyetine müracaat edile. ürlüğünden ve mnarif vekilliği müzeler dairesile ev- aya almacaktır.. ekg, Kayrtir olduğuna dair 941 yıl: varakasiyle birlikte sayılı kanun hükümleri dahilinde bar. pazartesi günü ihale santinden bir saat ev. Teiaiğine makbuz şaukabilinde vermeleri ilin olu. ulilatak gecikmeler katl ediceen (6040) i H . . ..—. : ae Hasabibliğinden: ihalesi tera kılmacağından taliplerin tiste Ül Pektüyiş yare İatuntu! sıhhat mihdür ve inal günümden ev. Müz, > erile birtikte Afyon dzimi encümen riymsetine mi Gedikii; NN kli namzetlerine: Ma, 806 ve 388 doğumlulardan evraklarını tamam Gamartesi günü sant 8 sekizde kurumdn bulunma diyorsunuz, devletlim? Ahmet paşanın yelkenleri pek çabuk suya inmiş, ira - desini, muhakemesini kay - bedivermişti. İçkiyi bir yudumda içti: — Ne verirsen ver, elmas. parem! şu dakikada zehir sunsan içerim. Mari iki kiraz tanesi uza - tarak, kendi eliyle paşanın ağzına verdi: — Macaristanda, kiraz er güzel içki mezesidir. Dedi. Bu sırada tanburacı coşmuştu. Neşeli nağmelerle tanburu nu inletiyordu Ahmet paşa Edirnedeki konağında o geceki kadar yordu. Konağın cihannümasın - dah dökülen tanbur nağme - İeri bahçenin çamları ara. | Üzümü penc gim zaman kapının yanında bir | ihtiyar kadın Guruyordu | Hayalet hikâyelerinin daima müphem noktalara, rivayetlere | letinat ettiğini bilirsiniz ya Sim arkasmda maşırların rüzgârla Ox dalların yerlerde çizdiği gölge lerin bu işlerde oynadığı roller, den korkan insanların hayslle mütahsasısı olmadıZim için nakaşasına girmiyeceğim. Yalnız © anda deği hayatımda enrhoc, luk nedir bilmediğimi söyliye yim, İhtiyar kadını en ufak tefer, ruatına Okadar hatırlıyorum. Göğelinde çirkin bir boros takılı, siyah bir elbise giymiş; saçlarını geriye doğru tarıyırak ortadar ayırmıştı. Bembeyaz yüzü sins ve seytankâr bir ifade taşıyordu Evdeki o hizmetçilerden . birisi sandığım için odamda her şeyin mevcut olduğunu ve hizmetine lüzum kalmadığını söyliyerek tesekkür ettim, Bir aralık başka bir yere bak, tım. Bir iki saniye sonra teki kapıya doğru döndüğüm san koca karıyı göremedim. Gitmis ti. Pek hoşlanmadığım ev sahi, besiyle buluşmadan evvel biraz kitap okumak için uzandım. Fs- kat bir iki dakika sonra burnu, mun direğini kırrcak kadar fe na, keskin bir koku odaya ya, yıldı. Kokunun geldiği tarafa, kapıya doğru ilerledim. İlerle dikçe aylarca yıkanmıyan pis bir adamın yanma yaklaştığımı zanediyordum. Birndenbire koku kesildi. Odanın. havas; tazelesti. Geriye baktım, Rüzgür pencere, Yi açmış; karlar odanın inçife yağıyordu. Camı tekrar kapa tarak odadan çıktım. Aşağıya ev sahibinin yanına indim. Ev sahibim umduğum kadar menasız bir adam değildi. Kül, tlir sahibi olduğu konuşmasın dan anlaşılıyordu. Garip gekil, lerle süslü yemek odasında elin den geldiği kadar ikrama çairştr Keçi sakallı ihtiya: uşağı hizmet ediyordu. o Birdenbire kapıdan doğru bir gürültü ger mesi Üzerine buruşuk ellerinin titreyerek tabağı sofraya bırak tiğmr gördüm; * gözleri bir ara” lik kapıya doğru dikildi sonra gene işine devam etti. Yatak «e daamda burnuma glen pis koku, yu bir defa daha duyar gibi ol dum. Kütüphanedki mükellef 2. teşin başına doğru oturduğumuz zaman bütün bunları unutmuş tum. Kitapları tetkik etmeğe şairlerden, ediblerden, muhar. rirlerdn bahsetmeğe başladık. Konuşmamız epey ilerlediği za man Lânt birden ellerini omuz. a üzerine koydu. Hayatım a en tiksindiğim #ey başkasının bana dokumasıdır, Gayri ihti. yari geriye çekildim. İşte o za- man karşımdaki adam birden değişiverdi. Dev gibi iri, vilcu, dunun nasıl değiştiğini yüzünün hiddetinden nasıl morardığı hatırımıdan çıkmıyor. Harek min hakaret ifade ettiğini bağı, rarak, üzerime dövecekmiş gibi yürüdüğü O kavga etmekten son derece nefret eden, dövüşmeyi iğrenç bulan bir adam olduğum- i dan hemen yavaştan alarak tar, | giye vermeğe başladım. Hareke, timin hakaret icin yapılmadığını elimden geldiği kadar anlattım Hiddetlendiği kadar süratle sakinleşti. ve hayatını anlatma- Za başladı. Yalnızlığını gidermek için üç s€ne evvel evlenmişti Hayaletin izleri Aldığı kadm huysuz ve dar ka, falı olduğu için evlilik hayatı © nu zivadesiyle sıkmış bir sene sonra karısının birdenbire ölme, siyle bu hayattan kurtulmuştu. Sinirlerindeki omüvazenesizliğin kundan hasıl olduğunu söylü- yordu. Bir aralık lâkırdı değiş, #in diya evdeki ihtiyar kadının güzel yenisk pişirdiğini söyle dim. Şaşkın bir tavırla evde ka” dın namına kimse olmadığı gibi ihtiyar hizmetçiden başka insan adığını söyledi. Hal eyvl odada bir kadın Fakat buhranlara gın görünce sözümü geri r i pt bu sefer birden tavrın değştirerek kendisini yaln'z bi. rakmamamı, hayatımda yapaca n en büyük iyiliğin bu oldu nu söyliyerek bir çocul; yalvarmağa basladı. Birkac gür daha misafirliğimi uzatacağımı vaadeltim, biraz sükünbuldu. ..n Vakanın sonunu ve nihavetin deki faciayı herhalde merak e, diyorsunuz. Her hakiki hayalet hikâyesinde olduğu gibi benim kinde de sondaki faciayı meyda, na getiren sebepler ve teferruat aşikâr bir surcite ortada değil. Kütüphanede aramızda gecer vakadan sonra yatak odama çekildim, Rahat karyolamda ku- İak verdiğim denizin gürültüsü bir ninni gibi tesir ettiğinden rahatça uyumuşum. Sabahleyin uvandığım zaman parlak güneş akstmişti. Ev sahfbiyle tekrar bulustum. oOÖOlanea nezaketini takınmıs benim o misafirliğimi uzatmam için lâzım gelen her ge. yi yapıyordu, Kitaplarla oyalan- in hasıl geetiğinin im. Masa verin, de yazt vazdığım bir sirt nor talığa garip bir sessizlik çöktü. Gayri ihtiyari o başımı Kaldırdı. ğım zaman Lântı da etrafı din Jemeğe içalışırken gördüm. Öğle vemeğinden sonra ormanda bir gezinti yapmağa çıktık. Lânt her vakitkinin aksine bu sefer hiç konuşmuyordu. Ürkek nazarlariyle etrafı 2- raşlırdığınn farkmdayım. Eve doğru dönerken karanlık ağaç gölgelerinin arasından birdenbi- re ödada gördüğüm ihtiyar ka- dın bir daha gözlerime ilişti. He- men kolumu çekerek gösterdim. Sarardı fakat birşey görmediği ni; benim de gördüğüm şeyin gölgeden başka bir şey olmadığı. ni ilâve etti. Bu sefer benim de içime sinsi bir korku yerleşmiş» ti. Kasvetli bir yoldan korka korka eve doğru İlerlerken bu uğursuz, meş'um yere geldiğim. den dolayı kendi kendimi lânet» liyordum. Eve geldiğimiz zaman birden- bire ayaklarıma eğildi. Ağlar gis bi bir sesle o gece kendisini yak nız birakmamamı rica ediyordu. Korkusunun seböbini sordum: “Korkuyorum!. dedi. Çünkü geçen sene karım ölürken ölüm çırpmnaları arasında hayalet» letinin bir gece eve kadar döne rek beni öldüreceğini söyle mişti!., i bu gecedir, Dün ormandan "elrken gördüğün Yazan: İskender F. SERTELLİ -87- sında hazin akisler bıraka - rak dağılıyordu. Ahmet paşa, dildadesini sarhoş etmek isterken, çar . çabuk kendisi sarhoş olmuş. tu. ÇERKES DİLBERİNİN TUZAĞI O gece, Ahmet paşa, Ma - car dilberiyle cihannümada eğlenirken, paşanın Çerkes gözdesi Fatma, bu âhengi u. zaktan duydukça odasında hiddetinden kendi kendini yiyordu. — Bu kaltağı ne yapıp ka bu gece gebertmeli- Paşavın kâhyası, bir ara. ik Fatmanın odasına uğra. mış ve paşanın o gece pek neşeli olduğunu söylemişti. Fatma birden köpürdü: — Hâlâ eğleniyorlar mı? — Evet. Eğleniyorlar.. hem de ne eğleniş... paşa €- fendimiz, Marinin ağzına kendi eliyle meze veriyor. Fatma yerinde duramadı. Hiddetinden ne yapacağı- kadın. odur. Allah aşkma beni yalnız bırakma. Bu geceyi bir | atlatırsam tehlike bertaraf edi'- | miş olacaktır.,, Elimden geldiği kadar kendi- sini teskin ettim. Kütüphanede ateşin karşısında erce ©- turduk. Aklıma geldikçe tuhafı. | ma gidiyor, İkimizin de elleri tıpkı iki âşık gibi biribirini ya- kalamıştı. Ateş yana yana en ni. heyet söndü. Dışarıdaki karın solgun aydınlığı pencerelerden sizarak odayı korkunç bir alaca ğa boğmuştu. Uzakta öten baykuşların kısık sesleri derin- den derine axsedıyordu. Bu uzun uyanıklıktan sonra yatağımda derin bir uykuya dal. mışım, Birdenbire uyandırıldım. Siyah sakalı uzun beyaz gecelik entarisi üzerine düşen Lânt bir elinde mum yatağımın başında duruyordu. Alek bir sesle oğasma git mekliğimizi, odasırın daha ermhi. yette olduğunu söyledi. Bunları Söylerken ürkek ürkek etrafına bakıyordu.. korkusunu yatıştırmak İcin tekrar bir sey olmadığını hatırlattım. Mumun titrek ışığı altında bütün vücu- dunun titrediği görülüyordu. Lâ. kırdının para etmediğini görerek robdösamirimi giydim. Arkasma düştüm. Bu »efer cidden ben de korkmağa başlamıştım. Mumun uzar”p kısalan ışığı altında göle | geler atasından,loş koridorlar. dan odasma girdik. Hemen ka- : kapatir. Yalağınm içine gi, tonik “ici bölklüm oturdu .Yuva- sından frlıyan gözleriyle hep bi” rini bekliyormuş gibi kapıya ba- kıyordu. Bir aralik “karımı öle dürdüm. Çünkü, hak etli, Beni ne için o kadar kızdırıyor, âzap veriyordu... diye mırıldandığını dı Birden #öyledikle- rinin doğru çıktığını gözeden bir adam gibi sükünetle “İşte o ora da,, dedi. Yatağa doğru yaklaşarak kas dayanamıyarak kendini kaybet» ti: “Allah aşkma beni onun © inden kurtar!,, diye bağırarak üzerime atıldı. Elleriyle öldürül- mekten korkan bir hayvan gibi olanca kuvvetiyle deprenen bu koca vücuda kargı koyarken sert adaleleri birdenbire o yumuşadı. Ben de korkudan kendimi kay- bettimiştim. Ertesi sabah gelen doktor, Lüntin kalp sektesinden öldüğünü söyledi, Yalnız kimse boynundaki tırnak yerlerini gür- teren lekeleri izah edemiyordu.,, mmm Aldırınız: anaları rion olumnur. (Pik $7) (8.3) (EM) (abin) (Çevik 155) CTekyıldız 3) (Erol) (Bayan aşşi) (Hadiye) (20UZ)UN.M) (4. 13) (8,126) (XN) Tek) (20) (Temiz güven) (REM İM.) (98 Temcun) (Poyraz 13) (Sasli 25) (E.K, 28) (09 Papatya) (A. 17) (K.12) (Deniz 218) (Bankacı 88) (28 Ölizei) (F.A, 395) (Şaha 249) (işik) (HN. B) Paşanın kâhyası bir aralık Fatmaya sordu: — Beraber evlenirsek, sen de bana böyle hizme! edecek misin. Ağzıma kendi elce ğizinle meze verecek misin, Fatma: Pima cevap vermeden o - dadan fırladı... Harem dairesinde paşanın hatırı sayılır karısı Gülşen hatunun yanına koştu: — Hanımcığım! Paşa e - fendimiz bu saatte nerede - dir, biliyor musunuz? Gülşen hatun kaşlarımı ça. tarak cevap verdi: — Nerede olacak”? Ya di. andadır.. yahut padişahın yanmda... Ftma müstehzi bir tavırla — Şaşarım aklınıza, ha - nımcığım! Ben sizi hu kadar sms varlı saymam başlık yanımdaki tarih göryevesi ku, ponuyla birilikte gönderilcerk) EVLENME TEKLİFLEKİ. İŞ ARA MA, İŞ VERME, ALIM SATIM gibi Yeari mahiyeti bale olmıyan kü, çük Minlir parasız neşrolumur. Evtenme teklifleri li, Beyoğlunda bü, e aytıklı, yük bir müessesi iki evi bulunan ya vay; 35.40 yaştarında, dul veya kız dürüsü ah, bi bir bayanla avlanmak ista» meltedir, istiyenler Beyoğiu posta ku buzu 186 A. Riza adresine yazabilir. er . 285 Not: Bu ilân öirkaç gün evvel inti şar etmişti, Bala p sehvi ola » rak posta kutusu o numarası yanlış çıktığı için sahibinin günderilen mek» tuplarını alamadığını, öğrendik. Mek. (Up yazanların tekvar 156 posta kutu suna yazmalarını rilen etmektedir, İş ve işçi arayanlar: * Yaş 34 otla boylu sıyah o gözlü açık esmer otina dolgun, nafif kir kâs rişik kivircik saçlı, ev ve ei işlerini bilir, orta tahsisli, güzel SEA, Busike Aletlerinden birini çalar iyi bir sile, den, Bamüslu, gerefli du bir bayan başile mütenasip, yakıy'cı, camus ve şerefine itima* edilir. devlet mes remtine müracaat « 247 * Bir buçuk yaşında Wr çocuğa bakmak için bir indr aranmaktadır, Namuslu olması, çocuk yetiştirmiş bulunması şarttır. İstiyenlerin Take Aimde 'Paksim eczanesine müracasi, ları * lise tsiebelerine iranarzon deri. ler, İlk ve orta inlebelerini ikmal im, tihanlarına hazlar. (K.B.T) remsine müracaat * Almanca dersler için küçük moda, * Türkçe fransızca Gzik kimya ve orla talebesine riyaziye tarih ve coğ, rafya ve yurt bilgisi dersleri (ML88.) remzine müracaat, * 'Türkge ve franszonyı mükenmel bilen genç bir bayan sabah voya öğle, den sonraları tercüme işlerinde çeliğe mak Üzere iş aramaktadır. Almanca dan teretimeler de yapabilir. (R.BT,) remzine mlüracast, * © yaşında türkçe, Ofranazan, rumca okur yazar bir bayan iş Ara, maktadır. Tezgihtartık yapabilir, bir doktor yanmadan çalışabilir. “(Bayan Özen) remzine mürncant * 17 yaşında biraz daktilo bilen bir orta mektep mezunu iş aramaktadır. (Uçman) remzine müracaat, * Orta tahsilli eski yazıyı mükem, mel bilen ve daktilo kullar.an bir genç iş aramaktadır. M. R, remzine müra- can”. * Bir milenseenin, yayhaneğin, mağazanın yazı ve hesap işlerini der uhte edebilecek hir bayan iş aramak, tadır, (Rabia) remsino müracnat, * Hemşire mektebi mezunu bir ba. yan evinde ber türlü enjeksiyon yap, * Bir doktorun veya dişçinin yam, da hizmet edebilir. enjeksiyon ve bas tabaktcnık İşlerinden anlarım. Yal nez sabah gidip akşam gelmek Üzere istiyenlerin adresime bildirmeleri. Topkapı Fatmamıltan mahallesi Et. bem efendi sokak 10 numarada Zabel * İyi bir muhasip iş aramaktadır. İstiyenler İstanbul posta kutusu 176 muhasip remzine müracast edebilir. ir z * 39 yüşında askerlikle ajAkası Gi, mıyan eski yazılarla daktilo bilen bir genç kâtip;ik işi aramaktadır. (BK.) remzina müracasl * Almanca, Cramsızça, viçilizce &e diğer dersler müsait şartlarla verilir. Falih Macar kardeşler caddesi SâA0 saf tanımazdım. Fatma, Gülşen hatunla © günkü kadar lâubali görüş - memişti. Kadıncağız, Fat - manın yüzüne hayretle bak » tı: — Ne demek istiyorsun kız? Yirmi yıllık efendime bühtan mi ediyorsun? Paşa bu saatte nerede olurrmuş..? söyle bakayım. — Hele bir kere cihannü - maya bir kulak verin... ora - dan aksedecek saz sesini du- yarsanız, paşa efendimizin nerede ve kimlerle başbaşa eendiğisi kolayca anlarsı nız Gülşen hatun pencereden başını çıkardı. Cihannümaya kulak ver - Saz sesini duydu (Devamı ve)