İSMARY? — 19 — Canı sikilmaz mırydı? Bötün BN ve ile mepgul olurdu? ie |, edenler mi dediniz? Demek kişi değildi? Makulüde bu İL EİİHİ III ği ; f ./ 742, ri ; KORNELYAYNIN ÜNL A) Büyük hareketli zabıta romanı Yazan: OTWELL BİNNS sapkaydı. Maksevelin şapkası olâ » mazdı, Cebinden elektrik fenerini çkardı; şapkanm içinde mağaza. nin ismini okudu, “Jean Lescaut”, Rü Lafayet, Marsilya, — İstediğin bahsa girerim ki bu şapka wifk çalanlardan birisi « HABER Aksam postasr g * . Yirmi sene sonra “Yaşlanmışbır kadın gençleşmek hevesine kap lırsa,llâhlar güler ve Bu yumuşak kahve vergi ONU hayal sSukutura Uğrâtrlar,, Hint atalar sözü Nikleden İLHAN TANER — Şüphesiz Emirkândaki ya- lssma yerleşmiştir. — Avrupadan döndüğünü bi. — Fakat ben onlara şosede rus / Jiyordun, değil mi, Feride? Isdtm, bu şapka buraya masii go lebilir? Standiş bu #uale cevap verme. di; kapıyı göstererek: — Bu kapı kilitli mi? — Eilmem? Hiç açmak Tzu. mumu görmedim. Güvereinlerie 6 vin uşağı uğrağır, Standiş kapıya ilerledi, Daha & siğe yaklaşmamıştı ki olduğu yere do kaldı. Yerde büyük siyah bir Teke görünüyordu. Elektrik fene - rini lekeyo çevirince: bunun kan olduğunu gördü, Bunu görünce şoför: ten kendini alamadı, Standiş beyecanla: — Evet, kan! — Karısmm iki sene evvel öldüğünü işitmiştik ya, Feride, tiğim, İsviçrede imişler © 2 man! Yemek masesınm etrafında beş çift göz “geçmiş günleri hs- tırlayoruz” der gibi ukalâ ve “geleceği tahmin edebiliriz.” der gibi müstehzi, Ferideye çevril- mişti. Feride, sükünetini muhafazs etmeğe çalışarak: — 'Tabil, biliyordum, söyle, mişlerdi. Diya kesik kesik mmıldandı. Aman Allahım, kan! demek» | Halbuki hiç bir gey bilmiyor, du. Mithat Nazımın, yirmi sene evvelki nişanlısı Mithatın, ne Avrupadan döndüğünden, ne de — Burada da bir şeyler olmus | karısın öldüğünden haberi olacak!.. ş u. — Muhakkak, muhakkak, Ku » EB nefesini tutarak nabızları çatlaya- leye girelim, belki bi rip ucu elde | çak gibi atıyordu. ederiz. Kapıyı zorladı, açılmadı. Üze - rinde büyük bir kilit vardı, — Bir şelile hıziyle akan, bi- ribirin kovalayan bhatıralar.. Kırk üç senelik ömrünün &on Kapıyı ümitsiz bir hareketle tk | yirmi senesinin heyecanlı vaka- yar zorladı. Hayret! Kiliâi duvara | farı, Nişanlımın birdenbire ken, zaptağın men sökül - | disini berakerak, yabancı bir n kadınla Avrupaya gidişi, Kendi, Yetiyatlı sörelerie içeriye Girdi | girin ancak iç sene devam eden Önünde, kuleye çikan dar bir mer diren Şoför: — Yukarıya mt çökryorsunuz” bedbaht evlilik hayatı. Onun da Görlmee urmaamapa.ba8 > | mes'ut olmadığımı, yaptığı sefi ; ” ”İ harekete pişmaân olduğunu Avru- pada onunla temas edenlerden duymuştu. — Görüyorsun ki evet, sen kor Dikketle üzerinde duran göz kuyorsan aşağıda kalabilirsin. — Ne? Beni aşağıda yalnız m lerin heyecanlandığını farketti: — Biliyordum, ama galiba u berakacaksın:z? Ben de geliyo - | sutmuşum. Diye tekrarladı. malları çıkmaya başladı. Birinci | fim mi? kata gelinee elektrik fenerini et» O gece, Feride, odasmda yal- rafta dolaştırmağa başladı. Ürküp | mız kalmca, uzum uzun aynaya kaçan güvercinlerden başka hiçbir | baktı. gey göremedi, İkinei kata çikar - — Beni sevdiği zamanki kadar ken, basamaklarda ıslakirklar gör. güzel ve genci., dü; şoför bir şey söylemeden ber | o Diye kendi aksine gülümsedi. yocanla çıkmakta devam etti, Fakat güzelliğimi biraz daha ta- İkincl kata vardıkları saman t0 | yeleştirdikten sonra ona gidece, seyen ve dolaşan güvereinlerdem | gim. Hayatmını yeniden kur. başka bir şey göremedi. mak için önümüzde yıllar var. Arkamda duran şoför birdenbi * | Tam altı ay sabretti ahbapla, re haykırdı: — İşte, köşede, orada! Standiş baktığı zaman gayriih - tüyari irkildi, Yerde, başı duvara dönük bir ceset yatıyordu. dan davetlerden uzaklaştı, —İr mandan gelen kahkahalara aldı. | | rış etmiyerek, açık pencereli o, ! dasında, parmaklarının üzerinde ap mp siplayordu. Kendini gençlik ve güzellik kültürüne hasretmişti, Emirkânda geçirdiği o hari, kulâde günleri hatırlayordu. He- Büz nişanlandıkları günler. Her geçen gün, 6 uzak mazi ile ara. smdaki mesafeyi biraz daha kı- saltıyor, ağır ağır canlandıra, rak yakınlaştırıyordu. Besin” ayın nihayetinde, Feride, arada, ki seneleri tamamiyle unutmuş gibiydi. Aynı ışıklı, bel rengi günleri yeniden yaşayordu. Görenler: | — Harikulâde güzellestin, di- yorlardı. Yirmi yasında gibi sin. birlikte hoşlandıkları müşterek Yirmi sene evvel, Mithatla zevklerine dönmüştü. Akasya Yisyonu kullanıyordu. Açık ma- viden başka renk giymiyordu. (Gözleri mavi olduğu için. Mithat dalma mavi giyinmesini isterdi.) Birlikte okudukları ki, tapları tekrar gözden geçiriyor- du bir eylül, Ahmet Hâşimin şiirleri, İngiliz romantikleri. Ge- ri, geri, yirmi, on sekiz, hattâ o nbeşe kadar geri gitmişti. Senelerdenberi kapağı açılma» mış olan piyanoda onun sevdiği | parçaları tekrarlayordu. Her fil, dişi taşmn. haf 'abnoz diyâyin altından notalar değil sanki ha. tıralar taşıyordu. Sokakta, rastladığı eski ah- baplar hayret içinde kalıyor. lardı. — Ne kadar güzelleştin? Ne yapıyorsun kuzum? —Yoksa, bir aşkı mı? Har.xa » — Fovkalâdesin. — Acaba, yildinün derisini estetik bir operasyonla mı çek. tirdi, dersiniz? — Belki de masaj yaptırıyor. dur. Feride, etrafında dönen deği- kodulara karşı lâkayttı. Çünkü dimağı ve kalbi doluydu. Yirmi yaşmdaki resmini ti valetinin üzerine koymuştu. El biselerinin ve saçınm biciminder | “Yırtırlmış şaheser,, ( Bu parçaları ihtimamla toplayınız) Büyük mismenkamazı ncelendireceki ve EYÜk müsabakadan birincisi başindık. Bu miabıkanın 4d “Yartılmış gölemmer,.dir. Siz parça pares sdiimiş bw şaheserin parçaların Sopliyaenk, bilbirine aygun gele ça parça edilmiş bu şaheserim parçalarını toplıyacak, biribirine #ygun çe bed surelle yapıştıracak ve meşk Km orlaya çıkararak en ressamın €S€'İ nu ve ü Daslemetsığanmma Miyikyecikelmiz. * EN İk mürabakamızda yapılneak şey bundan ibarettir. Bütün parçaların neşri tamamlandıktan sonra on beş gün içinde parçaları munisosın bir surette yapıştırarak vücude getirdiğim resti, tablonun vessamm mn adım ve tablomun hangi müzede busmduğunu da yazarak üzere de sarih isim ve adresimiz yazık zar) içme koyacak ve zarh başkası i ralından oçılmıyacak şekilde mühürlyerek, 6 ncı noter Galip Biagö le teslim edilmek üzere vdarekenemize evdi edecek ve mukabilinde idarekanemizdn sıra numarası taşıyan no numara alacaksıma. Zerilarin içine şimdiye kadm gazotsmızın başlığı yanında neşredi: len ve 365 numaraya kadar da devam »decek olan kuponları koyma ya lüzum yoktur, Bunlar ve müsahaka bittikten ve wüsahakalarda kazai dıktan sonrs hediyeler alınmaya gelindiği am? gösteriincektir. Müsabakalarda kazanmış bulunan b okuyucumuz bize bu kw ponlam tam olarak veremezse bütün hakkım sayı edeceğim bilmeli ve bunları bedellerin; ödemek istese dahı Yâydasız olduğunu bilmelidir. Büyük bir fırsat ldarehanensiz, munahakalarımızn kotnylağı ve cariberi karşımımda böyle bir sdecekleri zamana kadar bütün kuponlar bedellerini ödemek suretile tar mamlayabileeriderdir. Yırtılmış şaheser 81 parça”'ır. Hediyelerimiz Tertip edilecek Oç miahakanın Metni de ialiiemler şer hediyeleri he sanaraklırdar: 1 Ev (10 teşrimlevee! 1040 * 10 teşrimlevyei 194) memesi içinde yapt rılacak ve ayder mütatanımi! olduu kira öcretinden angan talesit lerir emrabakakarımızı değru hallimeene verilecek. Müsabakaları iman doğru halleden bir kişiden Lazta oluma armamnda kütibindi huzurunda cur'a çekilecektir. 1 — 200 üre akid ŞE sazsmamıysmup arasında yeniden — çekilmek Kur'adn kazanman baş kişiye temel esli batı, &i karkar Hira) 4 — 6 üra | Teselli mükülatmı Kazmınmıyanlar o aranda çekileceie kurada kazansenk bir kişiye 0 trsirk perdem sirmak oakdcm veren vir karıj 4 — 30 liru (20 "irak pardesb almak bakkım kazanımıyanlar aram da çekince ie'ndn Kazanacak iki İişiye 15 er lirik ardest almuk aukkım vren sarj 4 — teri kalanlar arasmda çekilecek iur'adğı 5 işiye birer sene Haber anons e 4 — Geri katınlaı arasnda çekilecek srır'ada 5 kişiye miti aylık Hlnber pe abonesi, Ri» taveive 1 — $1 parçayı biribirine yapıştırımıya elinizde en s7 e» beş parça İs, tanımadan oaşlarma yinez. 1 — Parçaların senarlarından kesmeye başlamadan bune kalmca bir mukavvaya rön'siz sir kölsyin yapıştırdıktan sonra eminiz ve araştarınmiz. rms böylere mükavvaya yapıştırılmış parçalarla yapınız ki sizi imee büğıl Krordarak güşürlireş mirasın, venin salkımları yine o iri göv, deli çmara sarılmıştı. Rıhim.da yine yosun ve balık kokusu var. dı. Balıkçıların tuttukları vala» mutlar, rıhtımm taşlarında kı- zıl gölgeler bırakarak can çekişi. yorlardı. Aynı yakmayan neş, aynı sert, hasmetii d.nix siz saçma fakat o zaman kendi- lerine sonsuz hir zevk veren ko- nuşmalarmı, taklitlerini hatır, ladı ve güldü. Kendinden tamamiyle emin o! masına rağmen hevecanmı zapta muktedir olamıyordu. İşte sıra yalılar ve onun Balta | fala (goncalar: ayıklamakle limanı koyuna yakın büyük bah- İ meşgul olan genç bahçivan onu şeli yalısı, i görünce doğruldu. İşine engel Aralık bulduğu bahce kapı. | Olen bu kadma aksi ales bakti. sından içeri girerken titredi, | Halbuki yirmi sene evvelki He. Yirmi sene evvel bu bahçenin | ridöve hiç bir erkeğin yüzünü gün yalnız marul yiyor, r'ecyvâ günü, süt cünü yapıyor. aksi gi. bi tam belinde ve ,.idesinin Üs. #inde twlanan yağları eritmek için her sabah yirmi başka bir değişiklik" farketm Ve ilkbaharm yaza vakm bi gününde Emirkâna gitti, Koru ei (Devamı var) Edirnebapı civarında, (surlara yakın izbe bir sokakta iki üç odalı küçük bir eve gelmişlerdi. Asesler ve veniçeriler Çapraz : Hüseyinin bu evini bilmezlerdi. Burası onun gizli eviydi. Çapraz Hüseyinin birçok adam b ları vardı. Bu sokakta gitmek da Hüseyini çok severlerdi. Hüse yir. vurucu, kırıcı bis adam olmak la beraber, iyiliği çok severdi. Kom Çapraz Hüseyin, Lukreçyanır. < ajle kımı olduğuna, o Venediğe Üzere babasmı beklediğine ve zayıf bünyeli bir kadın karşısın. e da ezilip büzülmesi, kırılıp dökük sarayda kalıp ne yapacaktı? 10-1 de görteriyaru ki. Hüseyin, Saray Lukdeçyayı sıkıyordu, Venedik dilberini candan ieviiş (| A'kPumdan takip edildiğini ve t. Ze o.ömründeik defabir dalmada takip edilecetini anlavan kadın sevdiğini söylüyordu; o da Lukreçyanın bir emeli vasdı. Ve Lukroçya idi. nediğe gitmek. ya çıkan yolun kögesindeki kah- O, nası lolsa, Venedik elçisi sin” yet Geeçyodan bu yardımı göre cekti. Bir müddet, sarayın takibin- den uzak kalmak ve kendini umut” turmak için, eline düştüğü Du hay» dudum evinde kalmağa karm ver mişti, Çapraz Hüseyin fakir bir adem 4-“ldi, Evinde her şey vardı. Mut fağında erzak doluydu. Lukreçya eve gelir gelmez, Hüseyine sordu” — Burada yalnız mı oturuyor» sun? — Evet, — Bu evi böy'e kim diverlledi. Her şey yerli yerinde. Ortüle, yör *#hi gigelliği isinde denizin ve Xoruluğun iptidai dekorunda, kendilerini iki mitoloji kahra- man! farzederek. bu muhayyil kahramanların ağzımdan, şüphe, takisr, minderler terlemiz. Burü ya bir kadın eli değmiş gib: görü nâyor, Hüseyin mert bir adama benzi» yordu. Yalar söylemiyordu; — Hayır, dedi, benim evime ka din girmez ve girmemiştir Bütür bunian düzenliyen. sırava kovar benn Evimi çok severim ben, — Neden evlenmedin? Bu eve bir kadm girseydi, sana iyi ark daşlık yapardı. Çapraz Hüseyin kaşlarını çettr: — Kadından çok korkarım g# züm! İnsanı çabuk ele verir. Hak buki ben burada kadınsız o kadar rahat yatıyorum ki,. — Tuhaf bir sdamsın sen' Böy“ le, Venedikte de sana benzer bir erkek vardı. Ölünceye kada evine kadın sokmadı. — Çok akılı bir erkekmış Ber ölünceye kadar sabredeceklerrlen değilim. Nihayet gönlümün arâdı- i ekşiterek oo bakmasma imkâr yoktu. — Kimi aradm tev»e” Teyze? Kim? Peride mi? Fs- (Lütfen sayfayı cevirini» derede Ve kendi kendine mırıldandı — Demek ki, taliim buğün dör müş Sen karşıma çıktın. Senı gö rünce sevdim, — Hiç bir kadınla tanışmadın m? — Tanışmaz olur muyum? Çi larını elder, geçirdin ama.. Hiçbi risi dana yar olamadı. Onları evi me soknamağa ahdetmiştim, — Beni evine nasil soktun? Ma» demki öteki kadınlardan vötasız hık görmüştür. ; — Sen sevdim dedim ya. Gönül bu. Olara bir türlü gönlüm kay» mamıştı. Surların dibindek! evler arasın» da Çapraz OHüseyininevi göre çarpacak kadar veniydi.. ante zamdı.. Önünde güzel (o bahçesi, bahçesinde büyük ağaçları vardı Odüları bot güneş sörüvordu. (Devamı ver)