, 15 İKİNCİKANUN — 1041 ii, EZ Gİ AKSAM POSTAS! Sahibi ve Neşriyat Müdürü Hasan Rasim Us İDARE EVİ - iskanyıs Hkara cati 1 vam a hü yg lm e GAME Yan işler ielelonu: o 73877 Man , M370 Mm, ... ; ABSNE" SARFLARI | Türe ime : | çe ike man e yer: “Vakit Ma Hâdiseler Ve Tarih KAÇAN KUMANDANLAR... Afrikada geçen kanlı dram hakkında şöyle bir ajans haberi okuduk “Bardiya teslim olmazdan bir gece evvel siyah gömlekli ko. ordunun kumutanı ile komutanı kıtalarını birakarak birakmışlardır. sh gömlekli komutanlardan maiyetindekilerin ekserisi ile birlikte Bardiyanın şimalin. de sonradan yakalarmışlardır. Gereral Bergonzoli ve diğerleri bulunamamıştır. Bunlarm motörlü kayıklarla kaçmiş ol. maları muhtemeldir... Sürüylü bırakan çoban, çöcük larmı terkeden baba, askerleri, nin talini kendi taliinden ayıran zabit veya kuman. dandan.. Bunlar ârasıdna fark varsa mutlaka svuncunun aleyhinedir. Kumandan ordunun gören gözü, duyan kulağı, dü, şünen ve tasarlayan beynidir. Askere o cesaret verecektir; 24, fer yolunu gösterecektir. Faşist Italya kendisini esi Roma İmparatorluğunun varisi telâkki ediyordu; lâkin bir şahsın veya milletin bir mirasa hak kazanması için kudret ve karakter göstermesi lâzımdır, Eski tarihi rikulâde sahne. lerle, büyük insanlarla, harp ve zaferlerle ludur, “Bir vak'a vardır ki bugünkü hâdisenin aksinedir ve bir kumandana ya- kıran harekette budur: Roma kumandanlarından Sil. lâ orta Yunanistanda kendisin. den üç misli büyük bir orduya karşı hareket etmiş; bu orduya ansızın saldırmış; muzaffer ol. muşlu. Düşman askerleri ordu. gâhlarma doğru kaçmışlar, Ro- mallar da arkalarından ayni, mıyarak bepsini kılıçlan geçir. mişlerdi. Rivayete göre bu mu, “srebede Romalılardan yalnız on dört kişi ölmüş, düşmanın ö. lü sayısı elli bine varmıştı. Bu sırada ikinci dir düşman ardusu denizden Bootiye çıkmış; öteki ordunun döküntülerini de alarak o Örlomenos sahrasında ordugâh kurmuştu. Burarın ci varında bataklar vardı. Düşma, run bilhassa süvarisi kuvvetliy,, di. Silâ onarın manevra yapmü,. arma, ordusunu yanardan veya arkadan vurmaarıma mani omax için, lâzım gelen yerlere derin ekler kazdırmağa başlamış. ta. Lâkin düşman boş durmu: yordu, Kuvvetli bir süvari kuv, veti hevdek kazan Roma asker, lerine saldırdı. Romalılar bu Şiddetli ve korkunç hücum kar. tında sarsıldılar; dayanama. dılar ve kaçmağa başladılar. Billâ neredeyse her seyi ky cekti. Kaçak askerlerin ö : çıktı; onları çevirmeğe çalıştı; lâkin faydası olmadı. O zaman kızdı ve kılıemı çekerek bay. kırdı: — Romaya gidiniz, fakat size, generalinizi nerede bıraktınız, diye sorarlarsa, Orhomenosta biraktık deyiniz! Düşman saflarma doğru sal, dırdır. Bu acı sözü duyan ve bu kahramanca hareketi gören as. kerler utandılar; ceğarete geldi- ter; geri döndüler: düşmanı or. dugühma, bataklıklara kadar sürdüler; ertesi gün de hepsini mahvettiler, Kadircan Kaflı Yeni neşriyat : Yeni Edebiyat Gazetesi Arkadaşımız Suat Dervişin büyük ihtimamlarla hazırladığı bu fikir, san'at ve edebiyat ga. ozetesi her mıshada daha olgun. tümer | muzaf, | i Yunanlılar süngü hücumile! sulha tercih | x. i Italyan bataryala- ii imi... ir) rını zaptediyorlar Atina ajansı Italyan gazetelerinin farkında olmadan Yunanlıları methettiklerini bildiriyor. Alina, J5 (A.A) — Atina Ajan, sı bildiriyor: Giomaiia Dirala'nm -“Arpavut, luklaki hususi muhabiri gazete: ne gölerdiği Si makalede sıhha. tini tetkike imkân olmıyan bir çok kahraman'ık merkibeleri ziktettik. ten sonra Julia A p fırkasının kah ramanlığmdan tabsetmekteğir. Yalnız muhat tarkında olma dan bu İtalyan irrkasına' karşı koymuş olan Yunan kıtaları da methetmektedir. Muhabir bu fırka tarafından yapılan hârplerin alt. mişa baliğ olduğunu iddia etmek te Yunan kıtalarının bu firkayı mülemadiyen yer değiştirmek ve geri çekilmek o echirivetinde bi- raktıklarını ve Ber gün bat meşbur fırkanın süngü muharebesi mak zaruretirde kaldığını Kalyan alavı nin pek y y kadar ateş ettiğini bildirmektedir. Bütün bunlar: İtalyan toplarma bile hücum eden ve bu topları ker dilerine pek yakırdan ateş etti leri halde zapteden Yunan asker. lerinin kahraman'ığnı . ve zapte. dilmez hamlelerini tebarüz ettiren menkihelerdir Giormale D'ltalianın mekalesi neticede krtalarmmızın kahramanı. ğmı tebarüz ettiren kıymetfi bir vesikadır. Arker'erimizin cesareti İtalyan matbuatı tarafından ilk defa olarak bw sekilde tebarfiz et. “irilmektedir UÇURULAN YALANTAR Atina, 15 YAA.) — Atina Ajan. sı bildiriyor: İtalyan propagandası: Yunanis; tandâ yeni bir ihtiyat srnıfmm si- Jâh altına çağırılması ve sigara fi. yatlarınım arttırılmas dolayısiyle Yunanistandaki vaziyet hakkında bazı mütalealar v..ütmektedir. İalyanların .vardığı netice kas. de müstenit ve gülünçtür, Çünkü Yunanistanda wilâh altma çağın- lan şmıf 1927 sınıfıdır ki buda simdiye kadar ancak 12 smıfın iştirk ettiğine delâlet erler. Herkesin bildiği gibi umumi sefer. bertik bütün memleketlerde 20 sı. nım silâh altına çağırılması ile yapılır. Sizaralara gelince! Bunların fiyatı İtalyan propa- gandasmın iddia ettiği gibi iki mis fine çıkarılmamış fki drahmi yani yüzde 12 nisbetinde arttırılmıştır. Roma Yunanistan menbalarının tükendiğini İlân etmekte -İstical göstermemelidir. Çünkü gerek in. sanca, gerek parscâ Yumanistanm ihtiyatlar rfasizmin inhizamını te. ne etmeğe kâfi gelecek miktardas r, İLEN | İ öm hazır js en heniz bir H “Hürriyet edilmelidir, Nevyork, 15 (AA) — belediye veli o Nevbold » Mor miştir > Hürriyet salha bele tercih edil insliğir, Amerikali bulunmaktadırlar evvel Ruzweltin aöylediğine ölr muluk söyledsiş nin dipiomatik rr büzerinrlarde. Pi Nevyork de- < bu yulda öl 20 sene Benzer ssilleri bağayia at Almas mü dırlar. Bunun bir tak sebebi varlır va biz de bu we bebin neden ibarit olduğunu biliriz. Bir milet olarak tehdit altında bulunduğunu tama mize yerleşdirmeli ve bu tamamiyeti kurtarmak İçin hayatımızı o vermeğe bazır bulunmalıyız, Nazilere | saferi kazanmak imkânın: vermek huladır Çilnkt bu takâirda Amerikadaki sek hayat istandardına. yüksek yelere ve ideallere derbal nihayet ve reçekler va İl bunların yeri ne rindanlar viüeyia getireceklerdir. il Cenubi Afrika harp gemileri İngiliz donanmasile müşterek harekâta başladı Londra, 15 (A, A.) — Tarbte Uk defa olarak ocenubi Afrikanm harp gemileri, cenubi Afrika ka, rasuları haricinde İngiliz donanma #iyle işbirliği yapmaktadır, Dün resmen bildirildiğine göre çenubi Afrikanın .bir mayn tara yıcı filotillfar bundan birkaç hafta evvel cenubi Afrika, limanlarında: birini İngiliz Gonanmasile İs birli ği yapmak üzere terketmistir, Ha- reketten evvel bu mayn tarayıcı. larmm tayfalarını teftiş eden de- miryolları ve limanlar nazm BR, Sturrock başveki! B, Smuts na mına bir hitabede bulunarak de nir mildafa kuvvetlerinin volla - rm emniyetin, korudak o sücsüle sarfettiği gayretlerden dolayı te. gekkür etmiş ve demietir ki: “Mayn tarayicı filosunun hare keti tarihi bir hâdisedir. e Çünkü ocenubi Afrikanın en genç Asssk külü diinyanm en eski, en büyük ve en mağrur muharip küvveti o- Jan İngiliz donanmasiyle birlikte — kumanda altmda birleşmeki- — e Avustralya ordusunun kayıpları , Meliebowme, 15 (AA) — A vusturalva ordusu genel kurmayı, gndiye kadar Avusturalya kayıp- larmın 31 i subav olmak üzere we. man 296 kişiden ibaret bulundu. Bunu bildirmek imi. Fransada kömürsüzlük- ten tren seferleri azaldı * Vişi, 15 (ALA) — Stefani ajan smdan: Haber verildiğine göre buzün dan Itibaren İşgal aitmda burunmıyan Fransada yolcu şimendifer servisleri büyük hatlarda günde bir trene ini rilmiş ve ikinci derece hatlarla tama mile kaldırılmıştır. Pu takyidat kö mürstizlükten ileri gelmektedir. ADIN aydı Almanya» | ABER — Akşam postası | | Ruzvelt i muhalifierinin bir pronagandesi : (“Amerika çenç'sr- nin dörtte biri öecekür ,, Ruzvelt bu propagan- danın çırkınliğini tebarüz ettirdi Vuşiagton, 15 (A4-A4.) — Ruz | velt, demokrat (o memleketlere tam ve mutlak bir yardımda | bulunmak siyasetini tatbik için | kendisine salâhiyet veren kanu | nun mubaliflerinden biri tara | fından söylenen sözler hakkın da, “bu sözler benim zamanım” | da siyasi heyatta şimdiye Xa- dar asla söylenmemiş en çirkin bir iftiradır, dedikten sonra, söyle.devam etmistir. “ Güyetelerde okudum. Ame, rikan genelerinden dörtte biri öletekmiş. Bü (propagandayı daha doğarken boğmak lâzim-| dır. Gençlerden dörtte birinin | öleceği mütalcası — ki ben en| büyük yalan olarak telâkki e- diyorum — şimdiye kadar söy- lenmiş olan en cırkin e eni ince bir sözdür. Bunu yazınız. Ruzvelt bu sözü ilk defa os- rak kimin kullanmış olduğun | söylemekten İmtina etmiş, fa kat bunu müteaddit kimselerir | tekrarladığı beyan eylemiş | tir. Yeni kanun lâyihasına veri» len (kati salâhiyetler) adı hak- | kında ne söyliyeceği sualine kar şı Ruzvelt, gazeteciler o toplan- tısmda demiştir ki: “— Kanunun mahiyetini ifsde etmek için filhakika bu, en'iyi tabirdir. | Ruzvelt, İngiltereye ve müt- | tefiklerine harp malzemesi te- mini hakkındaki kanunun ver diği sajâhiyetler: müddetinin tahdit edilmesi teklifini bahis mevzuu etmek istememiştir. “ Btokhelm, ajansından: İsveç ia AlMANYA © Aris amda mübsdelenia geniş mikyasta art ması Üzerine bir müdüettenberi Stok. holmda bulunan Alman ticaret heyeti İsveç hlikömeli ile gelecek o haziran 18 (AA) — Stefani scnuna kadar muteber olmak © Üzere yeni bir deriz vunhedesi © «kdetmiş tür * Belgi 5 (AA) — Stefani a Jansından; Yuzoslavyanın birkaç eyne tetinde un ve ekmek vesika ile veril mektedir. Birkaç yüne kadar da se bün vesika ile ner mileye haftada bir kilo hesadiyle verilecektir. * Cenevre, 15 (AA) — Kard So mersin, izditik teşkilâtı reisi olup son günlerde ölen general Baden Povelin yerine getirileceği baber verilmekte dir. Lord Somer Ki yaşmdadır. * Moskova, 15 JA.A.) — Alman ha Yiciye mezareli murahhası ve ticaret heyeti rebii Sehuzre dün Moskovadan İ hareket etmiştir. | di. İ igin Babasının çavuşluktan mülâzimliğe terfi için serasker Rıza paşaya istida veren dokuz yaşında bir çocuk — Dokuz yaşındaki çocuğu harbiye mek tebine yazdırmak istiyen serasker - Bir tekaüt- lük hikâyesi Halıraları yazan : Aşcı Dede Ibrahim Bey Besir ağa kendi evlâdı gibi © kuyup yazmama çalışırdı, Hiçbi şeye darlık çektirmemek üzere ge. tek elbiscce, gerek (o parada mi kemmel bakardı, Adeti paşa ev lâdr gibi gezerdim. Babam Meh ağa o tarihte Mısır muhare besinden taburu ie İstanbula ge Validen henüz taht nikâbı. daydı, Babam met we olduğundan İstan döndükten sonra mülâzim sertip eylediği armhall o m man Serasker bulunan merhum Riza Paşaya benim elimle takdim etmek İçin bir cuma günü benli a, hp Üsküdam Selimiye kışlasına götürdü, Setre pantalon giyerdim, Gayet güzel lepiska (saçlarım olduğun, dan validem kesmeye kiyamazdı Kirlar gibi örüp belime kadar usa tardı, Hattâ mektebe başladığımda sırma ile örmüşlerdi, O vaktin â, deti veçhile başındaki fesin etra. fi püskül kaplamış, Üzerine âlâ oyma kâğıt konmuştu, İşte bu sis ile Selimiye kışlasına gittim, Ko Zuşta oturdum, Ö gün kışlada olan zsbitler ge. lip beni ziyaret edip sever, ve cümlesi “Mehmet ağı o Cenabıhak sana böyle bir eviât vermis daha ne istersin” derlerdi, Vaktâki Se, raskör paşa teşrif buyurup kışla, da olan kuleleri gezmeğe başladı. pederim beni elimden tutup mer. divenden üst kata çıkardı, Arzu, hali elime verip kendisi görünme, bula | mek için geriye çekildi. Ben ora, #mi bir mahşer gibi paşalar, ya verler, kavaslar, hademelerle dol, muş görünce, bu hal bana bir dek, şet vermekle, ağlıyarak geriye be bamın “yanma (geldim , Babam: “Oğlum korkma yürü” diye tes, vik ettiyse de gönlümde asia e, sarot eseri kalmamıştı, O sirada orada duran o kavaslardan birisi babama! “Ağa ne İstersin? Bu ço cuk korkuyor, zor etme, yazık, tir!,, demesiyle babam: “Birader, paşa efendimize arruhal verecek. *ir!,, dedi, Kavas: “Öyleyse sen karışma, çocuğu benim yanıma br vak!,, deyip beni yanmda sakladı. Simdi Serasker paşa kuleden ar. det edip diranhaneye doğru gel meslle iki tarafta olan paşalar. yaverler, kazanlar (yarılıp arala” rında kaldım, Hemen Serasker Paşa benim hizama (gelir gelme kavas beni nasi ittiyse gökten yere bir şey düşer gibi birdenbire Serasker paşanın önüne düştüm. Ol dakika Serasker : paşa durdu. Eteğini öptüm, Arzuhali elimden alıp fakat açıp okumadan eğilip senim yilrümü ve arkamdaki sağ. armmı okşıyarak: “Sen ki sum yokan oğlan mısm?, dedi, “Oğla, ann!,, dedim, “Öyleyse niçin saç“ larmı kesmiyorsun?,, dedi, “Vali, dem kasmiyor,,, dedim. Güldü. He. veti muazzama cümleten biri sev- râtmekte oldukları halde arruhali okudu, Sonra tekrar eğilip; "Se, ni Mektebi Harbiyeye vazdırs vım, orada güzel güzel okursun, Sonra benim gibi paşa olursmn!, dedi. Ben: ““Validem razı olmas! dedim. Tekrar gülüp arzuhali ve" nında bulunan Darbhor Reşif pa, #a merhuma vererek; “Bu çocu. ğun pederini bulun da mülâzim # din ve hem söyleyin bu çocuğu Mektebi Harbiyeye (o yardrram!,, dedi, Reşit paşa merhum: “Fer, man efendimizin!, deyip yer Üs beraber temenna etti, Ben de tekrar eteğini öpüp çekildim, Ar kadan gelen paşalar cümlesi birer birer yanıma gelip #everdiler, He yet çekildikten sonra o kavas bf. ni #lrp pederime teslim etti, Hem de mülâzim olacağmı tebşir etti, Eve geldik, Hikâyeyi valideme söyledim. Validem: “Ben evlâdım: mektebe vermem !,, diye kivamei, leri kopardı, Ertesi günü babam ile beraber Reşit paşa merhuğur konağma gittik, Paşa benim mek tebe o yazrimaklığım için pek çok ısrar eti, Babam: “Efendim ber de evlât da sizindir! Lâkin bunu: bir acuse büyük annesi vardır k sonra efendimizin obaşmı ağırı Hünkârm atmm ayağıma kapar çocuğu vermez. Sonra is müşkü obur|,, dedi, Paşa bü #öğlere itibar etmeyip rar etti Pederiv- dedi ki: “Sir bilirsiniz, ben ver mem.,,, Velhasıl tam bir ay bör. uğraatılar, Nihayet olmiyacağın anlayıp beni bıraktılar. Babam; hassa orduyu hümayunu Burm redif alayma mülâzim nasb ve & yin ettiler, Lâkin ol zamanm mü iâzimleri şimdiki ovaktin miralayt gibiydi, Hattâ mülâzimlik buytul, tusunda lâkabı “İzzetld ağa” ya, artırdı, İşte bir müddet de milâ- simlikle kaldı. Birtakım ise güce yaramaz zabitlerin tekaütlüğü mi, rad olunduğu sirada zahitlerin cümlesi Selimiye kışlasına celp ve semolunarak tekailde şayan olan, lar bir tarafa, işte varıyacaklar bir tarafa tefrik edilirken, babamı daha gençlik zamanı olmakla işe yarıyanlar o tarafma ayırmışlar, Kendisinin efkâri sekerlikten çk” mak olduğundan her nasrisa o ka, rışıklıkta tekst otarafma gizlice geçmiş, ismini tekağtlük defteri, (Lâtfen sayfayı çeviriniz) Artık açıkça görüyordum, Yüzü sapsarı solmuş, bana zarfı uzatan ei tir tir titriyordu. İçine sorgu giremiyecek kader mühim bir ha, yat muamması karşında olduğu mu anlamış ve saygı le susmus tum, Bana âdetâ korku İle biras daha yaklaşarak: — Sana son defa yalvatırım . dedi , bu mektubu sakm ben be radan uzaklaştığımı anlamadan a€ ma, Aramızdaki o korkunç sırrı taşı, yan yarfı ütpere Trpere elime ni- drm ve artık ona hiçbir sev sor mağa cesaret edemiyerek uzakla. gp limanm rdhitrmm: dolduran kalabalığa karıştım, Hayatta İlk defa yapayalnız. va, bancı ve kayıtsız bir muhitte, yü- reğimde müthiş bir frperti ve ye isle, tanımadığım o yollara doğru yürüyor ve uzaklaşıyordum. Nereye gidiyor ve kimden urak. laşıyordüm? Korktuğum ve ürperdiğim şey elimde tutuyordum, Çantama koy: mağa bile akıl edememiştim. Al amdan ve avuçlarımdan büz gibi bir ter boşanıyor, gözlerimi bey nime kadar delen bir karartı bas bığım yerleri o uçurumlaştırıyordu. Sendelive sendeliye birkac adım daha attıktan sonra sanki bir sar smtı tepeme çarpmış gibi yöre yuyarlanırken kollarımdan tutule” rak düşmekten kurtulduğümu ka . pah gözlerimle gördüm, Yüzüme dokunan hafif ve nazik bir 468: — Sizi olelinize götürmeme müsaade eder misiniz? . diyordu Bu tanımadığım dost sesi kimin - di? Ağırlaşan göz kapaklarımı a. çarak ona baktım: O tanıdığım Yazan: NEZİHE MUHİDDİN çekinen bir tavırla yüzünün hafif, ce kızardığını gördüm: — Sizi belki rahatsız ediyorum Fakat bu dakikada bir korufucu ya muhtaçsınız, Rahatsız olduğu nuzu anlıyorum, Sizi odaniza ka dar götürmek şerefini bağışla wusimiz bana? Kendimi toplamağa çalışarak! — Oturduğum oteli size kim söyledi? . diye sordum. O itimat veren bir gülümseme ve: — Biliyorum, Ben de ayni otel de oturuyorum, Sizi orada gördü. ğüm için buna cesare ettim, De- minden beni çok korkuttunuz. Şimdi kendinizi biraz iyi buldu . bi olduğumu hatırlıyorum... Artık vürüyebilirim... — Bana inanmak lütfunda bu. lunursanız yürümemenizi tavsiye ederim, Yorulmanız doğru deği! dir, Cevap almadan bir otomotih durdurtarak beni büyük bir neza ketle içine çekti. Araba düz a» falt yolda kayan bir sessizlikle yol alırken bana yaklaşmaktan korkarak: — Epeyce uzaklara dişmliş ol. duğunuzu biliyor musunus” Diye sordu, Btrafıma bakarak omuzların kâldırdım — Hiç “tahmin edemiyeceğim, Bir tesadüf, mesut bir tese, dü? - diye mırıldandı ve bakışla , rımdan kaçınmak ister gibi başmı peneereye çevirirken gene kızar - MmaŞİL. İçimdeki azap © gene başlamış; birdenbire mektup hatırıma gele, rek (o telâşlanmıştım. Zarf avu, cumda değildi. O derhal yan ce - binden bir kâğıdı çıkararak: — Bumu arıyorsunuz değil mi” - dedi , sendeleğiğiniz saman eli, nizde yere düşmüştü Zarfı aldım, Biraz sonra ötome- bil otelin önünde durmuştu. Şim, M yalnım kalmak istiyordum, Bu hızla arabadan atladım, MerdiTen başımda bir saniye durarak ona te şekkilp ettim. Genç arkadaşım ini, ce bir nezaketle önümde eğilerek bana ismini söyledi, Söylenen bu kelimeyi o saniyede unutarak a - sele adımlarla odama giydim. Artık yalnızdım, Mektubu ökur ken göne bayılarak ve belki de baştan inme korkunç bir öilimle laşmaktadır. Okuyucularımıza svucumda, benimle beraberdi! O, değil, gördüğüm bir insan bile de ğunuzu görüyorum. Fakat siz nasıl oldu da burada bu- © vurulacaktım. İavsiye ederiz. nun sarararak verdiği sarfı hâlâ Zilâi Saakm şaşkm bakışımdan Oo — Evet, biraz önce düşecek gi İundumuş? (Davam ver) ei * vi dinin 4 i