İİ ips a bEEŞİŞ Ni gi m İS a şa tina öt yapmak & NN ERİL ARİN EE > AE İRİ N b Yazan: Cek London da baskma gelmiyor. Hiç uyuduğu yok ki J j Büyük fenerler bayaz adamım e, vinin önünde ığildarken, o bitin gec», tüfeğiyle rovelverinin arasın. dâ, korkulu bir kâbus altında iii, deyip durdu —i— << VERİLDİ Ertesi sabah, “David Seldor” hastalığının gittikçe arttığını ve, hamete doğru gittiğini anladı. Dörmansızlığı arttıkça artıyordu. “| Buna hiç şüpbe yoktu. Bundan baz ka diğer tehlikeli âraz da kendini göstermiğti. Her an mücadeleye hazır bir ve, #iyette, devre çıkt. Ufak bir baha, ne arıyordu; ehemmiyetsiz bir hâ, dise çıksa da kafalarmı cesem, di, yordu. Başka vakit olsa aldırış et, miyecekti. Fakat bugün İyi bir ders elzemdi; bunun için sudan bir se, bep bulmak » Günden güne, zenciler âaha küstah ve daha hilekâr oluyorlar. dı. Göçen gece eğepsizlerin, evinin etrafma kadar söokülmaları hayra alâmet değildi. Ergeç onu hakiıyacaklardı. İyisi mi daha evvgi harekete geçip ka” falarmı ezmek ve karanlık ruh . larma beyaz adamın Aâkimiyetini kızgın bir demirle işlemek lâzımdı. Bir anat #onra meyus bir halde döndü. Hiçbir firsat çıkmamıştı Hastalik salgmı yayıldıktan sonra hömen her gün bir itaatsizlik va- kası olduğu balde, bugün. zenciler böyle hir şeyo kat'iyyen ehemmi" yet vermemişlerdi- Esasen hiç alışkm olmadıkları bu akılla bareket bile güpteyi davet edici mahiyette değil miy. di? Açıktan açığa zorbalığa kalk - maları, berbalde, böyle bilekâr bir ru laşmalarmdan daha az tehlis keliydi. "Davit Şeldor,. geçen gece, oda, smun Otrafhöz o dolâşanların oğa- ya. girmelerini beklemediğine piş" man oldu. Bıraksaydı. zenciler içe, riye girsceklerdi. O takdirde bir İkisini öldürür; diğerlerine de ada" malılir bir ders vermiş olurdu. Bü kadar vahşiye karşı tek başmay- du Hastalık, anbean beni yıkar da silerine düşerim diye fena halde endişe ediyordu. İki yüz zencinin $€- | isyan ettiğini, çiftliği zaptederek depoları yağmaya O koyulduğunu her tarafa yangın verdiğini ve sonra da balıkçı #ayıklarma bine. rek Malayta adasma kaçtıklarını tassvvar ediyordu. Gözünün önline gelen manzara- ları en fecil şuydu: güneşte ya” but duraamda kurutulmuş kafasını. bir yamyam kabilesi, ağaç kütük . lerinden kayıklarını koyduğu bir bangarın üstüme ziynet makamın - da yerleştirecekti. Mademki “Jesi,, gecikmişti; gide detli hareket olmak Jizumdı. Zeneileri iş başına çağıran çan heniz çalınmıştı. “'Şeldan, u gür, meğe geldiler. Kamp yatağını ve- randanın altına ağdırmış vo yala © ğın üstüne uzanmıştı. Birdesbire, bir sürü vahşi kayığının iki taraf, We tek kürekle sahile yaklaştığını gördü. Bü kayıklardan kirk adam üstü, | çürte Kepdileri çıkiktafi sonra kayıklarmı kumsala çektiler. Mızraklar. oklar, yaylar ve sivsi topazlarla mücehhez kırk zenci be” yaz adamın bahçe kapısı önünde bi- Tiktiler. Fakat içlerinden tigi balı. şeye girdi Yalnız “Berand, m değil, ada ve adadklarin hepsinde kanun buydu ve kanun zene'lerder hiçbirinin meçhulü değildi. “Şeldon” bahçe yolundan eve doğru gelen adamı tan'd. Bü, “Balezona., kabilesinin reisi idi Kabile relsi Verandanm merdive- nine yaklaştı; fakat basamakların dihinde durarak yukarı çıkmadı. Yukardaki efendiye oradan söyle” di. Kabile reisinin zekâsı mensup olduğu irkm vaşati zekâsmdan yüksekti. Fakat bü zekâ, ruhun . dak! fıtri âdiliğin kolayer tezahi- ründen başka bir şeye yaramıyor” du. (Devamı var) HABER — Akşam Postam ISTANBULDA SÜPRÜNTÜ Dikkat ettim, aşağı yukarı bü ün, gâzeteler - eski bir tabirle - belediyenin “senahanı,., okudu gum yazılardan anladığım şuol du: Şehrimiz temizlik bakımından hesabıma bu neşriyatta mübalağa örüyorum. Hele şehrin temizliği etrafındaki neşriyatta.... Bizim ar kadaşlar galiba ana (caddelerden başka yerlerde at, bu" ralardaki “pisliği görmemişler, E Zer, kenar semtlerde değil, hatti İkinci derecedeki sokaklarda dolaş” mış olsalardı, temizlik işlerindeki neşriyatalrında. ilrata. varmazlar dı. Fakat ayıplanmaz, bu aziz mes" Jektaşlar “serçeden o başka “kuş, Mahmutpaşadan başka yokus, bil medikleri için, dalma büyük, &na caddelerden, Ayaspaşa asfaltından, Taksim * Harbiye yolurdan ve bur ralarının temizliğinden ( bahsedi yorlar, Maamafih bu noktada da alda” nıyorlar, Sanki ara caddeler temiz imi? Başka semtlerden bahsetmiye" ceğim; hergün kaldırımlarını çiğne" dikleri Ankara caddesinin “hele pazar günleri > hali nedir? Sokak başlarındaki kitapçı dük” küânlarının ötleritdeki kaldırım ke” narlarındaki (seyyar yemiğçileri, caddeleri sösliyen (!) karpuz ka buklarını, çekirdekleri, üzüm sap” Doğrusunu isterseniz, bir vatan daş sıfatile belediyeden, sokağı mın pislik ve murdarlığından şikâ” yetçiyim. Ben Beyoğlunda, Balıkpazarnın" da daracık sokakta bir apartıman da oturuyorum. Bu semt Beyoğlu” nun en işlek, en gözönünde bir kö” şesidir. Günün her saatinde bura” dan binlerce kişi geçer. Fakat otur duğum sokağa, sokak diyebilmek için bin bir şahit ister, Burası bir sokak değil bir mezbele, bir süptün tü iskelesidir. * Kendi kadar sakinleri de bed baht olan bu sokağın pisliği hak” kında bir fikir vermek için üstadım. Ahmet Rasimin eski Beyoğlu 80" kakları hakkında yazdığı bir ma” kaleden şu satırları alıyorum; “Sokağın na kadar iriboy (ka yış bacak)ı varsa bir ve kümesine üşüşmüşler. pür ahenk. Bir arahk cümlesi kelle helleye geimişken içlerinden ikisi bir karlamadan sonra kafa futme ya başlıyor. Fakat ne kaja tuluş. Esnani katıa jırlak, gözler © kanlı, ince, kalın (kae! hat')an ardı yok. Derken gündüz doğmuş, gece bik yümüş bir bakkal çıroğı elinde si pürge ferkıyor. Bir iki süpürür sir Dbürmez “kıs, kısl,a başlıyor. Ha bire ha! ikişer ikişer diziliyor. Ön ayak &şiti, ard ayak deşici, o klü kali mucip olan meyon o kabank. Ortalık kiyamet! elita kalamıki ex m çıksın! Birinin kılağı yertilmiş, kam aka ake öynelmeler diye sap” yor, birinin bacağı büzük “vay & naml!,, pdresile dıvar dibine soku” buyor. Diğeri kurt kündesine 'gek miş aşağıdan yukarıya elilmek is tiyor; öteki gırtlaklamış koltük ali larını karıştırıyor, beriki Aırpolar miş durup durpp siltiniyor. Fakat kümede karışık ne kadar ldkana, brasa, patetes, enginar, turp, Jasulye, nohut tanesi, işkembe kr” rıntısı, pastırma dibi, peynir rende si, ekmek ufağı, sovon o kabuğu, karmibahar koçanı, ayve göbeği, kamelya sapı, testi kulpu, şişe kiri ğı, pontalon düğmesi, ucu kirk yorgan iğnesi, kirli hesap pusula #, kâramaçamın beyi, fantisi, tav la zen, sade dibi kolmış o polturu, Avanasız üçüncü mvi pakelin ke" nari, yoğurtlu kebap bakiyesi, kır maş parçası, sarı havyar o dökün tüsü, onluk kiraz ağızhk, voltanın kapağı, maşhur sigara . izmariti, sardelya kilçığı, potin ökçesi, ço rap köncü, lâştik eskisi, salep taba” ğı, böbrek içi, çavdar ekmeği! ne? der, neler! Ahmet Rasimin bu . tasvirinden bazt şeyleri çıkarıp. bu halitaya mevsimlik yemiş ve sebze kabul” larile çöplerini, balık başlarını ilâ” ve edecek olursak pis liği hakicmda bir. fikir edinmiş 0 dursunuz. Eğer gazetelerin birine, . (çehir mektupları) yazsaydım, sokağımın bu halini anlatmak için Ahmet Ra #imin bir telgrafın tahrif ederek şunları karalardım: Beyoğlu: 23 ağustos — Balıkpa" zarında Kalyoncu civarmua (süp rüntü dağı) adiyle biz dağ keşledi” lerek (istanbul rehberi) ne kayde dildiğini belediye temizlik ameles söylüyorlar, “ös Şehrimizin temizlik kadrosu az mudır? Bunun için mi çöp araba" | lart bazı yerlerde günlerce, bazi semtlerde, saatlerce o Hizir bekle nir gibi beklenir, Sırı ve sebebi nedirbunun? | Bu mesele etrafında asıl alâkalı | insanlarla da, çöpçülerle de konuş tum, Sorduğum suallere verdikleri cevapları hülâsa ediyorum: i — Beni buraya Ali getirdi, O da bizim köydendir. Geçen yil be nim işimi vapıyordu ©. Birkaç pa ra toplamak için buraya gelmişti, Çalıştı, çabaladı beş on para yaptı. Bana haber iletti. Geldim, onun yerine kaydoldum. 2 — Bu işten anlamam, benim işim bahçeciliktir. Dokuz aydır bu işte çalışıyorum. Allah o bereket versin üç beş kuruş biriktirdim. İlk bahar iple çekiyorum. Hemen kö yüme döneceğim. 3 — Eh artık evlenme yaşıma! geldim, Çoluk çocuğa | karışmak | lâzım, İlkbaharda memlekete döne | cekim. Babadan kalma bir tarlam var. Birkaç para da topladım. Al | Jah ne verirse geçinir gideriz. Geniş omuzlu, kırmızı yüzlü, | bileği üç insan bileği kadar okkalı, eskilerin “irikıyım!,, dedikleri cins | ten bir temizlik amelesi de şunları söyledi: “. - Ömrümde ilk defa elime sü Pürge alıyorum; Biz, . temizliğin kadınlara mahsus olduğunu bilir dik, Nasıl tahmin edebilirdim ki, bir gün Allah bu işi başımıza sara tak, Bu işe başladığım zaman, İs tanbulu bilmediğim için epey gün er, sokakları, caddeleri ove fazla iş aldığım semtleri öğrenmek” le uğraştım, Çünkü ben Edirneka pıda oturuyorum. Oradan kalkıp kaybolmadan, yolları şaşırmadan bilmem nereye gelebilmek ve tek” Yat dönmek'için ilk işim'bir oldu. | Bu aptallığımdan değil hal. Bü tün bizimkiler böyle yaparlar. Şimdi erine Mae Çöpçülerin işe anmama” ları ve bilhassa birkaç para topla" yıp hemcü memleketlerine savuş temizlik nedir bilmiyen bu adam lar, tam öğrendikleri (ozaman, çöpçülük vazifesini gedik gibi ken di adamlarına devretmeye muvaj- fak olmaları ve rühayet bunların seçiminde ve işe almışında esaslı bazı prensipler bulunmaması, a meleye temiştik hakkında bir fikir verilmemesi, kurslar açılmaması; işin baştan-savulması, İstanbulu oldum bittim pis bırakacaktır. Bu modern teşkilât İşi, asri kam Zağir izabaluk © pölinL e değildir.: İs un pisliğini gi dezmek için yapılacak şey şudur: Bugünkü çöpçüler, baştan başa değiştirmek, ve bu işi bir : meslek DAĞI 1 EREDEDİR ? | haline koyup yerlerine iştahirsmı getirmek. M.S.Ç. 1.9.940 Pazar 830; Program ve memleket sast ayarı, 880: Müzik; Marşlar (PL) 900 Ajans ızberleri, 9,10: Ew kadm, .20/980: Müzik: Plâklaria marşlar, 1250: Program va memleket saat ayarı, 1235: Müzik; Alaturka, 1400: Ajans haberleri, 13,05: Müzik: Şarkı İnr, 186/14.30: Müzik; Radyo salon Orkestrası, 18.00: Program ve saat ayarı, 18.05; Müzik; Cazbend (PL) isa0: Müzik; Melodiler (PL) 1845: Musik: Radyo caz orkestrası, 1930: Müsük: Türtüler, 10.45; Memleket sa. et ayarı, Ve ajans, 2000: Müzik: Fa sil heyeti. 2044: Konuşma, 2100: Müzik; Müşterek ve tek şürkelar 21.30 Müzik, 2259: 3emleket snat ayarı, Ajans haberleri, ve Ağına #pör servisi, 2250: Caztahü (PL) 23.25/ 43.30: Yarmki program ve kapanış. Sinema ve tiyatrolar | —— e Bir çöpçü ile konuştum i KININ FIYATLARI Türkiye Kızılay Cemiyeti Umumi Merkezinden: Harp vasiyeti dolayısiyle kinin maliyet fiyatlarında kael olan deği: #iklikten kinin ve müştekkatmın 1 Eylül 940 tarihinden itibaren fiyatla. ee arttırılması zarureti baml olmuştur. Bu bususta fazla malhmat almak istiyen alâkadarların istanbulda Kizilay Düşes Direktörlüğüne ve Ankarada Umum! Merkezimize ialira- caatları rica olunur. Cep.Kol ve Masa saatleri SAY VADE l OSMAN ŞAKAR ve$ki. Galata, Bankalar Cnddesi 509.47 Tel: 47769. Boyamd, Üniversite Caddesi No: 28. Kadıköy, İskele Caddesi No: 88/2 A EG Vantilatörleri e Yeni Koleji" ş İLK - ORTA - LİSE Taksimde Sıraservilerde: Yeni açıldı Müdürü; Eski Şişli Terki Direktörü M. AN Haşmet Hurca Huzustyetleri; YABANCI DİLLER ÖĞRETİMİNE geniş mikyasta ehemmiyet vermek, smıflarmı aş mevcutla tepki ederek talebesinin ça lişma ve inkişafı, sıhhat ve İnzibatı ge yakından alâkadar olmaktır. Mektebin denize nâzır kaloriferli teneffüshane ve Jimnastikhanesi vardır Her gün saat (8 Me 18) arasmön telebe kayıt ve kabul olunur. Tel: 41109 YENİ PUDRA RENKLERİ Büyük bir Pariz tergikanesinlâ Yilş- Tokalori pudrum “havalandırılmış. terek mesaislle bir Yransz güzellik mütehaassının Yücude getirdiği yen! Pudra hattan: “Rachel, gayci beyaz biz cit için gelini ve an£ bir güzellik temin eder, *Pedhe,, açık tenli eemer ve sarışm- Yarım ekserisine uygun olarak pembe Bir parlaklık verir, “Brun Solell,, : Bererlere cezip bir sevimlilik temta eder... ve yalnız To” kalon pudrası serisinde bulabileceği" siz diğer birçok yeni ve cazip renkler... tir. Bu sayede elite hemen gayrimer” ir ve âdeta tabi gidi (görünür. Bu pudranm İstimsiile artık “makyaj lanmış,, mansaraları nihayet veri miştir, Fazla olarak terkibinde “Kro- ma köpüğü, bulunduğundan (oObütün gün sabit kalmasına medar clur. He men bugünden Pariste en fazin rağ” sm tecrübe ediniz. Temin edeceğiniz şık ve cazip tamirinden ekdden Rayret- te kalkonlamız, İzmir ilâve postası (Kadeş) vapura $ eyldl anlı günü sant 11 de Galata rıhtımından Devlet Denizyolları ' işletme umum müdürlüğü ilânları ave sürat postası olarak İzmire kalkacak ve İzmirden 6 eyifi perşembe günü se at 13 te hareketle cuma 16 da İstanbula dönecektir. (8080) İstanbul P.T.T. Müdürlüğünden: idare ihtiyacı için 400 adet Baslik levhanm alımı açık ekalilmeye konuk muştur, Eksiltme 189940 çarşaıba günü sent 1500 da B. Postane binası karşısında Valde kanının ikinci katında idaremiz umuz! depo muhasipliği oda- sında toplanacak mtldürlük alım satım komisyonunda yapılacaktır. Peheri muhammen bedeli 717 kuruş, hepsinin 868 lira, muvakkat temi nat 86 lira 30 kuruştur. Taliglerin olhattaki Binme ve gartkümesini gür mek ve muvakkat beminatlarını yatırmak üzere çalışma günlerinde merkür müdürlük dar! kalem İşvazım kısmına eksiltme gün ve saatinde de 940 senesi için muteber ticaret odas: venikam ve muvakkat tomiant makbuzile biri'kte komlayona müracaatları, (7904) E,SadiTek Tiyatrosu | #stanbul Sıhhi Müesseseler Arttırma ve Eksiltme Bu gece Taksim Altmtepe bahçesinde: (Bir İzdivaç Komedisi) GLA Ağ Raşit Rıza Tiyatrosu 2 Eylül Pazartasi akşamı Beşiktaş Haşimbey aile hahçexinde: “AMcan,, Beyoğlu Halk Sineması | 8 Film Birden: 1 — Zafer Ordusu | 4 Şeyh Ahmet, 3 — Yerait: Baran Komisyonundan: Heybeliada Verem Sanatoryomunun 1740 lira muhammen bedelli 6 ka" Jem koyun sakatatı açık eksiltmeye konulmuştur, A. “Teminat 190 Hrm 50 kuruştur. Ekalitme 4.9.940 çarşamba günü saat 15.20 da Cağaloğlumda sıhhat ve içtümal muavenet müdürlüğü binasında kurulu komisyonda yayslacaktır. Şart pumesi hergün komisyonda görülebilir. İstekliler 1940 yil: ticaret odam vasi” kasile 2490 sayıl kanunda yazılı ve mak'uz veya bunkz mektubu ile birli meleri, (7409) nir ve bu beli yeter muvakkat teminat ve saatle komisyona get ği idi Gününü inik izinle metne nin