4 Aralık 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

'Lî* -ı'!!“.. W h'“*“ Ya seyahat etmek ve bil- ımnıhafip memleketlere men- | N""E binmek, bütün Ameri- n , Ca yasak edilmiştir. Va- Vi il yakın şark koönso: İ “â lalimat göndermiştir. da geçen sene hükümet 2 istimlâk olunan pelrul ıaİ'lmn açlığı — dava ve Metalibat yüksek mahke- dan ittifakla — reddolun- İ hüküm katidir, temyizi n Püg * künumnevvel tarihlerinde y Hl“Dlanacak olan — Ballık Bi rıcıye nüzırları könle- "Ühassa abloka İle”alâkadar İ ğı"! ekonomi meselelerini d“—'ekhr “'âh altindakt memur lar | k l'lnı nasıl alacak- ! " tamim edildi için silâh as- ÖRŞ " Ve manevra ' Manlata muayyen İzmetlerini — bitirdikleri V td"""'slı.eı-ı geciken Yedek su- Ü, Pedelli efradın maaşları İ G âlâkadarlara bir tamim y. '" Buna göre silâh altına 5 ÜN maaş veya — ücretleri olduklan daire veya mü- b © tamam olarak — verile- "an talim için — kıtaya Ot *N memurlarla 6 ay hita: T İlk, Ethis edilmiyenlere — altı | €n sonra terhislerine ka: | . hamile bir şey - verilmi- | *umh“'"i“* müteakip mah an memuüriyetlerine baş a Sünden itibaren maaşla ö Yeym tediye edilecektir . N LAĞ | *h, zZiyaretten sonra | “anlarda gezinti (an iki Japon ç Ünlomatı | | $ehrimize geldi- ," L &r, Ankııraya Oi gidiyorlar Köddettenberi Balkanlarda 4 bulunan Japon diplo- İnomata ve Shigena- Konvansiyonel treni- n şehrimize gelmişler B '“ Parkotele gitmişlerdir. | W.mnm kendisile görüşen | ize hüviyetini ve Tü seyahat ettiğini söy- iş ve muhtelif su. Lı && kısaca şu cevapları " ı. Ü Esrarengiz bir tayırla *.rard.'m evvel Berlini « Daha evvel Roma- 'a “Orduk, Bir gezinti tur- K hkt'k Bu akşam Ankaraya " 4. * Ottlarına göre bir müddet | Yede kalmış olan Japon ) N » Misir ve Avrupada- Üa arr hakkmda söz bilhassa çekinmiş ve DÜ hâklnndam suüllere yal hancıyem erkârımdan h İfade etmekle mukabele w ı'[!lke'ırı gençleri h ı)mşılı.ede | | nin Evi tiyatro şubesi Şile * İ y daveti üzerine 2 kânu- “Mmartesi günü 18 kişilik : ıım İnde Şileye bir turne İi klıeâ' Ve ayni günün akşamı a n“in temsil — salonunda İ Üh eseri temsil — etmiş ıı..[;:vveı 939 pazar günü ıddeuı i | İngiliz tayyareleri Alman donanmasına baskın yaptılar Garp cephesinde dün bu harbin en sakin günüydü Paris, 4 — Garp cephesinde dün mühim bir hareket olmamıştır. Esasen bir aydanberi sükünet de . vam etmekte olduğu Rhin ile Mo- Belle arasındaki cephede dün mu- hasematm başından beri geçen günlerin en sakini olmuştur. Hava, larda da aynı sükünet müşahede olunmuştur. Süküneti hatta devriye kollarının | mutat çarpışmaları bile ihlâl etme- raiştir. Devriye kolları faaliyet gös- termişlerse de aralarında çarpışma olmamıştır. Kaydedilecek yegâne hâdise AL man topçusunun Sarrebruck'un ce- nup ve Bitche'nin şimal mmtakala, rma tevcih etmiş olduğu ateşidir. Diğer her tarafta sükünet tam ve mutlaktır. Havalarda, cepheler üzerinde az keşif faaliyeti olmuştur, Bittabi cephe gerileri keşifleri ise çok daha az olmuştur. Bir kaç Alman tayya- resi Fransanm şarkı üzerinde uç . muşsa da fazla gerilöre gitmemiş- tir. Fransız avcı tayyareleri de yük- selmiş ise de karşılaşma vuku bul. mamiştır. Alman donanmasına hücum Londra, 4 — Mühim bir İngiliz bombardıman tayyare filosu dün Heligoland civarmda Alman harb gemilerine taarruz etmiştir. Bü - yük bombalar - hedeflerine isabet eylemiştir. İngiliz tayyareler” — rasladıkları bir Alman avcı tayyaresini düşür. müşler ve kâmilen üslerine dön - müşlerdir. Almanlar bu hücumu i'draf fa- kat bir netice vermediğini iddla et, mektedirler, Denizde harekât Şimal denizinde devriye gezen İngiliz tayyareleri dün deniz sat- hında bir Alman denizaltısı ya. kalayarak batırmışlardır. İngilizlerin son günlerde ba- tırdıkları Alman tahtelbahirleri- nin sayısı beşi bulmuştur. Cenubi Afrika hava kuv- vetlerine mensup bir tayyare, Ba- hilden 80 mil açıkta, içinde Al- man tayfa büulunduğu söylenen Vatussi gemisini görmüş ve İs- tikamet değiştirerek bir İngiliz limanına doğru gitmesi emrini vermiştir. Alman gemiciler ge. miyi tutuşturmuşlar ve filikalara | binerek gemiden ayrılmışlardır. Alevler gemiyi tahrip etmekte- dir. Alman tayfa, bilâhare filika- lardan alınmıştır. İngilterede amirallıktan bildi- tildiğine göre, son günlerin deniz harekâtt neticesinde esir edilen Alman denizaltı mürettebatı dün gece bir İskoçya limanına çıka. rılmıştır. Fransız Transatlântik kum - panyasına ait Floride — vapuru bir mayna çarpmış ise de Fran- sız sahilinde karaya oturmıya muvaffak olmuştur. İki ölü varr dır. Şiddetli abluka başladı Londra, â — Alman ihracat mallarının açık denizlerde mü- saderesine dair — İngiltere ve Fransa tarafından verilen kara. rın tatbikatma idün gece yarı - sindan itibaren fiilen başlan - maıştır. Bitarafları tazyik Almanya taraf bitaraflara karşı açılan yeni ve şiddetli mü- cadele dolayısiyle Holandada en- dişe gittikçe artmaktadır. Berlinde Alman hazıciye ne- zaretinde bitaraf diplomatlara ve gazetecilere israrla deniliyor ki, “Almanya bitarafların — geçen büyük harpte ittihaz ettikleri hattr hareketle bu sefer iktifa e- NARKADKON ablukanın atbıkıne baslandı demez. Almanya daha kuvwetli | ve kudretlidir ve bitaraflık hak- kındaki kendi görüşlerini kabul ettirecek vaziyettedir. Bitarafla- rın Fransız - İngiliz ablukasına karşı faal bir surette vaziyet al. ması lâzımdır. Buna fiilen muha- lefet etmeleri zaruridir.,, İsveçin protestosü Diğer tarafttan mayn harbi- ne karşı İsveçin yaptığı protes- toya Âlmanyanın cevabı. dün Stokholma tevdi olunmuştur. Almanya, İsveç hükümeti ta- rafından müdafaa edilen dava . nın hiç bir vakit hattâ 1914 - 18 harbinde bile Almanya tarafın- dan tanınmamış olduğu noktai nazarını muhafaza eylemektedir. İsveçte İhtiyatlar silâh altına alındı Stokholm, 3 (AA.) — . İsveç hükümeti, birkaç ihtiyat sınıfını silâh altına almıştır. - Gazeteler, İsveçin silâh - altına çağırdığı — ihtiyatların - bilhassa Gotland adasında ve sahil istih. kâmlatında tecemmü ettiğini yazı- yorlar. ——— O-———— Mülkiye mektebinin tesis yıldönümü Mülkiye mektebinin buğün kur- | rulüş yıldönümüdür. Bu müna- sebetle mektepte merasim yapıla. cak ve gece Parkotelde — bir çay verilecektir. Fin meselesinin akisleri Almanya Finlândiya — meselesi yüzünden Sovyetleri pro- testo etmiş Stalin bu protestoya ce- vap bile vermemiş Londra, 4 — Vaşingtondan ge- len haberlere göre Birleşik Ame- rikanın, sivil ahali ile açık şehir. lerin bombardımanını takbih et- tiğini unutmamaları, ve bunu bil- hassa silâh ve tayyare siparişi al- dıkları zaman — hatırlamaları lü- zumu Âmerika cumlıurreisi tara- imdan, bütün Amerika fabrikala- rına tavsiye edilmiştir. Fabrikalar sipariş sahibinin kim olduğunu, dikkatle araştıracaklardır. Bu tav- siye Ruzvelt ile hariciye — nazırı Cordel Hull arasında kısa bir is- tişareden sonra radyo ile neşredil- miştir. ; Filândiya hükümeti, — açık şes hirlerin ve sivil ahalinin bombar- dıman edilmemesi — tavsiyesinde bulunmasından dolayı — Ruzvelte iararetle teşekkür etmesini Âme- rika elçisinden rica — etmiştir. A- merika cumhurreisinin — notasına verilecek tahriri cevap — hazırlan. maktadir. Salâhiyettar mahafilde söylen: diğine göre, Mosl:ovaya da gönde- tilmiş olan ayni notaya cevap o- larâk, Sovyetter birliği, — notanın adresi yanlış yazıldığını, — çünkü Sövyetlerin bu gibi — bombardı- manlar yapmadıklarını — Molotol vasılssile Tas ajansına bildirmek. le iktifa etmiştir. Bu, bir — cevap değildir. Cumhurreisinin notasını yanlış adrese gönderilip gönderil- mediğini Finlândiyada, — Sovyet bombalarile ölen sivillerin dullari- le yetimlerine sormak icabeder! Danimarkada nümayiş Kopenhag, 8 (A, A.) — Dani- marka üniversitesi talebesi bugün Finlandiya elçiliği önünde muhab. bet tezahürati yapmiştır. Almanvanın protestosu Amsterdam, 8 (A, A,) — İyi bir kaynaktan haber verildiğine | göre, Sövyetler Kızıl orduya Fin. landiyayı istilâ emrini — verdikleri zamın, Almanya Moskovada şid - detli protestoda bulunmuştur. Sta, lin, cevab vermekten imtina et - miştir. Bu vaziyet, Berlin hüküme- ti için yeni bir hayal inkisarı ol . müuştur. Hitlerin mesai arkadaşları arasında şiddetli kavgalar cereyan etmiştir. Uysal bir adam sayılan general von Brauçiç bile, bu defa, fon Ribbentropun siyasetini Hit- lerin huzurunda tenkit — etmiştir, Fakat askeri mahafilde, Sövyetle, rin garbe doğru inmelerinden da- ha fenasma intizar edilmektedir, Buna, Almanlarımn Finlandiyalıla - ra Rus boyunduruğundan kurtul . maları için yardım ettikleri günle- rin hatırası da İnzımam eylemek. tedir. ; Alman bahriyesinde endişe da- ondoön && Çeviren EFDAL AMOdRA N AAA AAALARAAAAAAAA ' — Nasıl oluyor da dünyada bü- yük eserler meydana — getirmedi. niz? Siz kudrette bir adam istedi- ği kadar yükseklere — çıkabilirdi. Vicdanınız, yahut da ahlâk sey -i tabiileriniz, insiyaklarınız - olma- dığı için dünyaya hükmedebilir, onü avucunuzun içine — alırdınız. Halbuki siz, artık zeval ve ölüme başlangıç teşkil ed-- hayatınızın zirvesinde karanlık — ve süfli bir mevcudiyet geçiriyor, kadınların boş guürurları ve süslenmek mera'. ları uğruna varlığınızı deniz hay- vanları avlamağa vakfetmiş bulu- nuyorsunuz. Kendi tabirinizce do- müz hayatmın en süflisini — sürü. yorsunuz. Bütün o şayanı hayret kuvvet ve kudretinizle neden bir şey vücuda getirmediniz? Neden bir şey yapmadınız? Sizi alıkoya- cak, daha doğrusu alıkoyabilecek hiçbir şey yoktu. Neyiniz eksikti? Hırs ve emeliniz mi? İğfalâta mı kapıldınız? Sebeb neydi? Söyle- yin sebeb neydi? Sözlerimin daha — başlangıcın- da gözlerini kaldırmış, sükünetle bana bakmağa başlamıştı. Sözleri. mi bitirince nefessiz, korku ile ona bakakalmıştım. Biran durdu. Sanr ki nereden başlıyacağını bilmiyor gibiydi. Sonra cevap verdi; — Hamp, dedi, sen çiftçinin hi- kâyesini biliyor musun? Çiftçinin biri ekin ekmeğe gitmiş, — saçtığı tohumlardan kimi taşlık — yerlere düşmüş, ! mi dikenlerin arasına düşmüş, Taşlık yerlere düşen to- humlar hemen filizlenmişler, lâkin kökleri derim toprakta olmadığı i. çin güneş onları kavurmuş, mah” sul veremeden solup gitmişler. Di- kenlerin arasma düşenlerse diken- ler tarafımdan boğulmuşlar. — Sonra? diye sordum. Aksilenmeğe başlamıştı: — Sönrası var mı? dedi. İşte ben o tohumlardan biriydim. Başını yaptığı cetvelin üzerine iğerek çalışmağa başladı. — İşimi bitirmiş ve gitmek üzere kapıyı açmıştım ki arkamdan seslendi: — Hamp, Norveç — haritasımın garp sahiline —bakarsan — orada Romsdal Fiyordu denilen bir gi. rinti görürsün. Ben işte o su par“ çasının yüz mil berisinde doğdum Aslen Danimarkalıyım. — Ânam, babam Danimarkalıydılar. Garp sahilindeki o soğuk toprak parça: sına nasıl geldiler bilmiyorum. İ- şin ondan başka esrarengiz tarafı | yok. Fakir ve cahildiler. Fakir ve “cahil ecdaddan geliyorlardı. Deniz rençberleri idiler. Onlar, trpkı ec. datlarının yaptıkları gibi oğulları nı dalgalara ekiyorlardı. Söylene- cek başka bir şey kalmadı. ha fazladır. Amiral Reader donan | masmın elinden giden şimal deni- zinden sonra, Baltık denizinin de Bolşevikleserek Alman donanması na kapanmasmdan korkmaktadır. Alman hükümeti, ordu. donanma ve halkm, bu Finlandiya işinde kendisine muhalif olduğunu hisset mekte ve bu kanaat onu çok dü . şündürmektedir. X 9Sun SÖN MACERALARI: $U CIĞGARA KAADI İLE: PARMAK | İZiİ ALMAK İMKANI OLACAK- İ 'VA'-Eİ'L PIKKÂT LAZIMe. 27 ORASI POLi$ IAıEE Smı Bik ıwrıı.vmı:— SUU ALMAK ÜLERT Evnıısııı wgumn AYRILMIŞDIM - » ÖNÜŞPE vVE DÖNMÜŞDÜR-. Kurt Larsenin, çocukluğu gemilerde dayak yemek, hakarele ujramak ve islırapla — geçmişil İtiraz ettim: — Nasıl kalmadı? dedim, bu söyledikleriniz beni kâfi derecede aydınlatmadı ki. Sesi birdenbire haşinleşmişti: — Daha ne anlatayım? — diye sordu. Bir çocuğun acınacak hali- ni mi? Günün üç öğününde gıda olarak yenen, balığı mı? Daha e- meklediğim andanberi büyüklerle baliğa çıktığımı mı? Birer — birer açık deniz ameleliğine — gidip bir daha dönmiyen kardeşlerimi mi? Daha okuma yazmam yökken, on yaşında sahil gemilerinden birin. de kamarot oluşumu mu? Tekme ve tokatın söz yerine geçtiği za" manlarda bana reva görülen mu- ameleyi mi? Yegâne ruhi duygula- rımın korku, nefret ve ıstırabtan ibaret oluşunu mu? Hayır, bunla; rı hatırlamak dahi istemiyorum. Hattâ, şimdi, onları düşündüğüm şu anda bile tecennün edecek gibi oluyorum. Öyle kaptanlara — hiz* met ettim ki büyüdüğüm, kuvvet- lendifim vakit onları bilâmerha- met gebertirdim. Geçenlerde mem leketime döndüğüm vakit bu kap. tanlardan ancak bir tanesini sağ buldum.Benim çocukluğumda o İ“ kinci kaptandı. Onu öyle bir hal- de bıraktırm ki o artık bir daha yürüyemiyecek, — Naşsıl oluyor da hiç mekte- bin eşiğinden içeri adım atmadığı. nız halde Spencer — ve Darvinin eserlerini okuyabildiniz? Okuma yazmayı nasıl öğrendiniz? — İngiliz tüccar vapurlarında. On iki yaşındâyken kamarottum, On altı yaşında tayfa oldum. On yedi yaşında usta tayfaydım. Nİ« hayetsiz bir hırs ve emelim vardı, O nisbette de yalnızdım. Kimse- den ufak bir yardım veya sempa- ti görmedim, Seyrüsefer, riyaziye, edebiyat vesaireyi hep kendi ken, dime öğrendim, Bu kadar kafa yormam sanki neye — yaradı kit Dediğin gibi zevale, ve ölüme baş- langıç teşkil eden hayatımın zir- vesinde sadece bir gemi kaptanın" dan başka bir şey değilim. — İşte, köküm olmadığı için güneş çıkım. ca yandım, kavruldum. — Tarih ikbale yükselmiş OSlt" lerden de bahseder, dedim. -Büyük bir ciddiyetle: — Tarih ikbale yükselen esir- lerin eline geçen — fırsatlardan da bahseder, dedi. İnsan fırsatı ya" ratamaz ki, Büyük adamların yap tıkları yegâne şey fırsat — ellerine geçtiği zaman onu tanımak, ön. dan istifadeyi bilmektir. Meselâ Korsikalı fırsatı gördü ve ondan istifade etmesini bildi. — Ben de Korsikalı kadar büyük — hülyalar kurdum. Fırsat bana da gelseydi - onu ben de tanryacak, ben de ka- çırmıyacaktım, Fakat o fırsat bir türlü gelmedi. Dikenler büyüyerek beni boğdular. Hamp, şimdi sen beni kendi kardeşim hariç olmak üzere herkesten daha iyi biliyor- suün. (Devamı var) Yunanistanın Ankara elçisi Atinada kral tarafın- dan kabul edildi Atina, 3 — Bir hafta —kadar evvel buraya gelmiş olan Yunar nistnanın Ankara elçisi M. Rafa” el dün kral Majeste Jorj tarafın. dan kabul edilmiştir. Elçi bugünlerde Ankaraya ha- reket edecektir. Seyehatinin husu- «t mahiyette olduğunu söylemiştir.