ii bu senede o geçmiyeceğe benzi. iş &ün biüza karşı olan ihtiyacımız ve ki İMX daha artıyor. Çünkü bir biüzla tu- Kolaylıkla tamamlamış oluyoruz. Yalnız eN Vücudumuza yakışması için onları “erken sişma zayıf olup olmadığı. azan Uzun veya kısalığı hesab etme- i Ün İç bir kadın, - inçelik kadınlar için Ma, istediği dın ise ta, ha üzün görü rengin, bu kadına bi bu sene pek ziyade mo- elli bol blüzları şişmen ve Pt korkmadan giyebilir, fakat lr da kendilerini düz, garnitürsüz erin deha inen göstermeğe muvaffak 0, | Uzun boylü' bir kadn hiç çekinmeden *İk karınlıklar | iL yıkanır? nlar artık hakiki) bulunuyor. Yerimi tuttu. Ağustos içindeyiz. Yaz bitmek Vücitinr pek çirkin olra üzere, Yağmuru kapalı pencereler , ya Bizli korseyi kullanı - arkasından seyredeceğimiz günler ME Mtikten karınlıkları kısa bir zaman sonra gelecek. Ya. * kadınlar pek nadirdir.| zın bu son ayından istifade etme- Men; bol bol güneşlenip yüzmemiz m. Güneş bunyosu, deniz banyosu, lar srhhatimiz, zevkimiz için Jâ- «m olan geyelrdir ama - niçin iti, “af etmiyelim - biz bunları da spor :evkimizi tatmin etmek için istedi, im | İ | l b uyuyorlar c | Halbuki böyle bir tereddüde kiç | de lüzum yoktur. Lâstik karmlıklar | bozulmadan yıkanabilirler, Yalnız | bunun için biraz dikkat göstermek | lâzımdır. Evvelâ bu lâatik karmlığı bir nu. maralı resimde gördüğünüz gibi kö- pürtülnlüş ılık suya batırmız. Son- ea bu ile sudan çıkarıp içinde bir| parça soda ve ulak bir parça sa. bun bulunan kaynar bir suya dal, İdırıp birkaç dakika biraktniz. Su, dan çıkardıktan sonra soğusun, so, | uyunca sert kıllı bir fırçayla kuv- | vetli kuvvetli fırçalayınız, Bu bittikten sönra karınlığı so- Suk suda müteaddid defa çalkayı- - su berrak kalıncaya kadar . suyunu akıtmak için kat'iyyen sik, 4 | maymız, onu iki numaralı şekilde ö gibi bir havlu içine Yen vir; *« | sararak suyunu havlu ile kurula - Mek rahat olan ve vü. İmağa gayret ediniz. ” tinin tahilliğine mâ| Sonru her tarafından hava iş“ e lay, Korseleri Yalnız biraz |lemesi için iki değneğin üzerine tekin lar i, toplan. | geniş asmiz (3 rakamlı resimdeki Bekin” dahi tereddüd . | zibi), Ra ) irler, Ütülemesine gelince, lâstik olan ray ek aksamın Ülülenmesine hacet yok- Vi doğ, tür, O kısımlar kendiliğinden form, ay larını alırlar. Yalnız kumaş olan b kısımları varsa onları ütülemekle iktifa ediniz, kâfidir. Bu suretle yıkadığınız o tekdirde bu korsleri uzun müddet giyebilir. siniz, "a, a Mi kadınlar da ekseri- UYA ten Üzerine gi- Ming bozulur diye yıka- Mikleri için onları kul. TANI buluyorlar, kip, a bağ #âman sonra, ya, *Ğitirmek ihtiyaemi blüzunu tayyörünün rengino tamamiylemd bir renkteki kumaştan intihab edebilir, Kısa boylu ka- örünün renginde bir blüz giyince da- Renge gelince, mekiyaj nu ortadan kaldırmış bulunuyor, Blüzunuzun rengine göre boyandıktan hin tereddüd etmeden istediğiniz rengi intihap e, debilirsiniz. Çünkü eskiden allahın bir sırrma ben, xiyen makiyaj şimdi kadmların bir mebareti, zev. ki seliminden başka bir şey değidir. Her kadm bu sirrin bütün inceliklerine Plaj kıyafetlerinizden bıktınızmı? onları değiştirebilirsiniz HABER — Akşam Postası İşi artık şu kadma bu gü rengin yakışmayışı malızuru- sonra vâkıf Bimizi “istediğimiz kadar,, iddia delim, Biz bunları asıl, güzel olma- sani güzel deniz kıyafetlerile dolaşmağı heves ettiğimiz için sc- veriz kü ker böhane'gibi nihayet da şik bir kadın için güsel ol- mak ve süslenmek için bir böha, nedir, Fakat bu sene sıcaklar çok erken | başladığı için hemen hemen hazi . ran başındanberi plâjdayız. Yaz ba mız deniz kıyafı » Haydi görülmesi b elim. Fakat bizi de sında yaptırdı; ir Çünkü bir kadın için en &ıkici sey mütemadiyen ayni ni inyanlar arasında dolaşmak de bir samana inhisar eden bir devre, de giyildiği ve bir daha işe Yarama dığı için bütçesi pek geniş olmıyan kadınlar ancak birer kilik yapatili- yorlar, | kıyafetle | caktır. Fuar (Yerlimallar sergi ayni mükemmeliyeti, daha mül etmiş bir halde göstereceğine hiç şüphe yoktur. İzmir Fuarının muvaffak oluşu-| na şaşmamak lâzımdır. Çünkü fu-| arcılık o(Yerlimallar sergiciliği) Türkün bir icadıdır. Orta Asya. | dan yarba, Büyük İskender ordu- su eliyle geçiniştir. İ Herkes fuar veya işinin garptan, Avrupadan gel diğini zannederler. Halbuki tarih bunu hiç te böyle söylememekte .! dir. ç Milâttan evvel ve Milâdi asır -| İarın başlangıcında Türkler ara-| sında faal bir sergiciliğin bulun. duğuna Çin seyyahları, hacdan şahadet etmektedirler. Biz bu Çinlilerin Orta Asyadı gördükleri sergiler hakkında kü- çük bir malümat verelim: Bize ilk defa bu sergi işlerinden Milâttan iki asır evvel, Orta As- yadan geçerek (Hazer) denizi ke. parma kadar gelen meşhur Çin İseyyahı general Van — Yen « Ti bahsetm: Mumaileyh ilk defa sergiyi bu- günkü (Semerkand) şehrinde görmüş ve şöylece anlatmıştır: “Burada geniş bir arazi üzeri, he sıra ile dizilmiş bir çek çadır lar vardır ki, bu çadırların içine tel da ;İ ize Seral irki İmemlekette bulunan eşyadan, bir çoğu konularak, halka ve ecnebi | lere teşhir edilir. Burada teşhir &, dilen eşyaları satın ulmak olamaz. | Çadırlarda çalışanlar, sade anün | yapıldığı ve satıldığı yeri söyler! ler, “Bu çadırlar arama barlar, cambazlar, sirklerde konulmuştur. Bunlar halkı hem para ile eğlendi. | tirler. Hem de halkın ülke işlerini görebilmek için çokça gelmeleri. ne yardım ederler, —— lk zn yazdan olan bu kısa eteklerin düz, esvapların koyu bir renge yanl.lâ, civerte boyanması * pek kolağ'dır. Bunu bir iki saatte kendiniz yapar sınız. Eğer beyazken uzun bir tüy- yör idiyse onu keser etrafı beyazla çevrilmiş kısa bir bölere yaparsınız. ve bir müddet de ertli gezerai, niz, Malüm ya Jâcivert renk denize, plâja en ziyade yakışan bir renk- tir. İçinizde artık tok o kılığından sıkılmış olanlar varsa onlara plâj kıyafetlerini şu süretle değiştirme, lerini tavsive ederim. Ekserisi açık renkten, hattâ be- Eğer mütemadiyen bir tek deniz İiyafetiyel plâğda dolaşmaktan bik, ttnızsa bu tavsiyeme riayet ediniz. | Arkadaşlarınız bunu farketmiye- cekler ve muhakkak yeni kıyafeti ,»ize hayran olacaklardır. ürklerde fu ve sergi 2200 Yıl evvel Türkistanlılar o sergicilik ni mükemmelen biliyorlardı İzmir fuar - yani sergiler - bazı yerlerde her rularlar, İki ay sürer. İki ay bi- ter bitmez, büyük bir dini âyini ile kapatılarak, içindeki eşya o se. ne #iraatte ve sana'tta en fazla ça- | şanlara dağıtılır. , Van - Yen . Ti-nin bu tarifiyle biz bundan 2200 sene evvel, TTür- kistanda, mükemmel bir segicilik işinin bulunduğunu anl kat yalnız V Ti görmüş, o tarif etmiş değildir. Ayni şekli bize, diğer Çin haciları da anlatmışlardır Bunlardan birisi Milâdi 5 inci asırda bu Ülkelerden geçen meş- hur Çin hacısı Fa - Hiendir, Bu hacı, Milâdi asırların iptidaların. da, Orta Asyanın bir Türk kabile- si olan Kushanlarm, Şimali Hin- distanın Türklerle meskün kısmı. tı zaptederek kurdukları büyük bir imparatorluğun şehrinde bu sergiye rostgel ir.. Buna, bu Türk sülâlesinin krallarından bi- risi olan Karashıkanın kendi nami- na İzafetle vücuda getirdiği ri ziyareti esnasında , şahit olmüş- tur, Bu hacı der ki: “Altından, gümüşten, demir- den, bir çok eşyalar, kumaşlar, ipekliler, ziraste xit her türlü hububat ve meyvalar, çiçekler velhasıl ülkede yetişen, yapı. lan her şey, büyük bir tarla içinde yüzlerce çadıra ayrı ayrı konmuş olduğu halde seyircile- re gösteriliyordu. “Bunlar satılmazdı. Yalnız satıldığı yeri buradan öğrenir - lerdi, İsteyenler gidip o yer. den mallarını alırlardı, Çadır- ların arasında çalgılar çalar, ©- yunlar oynanırdı.,, Bize bu Çin hacısmın verdiği malümat bu kadartlır. Fakat ay. ft asırda, ayni Türk imparâtor - luğunun Harsa şehrinden geçen gene bir Çin bacısı Yuan - Şva. rag daha açık, daha güzel bir ma- lümat vermekte Bu hacının deyişine ve gör ğine göre, büyük bir meydana yüzlerce çadir yerleştirilmiş ve her çağırın içine, ayrı ayrı altın lar, gümüşler, kumaşlar, el işleri, meyvalar, çiçekler konmuştur. Çadırlar o kadar büvüktür nin ki beherinde bin kişi gulişmaktadır. | Bu çadırların içindeki eşyalar katiyyen satılmazlar. Bunlar bu- raya sade memlekette ne yapıldı. ğını, ne çıktığını, balka ve ziya retçilere göstermek için könul- şeh. | Kr Fuarı pek yakında açıla! “Bu nümune gösteren pazarlar, | muşlardır. Bu çadırların yanmıa genc ça. si) her sene daha mükemmel bir| sene yapılmakla beraber, bazı yer. | dırlar içinde barlar vardır ki bu- gekilde görünmüştü. Bu sene de| erde de beş sentde bir defa ku- | rida kadınlar oynar, şaraplar içi- İlir. Yalnız buralara girip bunları seyretmek ve şarap işmek parây, ladır. Bu hacı, bu sergiyi merak ile seyrettikten sonra, içindeki satıl mıyan malların ne olduğunu idü- şünmüş, bunlardan sonra ne Ya. pıldığını anlamak için orada bulu nanlardan birisine sormuştur. Ha cı kendisine verilen cevabr şu su jsetle anlatmaktadır: “Pazar bittikten sonra, inci ler, elbiseler, çiçekler, fıkarala. ra dağıtılır, Hattâ fıkaralardan yüz altın alan bile bulunur. Ya hacıya izahat: veren onunla eğlenmiş ve yahut ta hacı anla. mamrş olsa gerek. Bize kalırsa, Çin generali Van |: Yen - Ti'nin de dediği gibi, bu I mallar belki de o sene fazla bir İustalık ve çalışma gösterenlere ibir mükâfat olarak verilmekte, i böylece ülkeye daha iyi bir sürra, I daha iyi bir san'atkâr yetiştirmek İlçin teşviklerde bulunulmakta idi. |Çin generalinin izakatmdan son. kabul etmek ra bunu bu suretle te doğru bir şeydir. Bu sergilerden bize (Marko pulo) da bahsetmeği unutmamış tir, Ayni şekle (Marko), (Kublâ; kanın) Mogolistanında rastgel. miştir . Yalnız Markopolonun tarifine göre bu sergiler Milâdt 1222 se nesinde, çadırlarda değil, husu- bir pazarda, huşusi bir sürette in şa edilmiş dükkânlarda teşhir c dilmekte imişler, Hâkikatte ise biz sergileri, fu arları, garbin bir eseri olarak bil mekte, ve oradan bize intikal ey İediğini zannetmekteyir. Çin sey yahları bu zannımız: tamamiyle alt üst etmişlerdir. Biz ayni ser gilere, milâdi asırların başlangıç larında Romalılar ve o Yunanlıla arasında da rastlarız, Bize kalırsa bu, buralara büyük İskenderir Orta Asyayı görmesinden sonre i, | gelmiş bir şeydir. Fakat ayni mü kemmeliyet ve tekâmülü bir tür) gösterememiştir. Sergi işlerinde pek çabuk mu valfak olmamızın sebebini de irsi yet te aramak icap edecektir. Çünkü sergi ve fuar, Türk eliy le icat edilmiş şeylerdir ki: baru ive kâğıt gibi, buralarda görü dükten sonra benimsenmiş, ic ve ihtirar da kendilerine basrol İmiştir.. Riza ÇAVDA