“HABER — HABERİN TARİHİ ROMANI. 38 Yazan: Muzaffer Muhittin İşte bu haritayla definelerin bulunabileceğini keşfetmişti — Devletlüm! deği, Bu adam ga” yet zekl ve geytanat sahibi bir ke, feredir!. Elindeki hakiki tablodaki işaretlerden definelerin bulunduğu yerin aym 25 senede bir gökte ala- cağ vaziyete göre tanzim edildi- Binl meydana çıkarmış! Bu tablo üzerindeki işaretler o suretle ya - pılmıştır ki sy 25 senede değişen vaziyetile bu tabloya aksettiği za» an kendiliğinden ve gülgesinder Sir harita şekli meydana gelmekte, diri. İşte bu hüritayin definelerin Yeri, bulunabileceğini keşletmiştir. , Selşek emiri birdenbire adetâ a- liklaşmış bir halde genç papası din semekteydi, Define plânmn bu şe- kilde konmuş olmasını harikulâde buluyordu: Tabloya işaretler yapılmış ve o Anda aym bu işaretler üzerine dü. #en gölgesi harita ittihaz edilmişti ki Dü usul şüphesiz harikulâde bir seydi, Alık alık genç papasm yüzüne bakiyondir, Genç papaz birdenbire omuzları" me Bilikti; - — İşte, dedi © çayın, definelerin çaritasmı kendiliğinden meydana çi Saracağı bu tarih tam yedi gün #onra geliyor! Orun için Gregorlus mel'un bu esrarı bilen doksanlık İitiyacr zehirlediği gibi definelerle izm herkese ölüm saçmakta Ee Genç papas ktyafetli reeçhul m - damın verdiği bu izahat Selçuk E. Mmirini bir taraftan hayretlere boğ- an, fakat diğer taraflan da fev. kalâde ümitlendirmişti, Zira işte ye hilen oturduğu yerde tesadüf onün' Ayağına defineler; hakkımdaki büx tün maldmatı getirivermişti, Genç papas Selçuk emirinin dal- &m bir halde düşünüşüne ve alam. da hafif terler birikmeye başlama- PA gayet müstehzi bir tebessüm. © bakıyordu, Birdenbire bulunduğu azli Yaziyetin tehlikesini hatır. ANIŞ gibi telâşla: — Sultanım! dedi. Ortalık ağa - TiYorl.. Köleniz gitmeliyim. Hiç vaktim kalmadı, Işte devletlü hu - Zurunuza meseleyi arzeltim. Şimdi *fendim devletli Miraya ne cevab Bötüreyim?., Selçuk Emiri genç papasın yüzü- a tereddüdle bakıyordu, Evvelâ nini en ziyade işgel etmekte o. Jan gu Meseleyi sordu: © Se Acaba hünkâr Osman bu me- eleyi biliyor mu? Muhterem efen « y m MAD eseleyi kendilerine aç. Gen; Eyi iz Papas başıyin red işareti — Hayr! dedi. Bunun için çok tersddüğlene düşmüştür. Fakat iz mamayı muvafık bulmuştur, Çünkü ni bu mevi işlerden ve entri- ardan hiç hoşlanmadığını bilir. Esasen bilnkâr artık hayli ihtiyar. bulunuyor!., Selçuk emici titredi, İşte kendisi de İbtiyarlamak üzereydi, Bir gün o Bun hakkında da bu sözü kullana - caklardı. Halbuki © vakte kadar gönlünde beslediği parlak emellere, yüksek e kavuşmuş olması lâzım - Kader onun önüne işte böyle muhteşem bir imkâr çıkarmıştı. Hiçbir şeyden yılmaksızın bu de- fineleri eline geşirmeğe içinden bir defa daha yemin etti, Sonra per vasız bir halde birdenbire başını Kaldırdı: — Genç adam! dedi. Bana verdi. ğin izahat sebebiyle #ana müteyek- kirim!, Bu borcumu ilerde arzu e- dersen seni hizmetine en Yüksek bir ritbe ile alarak ödiyeceğim! Zi Ya sen çok akril: tedbir aşina ve sa rk bir adama benziyorsun! Muhte- Tomi ve kakraman efendin Miraya #ldmlarimı ve şükranlarımı götür, Tarafımdan gu cevabı verebilirsin: * Evet, ben bütün kuvvetimle wi defineler meselesiyle » uğraşmaya szmetlim, Arzu ve tenezzül eder . lerse kendileriyle (elbirliği etmeye hazırım, Selçuk emiri, bunu söyliyerek, şimdiden hükümdar olmuş, tahtma İ çıkmış, definelere sahib olmuş gi- bi gayet mağrur bir tavırla bir el İşrzeti yaparak genç papasa arlık çekilebileceğin! işaret etmisti, Genç papas yerlere kadar eğilerek mağ- Tur Selçuk emirini selâmladı: — Ferman sultanımmdır!.. Diye gayet terbiyeli bir cevabla hemen çekilip gitmişti, Selçuk emiri papas kıyafetli meçhul adam çekilip gittikten son- ra uzun müddet olduğu yerde kal, dı. Gayet tefekkürat içine — dalmış bir haldeydi. Bir rüyasının hiç beklemediği bir anda birdenbire hakikat olduğunu gören bir adam gibi gözlerine ina- namıyor gibiydi. Ö gayet mahirane entrikalar çe - Virmek pahasına hünkâr Osman yanına misafir olarak izam edilme- ye muvaffak olmamış raydi? Hün . kâr Osman'a bu teması bu kadar Arzu etmesi hünkârm şan ve şöhre- ti etrafa yayılmış olan büyük mu - vaffakıyetleri değil miydi?., O Osman bu muvaffakıyetleri ve bilyük sergüzeştleri arasına ka- taşıp beslediği emel ve ihtiraslarına yol açabilecek bir fırsat çıkacağını ummaktan hakir çıkmamış mıydı? İşte, akıl ve hayalinden hiçtir zaman geçiremiyeceği bir tesadüf. is Bitirya krallarının defineleri gi- birbülün civar, tekfurları, hâkim- bezi ve beyleri arasında öledenberi bir masal gibi söylenip duran göz kamaştırıcı bir servetin bütün esra- rini öğrenmiş bulunuyordu, Genç papasın kat'iyyen doğruyu #öylediğine ve şu İznik hâkimi ol, duğunu öğrendiği Gregorlus ismin- deki şeytan herife karşı büyük bir Tol oynamakta olduğuna tamami- le kani bulunuyordu. Fakât ne olursa olsun bir mal - yet uşağı nihayet ne yapabilirdi? Efendisi olan Mirayin ise esasen 2. çıktan açığı veya bizzat bu işle meşgul olabilmesine ihtimal de yok- tu, Akşam Postan | Günkü sayıdan devam) Genç kadın ayağa kalkmıştı. Ateş gibi yanan, zavallı gözleri Çeviren: ben ortadan kalkacak olursam if- lâslarına sebep olduğun insanlar belki sana karşı daha müsamaha Binaenaleyh bu kadar talii açıl-!le ona bakıyordu. Daha yavaş bir| kâr olurlar!,, mış bulunduktan sonra uzun boylu düşünmeden doğrudan doğruya İşin içine girmeyi ve herkesten evvel bu definelere sahib olmayı kat'iy - yen gözüne koydu. Ancak genç papasın bu kadarla, tical etmekte pek de hakir olduğu- nu anlamıştı, zira definelerin bütün esrarını nihayet halletmeye muvaf- fak olduğu anlaşılan Gregortus ib- lisi şerirane emellerinin mükâfatı, ni elde etmek Üzereydi, Eğer genç papasın Anlattığı doğ. ruysa ayın ayazmadan aşırılmış 0- lan tablo üzerine düşen gölgesile definelerin keşfedileceği güne pek &z kalmıştı. Onun için kendisi mücadeleyi kı- saca, en kısa yoldan, askerce yap- mağa mecburdu. Bir aralık mösele. yi olduğu gibi hünkâr Osmuna aş -| mayi ve kendisini bu suretle tahrik ederek şu Gregorlus mel'unu Üze- rine bir sefer yaptırarak her geyi kahir ve kuvvetle elde etmeyi dü- şündü, Fakat hünkâr Osman İşi öğrendikten sonra defineleri kendi- sine bediye etmiyeceği de aşikârdi. İşte bu sebeblerledir ki haris Selçuk emiri Mâlik Kodur, o gün, hileyle hareket etmeyi tercih ede . rek zihninde basit ve (küçük bir plân kararlaştırıyordu: Hünkâr Os manın bir fırsatını düşürerek, İz. nini alacak ve adamlariyle çu İz- nik hâkimi Gregorun ziyaretine gi- decekti, baskm yapacak, tabloyu elde ede- cekti, Eğer tabolyu elde ettikten sonra dana çıkaracağı noktasını da kendi. si halledemezse o vakit gizliden giz- diti ile derhal el birliği edecekti, (Devamı var) PLANŞ 26 27 j sesle ilâve etti: i Ben hiç evlenmiyeceğim, Kland, anliyor musunuz? Hiç ev- Jenmiyeceğim.. Beni yalnız bırakr zi, — Kocanızı bu kadar çok sev- j dum. — Suşunuz.. rica ederim, İkisinin arasın girmiş olan öl müş kocasının hayali, siyah bir perde gibi, onları biribirinden a. yırmıştı. .».. Helen mendiliyle ağzımı ört - müş, hıçkırıklarını tutmağa uğ raşıyordu. Şimdi kendi kendine İ bahçedeytdi, Artık kuvvetinin kal madığını hissediyordu. OKlandrı reddetmiş olduğu için kederi bü- yüktü, Daha fazla bu komedya” İyi oynamağa devam edemiyeceği- ni ânlıyordu. Artık bu üzücü vaziyet meyda. na çıkmalıydı! Nasıl olsa hakikati herkes öğrenecek değil miydi? Dulluğunun ilk günlerinde gös terdiği cesaret ve enerjiyi artık | gösteremiyecekti. Kland'ın gidişi onu berbat etmişti. Kocasının ölü münün asıl sebebini nasıl olmuş ta şimdiye kadar herkesten sakla” yabilmişti? Kocası az bir müddet için bir liş seyahatine çıkmış bulunuyor - du. İşte o günlerde ondan bir mek jtunp almıştı. Bu mektupta; kocası Bunu şimdiye kadar karısından saklamağa muvaffak olmuştu! Bu mektupta: “Helen, diye ya” definelerin plânmı ne suretle mey. | zıyordu. Gene oynadım.. Ben öte- denberi senden gizli kumar oyna. maktayım. Bu bende menhus bir liye bu işle sıkı sıkıya uğraştığını| iptilâ idi.. Kumarda herşeyi kay” gördüğü Mirayia ve bilhassa mü »| bettim! Kendi servetimi, nasabelini yakından bildiği Afro -| servetini, senin yazıhanemi, İşlerimi, velhasıl bugün hiçbir şeyim kal- madı. Hepimiz mahvolduk. Eğer xI € le plat creux Tâ pomme /! 87. A: die Platte (als Braten-, de terrel | 85, İ: the disk a the pudaing dish b the vegetable dish (the Ficiseh-, platte) corner dish) e ihe potato disk (the A lözume corner disk) 35. A: dle Sehüssel spoon a diş Kempotisenüasel b die Gemüseseküssel e öle Kartoffelschüssel 26. TEREYA bı) ÇRelçi râre” şeklinde de kullanı- ur) 86. F: le beurrier (en Bel - gigue aussl Ja beurriöre) 36, 1: the butter dih i 36. A: die But terdase) ma et ve 37, Fi le plet A viande, $1. İ: the platter or dish (for the roast, game, etc.) öder Gemüse- 38. SEBZE KAŞIĞI 88. F: la culller (la culllöre) 4 SR. İ: the (vegetable) table- | 38, A: der Gemüselöffel 89. PATATES KAŞIĞI 39. F: la eviller (ln eyillöre) ĞI TABAĞI (ka- | ikada “İs beur. spoon â pomme de terra | 49, İ: the (potato) table - 49, A: der Kartoffelöffel (0) terglocke (But- | 40. EKMEK TABAĞI (sep # ekmek dilimleri 40. FP: la corbellle â pain & les trarchez /. de pain 47. BÜYÜK TABAK (kazart, || 40. İ: the bread basket (tüs sebze tabağı) Ge plat â röti, â löğumes) roll basket) a ihe sllee of bresd 40. A: das Brotkörbehen (Sem- melkörbehen) » die Brotschnltte Ve bu mektubun şaşkınlığın- dan kurtulmadan ertesi gün gelen bir telgrafla kocasının bir kalb sektesinden ölmüş olduğunu öğ. renmişti. Helenin bu felâketten sonra ye” miş olduğunuzu hiç zannetiniyor.! gâne düşüncesi, mümkün olduğu kadar çocuklarının üstüne düşen bu reraletten otları bir müddet olsun kurtarmaktı, Bu felâketten herkesin mümkün olduğu kadar geç haberdar olması lâzımdı! Bunun için ne yapmak lâzımsa yaptı, Elinden ne kaldıysa bu iş ler için ortaya koymuştu. Bernar Serraz bir gün ona: — Madam, demişti, İşlerin tes. viyesiyle meşgulüm. Herşeyi dü zeltmeğe uğraşızormm. Siz müs- terih olunuz ve kendinizi hiç Üz- meyiniz, Ben her şeyi biliyorum! Demişti. Bernar Serraz genç kadından biraz daha evinin bütçe: sini kısmasını istemişti, Hepsi bu kadar. Helen büyük bir ümltşizlik ve heyecan İçinde, kocasının eline bi. rakılmış olan büyük bir parayı sa” hibinin gelip isteyeceği günü bek- Hiyordu. İşte o zaman kıyamet ko- pacâktı.. Her şey meydana çıka - çaktı, Bu vaziyette iken Kland ile ev. lenmesine imkân var mıyı? Ona hâkikati itiraf da edemezdi. Bu ou kaybetmek demekti. Kland tipki ailesi gibi iği, Rezsletten Yakat,'bir behâne' uydurup, bu * ona herşeyi itiraf etmişti O öte-| korkardr. Bu variyette onunla ev Gregor mel'ununun sarayma ân! bir | denberi kumar müptelâsı idil, İenmiyeteği muhakkaktı! , *.» Helen bu akşam yemek yeye- medi. Bir müddet bahçede dolaştıktan sonra, gene kocasının yazıhanesi- ne girdi. Masanın üstündeki lâm bay: yakar yakmaz önünde duran açık bir mektup nazarı dikkatini çekti. Bu mektup birinci kâtip Berna. ra hitaben yazılmıştı. PLANŞ 26 . 27 « die Gabel b das Mester auf der Messerbank 1. (a, b) BALIK TAKIMI 7, FP: (a, b) le couvert A Poisson 7. İ: (a, b) fish knife and fork (fisheslice - cars ving - knife for fish) 7. A: (a, b) das Fischbesteek 8. ÇORRA KAŞIĞI 8. F: In culller Cla culllâre & potags (â soupe) 8. İ: the soup spoon 8. A: der Suppenlöffel 9, TATLI KAŞIĞI 9. F: Ja cniller (la cüillöre) 9, İ: the dessert spoon (here: a ten-spoon) 9. A: der Kompott- oder Nechtisehlöttel ğ | 10. KOMPOSTO TABAĞI 10. F: Vassiettea â compote 10. İ: the pudding plate 10. A: der Kompotteller 11. YEMİŞ TABAĞI 11. F! Vassiette â dessert 11. İ: the bread plate or the dessert piate 11. A: der Brot- und der Nach- tschteller o (Desserttel, Gizli fedakârlık | bemişti. Demek!.. Birden arkasın, 12. ŞAMPANYA BARDAĞI 12. F: in flüte â champagne 12. 1: the champagne glass (a 12. A: das Sekigins (ein Spiiz- İ14. BEYAZ ŞARAP BARDA» SUAT DERVİŞ Genç kadın bu satırlar: hayret- | le okudu: “Yollamış olduğunuz elli bin franğı aldım. Çok teşek- kür ederim.,, Nasıl oluyor da Bernar Serraz, bu adamın parası ziade etmiş bur lunuyordu? Mademki mevcut bül tün paraları kocası kumarda kay- da şu sözleri duydu: — Ah.. Siz misiniz madam?, Ge“ cenin bu saatinde yazıhaneye ges İeceğinizi tahmin etmemiştim. — Evet benim mösyö Serfaz.e Sözünü ikmal etmeğe muvaffak olamıyan genç kadın, mektubu titreyen eliyle Serraza doğru uat» mıştı; — Ey ne olmuş? Bu mektüp ba- na aittir, madam., Genç adam, Helene soğuk ve sakin gözlerle bakıyordu. Birden o keskin gözlerin bakışı değişiver. di. Dumanlandı ve sıcaklaştı. Şimdi Bernar yere bakıyordu. Genç kadın ellerini uğuştura * rak : — Bunu hasıl yapabildiniz?, « dedi,, Hiç para kalmamıştı. — O zamandanberi başkaları buraya para bıraktı. madam., Bu sözleri söylerken başını kaldırıp genç kadına bakamıyor” du. Buna cesareti yoktu, Çünkü Bernar'ın gözleri yalan söylemeğe muktedir değildi. Birden Helen her şeyi anladı. Şimdiye kadar ne- den hâlâ herşeyin mewdar mış olduğunu da a ii mek ne zamandanleri Bernar ken di parasiyle tehlikenin önüne ge şiyo ve ona bir şey söylemiyor du! Nasıl olmuş ta şimdiye kadar Betnarın aşkını bissetmemişti 2. — Hayır, .Hayır.. Funu yapma- malıydmız!, : Diye murıldanıyordı. Birden Berpar onun bileklerinden tuttu « Ve heyecanından ütreyen bir sesle: — Bunu sizden gizlemek isti - yordum, diye murıldandı . Fakat (Lütjen sayfayı çevirimizğ i. ler) tapering glass) gias) A 13. ŞARAB BARDAĞI 13. F: le verre & bordenux ö 13, : he red - wine, or claret, glass 13. A: das Rotwelnglas ĞI 14. F: le verre â via blanc (le verre â& vin du Rhin) 14. 1: the white - wine glass “i 14, A: der Römer 15. SALATA TAKIMI 15. F: le couvert â salrde 15. İ: the salad servers 15. A: das Salatbestetk 16. ET PARÇALAMA TAKL 16, 16. İ: the earving krife se $.M SOFRA TAKIMI 3-14 F: Je couvert 8-14 İ: the cover >. 3-14 A: das Gedeck MI F: le service & dicouper fork (the carvers)