T ANIDIĞIM gençlere: “Roman okuyor musunuz? Son zaman Üy tor, si Fomanlari okudunuz?,, arım, Çoğu, hemen © hemen ty, eş anun için vakitleri oluadı" My abana verirler. Gerçi roman Mig şo biraz edebiyatla uğray ME algı İnsan için © lüzumlu bir Xing, Uğunu Kabul ederler, fakat ki, iyi, “airedeki işi, kiminin mek, iy, İersleri buna manidir. Ahi “İfa, ,; “ekilleri olsa!.. İşten, çalışma © baş alabilseler Mtğyi* bu şikâyetlerini duyduk- Bü Yirmi dört saat ol.ağun. oy, De edeceğim geliyor; çünkü j, Yirmi dört saatini de dairede, 3 çap Sklepteki derste doldurma" *ij, *sini bulamıyorum. Daireler- iy mekteplerdeki ders saatleri. “an, yorum; bunlar: in, v bin de rasigeliyorum; rg "İ veya dersleri var; on leş, * de hafla yedi gün ve yün ü iğ Yirmi dört saatten ibaret, Pek he ok? buluyorlar. Demek ki on” iy, ağa, benim bahsettiğim şu Sati harcıyorlar, iy |, doğrusu okumanın iyi, insan ulu bir şey olduğunu çok- iy Esekten kabul © ettiremedik. My erletlik; yani onlar o böyle Ney pes daha münasip olacağını akal bunu ancak La Part is Bölivya'da olduğunu, gü. iy irtakim Tekeler bulunduğunu di eri gibi biliyorlar. O hakikati İm, İtlerine sindirmediler, bizzat | “ii, * edip kendilerine mal etme, 4 “Siri gelse de size: “Hayır, ka değil, Arjantin i ki dese veya güneşte | birtakım j Le bulunduğunu söyliyenlerin | ee, klarını ve en son (keşiflere Myleyia eşim lekeleri © zannedilen Man A havada, esir tabakasında za Milan hasıl olan (o birtakım Gi a 9lduğunu haher verse, bunları Aliyi etmekte zorluk çeker mis. "cak Bolivya'da seyahat etmiş A © imemleketle herhangi bir su. İşi, yöhasebetleriniz olmuşsa; sü- ekelori meselesi ile bizzat uğ” maz öyle çabuk çabuk kabul #iniz. Genç, | ihtiyar birçok ir, ML bi, iş ia Pe di Tİn: “Roman © okumak, ede. Meşal olmak iyi şeydir, İeride tıpkı bunun gibidir.Yarın di © “Mayır, bunlar fena şeyler, Siygyenecek olursa bunu da kabul #i, te bir zorluk çekmezler. Ancak Vee edebiyatla meşgul o olmak ty. *dinmiş kimseler itiraz eder; “e Salar: “Okumak fenadır, Nü- Bay dur, iddiasının yanlış oldu- iğ, Kendi tecrübeleri ile anlamış. pa irana vaktimizi de iyi kullan. MI bilmiyoruz, Gençler içinde Yip, 8 hiç biri, bir günü teşkil eden iy ,,, Fİ saatin kaçını İşine, kaçı"| Miyg, Deesine sarfedeceğini kestir- | ây © Bunu yalnız gençlerimiz de. ; JMililarımız da pek bilmezler a. in artık iş İşten geçmiş hiç, AKSE gençlerin kendilerini, gü” hay, ailerini taksim etmeğe alıştır. di, £i kabildir, O zaman görecekler. İ bir gün, içine birçuk şeyler “ak kadar uzun bir zormandır. 1. © İçinde çalışmağa da, eğlenme- ip yalnız başımıza bir köşeye çeki- şendimizi dinlemeğe, düşünme. taş İ8D okumağa da bol bol vakit Arda, kün, vzilen Yakit gibi her şey de hep be, *lir. Mevesi olan adam her türlü HABER — Akşam Postası Nakliyat işlerine, bir takım tufeyli komisyoncular mı burnunu sokuyor ? Kendi kamyonu veya kamyoneti olmayan veya böyle bir vasıtayla sermaye veya şoförlük suretile alâkası bulunmayanların nakliyat İşlerini deruhte etmelerine mani olmak lâzımdır Biz yalnız şehir şoförlerinin derdi var sanırdık. Halbuki ş0- förlerin şehirden başlayıp yur - dun.her tarafına şamil şikâyet . leri olduğunu da öğreniyoruz. yalnız Istanbula münhasır deği | r. Hemen bütün şehirlerde vazi-| t böyledir. Niçin? | |. Bu suslimize hiç kimse cevap! veremez. Sırf bir takım işsizlerin Bası otomobiller yani taksiler de az çok eşya taşıyorlar, Hatlâ ev eşyasını iltizama alıp parça par. ça taşıyanlar var. Bunlar müşteri nakline mah- Evvelâ gu hakikati kabul et .; aç gözlülüklerini tatmin etmek! sus vesaittir. Tramvayla eşya ta. mek lâzımdır. Anadolumuzda ve Trakyamızda yolların bugünkü vaziyetlerine göre nakliyat yap - wak mevkiinde ve iş Üzerinde bulunan şoförlerin çektiği meşak ve mezahim ancak gözle görülüp takdir olunabilir. Mahaza şehir içinde de şofö rün vaziyeti lüks telâkki oluna » maz. Her an bir tehlike muva .| cehesinde bulunan şoför, nihayet bütün bu dikkat, alâka ve ihti - iamına mukabil pek cüz'i ka - çla iktifa mecburiyetindedir. O kadar ki, birçok şoförler v sıtalarını yok bahasina elden kararak büsbütüsayrı işlere baş vurmaktadırlar. Bunun en büyük âmilleri olan plâka resmi vesaire gibi cihetleri bu sütunumuzda de. featla yazmıştık. Şehrimizde olduğu çibi yur - dumuzun her bölgesinde şoför « Yük birçok müşküllerle mücade - İeyi icap ettiren ve henüz kati bir meslek haline gelmiyen bir iş sa. hasıdır. Şoförlerin bazıları (yalnızca nakliyat islerinde çalışırlar. Ez - cümle - kamyon “sahipleri “olan veya kamyonlarda yüzdelikle ça- Dşan şoförler büsbütün müşkül işlerle karşı karşıyadırlar, Bir kamyon şoförü, bu hâdise hakkında şu izahatı veriyor: “Ben nakliyat ile geçinirim. Benim gibi elindeki kamyon veya kamyonetini nakliyat işlerine tahsis etmiş birçok vatandaşlar yardır. Bunlar yalnız İstanbulda eğil, İzmirde de, Ankarada da bütün vilâyet ve kaza merkez'e. rinde de, umumiyetle nakliyat işlerini teshil etmekle uğraşan ve bu münasebetle memlekete! oradan hareket ederek Adalara uğ. | Safma ve karıma sa hizmet etmek vaziyetinde bulu nan insanlardır. Biz müesseselerin nakliyatını bugün müesseselerden alamıyo- ruz. Bu kazancımız arasina bir takım mutavassıtların, daha doğ ru bir tabirle tufeylilerin girmiş olmasındandır. Bu işte ekmek gören açıkgöz 2 lüler ve bilhassa sermayesi lâf . tan ve öteyi beriyi kafese koy - maktan başka bir şey olmıyanlar, müesseselerin nakliyatını aşağı yukarı iltizam altina almiş bulu- nuyorlar. Herhangi bir milesse - seye gitsek, nakliyat işi için her, | hangi bir zat ile görüşmemiz icap ettiğini söylüyor. Ve bittabi biz de onunla gö « rüşmeğe, işi ondan almağa mec- bur oluyoruz, Bu suretle vasıta bizim, emek bizim, iş bizim ol - duğu halde müessese ile aramız. da bir vasıta, bir komisyoncu, bir mültezim kabulüne mecbur olu - yoruz. Hiç hiçine kazancımızdan bir| kada . Maltepe - Bostancı arasında | kısmını da ona birakiyorüz. Bu in, Biz ekseriya en ziyade iş olan yerlerde dururuz. Aramızda nö - bet usulü de caridir. Ne zaman aransak bulunuruz. Zaten işimiz gilelimüz bu. Bittabi vazifemiz - den ayrılmıyoruz. Kazanç yerin » den nasil ayrılabiliriz? Müesse . seler doğrudan doğruya bizimle görüşebilirlerken ne diye bu mu- tavassıtlara lüzum gösteriyor? Belediyenin veya alâkadar daj- İ relerin bu işi halletmeleri ve va. sıtas olmuyanların, yani kamyo. nu, kamyoneti bulunmıyanların nakliyat işlerini alamamelarını temin etmeleri gerektir. Bizi bu perişan halen kurtarmak lâzım- dir, Sonra bir mesele daha var: Bittabi siz de görmüşsünüzdür. Akayın ilkbahar tarifesi gınamadığı gibi, eşya taşımağı mahsus kamyon ve kamyonet gi- bi vasıtalardan gayrisinin de eş ya taşımasını menetmek icap ©e- der, Vilâyet işlerini üzerine aldı . Zından pek az bir zaman zarfın. da şehir hesabına büyük kazanç lar temin etmiş bulunan Valimiz Lâtfi Kırdarın biraz da bu şoför. ler işine, dertlerine, şikâyetleri . ne teveccüh ederek, bu işten baş ka gelir ve kazançları bulunma - yan ve birçok ailelerin yegine geçim vasıtaları olan bu işleri halletmesini bekliyoruz. Dertlerimizi her vesile İle yük. sek vilâyet makamına ve beledi - yeve bildirdik. Doğrusu bu işler bizi çok zara, Sular idaresinin bir memuru Gece evine Denizbank yakın sahiller ilkbahar târifelerinin tatbikma pazar sabi. hından İtibaren başlanacaktır, Ge. çen senelere nazaran çok farklı tan alm edilen bu Adalar - Anadolu - Yalova hattı tarifesinin esaslarını yazıyor Yeni tarifede Yalova haltı sefer. leri günde ikiye çıkarılmıştır. Sa bahları kalkan posta akşamları kış tarifesinden daha geç kalkarak Ya, Ilovadan dönecektir. Azşamları Ada- lar doğrü postasını yapacak vapur Yalovayu (gidecek ve ertesi sabah rayıp köprüye dönecektir. Bu su - ret'e Yalovaya hem gündüz gidip nmek hem de akşam gidip sabah önmek kabil olacaktır, Akşamları Büyükadadan son pos İta saat 19,30 da kalkacaktır. Bir İ hazirandan itibaren tarifeye bazı ilâveler yapılacak bu meyanda 118,30 da köprüden bütün Adalara ve sabahları yedide Büyvükadadan İkalkarak Heybeliye de uğrayan bir vapur ilâve olunacaktır. Pazar tarifesinde birçok ilâveler ea 8,30, 8,30, 10,15, 11,15 ve Bğle- den sonra 13,40 da doğru seferler | konulmuştur. oAdalardan © akşem| 15,45 den 20,30 a kadar yedi sefer vardır. Bunların üçü Büyükada - |Hesbeli « Köprüdür. Pazar tarifesinde Adalarla Büyü, İn bir vapur sefer yapacaklır; yapılmıştır. Köprüden 7,30 da tek .| mil adalara sefer olduğu gibi ayrı. | dönerken yaralandı Evvelki gece Cibalida garib bir yaralara vakası olmuştur. Edirnekapıda belediye sular ida- resinin havuzunda anahtarcılık eden Durmuş, gerek Amirleri ve gerekse arkadaşları tarafından sevilen ça , lışkan bir memurdur.Dürmuş evelki skşam işinden geç vakıt çikmiş ve Cibalideki evine doğru yürümeğe başlamıştır. Geçtiği yollar boş ar- salarin doludur, İşte böyle hir yer- de Durmuşun Üzerine meçhul bir şahıs atılmış, ve elindeki bıçağı kal, vallı adamı kanlar içinde yere ser, miştir. Acr feryatlara koşanlar Du: muşu Musevi hastanesine kaldır - mışlardır. Polisin tahkikatı hiçbir metice vermemiş ve esrarengiz şah, si bumak mümkün olmamıştır. Bilhassa kasığındaki damarlar ke silen Durmuş tehlikeli bir ameliyat tan sonra kurtarılabilmiştir. Adam cağız çok kan zayi etmiştir. Arka. daşları ve bütün tanıdıkları Durmu $un hiçbir düşmanı olamıyacağını, İşünkü kendisinin hiç kimseyi incit, i miyen çok iyi kalpli bir sdam oldu- ğunu söylemektedirler. Zavallı ada- | mın bir yanlışlığa uğradığı ve baş. Ikasınm yerine yaralandığı zanneği| mektedir. Zabıta suçluyu aramakta devam etmektedir. —o— VEFAT Öğretmenler Yardım Cemiyetin- len: Bakırköy ortaokul Türkçe öğ- relmeni Mustafa Işıkzal'ı msalesef aramızdan ebediyen kaybettik. Ke- erli ailesine ve sayın arkuduşlara taziyetlerimizi sünarır, ra sokmakta, bedbin etmektedir. | Servetle kahramanlık yapan Ceyhanlı bir Türk Yazan: M. DALKILIÇ DANADA çıkan Türk Sözü gazetesinin 23 nisan 839 tarih ve 4413 numaralı sayısında Ceyhan hususi muhabirine atfen şöyle bir haber okuduk! “Ceyhanda, bir hayırsever tüccarın teşebbüsü ile bir dispanse, yaptırılıyor. Böyle büylk ve kalabalık bir kasaba merkezinde &€ nelerdenberi bir hastane yoklu, Bu yüzden birçok valandaş haslaları bin bir türlü meşekkat ve eziyetle ya Adana veyahut dı Osmaniye hastanesine götürülerek tedavi edilmekteydi. Bu dispan #er"tücrarlarımızdan Bay Saninin vereceği 5000 lira teberrüntla | meydana getirilecektir. Esasen, evvelce Ceyhanda bir hastane açılmıştı, fakat bilâha- re, yani Osmaniye vilâyet olduktan sonra mezkür hastane Osma- biyeye kaldırılmı: Ceyhan halkını, böyle yurdsever bir hemşeriye malikiyetin. den dolayı gözlerimiz yaşararak, göğsümüz fahr ile kabararak tebrik ederiz. “Sani dişpanseri” servete kahramanlık yapılabilindiğinin en mubarek örneğidir. Sani dispanseri, Türk şuurunun kemalini, yurd ve millet vee belerindeki üstünlüğü, milli duygu ve hedeflerin yüksek tezahlirü- nü ve nihayet (erden mükellef bulunduğumuz. vazifelerin en yük- sek örneğini meydana getirecek bir âbide olacaktır. Bir adın, bir hamiyet örneğinin, bir millet sevgisinin ebedileşmesi için bundan güzel, bundan kıymetli bir ferd hareketi düşünülemez. Bir memleket gazetesinin mütevazı satırları aras sikisir. lan bu hâdise, Türk şuurundaki kemalin, Türk mesaisindeki varı, $m, milli rüşd ve feysindeki tekâmül ve ilerleyişin nekadar büyük bir tevazu ve feragat içinde cereyan ettiğine de bir misal teşkil etmektedir. Servetinin bir kısmını, Türkün can emniyetine, hayat müeyye. delerine vakf ve tahsis etmekle, kanını memleket müdafaası yolun- da dökmek arasında ne fark var? Birinde bir tehlike cereyan et- mektedir ve vafan müdafan olunuyor ve diğerinde cemi Np sükün vo huzur içindedir, Türk hayatı müdafan olunuyor, Bike g ley Şe huzur ve sükün içinde bir kalırarsanlık ancak böyle bir tezahürle $ yapılabilirdi, İ ! i j i İ | i Ceyhan, bu Türk kahramanına kadirşinaslık vazifesini eda ede. rek ve onun dispanserine onun adını koyarak, Türk milletine ebedi ! bir hamiyet örneği hazırlamağı İhmal etmemelidir. Bir tarafta fa, | kir ve yoksul talebeye elini uzatmıyan birkaç zenginin mütereddi ihtirasından şikâyet ederken, diğer tarda böyle bir örneğe maz. har bulunuyumuz bu teessürü yerlere serecek kadar teselli ve &€- vinç verdi, Ve Sani'nin bu hareketi, serveti, başma kapanmış! muhterislerin yüzlerine en acı ve mliessir bir şamar olaca'Gır. i Ühiversitede yoksurkaldığından üzülen gençlik! Sakın ölçüyü, | sana elini uzatmıyanlardan alma... Bunlar eelce de söylediğimiz | gibi, yanlış çalınmış kapılardır. Yoksa Türkte asıl olan bu Saniler, £ Salisler ve milyonlarca vazife ve vecihösini müdrik yurdseverlerdir. £ Tepkapıda Bir çocuk tramvay altında öldü Topkapıda çocuğun ölümile neticelenen bir kaza olmuştur, Topkapıda Millet caddesinde 157 sayılı dükkânda tütüncülük yapan Dün öğleden sonr Dimoya misafir gelen Marlka bir müddet oturup konuştuktan sonra evine dönmek Üzere yola çıkmıştır, | Mariks tramvaya binmek için du - rak yerine gelmiş, bu sirada yanın. da bulunan bir buçuk yaşındaki kizi Istefo tramvaya koşmuştur. Bu s1. | Türk; hayatınm zekâtmı yurd müdafaasında, bütün varlığı, bülün hayatiyet kudretlerini tam bir tevekkülle, büyükleri arkasın- da harcamakla ispat ettiği gibi, kazanç ve refahının zekâlçni da icabı takdirinde bütün varlığıyla ve meveudiyle yine yurd Rıslıyacak kadar asil bir ek ve millettir, Bu güzide Türkü alnmdan öperini. “İspanyadan alacaklı tüccarlar Merkez Bankası tediyata başladı Bir kısım ihracat tacirlerimiz İspanya dahili harbinden evvelki günlerde İspanyaya ihraç edip te Cumhuriyet hükümeti taranan vaz'ıyet edilmiş olan mallarının bedelini iki buçuk senedenberi almak için mütemadiyen teşebbüs- p i i İlerde bulunmaktaydılar. Bu parâ. © nın verilmesi için hariciye umum: kâtibinin riyaseti altında komis- rada vatman Faikin idaresindeki 30 | yonlar toplanmış, İspanya hükü - numaralı tramvay arabası manevra | yapmaktaydı. İstefo tramvayın al- tmda kalmış, ezilerek ölmüştür. ZAYİ: — Göztepe ilkokulun. dan 933 de aldığım şahadetnameyi kaybettim, Yenisini alacağımlan eskisinin hükmü yoktu.r 346 Kemaleddin CK. 4. 76) Aİ Lİ İRİ İİ İİİ NLİNEİ Pazarlıksız satış cezaları Kuyruklu yıldız meti nezdinde teşebbüsler yapıl. mış, bir kaç Mefa da İktisat Ve kâleti ve Merke.z Bankas: tarafı” dan pârânım derhal verilmesine karar verilmişti. Fakat her defasında bir mâni işe fazlasiyle kifayet edecek bloke parası bulunmasına rağmen genc alınamamıştır. Nihayet Cumhuriyet Merkez Bankâsı, birer teminat mektubu mukabilinde ihracat tacirlerine İs. " k . rma aran Et narhı kalkıyor ELEDİYE İktisat müdürlüğü, bazı mahzurlarını nazarı dikkate alarak rhrmı kaldırmağa karar vermiş, Karar belediye daimi ocncilmenine sevkedilmiş, Tasdik edildikten sonra ağle. bi ihtimali önümüzdeki hafta tatbikma ge gilecekmiş. Ne diyelim, artık hâlik kasab kulları. na İnsaf narhı müyesser etsin. Amin! B AZI esnafın, pazarlıksız satış kanu- nuna muhalif harekette bulunduk” lari anlaşılmak! haklarında zabıt varaka, ları tutularak yirmişer lira para cozasına mahküm edildikleri yayılıyor, Şöyle şaka, dan: — Bu ceza çoktur, şunları tenzil edi- niz! Desek acaba bizim de hakkımızda ce- ze pararlığından dolayı zabıt varakası tu. | © bulur mu dersiniz? SLO rasathanesi müneccimi Hassel Zatülkürsi (o denilen o seyyarenin cümleli kevkebiyesi dahilinde büyük ve parlak bir kuyruklu yıldız keşfetmiştir. Bu kuyruklu yıldizın omahrekini ya- kmda anlıyacağız, Mahaza arza silrünerek geçecekmiş, Sakın müncecimbaşı yanlışlıkla Ame, rikaya bakıp da radyo başında dünya mil, letlerine bir birlik teklif eden mesajmı irad ederken Ruzvelti görmüş olmasın? Mim, il ii Bulduğn akti de bulur. Nurullah ATAÇ e e a i nn ii Mayıs Bahar Bayramı M2 Köğüslerinini Türk e Sİ? Cemiyeti rozetiyle h isleyiniz.. ——— 34 panya blokajmdan paralarını te- diyeye karar vermiş ve veren ihracatçılar paralarını alma. © ğa başlamışlardır. .i İspanyaya geniş ihracat yapıp ihracatçılardan bir kısmı bu vas? yet karşısında haliacze dü: ve piyasadan çekilmek mec yetinde kalarak fena girmişlerdi. “ ler : ihracatçılar, Cumhuriyet Merkez bankasında İspanyanın bu paralarını bugüne kadar alamıyan vaziyetlere d