12 Nisan 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

ASKSAM POSTASI ahibi ve Neşriyat Müdürü Hasan Rasi '—“""' ei dakf 'Müm î'lıı işleri telelonu : 23872 ! dare » 24370 Kiçim : y 20335 l gö“...;..'..... - ; E SARTLARI | (1 Aylık - 5.00 £ L— e! —-—-—.--—-Bıı %Wa - Bahar H EPİMİZ, her yilın kiş . günle- rinde, Tevlik Fikret gibi: dar olsun bahar olsun da gnlüm- ı[ İtaz def'i melâl etsin...,, deriz, Bü- Yyvanlara, bütün — nebatlara ı. | ile Dilik» F“kut bü, zamanımıza göre değil. bi ni:'ab’l. serbestçe teneflüs edilecek l"_al"ış toprak bırakmamak üzere ine almak sevdasına — düşen bir '"nıiusanlar bize bahardan kork- 8 YI öğreltiler. Artık günler uzama- hi;i'ülsârlar tatlılaşmağa başlayınca T de içimizi bir endişe sarıyor: b *ba gene hangi milletin Mmezarı ı"kııın or?,, Bahar Üyi “Yaya yalnız çiçek, yemiş değil, binlerce, milyonlarca ölü geliri- * Şairler, ressamlar İtalyan baha- Ğ in güzelliğini söyliye söyliye biti- me:ler halbuki o toprakta ilk çi- Feğin açılması arlık insanlık için bir ket habercisi öluyor. “İçekler açmasın, kuşlar öltmesin, ülun dünya ebedi bir kış içinde ya- * Bahar gelmesin, orlalık ısın- " ln ki harp ilâhiı Mars, uykusun- Yd uyanmasın, Yılanların dışarı uğ- i'nîl:ıımla bir zarar yok, — “Mars-ı :madıdeye Rabbim güneş göster- Sin. ıiıllıı.m'um ki şaka etmek, — soğuk Il-'lhl'ır uydurmak sırası değil, Dün- İtin heinen her taralından top, luek tayyare gürültüleri ile karışık ŞAN inillileri geliyor. Hem de yıl- (p anberi biran durmamak şartile... t elden ne gelir? Kuduran kuyv- (| ' bahar kokularını — boğucu gaz ; _“ukırı örlerek ilerleyip durüyor. sadan Avrupanın garbına, öra- VAvrupanın şarkına geçiyor. Dün İ dını alkışlıyanları bugün yultuüve- şör, Ne düşman — dinliyor, ne de »4 Bütün insanları kendine düş- B biliyor ve — menfaatinden, her- b biraz daha büyümek hırsından | (a dost tanımıyor.., | t nfaat hiç şüphesiz bir hak de- am.ı nihayet bir — mazereltlir, için, kuvvetlinin zayıfı ezme- ı%:lluelamamakla beraber ona bir k—' verebiliriz. Ya küvveti sadece weuir diye — alkışlıyanlara, bir % n mahvolmasını gülerek, alay k karşılıyanlara ne demeli? On Öi bir menfaali yok (yahut biz öy- ünetmek istiyoruz); onlar niçin | Miyor? havan dövücünün hınk liğini ediyor?... Bir hastalık ol- '*l'ek; şu sadisme dedikleri şey. ıı.. eziyet edenler kendileri değil » İstırabın seyrinden haz duyüyor ı Yamık Kemal: “Köpektir zevk *İI)* sayyad-ı bi-insafa hizmellen,, Ağır söz!... Fakat onların hali îhîmda akla gelmemesi kabil de- eklenmesi kadar tabil ne ola- | LA l'ı.l ek islemiyorum; fakat acıyo- ı':lerıı'ıdc: hertürlü — merhame- san oğlunun elemlerine İşli- kibılışşı'.'lmuı söndüğünü, kuvve- lııkt:mı üstün olmasını — isyansız Edccek kadar gönüllerinde in- "'ı İnsan eden hislerin, fikirlerin Iuv_:%i! olduğunu gördükçe acıma- “dc değil.. Nurullah ATAÇ ııı 'îs çimento fabrikası BIB'n“l'baı:ılu:ı:ı Sivas civarında kur İtik, * olduğu büyük çimento fab- di €Ün makineleri gelmek Üzere- ) ek ay memleketimize ge - duyp, *lan bu makineler Samsun yo Sivasa nakledilecektir. “"servatuvar konseri B hlu'&n perşembe günü akşamı Onsemtuvar büyük orkes. Alıl ansız tiyatrosunda Seyfed. 'ın idaresinde bir konser lı *ktir, Programda Vagner, Mo- Gmıuı konsertosu vardır. Bu Solist olarak konservatu - Üzr ı!“'nimlerinden İskender Ar- | &n k edecektir. N h“n Zamandanberi — hazırlanan z Yeti Tin diğerleri gibi muvaf.. Olacağı ümid edilmekte « Betiren ışık, ilik günlerin Üümit . ayları artık | mmemlılcrme o kadar ağır bir söz | Zehirli Z olarak göstermek icab eder. zımgelir, tadır. Binaenaleyh lü tedbiri önceden Bir korunma vazifesidir. sundan — bilitibar, - evinde tiyarma kadar her cephe ittihaz ler, le olur. gaz kursları EHİRLİ gaz kurslarmın mayısın birinde tatil olunacağını günün meselesinde gördük, Hava tehlikelerinden korunma için yeni meriyete giren ni, zamname ile bazı mükellefiyetler tahammül etmiş — bulunacağız. Fakat bunlardan önce, zehirli gazlere karşı mütevazı da olsa bir bilgi ile mücehhez olmamız lâzımdır, aliyet çok müsbet neticeler vermiş ve vatandaşları gaz hücum- larına kar$şı müdafaa yolunda kısmen hazırlamış bulunuyor. A, ma, Günün Meselesi muharririnin de söylediği gibi bu da kifayet | etmez, Bir evin bütün halkına kurs göstermek dâzımdır. Görme- si mümkün olmadığı takdirde, neşriyat ve broşürler yoluyla ona zehirli gazler karşısmda almacak tedbrileri hiç olmazsa, nazari Bir de mayıs birde kapanan kursların bilâkis bütün yaz müddetince de sayfiye yerlerinde ve yine şehirlerde daha vâsi ve daha şâmil bir şekilde faaliyette bulunması ve zehirli gaz müda, Taalarmıma karşı halkın hemen tamamile edilmesi İcab eder kananatindeyiz, Kurslar zaten topu topu altı konferanstan ibarettir. gazeteler yoluyla, bazı Anadolu gazetelerinde olduğu gibi, bütün halka teşmil etmek doğru olur. lerde, halkevlerinde bütün halkı da dikkat nazarma alarak tec- rübi gaz müdafaaları ve hücumları gnsterîlmek anlatılmak lâ, Artık bu devrin harbleri daha fazla cephe gerilerinde olmak- gerisinde kalacaklarm her tür- etmöleri bir vatan Binaenaleyh kalmağa vatandaş, vaziyetinin iİçabatma kendisini hazırlamalıdır. Bu itibarla zehirli gaz kurslarını arttırmak, yazın da devamını temin etmek, tecrü- bi mahiyette öğretilmesi için tedbirler almak, daha fazla halka hitab edebilmek için yollar bulmak lâzımdır. Gazeteler, sinemalar, halkeyleri, mektebler bu vadideki fa- aliyetimizin çok kısa bir zaman zarfında matlub hedefine vara, bilmesini temin için kâfi bir elbirliği yapabilirler, Gaz mütchassıslarımız epeycedir ve nihayet istenildiği kadar da bulunabilecek ve yetiştirilebilecek haldedir. Mekteplerd, halk evlerinde konferanslar şeklinde derslerini tekrar ettikleri gibi, pek âlâ halkm anlıyacağı bir dille de bunları yazıp neşredebilir- Bu İşe lâzımgelen ehemmiyeti vermemiş değiliz, fakat daha çok ehemmiyet verilmesini İstemek de aykırı görülmez, Biz, çok kısa zaman zarfında neticeye varılmasını istiyoruz, bu da daha fazla ehemmiyet vermekle ve daha başka çalışma yolları çizmek. Not Filhakika bu vadideki fa- hazırlanmasımın temin Bunu Ayrıca sinemalarda, mektep- borcudur. ilkmekteb yavru. mahküm bulunan İt- cephe gerisinde bulunmak M. Dal. mazbafası bularak Gayrimübadillerin istihkaklarının | tasfiyesi hakkımdaki yeni kanun hükümlerine göre teşekkül etmiş olan gayrimübadil işleri tasfiye bü. rosunun, mülga gayrimübadiller ko misyonunca teşkil olunan dosyalar üzerinde yaptığı tetkikler şayani dikkat neticeler vermektedir. Tas . fiye bürosu, bu dosyalardan 23 ta- nesinin mazbatalar ile tesbit edil - miş olan istihkakların hakikate ve mevzuata tamamen muhalif oldu - ğunu görerek ibtal etmiştir. Bu mazbata sahibleri gayrimübadillik haklarımdan istifade fade etmişlerse kanuni hükümler dairesinde elde ettiklerini iadeye mecbur olacaklardır. Tasfiye bürosu ayrıca gayrimü - badiller komisyonunun verdiği is - Yarım asırdan fazla hekimlik yapanlar Türk hekimleri dostluk ve yar - dım cemiyeti, memleketimizde ya. rim asırdan fazla bir zamandanbe- ri doktorluk yapan birçok doktoru- muzun bulunduğunu gözönünde tu- tarak bu doktorları bir esetle ta . nıtmağı muvafık bulmustur. Bu e. serde bu doktorların fotoğraf ve hal tercümeleri bulunacaktır. * Kral - Karol - Dobricaya gitti Bükreq 11 (ALA.) — Kfal Karol, pazar “akşamı, Bükreşten ayrılarak 1| Dobricaya gitmisti- ! edemiyecek -| ler vö bu süretle bir haktan isti. | W0 *:: üA di & D dkldh -i Puz Mülga gayrimübadiller komisyonu Istihkakı olmıyanlara istihkak vermiş | Gayrimübadil işleri tasfiye bürosu bu şekilde bazı mazbataları iptal etti tikkak mazbatalarmdan dördünü de bkakiki istihkak miktarından daha fazlaya tesbit edilmiş olduğunu görerek bu istihkak mikdarlarmı hakiki mikdarlara irca ile tenkis et- | muştir. ÂAyrıca bir gayrimübadil ile eşine verilen istihkak — mazbatası tamamiyle aykırı görülerek tama . men iptal edilmiştir. Tasfiye bürosu bu İstihkak maz. bataları üzerinden yapılmış veya ya pılacak herhangi bir temliki müta- zammiın muamele ve tasarrufların hükümsüz olduğunu — alâkadarlara bilâirmiştir. HON AREI SW A NS Olüm Hicaz defterdarı merhum Hayri beyin büyük oğlu emekli Peşte kon solosu ve —eski başkonsoloslardan Rauf ve Fahreddin Hayri Köstemin ağabeyleri ve emekli maarif müdür- lerinden Alâeddin Saygılının kayın- biraderi Hasan Kemaleddin Kös- tem uzun zamandanberi mübtelâ ol- duğu hastalıktan — kurtulamıyarak dün gece vefat etmiştir. Bütün ha- yatında iyi kalpliliği ve arkadaşları- na, dostlarına karşı candan vefakâr liğiyle tanınmış ve çok sevilmiş o- lan merhumun cenazesi yarınki per şembe günü Beyoğlunda Hamalba- şında yeniyolda 79 numaralı ika- metgâhından kaldırılarak öğle na- mazı istiklâl caddesinde Ağacamiin- de eda edildikten sonra Feriköyün- de aile kabristanına — defnedilecek- tir. Mevlâ rahmet eyliye. HABER — Akşam Fostası imağa, çok — dikkatli Por Şoforler,tek elle direk- siyonu idare etmek vaziyetindeyiz diyorlar Sabah saat sekizden önce başlamak ve gece de tatil üzere glâksona müsaade etmek edilmesi doğru Şoförlerin dertleri bir türlü bitip tükenmedi. Mahaza sön günler zar- fında belediyeye yaptıkları şikâyet ve istedikleri şey, hakikaten dikkat- le tetkike değer — mahiyettedir. Bu mesele, bundan evvel, — gürültü ile mücadele sırasında tahaddüs etmiş ve ta o zamandanberi hergün biraz | daha şikâyetleri mucip olarak bugü- ne kadar intikal — etmiştir. Malüm olduğu üzere belediye, gürültü ile mücadele strasında — otomobillerin klakson çalmalarını — menetmiş ve yerlerine lâstikli borular — konma- sını tamim eylemişti. Bunun üzerine — otomobiller lâs- tikli borular koyarak — klaksonları kullanmaz oldular. İşte son günlerde şoförlerin bele- diyeye müracaat ederek tekrar kul- lanılmasına izin istedikeri bu klak- son işidir. Şoförlerden biri bu lüzüumu şöyle- ce tebarüz ettiriyor: “Biz klakson çalmayı yalnız gün- düzlere münhasır olmak üzere isti- yoruz. Gece çalmıyalım. — Şoförler direksiyon başında çok hassas ol- bülunmağa mecburdurlar. Hele son zamanlar- daki tamirat münasebetile — ancak bir otomobil geçecek kadar yer ka- labilen caddeler ve sokaklardan geç mek büyük dikkat, ihtimam, itina istiyor. Nihayet bir direksiyonu iki elle idare etmek lâzımdır. Tek el direksiyonun tam selâmetle idaresi- ne kâfi değildir . Ekseriya boru ve klakson çalın- mak icap eden yer tehlike görülen kalabalık vesair hallere maruz ma- hallerdir. Buralarda şoförün bir e- lini direksiyondan bırakıp — korna çalması, otomobilin idaresini güç- leştirmekte ve hattâ bazan bu yüz- den kazaya sebehiyet vermektedir. Halbuki klakson direksiyon üze- rindedir ve el ayırmadan çalmak mümkündür. Kaldı ki kornayı bir- kaç kere çalmak mukabilinde klak- sona bir defa basmak kâfi gelir. Ses kuvvetli olduğu için daha ziyade dikkati celbetmekte ve ihtar yerine geçebilmektedir. Bütün dünyada yapılan otomobil tiplerinde sön icatlardan biri olan klaksonun gürültü ile — mücadelesi maksadile memleketimizde metrük bir halde bıirakılması pek garip ol- müuyor mu? Nihayet * boruların ve kornaların muhtelif, ince, kalın, cırtlak, boğuk gibi — karmakarışık tonlardaki sesinden bir klaksonun sesi mi daha ağırdır? Bu kadar gürültü olan — şehirde bir klakson mu en ağır ses — olarak telâkki olunuyor? — Velevki böyle dahi olsa, gündüzleri çalmak müsa- adesini istiyoruz. Gece çalmayız di- yoruz, Fakat bununla da direksiyo- na tamamen sahip olmak imkânla- rımt istemiş oluyoruz. Bir şoförün sık sık ve belki mü- temadiyen, direksiyonu bir — eliyle idareye çalışıp diğer eliyle korna ça! masından doğacak mahzurlar.. Gü rültü ile mücadeleden ziyade müc>- deleyi mucip olmak gerektir. Soön zamanlarda kazaların artışın da kendi hesabıma ben bunu bir â- mil — ve sebeb olarak görüyorum. Hem eğer korna ve ya boru daha ameli olsaydı ve yani bir müddet şehir için daha lüzumlu ve faydalı görülseydi, fabrikalar klakson yap- ya kütüphaneleri için bir kazançtır, ve yerinde bir t mazlar ve böyle borular veya kor- 'nalar takarlardı. Klaksonların sesleri kısa, kuvvet- li, fakat aslâ acı değildir, Bu iti- barla kulakları tırmalamaz. Mahaza velevki kulakları tırma- lasa da nihayet şehirde hayat em- niyetinin temini için böyle olmak zarüreti vardır. Bizim şehrimiz virajları çok ve düz yolları az, girilt yolları fazla bir yerdir. Sokak sokak içinden ge- çer, arabası, otomobili, — tramvayı, halkı ve her şeyi ayni yerlerden ge- çer. Dardırlar. Buna nazaran na- kil vasıtalarının çok dikkatli olma: sı icap eder, Pekişama,biz araba- ların direksiyonunu tek elle idare et- tikten sonra matlüp olan bu itinayi nasıl gösterebiliriz? İstanbul vali ve belediye reisi Dr. Lütfi Kırdara mü racaat ettik ve vaziyeti — anlattık. Bize tetkik edeceğini söyledi. Sanış rız ki ısrar edilmiyecektir. Gürültü ile mücadele meyzuu- edbir. görülüyor bahs, biz sabah saat sekizden evvel zaten iş almıyoruz, fevkalâde haller de de bu saatte klakson — çalmaya- biliriz. Geceleri de sokaklar sakin ve rahat olduğu için buna lüzum görüyoruz. Bu takdirde gürültü ile mücadele hedefinde yeri — olmasa gerektir -. Ümit ederiz ki kazaların — çoğal- masına sebebiyet veren bu hal izale edilir.,, Haber: Şoförlerin bu dertlerinde haklı olduklarına bizim de kanaati- miz vardır. Kazaların, korna veya boru gibi şeylerin matlüp derecede ses vermemelerinden ve bunu çalar ken -goförlerin direksiyonu idarede müşkülâta uğramalarından vukua geldiğinde şüphe yoktur . Bu takdirde geceye şamil — olma- mak ve sabahleyin sekizden — önce başlamamak üzere klaksona müsa- ade edilmesinde hiçbir. mahzur ol- madığı gibi, belki de yukarıda söy- lenildiği gıbi fayda mevcuttur. kültürüne yeni Büyük fedakârlıklarla ha Büyük HABER 'in memleket bir hizmeti zırlattığı TÜRKCE - FRANSIZCA İNGİLİZCE - ALMANCA DİLLERİ ÜZERİNE Resimle Lügat li Mayıs 1939 tarihinden itiba. ren her gün forma forma Haber'le birlikte verilmeye başlıyor. © Resimle Büyük — Lügat, yalnız Türk kütüphaneleri için değil, dün- Dil bilen, yeni dil öğrenmek isti- yen herkesi, her seviyedeki talebe, meslek sahibleri, teknik mütercim. . bi ler, askerler, seyyahlar bu büyük esere başvurmadan yapamazlar, © Eserde en küçük bir tertib hata. sı brrakılmamasıma azami dere. cede dikkat için lâzımgelen tedbir- ler almmıştır. © İstiyenlere parasız rbroşür gönderilir. ğ SLAdzlk. »