SI MART — 7938 EVİ: itanbal Bekara cadi © | anar ZA graf ren: İşime MAREA işleri telelonu: o 23872 3 24370 ? 20835 sir , ri ü “a ın güzelliği İYKAKLARA yer yer konulan Mkrük levhaları herhalde ut görmüş olacak ki giimdi | . resimleri çıkı, Trarıvay birer birer asılıyor; da- le yok ama yavaş yavaş » Muhtelif dükkünlara; kah» de giriyor; bilmem Içkan- | #ökuldu mu? Oralara da lamamdır; yemeğimizi yer- bir başınızı kaldırıyorsu- iza tükürmenin türlü ma in anlatan Jerha © çıkıyor. Teslim var; kota (o Köbekli, bir adam Adeta yağmuru an- Gö Risilatlı bir tükrük | savuru- Mördünüz mü iştahınız bir açılır... Betin sıhati namına... İyi Yebre sıhhat kadar güzellik dr, Sokakta kendi halinde mdaşı, sıhhati namına da tükrük resimleri ile iğren- Mu mudur?.. Bu yaya gel bile sokağa tükürdüğü- “amıyorum;, iükürenlere de onlara ağır cezalar ve- turaftarım... O ne pis man- Pukat insaf edilsin, onun (8 kendisi kadar giykindir, Bu asl tükürenler değil, tü- kötü görenler, | tükrükten ceralandrılmış oluyor. nda boğazlarını temizle- yi ekinmiyen aziz vatandaşla- Yandan, onları ıslaha çalı” d ir bir yandan. o Doğrusu ; & ÂR #okaklarında dolaşmak gün- di hi şmüşkülleşiyor. Vtanbulu güzelleşlirmek is MÖ Mrhançi etki bir binayı yık- & Mince bütün medeniyet el- “$ gibi gürülüyü koparan İk, Tar; onlar bu tükcük resim İN ses çıkamıyorlar? Köy” io ünün bu gibi mide bulan- İ ile ancak menfi bir ali” resimlerle donatılması, sirkinleştirmiyor mu? Bu- A Miraz etmiyorlar? miri sokak © ortasına a huyundan kurtarmak, on- menin gerçek veya mer“ elerini o anlatmak İstiyo- hemi de çok iyi... Fakat Mi le, o konferanslarla da kabildir, 1 Hattâ küçük bir ii rip evlere dağıtmak da ğı ns verilen saatlerde her Miş oların kapatıldığını biliyo- > ancak o saatlerde kafala- KA edebildiği için o radyo Kİ ında konferans bulundur ii ce bunu en büyük müj i diye karşılıyoruz. Bu- tükrük konferanslarının AN Yerilmesini tavsiye edecek 4 'akat spikerler günün baber tn ara yerde bu gibi na- de bulunabilirler, eler de bulunabilir. Matt ' iç daşları tükrük mücadele- Ki, * etmek, tükürenleri büyük i Mezasina çarpıp iyice canla” DK, çk da kabildir. Hepsi, hep ip Ast sokaklarda o slelienip İk Sinlerinin hiçbir Türümu e” Mem insanın O midesini 308. bem de şehiri çirkinleğ, güne karşı (yakışıksız başka, a ş Rh âe5 e e LA VE. e a, ç > a 4 R e ğe) b zi . a a ak nn Rİ ie ge ep öm ği EN e rim ; in sıhhati namına... Çok iz, #ihatimizi düşünenler şeb ) ini düşünmeği de unut İĞ; Hem bu gidişle şehirde bir | Öğürlü hastalığı çıkacak 3 | “a da imkânsızdır diyeme- V 4 Nurullah ATAÇ ri 27 fi ariciye Vekilimiz IN Hatay delege- «9 kabul etti e İL (Hususi) — Dün R. Fransanın Hatay - a st. Albay Colet öğle. kay ye Vekilimiz ta - edilmiştir. i HABER »- Akşam Postası Mar Maarif şurası ve neşriyat kongresi AARİF Vekâleti bir maarif şürası, ve bir de neşri- yat kongresi hazırlıyor. Şüra, bilfiil tedris ve kültür işlerinin, esmiyetimizin bugünkü tekâmül ve inkılâplarına muvazatını temin gibi büyük bir organizasyon gayesini istihdaf etmektedir. Kongre, neşriyat işlerinin ( prensipleştirilmesi ve sis. temleştirilmesi gibi yurdun çok muhtaç olduğu bir hedefe bağlanıyor.. Şüranın ve köngrenin ruznamelerine alınan meseleler, kültür varlığımızın en ince teferrüatına kadar şümul alan değerde ve ehemmiyettedir. Türkiye iş tarihinde nice kongreler, şüralar, içtima- lar. müzakereler, birlikler, topluntılar ve hattâ tetkikler ve hattâ raporlar biliriz ki noksanları, ihtiyaçları birer de- fa daha yadetmekten ileri geçmiş değildirler. Müspet bir netice vermemişlerdir. Bunu söylemekle, Maarif Vekâletinin bu teşebbüsle- rinden de bedbin olduğumuzu söylemek istemiyoruz. Bil&. kis, gerek şüranın ve gerekse köngrenin, Türkiye iş teri- hindeki fena misallere ve tekerrürlere banzemiyeceğine ve müspet netice vereceğine şimdiden İnanıyoruz. Ve işte bu inanışimızın sebebleri üzerinde durmak istiyoruz. Milli Şef İsmet İnönü İstanbulu ziyaretlerinde halk mümessiilerinden birile görüşürken: "Bu hususta bulunabilecek tedbiri siz verebilirsiniz.,, Demişti, Ve halk mümessillerile görüşmelerinin yüksek manası muvacehesinde müteheyyiçtik: ğ Raisicumhur, hükümetle halk arasında yapılanların tatbik noktasından tam muvazeno ve ahengini ölçülemek gibi bir lüzumu tebarüz ettirmiş bulunuyordu. Kuvvetini halktan alan tam demokrat ve ideal bir devletin yaptıkla- rı ve yapacakları ile halkının temsil ve temessül kabiliyet ve randmânını ayarlaması, devlet ve hükümetin mesai plâ- nını daha müspet, daha kat'i, daha verimli bir kudretle te. barüz ettirir. Bu prensip ve sistemin, seçimde de lerle istişare şeklinde tezahürünü gördüğümüz gün tekrar inandık ki bir uzviyet gibi bi olan Türkiyenin kafası, bu vücudun Üzerindeki en küçük bir sivilcenin bila ıstıra- bını yenmeğe hazırlanmış taze ve müspet bir enerjidir. Reisicumhurumuz, halk arasında fiilen bir anket yapmış bulundular. Ve işte bugüne kadar kongrelerin, içtimaların, şürala- rın, müzakerelerin, heyetlerin müspet bir neticeye varama. maları kendi hududları içinde: kalıp bütün memleketi ihti- va,,eden ve bütün Türk varlığına şamil olan böyle bir pren- sipe yanaşmamalarından döğün'neticedir, Kültür ve tedris işlerinde, bütün Türk yurdunun en ince teferrüatına varıncaya kadar tedahül edebilecek mu- vaffak bir organizasyon veya bir inkılâb veya bir tekâmül veya bir yenilik mavzubahs olurken bu vakıâ ile uzak ya. kın ilgili memurların, muellimlerin, müdürlerin fikirlerin- den müstağni kalmağa imkân tasavvur olunabilir mi? Ve yine bir neşriyat organizasyonu düşünülürken, alâ- kadar dairelerin neşriyat işleri mümessillerinin, matbaacı» ların, müelliflerin, tâbilerin, o gazetecilerin, muharrirlerin, ediblerin, muallimlerin ve nihayet bütün mlâkadarlarının fikirlerinden istifade edilmeksizin müspet bir netice alma. ğa yine imkân düşünülebilir mi? Bu varlıklar temsil olunmadıkça "bu hususta buluna» bilecek tedhir,, elde olunabilir mi? Şüpha yok ki Maarif Vekâleti, bu prensipin müspet realitesine Reisicumhurumuzun hareketile inanmış bulunu- yor. Ve biz de ayni inançla, kongre ve şüranın müspet va- rışlara, müspet neticelere ulaşacağına emniyet duyuyoruz. Gerek Şüra, gerek kongre, bu işlerin yakın ve uzak alâkalılarının topluluğundan temsili bir mahiyette hazır. lanış olduğuna göre nevema birer referandum, ve daha tam tabiriyle birer ankettir. Ve elbetta ki, Maarif Vekâleti, şü- tadan alacağı neticeye göre çizdiği mesai yolunda yüzde yüz bir isabet üzerinde olacaktır. Ve yine şüphe edilebilir mi ki neşriyat kongresinden alacağı neticeye müsteniş sis- tem ve prensiplerle bütün Türkiyeyi hududu ve şumulüne alan bir realite yoluna girmiş bulunmuyacaktır. Türkiye devleti, seçimde ikinci müntehiblerle görüş- lerini karşılaştırmaktan nasıl Türk camiasının tam bir hu. lâsası demek olan Büyük Millet Meclisini kurabilmişse, kültür yolunda da bu tarzdaki hareket, tam bir millet ihti- yaç, inkılâb ve tekâmülü esaslarına göre hazırlanmış bir kültür plânına sahib olmağı temin edecektir. Dal. ikinci müntehib- Siyasette ders DEN Avustralyaya hitab eden Va radyo ile neşredilen bir teb- liğinde şöyle diyor: "Son aylardaki vâkayi herkes ders olmuştur... Doğru, Almanya herkese verdi tal- kını, kendi yuttu salkımız K ... Bir vecize ocuk Esirgeme ( Kurumunun vecizelerindeni ““ sena as0measssmas0nsassesesereresusesenanesenmesssussnsnsme san masssanssankassssn sma sassesasesasasasanssanessssasananesssansensane masa s00ns00 000 s00000000 0020048000 s0090000nn0000ame00a)eeRasaMEAEAMEMEROLUEDAB0EDASA0ADERoEvonv0n 00090 v0000n000samana09 0900000000000 100000009005mm00DEmDA00ROAEEEA0AEEEUAAAAEDERAAD RANDOM "Abdal, ebleh, alil çocuk sahibi ol. mak istemiyorsan içki içmel,, Demek çocuğu yoksa ve evli değil- * se ve çocuğu yetişmişse ver yansın! Yeşilayın kulakları çınlasın! ; Almanyanın bir isteği ERLİN Prag hükümetinden Danzigin iadesini istiyor, ... İ Eminönü meydanının açılması münasebetile bu havalideki dük. kân sahibleri fena vaziyete düş-| tüler. Bu hususta dünkü neşri- yatımız üzerine bü havalide sa- atgilik eden bir kariimiz bize mü. | racaat ederek dedi ki: "Uzun müddettenberidir Emi- nönü tarafında iş yaparız. Dük-| kânimız vardır ve senelerdenbe- ridir burada müessesiz. Fakat konturatımız bitmeğe yakınlaştı. Şimdi mal sahibi başımıza dikil. | di. Kirayı arttırmamızı İstiyor. Hem ne nispette tasavvur ede - mezsiniz. Zaten evvelce, istimlâ- ke başlanıldığı sırada biten kon- turatımızi yenilerken bir zam yapmıştık, bu defa yeniden Zam istiyor. Buna da sebeb, bu dükkânlara talib çok olmasıdır. Gerek istimlâk suretile bulun. dukları dükkânları yıkılan ve bu suretle açıkta kalanlar ve gerek- se Sultanhamamı ve Bahçekapı yangınları münasebetile dükkân siz kalanlar, mal sahiblerine mli- racaut ederek fazla fiat vermek- tedirler, n Bunlar da, bu fırsatı kaçır. mak istemiyorlar ve bizim sırtı - | mıza biniyorlar, | oZaten Eminönünden Sirkeciye İ kadar cadde üzerinde sıralanan dükkânlar ve yazıhaneler epeyce rağbet gördüğü için diğer semt lere nazaran pahalıdır. Halbuki şimdi büsbütün pahaklaştı, Si - zin yazdığınız gibi, bir dükkânın kirası 200 liraya kadar, hattâ üç yüz liraya kadar çıkarıldı. Sonra burada bir nokta daha var, Mal sahibleri ayrıca kontu. ratı feshedip de dükkânı başka - sina. devre imkân bulurlarsa ha- va parası da alacaklardır. Teklif leri bu kadar aykırıdır. Eskiden bu hava parasma poş- temallık derlerdi ve yalnız çarşı. daki dükkânlara (omünhasırdı. Şimdi çarşıda dükkânlar bom - boştur, bu âdet Eminönü meyda- nında ve havalisindeki dükkân - larda yeniden türedi. Komşularımızdan bazılarının konturatları o bitmiştir. Bütün gayretlerine rağmen mal sahib. leri yeniden konturat yapmı - yorlar ve içinde senelerce çâlış- muş olmasına rağmen yine hava param istiyorlar, Bu vâziyette'ne yapacağımızı Şaşırmış bir haldeyiz. Senelerden beri tesis ettiğimiz, firmamızı ve ismimizi tanıdığımız bir yer ol. masa bir dakika durmayız. Fa - kat dükkün bozmak, ev bârk bozmak kadar kötü bir şeydir Ye niden tesis etmek, tamtmak çok Bu işleri belediyenin tanzim etmesi Jâzımgelmez mi? Alâkadarlara müracaat ede. rek vaziyeti bildirdik, Ticaret o- das da tahkikat yaptı, Filbakika kiraların arttığını tesbit etti, Siz de yazdınız ve yazıyorsunuz. Vaziyet böylece gün gibi mey. danda olduğu halde ne diye mal sahiblerine bu fırsat verilmekte- dir? Burada yapılacak şey şudur: Bir dilkkânın kirası neise © kira, içinde bulunanın kalması arzusuna göre ibka olunmalıdır. Eğer mal sahibi konturat yap . maktan istinkâf ederse bu tak »- dirde biz paramızı belediyeye ve, relim, mal sahibi İster alsın, İs ter almasın. Belediye ile hallet- sin. Ellerimizde konturatlar var, Dükkânin kirası malüm. Haydi bir mikdar da zam edelim ama, bir dükkânın iki üç ve hattâ! dört beş misli zamla ayni müs.| tecirs konturat edilmesi tamami İle bir ihtikârdır. Bunu önliye- bilmek için belediyenin kontu « ratlarımızi tetkik ederek © fiat- lara göre yeniden konturat yap. mağa mecbur etmesi lâzımdır. Hattâ içimizde dükkânını bi - irakmak mecburiyetinde kalanlar olabilir. Nakil veya bir başka iş tutmak suretile dükkânı boğa « lanların yerine ogeleceklerin de bu kadar fahiş kira altına girme- si doğru değildir. Hele peştemal. lık denilen hava parası da ne 0- Tuyor? Şehrin imarı gibi bir hâdise- den dükkân sahiblerinin zarar görmesi doğru olur mu? U Mal sahipleri, istimlâki, ihti- kâra bir fırsat mı yaptılar? Bir saatçı, bitmek üzere olan konturatosunun mal sahibi tarafından temdit edilmediğini ve büyük bir zamla hava parası istendiği söyliyor Yazıhaneler de ayni şekilde pd pahalılandı. Mal sahibleri dört gözle konturatları fesh için bir İ sebebin tekevvün etmesini bekli- yorlar. Kira meselesi de belediyeye ta- allik eder bir iştir kanaatinde « yiz. Şu vaziyeti halletmek için alâ. kadarların dikkat nazarım cel » betmenizi rica ederim.,, Not: Dün ikinci sayfamızda vaziyda ti bir haber halinde yazmıştık, i Bugün bizzat bu hâdiseye maruz kalanın daha mühim bir poktaya temasını görerek onu da yazıyos ruz. Bittabi dükkân kiraları böyle. ce artınca mal sahibleri bu fırsa- tı gözliyeceklerdir. Ama, beledis yenin tamamile ihtikâr olan vd esnafın, dükkân sah'blerinin za. rarına bulunan böyle bir işe mü- samaha edemiyeceği aşikârdır. Kariimizin dediği gibi, yenl konturatta zam İstiyen mal sas hiblerini, eski konturattaki kira üzerinden veya bir nispet dahi . linde küçük bir zamla konturatı tecdide mecbur etmelidir, İşin mahiyeti ihtikâr olduğuna göre böyle bir müdahale caiz ©- lur, C Alman propa- .ğanda nazırı Orta Avrupa ve Balkan * © turnesine çıktı Atina, 31 (A.A.) — Göbels, dün saat 16 da tayyare ile buraya gelmiş ve yete inmiştir. Kendisini Atina valisi Cotzies ile Alman el, çisi karşılamıştır, Göbels, yarın Radosa gidecek- tir, Salâhiyettar mahalli, mümailey- hin bu seyahatinin husus! mahiyet» | gerek şehre doğru gitmişlerdir. g ir. te olduğunu beyan etmektedir. Peştede Budapeşte, 30 (A.A.) — Al. manya propaganda nazırı (doktor Göbels, dün sabah Kral Naibi A- miral Horti tarafından kabul edil. miştir. Doktor Göbel, başvekil Paul Teleki ve maarif ve mezahip nazırı Köman ile de görüşmüştür. Öğle üzeri Almanya elçisi, doktor Gö- bele şerefine bir ziyafet vermiştir. Belgratda Belgrad, 30 (A.A.) — Tayyare ile Budapeşteden Atinaya gitmek. te olan doktor Göbels, yarım Saat için burada yere inmiş ve tayyare meydanında Yugoslav hava kuv- vetleri şefi general Yankoviç, hâ- riciye protokol şefi Marinkoviç ve Almanyanm Belgrad elçisi tara» fından selâmlanmıştır. FREİ TN AAA ALİ İYİ Rasgele Almanya Pragdan koca Danzigi is- tiye dursun, ama, biz fikimizden mi- nimini bir dikkat isteriz: Prag a tilar.... < ti i hükümeti, Danzigi ne zaman aldı ki geri versin? .. Orduların tetkikalı UMHURİYET yazıyor: "Franko kuvvetleri, Valansiya ya girdikten sonra birçok tetkikat yap. Biz de bir şey zannettik yahu, Me- ger orduların maksadı ilmi tetkikatmış! “Mim. İspanyada vaziyet Franko idaresi tevkifata başladı Paris, 31 — İspanyada Fran- konun eline düşmiyen şehir kal, mamıştır. Madrid de teslim ed miştir. Albay Kasado ile müdafaa ko- mitesi âzâsı şehri daba evvel den terketmişlerdir. Camhkuri . yetçi askerler üstüne beyaz bay raklar çektikleri siperlerini terke Frankocuların Madrjd askeri ç valisi gerek hükümet merkezin- de, gerek Madrid vilâyetinde örs fi idare ilân etmiştir. İ Velansiyadan bildirildiğine gö re şehre giren Franko Jet'elari sabık milli müdafaa komitesinin bazi âzâsını tevkif etmiştir. Romanya Başvekili Bükreş elçimizle mülâkatta bulundu Bükreş, 30 (A. A.) — Bugün başvekil Kalinesko Türkiye elçis sini kabul etmiştir. Bükreş üniversitesinde son de enstitüsü hakkında konuşuldu - ğu zannolunuyar. Alınan haberlere göre maarif nazırı enstitünün programını ha- zırlamakla meşguldür. Ingilterede bombalı bir suikast daha Kiverpol, 31 (A.A) — Liverpol da patlayan bir bombadan bitçok mağazaların camları kırılmıştır. Po lis, iki bomba daha bulmuştur. LYA ANI NİN Çocuk, yurdun direği, yuva - nın şenliğidir. Çocuğu sev! Kim setiz boynu bükük yavruları kurtarmak için yılda bir lira ver, Çocuk Esirgeme Kurumu - na üye ol! (Ç. E. KJ fa ihdas edilmiş olan Türkiyat -