16 Mart 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9

16 Mart 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

E ç16 MABT —1 — 1000 Cek gözlü pal € e im? İstırab çekiyor” Söylediği i sözlerin her biri kak bir hançer gibi saplanıyordu. bir serseriydim, Fakat bunun Sim kız tarafından yüzüme vu» $I gücüme gidiyordu. Fakat Ga vardı. Namuslu olmağa ka iş bul nısam bile ben gene im. Ne cüretle bir aile larernn gevşettim ve kızı birak yürüdüm. Ellerini doğru uzatmıştı. “Git, defol!, Sina mi? yoksa beni çağırmak ? anlıyamadım? Con Sevgilim gel! adı koridorda iken işittim Oba dönmeğe davrandım. Fa- kolumdan tutu. Dönüp bi İDirektörle oğlu orada | idiler, bakıyorlardı. Çabuk olunuz. ktörün sesi titriyordu. İlâve pm teşekkür ederim. Bize yar mek istiyordunuz. Lâkin gö- Ni apılacak bir şey yok, 2 ve bizi unutunuz. Böyle da- Tekrar geleceğim. Yemin ede- buraya döneceğim. Bana iti- iniz. toğuk bir tavırla sözümü kes” N | y Otomobil kullanmasını bilir diz; vet, Hem de fevkalâde iyi kul B, Otomobil o yarışlarına bile nize inanabilirim. €vvel size bir tavsi ! Sonra satınız veya Üeğlstiriniz. Elinizde fazla tut Üsmız, İbtiyatlı davranmanız en dışarı çıktık. Araba ora” en aşağı on beş bin lira değe- bu lüks bir spor otomobili... siyon başına geçtim: Allah rladık. İİ silindirli motörün kuvvetile h doğru uçar gibi uzaklaştım. 6 AR / altı saatte vardım. Yolda fikrim hep Franstaydı. Niçin "yapmıştı? Gelmekten niçin "a işti? Onu beraber gelmekten Mişlerdi. Yoksa serseri oldu Mu biliyordu.? Şu halde onu ” İsöyle bir baktı sonra paranm üstü- i kurmağı tahayyül etmiştim?" * Dr. Kutz bise alıp giydim. Münikün olduğu kadar otomobili bırakmamak istiyor dum. Otomobili araştırmış ve ara Dam cyakmı bulmuştur Hepsi kont 1. ierik dö Mozembar ismine arılmıştı. Demek böyle bir adam mevcuttu. Otelden aldığım biner #rarkın geçtiğini görerek sevindim. Bunlar- dan birisini alan mağaza veznedarı nü bilâtereddüt verdi, “Mersedes, .i boyatmak veya karo serisini değiştirmek aklıma gelmedi bile. Esasen bura vaktim de yoktu. Nakleden: F. K. Saat iki sularında Rivoli so da arabayı almağa git &tralına meraklıların birikmiş oldu- | ğunu gördüm. Arâlarında bir de por . Otomot ğı herkesin dikaktini çekiyordu. Polisin yanımdan geçerek direksi- yön başına kuruldum ve derhal ha“ reket ettim. Tem bu sırada kaldirim dan geçen bir kadın. durarak hay- retle bana baktı. Arabayı tanıdığı- na hükmederek zaza bastım. vemeğini yedikten sonra saat i Kutzun evine gittim. Kapıyı bir genç kız açtı. — M. Emanuel Kutzun evi bura” sı mı efendim? — Dektor Kutzun evi burasıdır. Fakat şimdi ziyaretçi kabul etmiyor. — Çok mühim ve acele bir İş için geldim. — Olabilir efendim. Fakat doktor zaten şimdi burada değil, — Ne zaman gelir? — Kati bir cevap veremem. Bel- ki bir saate kadar gelir. Belkide daha geç kalır. im zam — İçeri girip beklememe müsaade | eder misiniz? U — Beklemeğe vak hay. Fakat... Cant sıkılır gibi olmuştu. (Devamı var) iniz varsa hay x ai | 2 İ 21 | Darma iç sıkıcı bit yağmur durmadan yağıyordu.'Hava kas- vetli bulutlarla ört idi, Dubois bugün her günden neş'esiz, daha hüzünlü idi. O, bir loş kış gününde olduğu kadar hiç bir zaman yalnızlığın, kimse. sizliğin acısını böyle şiddetle his- #etmemişti . Çok sevdiği kocasını kaybedeli! bir kaç sene oluyordu. Bu büyük daha lılığını kızına vermiş, kızı hayat ta onün sek tesellisi haline gelmiş- İti. Fakat günün birinde onun bu tek tesellisi de elinden alınmıştı. Ma3am Dubois bundan beşay kadar evvel kızı Annette'i evlen. | dirmişti. Yeni eviller iki aydır bir Javrapa seyahatinde bulunuyorlar- dı. İ Annette, ona ber gittiği yerden sıksık mektup yazmağı ihmal et miyordu, Fakat işte tam tadanberi madam Dubois kizım- dan hiç bir haber alamamıştı, Zaten bugünkü asabiyetinin bu. günkü sebebi de bu değil miytli?. Muttarit bir ahenkle mütemadi. yen yağan yağmur onun asabın büsbütün geriyordu. Öğle yemeğini bitirip te kahve. sinj içtikten sonra fincanı hizmet. çiye verirken tenbih etmişti: — Eğer mektup gelirse hemen buraya getir. Sonra da ilâve etmişti: — Kendimi pek iyi etmiyo” rum. Biraz başım ağrıyor. Eğer bir misafir gelirse evde olmadığı. wx söylersin. vu” Madam Dübeis hizmetçisine bu emri verirken sedirine uzanıp din- lenmek istiyordu. Gayesi geçen tatlı günlerine âit eski hatıralarını karıştırırken kimte tarafından ra. hatasız edilmemekti. Madam Du- böi çok orijinal bir kolleksi yonu vardı, Hizmetçi kız odadan çekilir. çekilmez yerinden kalktı Odanın kapısını dikkatle kapadr .. Nevyork serisinde İngiliz pav yonunun kapısma ii aslan pak Ve sevgili ii ye re biz ke. traş Hardiman tarafından bitirilmek üzereyken görülüyor. 64 Ah bir yakalâsa idi?, Ne yapacaktı Bunu ker Yalnız Biyankayı KAHRAMAN HAYDUD i de bilmiyordu... düşündükçe sıhın önüne geldiği zaman, bu. rada beklemekte olza İskalı Zri- neyu temin etti, yani müsamerenin hitamındı Bi, İki saat ro Madam | « ir haf! ruhundan kopan bir arzu benliğini sarsıyordu. — Hele bir yakalayayım.. Ne yapacağımı sonra düşünürüm, Kararını verdi. Dişlerini sik. miş, gözlerini açmış Ve feneri mantosunun altına saklamış ko- Şuyor, mütemadiyen koşuyordu. Birden durdu. Oiuğu yerde çi- vilenmiş gibi kaldr.. Biyanka ö. nünde, yirmi adım uzaktaydı, Bambo hissettiği heyecanın şiddetinden bir müddet yerin- den kımıldayamadı. .Fakat genç kızın uzaklaşmakta olduğunu görür görmez bütün kuvvetini topladı. Arkasından atildı . Şeytani bir muvaffakıyet te. bessümü dudakların kıvırır. ken mırıldandı: : — Bu seler.. Bu benimdir. işlardr. Ne diye bunu ben | miyerek kızı orada bırakmış g'mdi zavallı Fransın bana da- hakkı vardı. ÜN kurtaracaktım. Kutz deri kimse bulacak ve onunla E mahut otele Odönecektim. Büber ver meği aklına bile ge n, Zabıta beni çok iyi tanır. * Onu işlerime (karıştırmağı m. Hem zabıta bu mesele- Be gibi bir yardımda buluna- * Sözlerime acaklar mıy- i diye hapsetmeleri ihtimali vvetli görünüyordu. Xete karar verseler bile bunu İlirecek bir sürü muameleler- ca yapacaklardı. Bu ise bir ide daha fazla sürecekti. İm ap adliye ve 2 kazının kaplumbağa ile sürat imiş vaziyette olduğunu ni sarki! sabaha karşı ikide - vasıl Arabayı Rivoli | sokağında bıraktıktan sonra o Piramid İa bir otele girdim. Bir bam İm ve saat on bire kadar w sefer artık iki AŞK VE ÖLÜM GONDOLU Gece yarısından biraz sorra, Rolan Kandiyano, Emperya s8- rayının etrafını dolaştı “ Adam- larının yerlerinde bulunduğuna , kanaat getirdi. Biyankayı: ka- çırmak için olan bu defaki te- şebbüsleri çök mükemmel tertip eğilmişti. Rolan sarayın kapı- İS doğru otelden çıkarak bir n kendime hususi otomo- “lerine mahsus bir takım el- yankanm kâçırtimış bulunacağı nı vaad etti , Iskala Brino başı ile teşekkür etti. İskala Brino hiç bir vakit bu anğaki kadar müteessir olmamış- it. Rolan saraya girdi. Büyük salonun içini seri bir nazarla tetkik etti. Emperyayı beyaz ipekten elbiseleri içinde, etrafa füsunlar saçan bir vaziyette gör. dü. Yanında da San? dı, Rolan her tarafı dolaştı. Bi, yankayı arıyordu, Cöremeyince endişe etmeğe başladı. Kendisi için verilen bu müsa- merede gen; kizin bulunmadığı» na kanaat getirdikten sonra Em. veryanın olduğu salona döndü. Fahişe oturduğu koltuktan kalk- muş, Sanârigo İle beraber salo. run nihayetinde, kanai Üzerine nazır açık bir pencerenin yanına gitmişti. Rolan evvelâ onü göremedi... Bir az araştırdıktan sonra bu- lunduğu yeri keşfetti, Kalın ipek perdelerle süslenmiş pencere- nin yanına kadar sokuldu. Ve ortada Emperya ile haydudu baş. Madam Dubios'nun kolleksiyonu ! Fransızcadan Çeviren: SUAT DERVİŞ je bir anahtarla dolabı açtı. dolap bir sürü eski bebekle değişik elbiseler gi' bir yığın bebek. niş İçle- rinden kısacık çocuk elbiseleri gi İ venler, uzun elbiseliler, hattâ bir tane de gelin elbiselisi vardı. Bu bebeklerin hepsinin de saçları si yaher. Bebekleri seyrederken madam |Bub nin solgun yanakları pem- âcıdân sonra bütün sevgi ve bağ. | beleşiyordu. Gözleri dolmuştu, Bu ! hizmetçiye, gelen misafire ) bebekler onda bin hatıranın can. lanmasına sebep oluyordu. Ma. ye bakıyor ve düşünüyordu. İşte bütün bir mazi! İstikbal acaba ona neler ha. zırlıyordu? İçinde korkuya — ben- yen garip bir heyecan vardı. Bir- İ den “dışarıda bir 2il sesi ipitikli Titre | çarpıyor kimdi? İ Sakın bu bir telgraf olmasın? Fe. na haber getiren bir telgraf ?. o evde Dışarıdan sesler geliyordu. i olmadığı söylemesini tenbih et. memiş miydi? Bu 'enbihe rağmen K dam Dubois bu bebekleri kendi e-( içeri giren ve böyle gürültü eden. öyle giydirmişti. Beneklerin üze. rindeki elbiseler kızmın elbisele- İrinin kumaşından ve tıp biçiminde yapılmıştı. Bu bı sanki Annette'in birer fotoğrafı idi. Bugün bu güzel kolleksiyonu biriktirmiş olduğu için kendini öy le mesud ediyordu ki... Bu kollek- ebekler metli şeyi idi. Bu bebeklerin içinde pikeden bir elbise giydirilmiş olanı vardı sinin modeli idi. Ondan sonra sı ra ile gelen bir çok bebekler kızı. zmn muhtelif yaşlarda, muhtelif fırsatlarda giydiği elbiselerin par- çalarından yapılmış ve eş elbise- ler giyiyorlardı . İşte Annette sekiz yaşında iken bir erik ağacından düşüp te başını yardığı gün şu elbiseyi giyiyor. du. İlk mektebe başladığı gün ga pembe çizgili elbiseyi giymişti İişte buda onun ilk uzun, ge: kızlık elbisesi idi.“ Sonta-da baba. siyle beraber ilk defa olarak balo- ya gittiği gece, giydiği şu fili tülden ince gece tuvaleti... Baba. sının ölümünden sonra giydiği ko- yu gümüşi elbisesi ve nihayet şu beyaz dantelden yapılmış gelinlik elbisesi. Madam Dubois gelin elbisesi gi- yen bebeği eline almıştı. Bu kol leksiyonun en son bebeği idi. Bu cs kızını ondan ayırmıştı, Kal. binde Eİ bir hüzün vardı. Dal- KAHRAMAN HAYDUD tirtüği elbise, kanapenin üzerin. de idi. Masanın üstünde ise miü- cevher çekmecesi duruyordu ... Emperyamt kalbi ümit ile çarptı; — Daha giyinmemiş, “demek vazgeçmiş, Müsamereye gelmi- yecek diye mırıldandı: Hizmetçiler dairesine açılan kapıya gitti. Bu kapı içeriden ki- litlenmişti. Açtı. Seslendi, gelen oda hizmetçilerine sordu: — Biyanka nerede?. — İşte görüyorsunuz ki yok,. Emperya üzüntülü bir telâşa kapılmış gibi görünüyordu ... Halbüki, kalbinin içinden büyük ve derin bir sevinç hissetmişti Çünkü Biyankanm kaçtığın gittiğine emindi. Hizmetçiler de fena halde te- Jâşa düştüler Fakat Emperya: — Bu mesele hakkında ağzı. hızı bile açmıyacaksınız. Emrini verdi. ve diha ziyade emin olmak için Biyankanın w- sulüne müracaat etti. Bütün hizmetçileri bir odaya kapayi rak üzerlerinden kilitledi ; Hususi dairesine döndü. Bu vak'a Emepreyanın #aat- Terce hazırladığı yüz tuvaletini botmamıştı. Sadece gözleri par İıyordu. Bir koltuğa oturdu . Uzaktan uzağa saraymın içer- onların! ki bu elbise Annette'in ilik elbise. | “İda görünce öy lerine doğru akisler yayılan du. Bu ler kimlerdi?. İ Onu muhakkak görmek mi is- tyorlardı? Bu gelenler feha bir İ haber mi getiriyorlardı? Kızı! E. vet!,, Bu ses Annette'in sesiydi... Kapı hızla açılmıştı, Memnuniye. tin yüzü kıpkırmızı olmuş bir | halde Annette içeriye girdi ve kol. siyon madam Dubois'nin en kıy» | larını açarak annesinin boynuna sarıldı. “.- Anneciğim. Annem... | Madam Dubois, heyecandan söz İ söyleyecek vaziyette değildi. Bir koltuğa düşer gibi oturdu. An. İ nette onun yüzünün solgunluğun- dan korkmuştu: — Nen var, ânneciğim? Hasta değilsin ya?. Döneceğimi mal- sus sana evvelinden yazmamıştım. Böyle birdenbire gelmek istedim. — Yok yavrucuğu | ğilim.. Seni böyle k ğim bir günde birdenbire karşım. yle sevindim ki... Tekrar öpüştüler.. Damadı bir kenârda duruyor ,onlara mütebes. simane bakıyordu. Madam Du- bois yaşk gözlerle kızına bakıyor- du. Annette daha güzelleşmiş gibi idi, Üstünde çok güzel bir seyahat elbisesi vardr. Annesini oturdu. ğu koltuğun kenarma Oturmuş, annesine sarılmıştı. Bir ara gözle- si, kap açık duran dolaba te. sadüf etmişti. O derin Bir heyecan caplad (Lütfen sayfayı çet 61 bırakarak #muziğin - gürültülerini duyuyordu. Empetrya kızımı çok seviyor. mukakkaktı, İlk defa Rolan Kandiyanonun, Biyankayı kaçırdığı zaman çök mütcessir olmuş, çok ıstırap çekmiş ve o zaman kalbinin hakiki analık şef- kati ile ağlamıştı. Bu defa da müteessirdi. Bu . Fakat Sand- rigonun Biyankayı artık göremi. yeceğini düşündükçe hiss teessür, memnuniyete dönüyor- du, Empery ik hisleri ne fahişeliğin haris arzuları ga- lip gelmişti, Ayga kalktı, den tâmâmen emin, davetlilerin toplandıkları salona doğru yürü- dü. Umumi bir alkış ve tufanı ile karşılandı. Emperya artıkher şeyi u. nuttu. Üzerine dikilen prestiş- kâr nazarlar altında hakiki ben- muvaffakıyetin- takdir liğini elde etme Sandrigo yamna yaklaşmış, elinden tutmuş, ipekli ağır ku- maşlarla süslü hususi bir tabta doğru götürmüştü. Yahişe bu tahta azametle ku- ruklu, Etrafına bol bel iltifatlar saçıyordu. Sandri. almıştı. go yanında yer

Bu sayıdan diğer sayfalar: