5 MART — 1999 ir b İP Kiaber AKŞAM POSTASI ve Neşriyat Müdürü N hür, ' iie çel 1700 Kn, . 1.00 e Avrupa ve biz | ,C UMARTESİ günü Üniversite iy konferans salonunda sör söy İz plerin hepsi Fuat Köprü- Meli Avrupalılarca da © tanınmış, e a da tâkdirlni kazanmış bir â- Dog, uğundan ısrarla — behsettiler, Ben çe bunda insamn haylı gücüne Yok i” hal var, Biz kendi kendimi» hg muyuz, biz kendi kendimize ü dar lüzum görüyoruz? Fu» brülü'yü Avrupahlar tarımıy'as baydı biz ona gene | bukadar Ayyelik göstermiyecek miydik? a ayalılar yalnız kiymetli adamları *dir ederler?... delim ki birde kendimizi İçiik görmek illeti var, Gerçi ii bir bağırarak bunun aksini id- Say, ruz; İbanmayın: o bağırma» Ka, 5 kendi kendimizi ikanğa çalış- i edir, Yani hocalarından iyi mara aldıklarını O annelerine Tina anlalmak için evlerine ko- Silen çocuklar vardır, biz de bii ara benziyoruz: Avrupalıların tibiyi İçin yazdıkları makaleleri, bi- Ney, vize ağzımız kulaklarımıza va- &,, - Sösteriyorur. Kendimizi beğen- Raj «> elraftan maşallahlar kazan- Mng üz var, Avrupalılar da bir b Hai methederken onun hüdut” ny, clndeki tesirlerinden bahse Ki # fakat dikkat edin, edaları bi- Ko; Bibi değildir, onlarda kendile- Kagir kendi derecelerindeki in- ai emsal ve akranlarına beyti» Aly “ a “0 Mr, Olmanın gururu » vardır. Bir X, 9 “Fransızlar'bizim şu şairimi-” ği Şa muharririm ek sever- w Sdiği zaman bununla yalnız 9 “4, » uharriri değil Fransızları lay anlayışları için o tebrik ettiği lir. Halbuki biz öyle © değiliz; iyii bir Avrupalının bizi met- a SİRİ anlatırken: “Onların bizden My * Yüksek adamlar olduğunda tü, Yok; bak içlerinden biri bizi, ! liyakatsirliğimize rağmen be- | bay “4. hize bir aferin vermiş, bedi Re çalışalım da onların gözü- tk İmiş der gibi bir halimiz var. bundan vazgeçmeli, kendir Maggi emeli, kalarını kendi- Yüksek görmemeğe alışmalı- iris Üniversitesinin sabık rek” * Charidiy kimdir? Belki ger- kiymetli bir âlimdir, belki de *. Fuat Köprülü gibi bir ağam <İN iyidir, değerlidir diyecek mw kabul etmeliyiz; fakat Mat Köprülü'nün kıymetini ka- eek Için, o tanımadığımız M. kapa, nin şehadetini bekliyoruz Öğ lg #bların berhansi birinin mu- İzi, bizlerden yüksek olacağına | Shi kaniğiz. o Belki en büyük # de bu... Mütemadiyen onla* A tMeğe çalışmamızın sebebi de ki taklidin — biçbir saman i Sila mesine imkân yoktur, A- İpe. alir, taklid gülünç olur... Ha- Maş, Avrupalı olatım! Avrupalı Ang nelim!,, diye bir söz var; Uyak Avrupalıları kendimizle tig Bördülğümüz zaman, onla- "23, Mek lüzumunu hissetmediği" h onları taklitlen vazgeçli- ay sanılır kiz “Avrupalı ola- ka, inden kasdettiğimiz hale ye - Nurullah ATAÇ ip İ bii gebe günkü Cumhuriyet'le b, Bene *fa, demokrasi ve münaka- İN vang, sinden tekrar behsediyordu. tey. biz, münakaşa kelimesi- "miz manada o anlışamıyo- İyi iy 4? başına geçmiş adarım fi tey, #*bik için onları etrafında k fay, Pürlâmentoya kabul eltir- p3 3 Münakayaya mecbur olma-| My #Tarından bahsetmek iste- LİP Mavi Safa İse, zannederim, ya yay, Kline geçmeden önceki yp, , “dan bahsediyor. “Butlar ? olduğu o kanaatinde amman İRİ ale almam a a, HABER — Akşam Postmsr — —— a —— ———— oresanamasasananı s0yEE FAUNA SARUN VEAAAANAKARANME ARANAN ARAMA NANE NAEAAA EEE, Tat Gayri mamul tütün ihracından vaz yeçemez miyiz ? EMLEKETİMİZİN, dünya piyasalarmda en şöhretli mah- sullerinden birini hiç şüphesiz, tütün teşkil eder. Tıbbm bütün mücadelesine rağmen, beşeriyetin, en fazla btihlâk et. tiği madde de tütündür. Birçok memleketler Türk tütününün nefasetini kendi tütün. lerinde de temin edebilmek Işin çalıştılar, ama, tıpkı ırkımızm kendimize has vasıfları gibi, © toprağımızın kendine mahsus mümtaz evsafla yetiştirdiği tütünlerimizle boy ölçüşmek de hiç. bir millete nasib olmadı. Ru itibarla tütüncülük, Türk istihsalâtı, nm en kıymetli sahalarından biri ve wülli servetimizin en velöt kaynaklarmdan en mühimmidir. Bir taraftan da tütüncülük müstahsillerin yüzünü güldüren, tütünün imali ve tasnifi sırasında büyük bir kitleye iş sahasi te- min eden feyyaz bir ticaret yoludur, Yalnız İstanbulda tütün imalât işinde (35) bin Türk işçisi. nin çalıştığını biliyoruz. Bu yekün vehleten çok görülebilir. Hal- buki istihsalâtımıza nazaran belki onda bir mikyasmdadır. Eğer ihracatımızı ye'nız mamul tütünden yapsak, böyle birkaç misil Işçi dahi kifayet etmez, Kaldı ki, bu isçilerin senenin yalnız dört ayında faal olduğunu ve ondan sonra İşsiz kaldıklarmı görerek Günün ... 35 Bin tütün işçisi üç mühim dertden şikâyetçi! İşçiler Avrupaya gayrimamül tütün sevkedilmeme. sini, fonga denilen usulün kaldırılmasını, bu büyük işçi kütlesine bir cemiyet kurulmasını istiyorlar İstabulda tütün depolarında ve | kalmamış olmak için çarnaçar bu işi | müesseselerinde 35000 işçi çalışmak | yapıyoruz. İşçiler arasında birkaç tadır. Bu işçilerin dertleri ve şikâ| çocuklu, çok nüfuslu aile sahibleri yetleri ilemeşgul olacak mesleki em» ! olanlar da vardır. niyetlerini temin için çalışacak bir) Bunlarm vaziyetleri bizim hali. cemiyetleri yoktur. mizden daha acıdır. Türkiyemizde Bu işçilerden Kasımpaşada Eyyü- | öyle tütün yetişiyor ve o kadar hön Ahmet sokağında 17 numaralı | azla çıkıyor ki, bizim giti binlerce, evde oturan Remzi adındaki genç, | belki bugünkü yekünumuzun on tütün işçilerinin dikkate değer şikâ- misli Türk bu sahada bol bol ig bu- yet ve dertlerini ayrı ayrı tahlil e- |!abilir, fakat anlattığımız bu sebeb. bedir, Eğer gayrimamul halde ketimizin iş sahasmı azaltmak olamaz. rebilir. miz menfsatimiz muktezastdır. Gayrimamul de, mamul de KR YY . mamulât ve ihracatımıza göre, bu kadarcık işçinin dahi işsiz kal, maları vaziyetini bir tezat gibi mütalea etmek zarureti hâsıl olar. İşte bu hâdise, bize bir hakikati tebarüz ettirir: Memlekötimizden gayrimamul olarak ihraç edilen tütünlerin tasnif ve mürekkep imal denilen İşçiliği mahrecinde yapılmakta ve bu da Türk işçisinin işsiz kalmasına mukabil mahree işçisine Iş sahası meydana getirmek gibi bir netlee vermektedir, Neden gayrimamal ihraç ediyoruz? Eğer talib, imal tarzımızdan memnun değilse, bunu ıslah et. mek mümkündür. Ve yalnız mümkün değil, bir lâzme ve vedi- cek hususi tlearct menfaatleri ve hedefleri varsa, buna, memle- Hangi taraftan bakarsak bakalım, gayrimamul tütün ilhra, catınm doğurduğu neticeler, elde edilen faydalariyle kıyas edi. lemiyecek kadar, memleketimiz için muzır olmaktadır. fna bir netleesi daha düşünülebilir, tünlerimizin nefaset bakmımdan cihanşümul şöhretine nakise ve- Bütün cihan istihsalâtının boy kalite tütünlerimiz, bu gayrimamul kitle içinde değerin) kaybet- miş veya hakiki değerine kavuşamamış olur. Biro kalırsa, velevki az çok temettüli mevzubahs olsa dahi, memleketimiz İstihsalâtmın münhasıran ve ülkkatle tasnif ve İmal olunup ihraç edilmesinde wrar etme. © Dünya tiltümümüze muhtaçtır. Bunu güğelimüz kabararak #öyliyebiliriz, Birçok memleketler kendi tüfünlerini Türk tütünü ile harman etmek zarureti karşısındadırlar. Malımız Tüks istihsaldir. O halde buna vereceğimiz mevki de çok mutena ve ihtimamlı olmak bizımdır. yük bir işçi kitlesi yoluyla İmalâtçılığı yurdumuzda kalmak tara» fmı iltizam elbette bu işin hedeflerinden biri olmak lâzımdır. Bu hareket yalnız Türk vatandara iş ve çalışma meydanı açmış olmak değil, ayni zamanda milli serveti artirmak ve da- ha şamil mikyasta tedavül etilirmek olar, talebinde kendisini alâkadar ede- pahasma riza göstermek doğru Bunun Gayrimamul ihracatımız, tü- ölçüşemediği en yüksek mürekkeb imal tarzile satsak nlacaklardır. O halde bü. ÜR İYŞŞLL Karadenizde büyük bir fırtına hüküm sürüyor Ülgen vapuru 48 saat gecikerek bu sabah limanımıza geldi Üç gündenberi Karadeniz ve Ege denizlerinde hüküm süren fıruna bütün şiddetiyle devam etmektedir, Büyükdere önlerinde demirli bulu, nan vapurlar hava açmadığı İçin dün de Karadenize çıkamamışlar. dır. Seferde bulunan vapurlar hi - manlara sığmmışlardır. Trabzondan dün saat 12 de lima- nımıza gelmesi icab öden Güneysu vapurunun süvarisinden gelen bir teleizde Samsuna gelirken yolda müthiş bir fırtınaya tutulduklar! ve tipi yüzünden saatlerce denizde bo- ecaladıktan sonra güçlükle Samsuna iltica edebildikleri (o anlaşılmıştır. Fakat vapur Samsuna yolcu çıka, ramağığı gibi yolcu da alamamakta. dır, Güneysu ancak yarın öğle &- zeri, yanl 48 saat teahhurla limani- mıza gelebilecektir. Diğer taraftan Bartmdan evvel- Ülgen vapuru da ancak bu sabah saat 8,90 da limanımıza. varabilmiş jur. Vapur Bartmdan (o halktıktan sonra fırma ve tipiye tutulmuş, bu küçük ve eski tekne dalgalar a. rasmda saatlerce çok tehlikeli an- lar yaşadıktan sonra Ereğliye sığı- nabilmişlir. Fakat orada da fazla duramıyan vapur, bütün tehlikele- | re reğmen dün saat 11 de hareket &derek dalgalarla boğuşa Oboğuşa bu sabah limanımıza varabilmiştir. Vapur bu suretle 10 saatlik yolu tam 21,5 saatte almış olmaktadır. | Yolculardan birçoğu fırtma yü. izünden hasta ve bitkin bir halde i şehre çıkmışlardır, İ Devlet Meteoroloji istasyonun - dan verilen malâmata göre Trak. | şimalden Trakya, Ege ve orta A- | dır. Bu arada bazı y İ kadar faaliyette bulunabiliriz 4 ay derek diyor ki: “Tütün depolarında ve müessese" lerinde çalışan binlerce işçinin me- sai emniyeti yoktur. (İçimizde beş on kişi müstesna olmak üzere aldı- Zımız en yüksek yevmiye 100 kuru- şu geçmez Her müessesede 1000-2000 işçi çalışıyor. o Bunların içiren birkaç işçinin 130-145 kuruş | yevmiye alması, bu büyük yeküna | nazaran bir hiç sayılır. Ben 27 yaşındayım. Annem var, Evliyim ve iki yaşında bir çocuğum var, 100 kuruş yevmiye ( alıyorum. Ayda elime 22 lira geçiyor. 4 lira- sını ev kirasına veriyorum. 2 lira da tramvay vesaireye harcanıyor. Ge ri kalan 16 lira bu vaziyette beni ve ailemi geçindirmeğe (asla kâfi gelemez. Zam istediğimiz zaman bizi kapı dışarı ederler. Yalnız derdimiz bu” bunla bitmez. Biz ancak dört ay sonra müessese sahipleri bizim gün delikleri 70-80 kuruşa indirirler, Hiç iş Vermedikleri zamanlar da © tuyor, Hemen bir yıl içinde iki ay da aylak duruyoruz. aylaklığımıza z hâ Ucret azlığına ve sebebiyet veren tonga dedij diselerdir. Malüm olduğu Üzere tütünler ne- vilerine göre tasnif (o olunurlar. Ve bu şekle mamul tütün denir, İşte biz bu yevmiyeyi, işçi dilinde mü- rekkep denilen bu tasnif işçiliğine mukabil alırız. Halbuki müesseseler bir aralık tonga denilen tasnifsiz tütün sevkederler. Bu zamanda ka- dın işçiler 40-50 kuruşa bu işi ya” parlar, Mürekkep işçilikte haftada 25 kiloluk bir denk yapılabilir. Ton gada bir kadın günde 25 Kilo iş atı yor. Bir de Avrupaya gayri . mamul tütün sevkolunması bizim belimizi büküyor, Burada imal olunması, biz işçile- re iş zemini verir, Bittabi gayrima- raul gidince işçi çalışamıyor ve böyle tütünlerin tasnifi Avrupada yapılıyor, oranın &melesinç yari- yor. Eğer bunlar olmasa değil (35) bin işçi, belki bunun iki mislini do. yuracak İş vardır. Ve işimiz de yıl. lik ve müstemir olur, Tütünlerin mamul bir halde ihra- et, Türk işçisine iş sahası temin et- miş olmak bakımmdan devlet için de vasıtalı bir menfast demektir. Biz işçiler bu sebeblerle perişan bir haldeyiz. Büsbütün serseri, işsiz bölgelerde de kapalı ve yağışlı ge- çeesktir, Rüzgârlarım umumiyetle lerle bu imkânlar ortadan kaldınıl. mış oluyor, Bu itibarla hükümeti- mizden şu tedbirleri almasını isti. yoruz: Yangın - yerinde 1 — Tonga usulünün kaldırılma» “. 2 Avrupaya gayrimamu! tütün sevkiyatının önüne geçilmesi, 3 — 35000 tütün işçisine bir ce. miyet teşkil olunması. Büyük Şefimiz, yüce Relsleumbu. rumuz İsmet İnönü İstanbulluların dertlerini dinliyorlar. Tütün müte- hassası olan Eyübü dinlediler, O Üereti için doğru söyle- r, ama, hâdise bizim an- lattığımız gibidir. Yüce Cumhurrek, simizden bu dertlerimize ve şikâ, yetlerimize çare bulmasını İsterir.,, bugün keşif yapılıyor Sultanhamam yangını bak - kindaki tahkikat bitirilmemiş . tir, Tahkikatı müddelumumilik ida- re etmektedir. Yapılan bütün O tahminler ateşin Ata Refik hanımdan çık. tığnda toplanmaktadır. Yalnız yangının hangi kattan voya da- ireden başladığı da bir türlü tes bit edilmemektedir. Bugün mahallinde bir heyet tara” fından keşit yapılacaksa da keşiften bir netice elde edileceği şüpheli gö” rülmektedir. Çünkü hanın bütün dahil! ak. samı yanmış ve kül olarak çök- müştür, Bütün bina bir dörtdu vardan ibaret kalmıştır. Bu va- ziyette de ateşin hangi kattan veya odadan çıktığını kestir mek imkânsız telâkki edilmektedir. En alt katta yatan han bekçi- lerinin de ifadeleri neticeyi mey dana çıkarmağa yardım edecek mahiyette değildir. Çünkü bun- lar da ateş bina dahilinde hayli yayıldıktan sonra dumanın ve hararetin tesirile uykularından uyanmışlar ve derhal kendileri. ni sokağa atmışlardır. Yangın mahalline ilk yetişen Fatih iv faiye grupu da binayı tamamen alevler içinde görmüş ve lik ön- ce hangi katın tutuştuğunu tes. bit edememiştir. Yanan dört han ve bilhassa bunlardan Ata Mefik hanının vaziyeti tehlikeli görüldüğün - den buradaki caddeden halkın geçmesi menedilmiştir. Çünkü esasen birer taş ve toprak yi- ğinı halinde olan duvarların her an yıkılmak tehilkesi vardır. Sigorta kumpanyaları yangı- nın çıktığı Ata Refik hanile ya. nındaki Kasantopulo hanından maada diğer han ve mücss0s0- lerin görmüş olduğu zarar ve xi. yanları ödemeğe başlamışlar - erler de ta- ya, Kocueli ve Pze bölgelerinde ha- | nadoluda kuvvetlice ve diğer yer. | mir edilmektedir. va bulutlu, orta Anadolu, Karade. | niz ve Akdeniz kıyılarında çok bu- temeldir. Karadeniz, Marmara ve |beb ki sabah limanımıza gelecek ölan lutlu ve yer yer yağışlı ve diğer Akdenizde fırtma devam edecektir. enkaz altında lerde de orta kuvvette esmesi muh- Netice itibarile yangının 86 - olduğu (Ozarar (o miktari kalmış olan BAAR RIP İİİ İL NDALLR İİ İRİDİR İLA Odunun tarihi değeri Rasgele Odun çalmış | Yanan müesseselerde çalışan 800 kişi açıkta kaldı kasaların açılmasından sonra anlaşılacaktır. Yangın hâlâ de. vam etmekte vo ankaz altında bulunan bazı eşya dumanlar çıkararak yanmaktadır, Bunun için ateş görülen yer- lera sik #rk su sıkrımakta ve a. teş sahasında bir itfalye grupu gece gündüz nöbet beklemekte dir. Yangın dolayısile 800 kişi işsiz mastar, Bir kadın diridiri yan- maktan güç kurtuldu Şehremininde Sarây meydanında oturan Hayrullahın karısı Fatma dün odasında başmı yıkarken man- galdan sıçrıyan bir kıvılcm elbise sini tutuşturmuş ve yüzü gözü ss. bunlu olan kadıncağız neden sonru işin farkına varmıştır. Fatma elbisesinin alevler içinde kaldığını görünce feryada başlamış, yetişenler kendisini yarı baygin bir vaziyette ve vücudunun muhtelif yerlerinden yanmış olarak Haseki hastanesine kaldırmışlardır. Göz müsabakamız Fotoğraf günderme ve fotoğraf çektirme müddeti Bn ayın 7 inci günü sona eriyor Bu ayın iğ üncü günü sona erecek olan göz müsa- bakamız için resim gönde. rilmesinde acele edilmesi- ni rica ederiz. Fotograf gön- derme müddeti de bu ayın 7 sinde bitmektedir. Bizim hesabımıza, Bey- oğlunda Foto Ethemde re. sim çektirecekler için de ayın 7 si son günüdür, Bu müddet içinde cumartesi ve pazardan manada her g Foto Etheme müracaat e- dilebilir, Aym yedisinden sonra e- - AMİL Salih admda biri, Büyükde. rede meyva wlah İstasyonuna gi- Tİp bodrumundan odun çalarken yakalan- mış, İsabet. Bir ev soysa da hırsızlıktır, bir odun çalsa da, Ama, bizce hırsızdan önce müşevvik olan soğuğu yakalamak, TALARIMIZIN bir sörü var! Müsabakaya iştirak eden resimleri bundan sonra be. şinci sayfamızda bulacakur- niz. Frankonun beyanatı RANKO mühim beyanatta bulunu, yor ve diyor ki: “İspanya Ispanyalılarındır.,, Güzel, sma, İspanya nerede? pi hafta çıkan >-eimli Hafta'yı Okuyunuz Yine hava sırtardı ve kar düştü. Mo. sele burada değil. Demek atalarımız zama» nmüa da odun fakir nasibi değilmiş, | i