4 Şubat 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

Yapabil ... | damındaki , |len ve oradan ayrılan ayak izlerin ğaçtan indikten sonra iki kişi ola” rak gitmişler.. Fakat ev sahibi, evde hizmetçi falan kimsenin olmadığını, içerden birisinin hırsızla beraber gitmiş! olduğu düşünülemiyeceğini söylü- -İyor . Tahkikat ilerliyor. Pclis civarda bir kaç kişiyi, şüpheli kimseler si genç bir adam, bir çingene çocuğu şişman bir sabrkalı hırsız ve bir| kolu kesik diğer bir sabıkalı var. | dır. Acaba, evi bunlardan -| hangisidir?. ! Resimde (yukarıda) evi, evin tepe penceresini ve İağacı görüyorsunuz, Sağ köşede, yukarıda kırılan camın vaziyeti. ni, altta camı kırmak için kullanı soyan, “İlan çekiç, sol tarafta da evin plânı » | görülüyor, Ortada yuvarlak bir nokta ola rak gösterilen, ağaçtır. Ağaca ge. İde görüyorsunuz. | Şimdi, elinizdeki bu delillere | dayanarak hırsızın kim olduğunu bulabilir misiniz? , Bu, sizin için eğlenceli ve İstifa- iğ»! deli bir fikir oyumu olacaktır, Ge -İlecek hafta, cevabını yazacağız. Bakalım sizin bulduğunuz bal şek- asl doğrumu?.. — ir misiniz ? e ee ci Kutular a Meydan, Münala, iz ie gara ağızlığı. 13 — Şamar, 1$— o © Et|tan,20 — Uçurtma yaparken kul- aşa-iı -| Haylaz, 9 — Tanrı. 11 — Uzuner Yanınca ışık verir. 16 — “Satmal lr, 23 —Evin üstü, 24 — kışın pe ir, 26 «—— Evet, 27 — Bir har- Mübalâğa! Övündmesini pek seven bir adam” dr. Bir gün bir arkadaşma: — Bilmem, dedi, sana anlattım mı hiç; ben Amerikaya giderken, Vapur battı, kimsesiz bir adaya | düştüm.. |, Arkadaşı ondan mübaliğacı İmiş; — Bende dedi, Afrikada aslan avına gittiğim zaman yamyamlı drasıma düştüm ve vahşilerden biri —İ beni yemişti., İ me zaman almıya geleyim?. ,IDördü dörde taksim edince Hoş fıkralar Şeker İçerde misafirler vardı. Küçük Demiray teyzesinin yanından a; rılmıyarak onün çok canını siki yordu. Nihayet teyzesi: — Sana şeker versem, bahçeye gider, bir daha gelmez misin? diye Demiray: — Bana; ne sörüyorsun, teyze! dedi, Vereceğin şekerin ne kadar olduğunu her halde sen bettden iyi bilirsin. Hesap Hesap dersinde öğretmen soru şeyin yarımını alırsanız, Çocuklardan biri parmak kaldr.| rârak cevap vei — Bütünü. . — Nasil olur o öyle?, — Gayet basit efendim. Meselâ yarım elma,, nm “yarım,, ını alr- sak yalnız “elma,, kalır. Terzide Elbise ısmarlamıştı, Tetziye: — Fakat, dedi, şimdi pari larak tutuyor. Bunlar arasında (9k. Ala ay sonra verebilirim... Olur mu?. Tersi: — Peki efendim, dedi. yek. — Teşekkür ederim. Elbiseyi Zarar — Altı ay sonra, Günler Öğretmen: — Bir senede kaç gün var?.. diye sormuştu. Derse-kalkan çocuk: — Yedi; dedi. Öğretmen: — Dikkat et, diye tekrarladı . “Bir haftada,, demiyorum, “bir senede,, diyorum... Çocuk uzun müddet düşündü ... Sonra: — Yedi gün var, efendim, dedi.. Pazar, pazartesi, salı, çarşamba, perşembe, cuma ve cumartesiden başka gün var mı ya? Bunlar da yedi ediyor. . Rüya Mektebe geç gelmişti. Öğret l — Neye geç kaldın? diye td! Çocuk cevap verdi: ada kendimi derste g yordum.. Siz bir vazife vermişti. .Onu bitirmeden uyanmak is. Gürültü Yanındaki odadan bir gürültü işittiler.. , Babaları sordu: — Ne oldu acaba?. Hizmetçi gitti, biraz sonra gel Küçük, dedi, karyoladan düş- müş, Babası, daldığı gazeteden başr ni ayırmadan; — Söyle, dedi, bir daha sefere gürültü yapmasın, sonra hiç müsa- ade etmem.. Arkadaşınıza: — Dördü dörde taksim edersen ortaya ne çıkar? diye sorun, Size cevap vermekte şaşıracak” tır veya: —ı, diyecektir. Pakat siz: — Dördü dörde taksim edersek sekiz çıkar, derseniz daha fazla hay ret eder. Lâkin, bunu kendisine isbat ede iz: Elinize bir kât:t alırsınız.. Ar- kadaş'nıza göstererek: — Bu kiğıtta dört köşe var, de gil mi? diye sorarsmız. — Şimdi elime bir makas alıp bu kâğıdı dörde taksim ediyorum., Ne! çikti?, — Sekiz köşe! , l OTUK AKTASI Vakit geçirmek için Çıkmaz yollar Ortada iki çocuk oyun oyouyor.. İ Üçüncü arkadaşları da onların ya" nına gitmek istiyor. Falnt bu ka- rışık yolların içinlen çıkamıyor... Bir çok çıkmaz yollarla karşılaşı. yor. Aşağıda, çocuğun durduğu yer” den başlıyarak ortadaki çocuklar rın yanına, karışık yolları takip & derek ve hiç bir hattı çiğnemeden gidilir misiniz? , Pp ga FE Kibrit çöpü eğlencesi z Burada üç kibrit çöpüyle yapıl- mış bir üçköşe görüyorsunuz. Bu şekli bozmdan, üç kibrit daha ilâ. ve ederek, dört üçköşe yapabilir misiniz?, Yalnız son yapacağınız bu üç köşenin mecmu sahası buradaki ille | üç köşeye müsavi olacak, (Nasıl yapılacağını gelecek haf” ta göstereceğiz.) Eğlenceli oyunlar ; | Alış veriş oyunu canınızın k iridir, Kış günleri « dığı olur. Dersinize çalışmış: , vazifelerinizi bitirmişainizdir, Fakat , yanımızda arkadaşlarımız da bilme olsa, ne oynıyacağını. siniz. So - bin Hem nlar &v daha çok - kakta, bal olsa kendi türlü oyun icad odebilirsi hsonra, sokakta oyhana içinde oynanacaklarda: tur. Onun için, size burada, kiş gün- leri ev içinde kardeşlerinizle, ar . kadaşlarınızla beraber oyriyabile - ceğiniz güzel bir oyun öğretmek is- İtiyorur. Herbalde hogunuza gide » cek. vel isteyin. Bursda kırılacak, dökülecek şeyleri ayak altından kal dırsm, Fakat, odanın içi bomboş ol- muyacak. Oyun için lâzrmgelen bazi şeyler var ki, bunları hazırlamalı. anız. Oyunun ismi “Alişveriş” olduğu- na göre, demek ki size birtakım 5- te beri izm. Meselâ: dört beş ta- ne kalem, dört beş tane defter, bir detvel, ilki tebagir, üç dört tane kib. rİt kutusu, iki üç cigara tablası, ka- İm ciltli kitablar, giymediğiniz şap. Ka, iskarpin, eldiven gibi şeyler v.s. Şimdi arkadaşlarınızı çağırabilir. siniz. Yalniz, onlar, odanın örasma bürasına karmakarışık bir gekilde serpiştirilmiş olan bu şeylere ba - karkon siz bn; arkadaşımız varsa hepsi için bir liste bazırlıyacakar - nız. Meselâ şöyle: | Ahmet: bir kalem, bir kitab, iki kibrit, bir şapka. Orhan :“#skarpin, defter, kibrit, Şükrü: Clgara tablası, kitab, Odadaki eşyalar nekhadr çok 0- lere o kadar cetvel, eldiven, Tursa, tai çok gey yazabilirs İdar zevkli olur, Bunlar, arkadaşlarımızın, çarşı - dan gidip alacakları şeylerdir. Fa- kat bunda zekâlarmı deneyecekl, #iz. İeteleri hep birden vereceksi - İniz, Örlar ellerindeki listeyi okuyup Evvelâ, annenizden size bir oda! hemen orada yazılı olanları odanm çin oradan oraya gi- n vakit kaybedecekler, İşte, asıl maksadı da bu: Kim elindeki listede yazılı olanla- rı dha çabuk toplayıp size getirir. #6 o birinciliği kazanacak... Oyuna devam etmek isterseniz bu sefer listeyi hazırlamak vazife. sini, oyunu kazanmış olana verirsi- niz. Yalnız, evvelâ hepinizin dışarı çıkması vo yalnız onun odada kala rak, eşyaların yerlerini değiştirmesi lâzımdır. Çünkü, ilk oyunda eşyalarm yerini İbellediğiniz için hu sefer, hangi şe- yin nerede olduğunu bilirsiniz. Oyun bu şekilde devam edebilir, En fazla birinellik kazanan kimse giderken oyunda kullandığımız şey» lerden birini kendisine hediye eder. siniz. Bu da onlara bir hatıra olarak kalır. : m Çok yaşamanın sırrı Yüz yaş'nı geçmiş bir ihtiyardı. Kendisine bir gün: — Çok yaşamış olmanızın sebebi acaba nedir?, diye sordular, İhtiyar cevap verdi: K — Gayet basit.. Çok evvel doğ- dum da ondan. Zekâ İki kişi konuşuyordu? — Biliyor musun? Ben işe baş. ladığım zaman zekâmden * başka bir şeyim yoktu.. — Demek bir işte murvaflik oi” mak için büyük bir zeküya'ihtiyaç; yokmuş, ha?, ii , oyun da o ka-| A vr m HABEP ÇOCUK SAYFASI Bilmece kuponu 4 Şubat « 1939 .— (Bilmecemiz 15 İnci sayfada) Ne Garip şeyler! Dünyada öyle garib geyler var ki bunları öğrenmek hem eğlenceli, hem faydalı olacaktır. Meselâ bü- radaki resimleri soldan sağa doğ- ru takip eğerek şunları okuyun: * Sucuk yiyen çiçek. — Bazi nö- batlar vardır ki, et yiyen hayvan. lar arasına konulabilir. Bunlar, yan larından uçan sinek ve diğer bö - cekleri, yapraklarndaki yapışkan bir maddeyle tutarlar ve onlari ©. xwrek yerler, kaldırarak, tek ayak üzerinde mu- vazenesini bulmaya çalışır. Bundan #onra, sağ ayaklarıyla biribirlerini itmeye, ve düşürmeye uğraşırlar. Muvazenesini kaybedip düşen oyu- iu kaybeder. | Fakat, Bu oyünda öyle mehareti olan kimseler vardır ki karşı karşi- ya belki saatlere, muvazenelerini i kaybetmeden durabilirler... # Maymun ihracı yasak, — Msy- İ mun bizim memleketlerimizde bu . Fakat, bu çiçeği evde saksıya di. lunmıyan, sıcak memleketlerde ya- kip büyütmek isterseniz, ne yapa» | şıyan bir hayvandır, Avrupada gör- caksmız? Onu yine etle beslemek! düklerimiz hep oralardan getirilmiş lâzım. Böyle bir çiçeğe meselâ #u- | maymunlardır. Fakat, Hindistanda cuk verecek olursanız yemekte 16 |da maymun olduğu (balde başka reddüd etmez! wemleketlerde, oradan getirilmiş * Bir oyun. — Okyanusyadaki | maymun görmek hemen hemen hiç Karolin adalarmds yaşıyan yerli - | kabil değil gibidir. Çünkü, Hintli - ler arasında garib bir oyun vardır:İler, dinleri itibariyle, maymunu iki adam, ayaklarından ayakkâbila, İmukâddcs bir hayvan sayarlar ve rmı çıkarırlar, ve karşı karşıya dü-'mömleketten dışarı çıkarılmasına rurlar. Sonra, fkisi de sağ ayağını' müsaade etmezler... * Gündüz görülür, geo görül mez, -— Şimal denizlerinde gemiler için en tehlikeli şey, “aysberg, (Buz dağları) ile O karşılaşmaktır. Bunlar, kutuplardan kopmuş, de - nirlere açılmış büyük buz kitlele . riğir. Gemilere çarpınca onları der» hal batırırlar. Gemller için, ays- bergleri gündüzün dört kilometre kadar uzaktan bile görmek kabildir. Çünkü güneş vurunca bu buz kit- leleri parlar. Halbuki gece, dört yüz metreden bile aysbergleri far- ketmk kabil olmaz. Onun için kaza ihtimali fazladır. * Göğsü sepet içinde — Afrika yelilerinin garib âdetlerinden biri İde budur: genç kızlar, evlenmeden evvel, yüzlerini, kollarını kireç gibi aza boyarlar ve bellerinden bo yunlarma kadar, bütün göğüslerini İ otlardan örülmüş yuvarlak hir se, İpet içine kerlar. Bu sepet antak, kiz gelin olduğu zaman çıkartlır.