12 Ocak 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 4

1[: YO Ankara radyosu DALGA UZUNLUĞU: 1639 m., 183 Kes/120 Kw, T. A, Ğ, 19,74 m., 15105 Kes./20 Kw. T. A. P. 31,70 m. 9165 Kes./20 Kw, -1-1939 PERŞEMBE 12,30 Müzik (Bir virtüozun plâkla. rı). 13 Saat, üjans haberleri ve pete- or Ankara. 13,10 Türk müziki (pl). 13,40 - 14 Müzik (uvertürler - pl). 18,30 Müzik (dans plâkları). 18,55 Konuşma (Ziraat saati). 19,15 Sanat, ajans haberleri, meteoroloji ve ziraat borsası ((fiyat). 19,25 Türk müziği: İncesaz Taslı: Hüseyni. — 20 Temsil (Bir komedi: Büyük söz söylememe- liy, Yazan F. de Croisset, tercüme ©. den Bedia Ştatser. 20,30 Türk mü&- ği: Muhtelif şarkılar, Okuyan Tahsin Karakuş. Çalanlar Hakkı Derman, Eş- ref Kadri, Hasan Gür, Hamdi Tokay, Basri Üfler. 21 Konuşma. 21,15 Saat, esham, tahvilât, kambiyo - nukut bor sası (fiyal). 21,30 Türk müziği: Yeni şarkılardan seçilmiş parçalar. Oku- ses, Çalanlar: Cevdet Çağla, Refik 22 Müzik (Küçük örkestra): 1 — Vi- yana sülli: 1 - Küçük geçit resmi; 2 « Öperada balet müziği; 3 - Graben yanlar: Radife Neydik, Sadi Hoş. Fersan, Fahire Fersan, Eşref Kadri. 'de gezinli; 4 « Praterde atlı karınca, 2 — BRen kıyılarında ben evimdeyim » melodi (C. Fri.) Op. 275. 3 — Leji- yöner asker « vals - (P. Fries) R. Ro- land. 4 — Berlhin ve Viyana - vals « ÇAdolf Gnn_ıov) Op. 125. 5 — Mait elbiseli hemşireler operetinden . Ma, berleri ve yarınki program. Ar. Final. 6 — Kelebek avı - bâalet müziği (Keler Bela). 23 Müzik (0- pera parçaları - pl). 23,20 Müzik (caz band - pl). 23,45 - 24 Son ajans ha: Ankara radyosunun | yarınki programı 13 -1- 939 CUMA 12,30 Türk müziğ! (pD. 13 Saat, ajans haberleri ve mefeor Ankara., 13,10 .- 14 Müzik (Karışık program - pl). 18,30 Müzik (Eğlenceli plâklar). 19,15 Saat, ajans haberleri, meteoro- löji, ziraat borsası (fiyat). 19,25 Türk müziği: Saz eserleri ve şarkı. lar ve türküler: 1 — Peşrev. 2 — Saz semaisi şarkılar. Okuyan: Mahmut Karındaş, 3 — Saz semâisi, 4 — Udi Ahmet - Yeter çeşmanınla sayd ey- ledin. 5 — Şahane gözler (türkü). 6 — Karamfil öylüum öylüm (türkü). O- küyanlar: Mahmut Karindaş, Safiye Tokay. Türk müziği çalanlar: Refik Fersan, Fahire Fersan, Kemal Niya- zi Seyhun, E. Kadri. 20 Konuşma: (Haftalık spör saati). 20,15 Türk mü- ziği: İncesaz Tfaslı: Karcığar. Oku- yan: Tahsin Karakuş. Çalanlar; Hak- kı Derman, Eşref Kadri, Hasan Gür, Hamdi Tokay, Basri Üfler. 21 Saat, esham, tahvilât, kambiyo - nukut bor sası ((iyat), 21.15 Konuşma. — 21,30 Müzik (Riyaseticumhur flarmonik or- kestrası). Şef: Praetorius, 1 - 4 üncü senfoni (Orijinal metni) » (A. Bruc- kner), Hareketli, Andante, Scherzo, Final - hareketli. 22,30 Müzik (Kü. çük örkestra) : 1 — Tatil günleri süit 1 - İşte dağlar, 2 - Beklenilmeyen bir tesadüf. 3 - Suların süküneti. 4 - Av. det (E. Fişer), 2 — Fifreler .. marb (P. Dietrich - Op. 24) L. W. Eninger tertibi. 3 — La Paloma şâarkısı üzeri: ne fantezi (Pepi Müller). & — Köy e- vinde ışıklar vals (E, Sorge) E. Ar. Naundorf tertibi. 5 — İlk bahar - me- lodi - (R. Becker . Op. 3; No. 3). 6 — Güzel sanatlar töreni - uverlür - (W. Czernik). — 23,30 Müzik (Hafif plâklar). 23,45 - 24 Son ajans haber- leri ve yarınki program, Yabancı Radyolardan Seçilmiş Parçalar Programdaki vakitler Türkiye saa- Hi üzerine ve Öğleden sonraki saal olarak yerilm.şlir: Öpera ve senfoni könserleri: 9.10 Kolonya: Duorjak, Caykovski. 9.30 İstokholm: “Üstat şarkıcılar” (Vagner) 2 nci perde. 10 Hilversam (İ: “Güzel Eleni” (0ffenbah). 10 Roma: Frank, Vivaldi. 10 Turino: “İI Candeliere” (Ka- : rabella),. 12.5 — Varşova: Leh musikisi, Oda musikisi ve koönserler: 3.20 Londra (R.); 7 Brüksel 3; 7.20 Kolonya; 8.15 Brüksel iİ; 9 Ey- fel kulesi; 5 Oslo (Fin müsikisi); 10. 15 Pragğ 2; 11.30 Leipzig; 12.40 Hil- versum 9. Hofif müsiki ve opereller: 4 Kalundborg; 5 Berlin (uzun d.); 5.5 Paris PTT; 7 Berlin; 7.10 Hilver- sum 2; 8 Varşova; 8.40 Beromünster; 9.15 Frankfurt; 9.30 Söllens; 10.10 Prag 1; 10.30 Eyfel kulesi; 11.15 İs- tokholm; 11.30 Lil; 11.30 Birçok AL man istasyonları; 1210 Budapeşte (Çigan müsikisi). Dans musikisi; 9,10 Berlin; 11.30 Napoli; 11.40 Prağ 2; 12 Kalundborg; 12.15 Roma; (Baştarafı 1 incide)) matlarına müracaat edilmeğe baş- lanmıştır. Sanıldığına göre, — gazetecilerden bu şekilde malümat toplanmasında- ki maksat, hâdise etrafında herhan- gi bir bildikleri varsa, öğrenmek ve o yolda tahkikat yapmaktır. Alınan malümat adliye vekâletine gönderi- lecektir. König nerede ? Ankara 12 — (Hususi) — Ekrem König hâdisesi hakkında tahkikata ehemmiyetle devam — edilmektedir. Esasen hiçbir karanlık - tarafı kal- mamış olan resmi evrak sahtekârlı- Zının kısa bir zamanda — tamamile tekemmül etmiş olacağı tahmin e- dilmektedir. Diğer taraltan öğrenildiğine göre Fransa hükümeti, Ekrem Königin kendi hudutları dahilinde olmadı- gınt bildirmiştir. Burada meyvkuf olan hariciye me- murlarından Ruhi bu hâdiseye sırf bir dostluk eseri olarak karıştığını ve para almadığını söylemektedir. Başvekilin Parti — Gru- bunda izahatı Ankara, 11 (ALA.) — C. H. Partisi Meclis Grupu Heyeti U- muümiyesinin 10 . 1 - 939 tarihli toplantısına ait olarak dün ver- diğimiz haberde Başvekil Celâl Bayar'ın ifadeleri — hülâsatan kaydedilmiş bulunuyordu., Bu- gün bu beyanatların tam metin- lerinl aynen neşrediyoruz: Başvekil Celâl Bayar (İz- mir) — Arkadaşlar, geçen sene hazlran ayı zarfında Hariciye Vekilimiz size beynelmilel bir tayyare kaçakçılığından bahset- mişti. Bugün ayni mevzua avdet etmek mecburiyetini duyuyo- ruz. Müsaade buyurursanız bu- nun konuşmalarının ve müza- keresinin diğer Işlere tercihan ruznameye alınmasını rica edi- | Tayyare kaçakı çıliği hâdisesi edilerek memleketimize betirli. diği merkezindedir. * Bizim, hükümet cephesinden bu ve buna benzer büyük veya küçük bir İş teesslirümlüizü mu- cip olur. Yalnız vazife noktasın- dan mücrimi yakalamak ve ce- zasını vermek en esaslı İşlmiz- dir, Bunun üÜzerinde yürüyoruz. Bunun üzerinde yürürken tak- dir buyurursunuz ki, şu şahiıs veya bu şahıs gibi bir tefrik yap- madan miücrimi cezalandırmak azmimiz, gayet samimi ve kat'i- dir. Eğer Heyeti Umumiye şimdi- ye kadar hükümetin takip etti- ği tarzı hareketi tavzlhe muh- taç veya yaptığımız İşleri ikmal edebilecek bir tavsiyede bulun- mak imkânını ve arzusunu güös- terirse onları da tabiatiyle din- lemeğe ve İcra etmeğe hazırız, (Bravo sesleri). Hepimiz uzun senelerdir mil- 1t hayatın içindeyiz ve hayatı- mrzin sön devresine yaklaşmış bulunuyoruz. En çok şerefimi- zi kollayacak bir andayız. Eğer herhangi bir gafletle — bunun kasdi olabilmesi ihtimalini dü- şünmiyorum ve hatıra getirmi- yorum. Böyle bir ihtimal tama- tilyle gayri varittir — fakat her hangi bir gaflet saikasiyle şere- fimizi tehlikeye düşürebilmek bilhassa bizim için, hamakatin en büyüğüdür. Biz, elimize ge- len vakayı kanunlarımızın bize rreğe kendimizi muktedir görü- yoruz. Adliye Cihazımız emni- yetle ve normal şekilde işleyor. Ümit ediyoruz ki, Fransa hükü- meti bu mücrimi bize teslim et- mekte daha çok gecikmiyecek- tir. Arkadaşlar, herhangi bir sui- istimali büyük veya küçük her- hangi bir yolsuzluğu ezmek bi- yorum. (Hay hay sesleri). Hariciye Vekilimiz ve Adll- ye Vekilimiz, şimdiye kadar bu iş hakkında tebeyyün eden cid- di ve hakiki safhayı size resmi bir şekilde arzedeceklerdir. Ge-| ne sizin vasıtanızla vasıl olunan hakikti ve resmi safhayı millete | bildirmek niyetindeyiz. Yakın- da muhakemeye başlanacak ve |tâbiatiyle muhakeme âAleni ola- rak cereyan edecektir. Maksa- dımız milleti tenvirdir. Onun herhangi bir şekli bence mak- ’ buldür. Bundan sonra Adliye ve Ha- riciye Vekilleri dün hülâsasını yazdığımız beyanatta bulun muşlardır. Bu beyanatı mutea.ı kıp Başvekil tekrar kürsüye ge-î lerek Aaşağıdaki sözleriyle İza- tına devam etmiştir: l “Arkadaşlar, vakanın hakiki gşekli ile süretli resmiye ve hâa- kikiyede bugün delillere istinat ederek vasıl olduğu neticeyi Ad- liye ve Hariciye Vekili arkadaş- larım izah ettiler. Buhlar tek- İrar ediyorum, bugün elimize geçen deliller üzerinde vasıl o- lunmüuş neticelerdir. Yarın eğer elimize kat'i bir neticeye vara- bilecek bir delil geçerse, onun üzerinde bizi yürümekten mene- decek hiçbir kuvvet yoktur. Memlekette bunun kök bu - dak salmadığı, ancak birkaç kimsenin hariçten gelen cere .- yana,menfaat saikasiyle tâÂbİ o- larak bu fezahati işledikleri an- flaşılmaktadır. Bunun yuvası, beynelmilel bir büyük şebeke olmak Üzere hariçtedir. Adliye Vekilinin izahatını ve cumhuriyet müddelüumumisini dinledim. Verilen malümattan anladığıma göre, Adliyenin ka- naati burada saklı olarak kul- lanıilan mühürlerin hariçte İmal | 12.50 Hilversum 2 Kabare ve varyeleler: 7.50 Viyana; 8.30 İstokholm; 10. 15 Sitrasburg; 10.50 Athlone (Irlan- da); 11,10 Poste Parisien. Piyes, koönferans ve konuşmalar: zim iİçin kat'i bir esastır. Bu- |nun yanında ayni ehemmîyetle dikkat edeteğimiz bir nokta da- ha vardır: Masum olan insan- ların, şerefini speklile etmeğe meydan bırakmamak., (Alkış- ar). Hükümet, bu iİki ucu ayni hassasıyetle gozetmek ve koru- mak mecburiyetindedir. Kendi- sini bununla mükellef bilmek- tedir. : Arkadaşlarımın sözlerinden anlıyorum, Bazı matbuatımızın bilhassa bu meşele Üüzerindeki neşriyatı nazarı dikkatlerini cel- b tmiştir. Bu, benim de na- zarımdan kaçmadı. Size şimdi iki fıkra okuyacağım ve bu fik- rayı okumazdan evvel İlâve ede- yim ki, tayyarelerin İstanbula gelmiş veya gelmemiş olması ve buna benzer imalı veyahut yan- lış neşriyat Üzerinde değilim. Bunlar her zaman yapılabilir ve her zaman tashih olunabilir Âdi işlerdir. Fakat şahıslara ait o- lan meselelerde kalem sahip- lerimizin ötedenberi dikkat et- tikleri noktalara bundan sonra daha büyük hassasiyet göstere- ceklerini ümit ederim. Mesele şudur: Okuyorum: *Vapur İstanbula gelirken ya- kalandığı takdirde birçok esra- rın ortaya çıkacağından korkan ve o zaman mühim ve yüksek bir mevki işgal eden bir zat, İs- tanbula gelmiş ve Ekrem Köni- gi limana getiren gemiye yakla- şarak müstear bir nam iİle ha- zırlattığı bir pasaportu Ekrem Könlige vermiş ve Romanya ta- rikiyle tekrar Avrupaya gitme- sini temin etmiştir."., Görüyor- sunuz, ibareler ne kadar kat'i- dir, “Hazırladı” değil, “Hazır- lattığı” diyor. “Temin etmiştir" diyor, İkinci fasıl: “Romanya zabi- tası Ekrem Köniğin elindeki pa- saportun müstear olduğunun farkına varıniş ve fakat gene ta- vassut eden büyük nüfuzlu a- 10 Ştutgart: Piyes; 10,30 Paris P. T.T.: Musikili piyes; (N.): “The Pacifle", 10.30 Londra İ best bırakmıştır." Nazarr dikkatimi celbeden cizdiği hudut dairesinde hallet.| Tevkifhaneden Tevfik serbest bırakıldı Katil olmadığını iddia eden maznun hakkındaki takibat af dolayısiyle durduruldu Bir zamanlar Ayazağa cinayeti katili Abdullah ile birlikte Tevkif- haneden kaçan Antakyanın Harbi- ye mahallesinde amcası Mehmet Saf feti öldürmüş olduğu iddiasile mev- kuf bulunan Tevfik, dün ağır ceza mahkemesi kararile — serbest bıra- kılmıştır. Buna sebeb gerek ölen —Mehmet Saffetin gerekse Tevfiğin Hataylı o- luşudur. Bu yüzden Tevfik Hatay istiklâli dolayısile ilân edilen umu- mi aftan istifade etmiştir. Mahkemede reis evvelâ Tevfiğin ve ölen Mehmet Saffetin — Hataylı olduklarını tasdik eden Hatay baş- vekâletinin tezkeresini — okumuş ve sonra suçluya bir söyliyeceği bulu- nup bulunmadığını sormuştur. Tev fik bir söyliyeceği olmadığı cevabını verince müddeilumumi Feridun suç- t'unun derhal serbest bırakılmasını ve takibatın tecil edilmesini — iste- miştir. Suçlu bunun üzerine ayağa den kaçan Hataylı kalkmış ve demitşir ki: “— Ben katil değilim ki suçum te- cil edilsin, Ben mahkemenin gayri mevkul yapılmasını isterim.,, Reiş suçlunun bu sözlerine şöyle demiştir: — Hatay kanunu — mahküm ve maznunların derhal serbest bırakıl- masını ve tahkikatm tecil olunması- nr emrediyor. Onun için muhakeme- ye devam edilemez.,, Tevfik tekrar ayağa kalkarak: “— Benim başka söyliyeceklerim de var. Geçenlerde öldürülen Bekir hakkında bir çok şeyler biliyorum. Fakat tevkifhanede söylememe ma- ni oldular. demiştir. Reis bunları Tmüddeiumumiliğe söyliyebileceğini bildirdi ve sonra dosyayı tetkikle Tevfiğe serbest ol- duğunu söyledi. Maznun seçinçle mahkeme azalarını selâmladı ve e- lini kolunu sallrıyarak salondan çr | kıp gitti; Riyaseti Cumhur dairesi teşkilâtı Yeni bir kanun lâyihası hazırlandı Ankara, 12 — Riyaseti Cumhur dairesi teşkilât kanununda deği- şiklikler yapan lâyiha meclis en- cümenlerinde son şeklini almıştır. Buna göre, riyaseticumhurluk dairesi, umumi kâtiplik, baş yar verlik ve hususi kalem müdürlü- ğü, yazı işleri müdürlüğü, — daire müdürlüğü, ve baş tabiplikten te- şekkül etmektedir. Lâyiha ile 9 haziran 1936 tarih ve 3031 sayı kanunün birinci mad- desi şöyle değiştirilmektedir : “Hususi kalenmi —müdüriyeti bir müdürle dört kâtipten mürekkep- tir. Bu kalem, Reisicumhurun mahrem ve hususi - muhaberesini temin ve ifa eder, Müdür bu ka- lemin âmiridir.,, “Yazı işleri müdürlüğü bir mü- dürle dört kâtipten mürekkeptir, müdür bu kalemin âmiridir. Bu kalem, — Reisitumhurun — Büyük Millet Meclisi ve hükümet daire- leriyle olan resmi münasebatını ve diğer yazı işlerini temin ve Reisicumhura gelen ve giden ev- rakın kayd ve dosyalarını tanzim eder, Reisicumhuür dairesi me- murlarının sicil işlerini görür.,, Lâyihada Reisicumhur - daire memurlarmın tayin ve terfilerine dair de hükümler vardır. Başyaver ve yaverlere — rütbe- leri maaşından başka yaver tahsi- satı ve baş tabibe de kadrodaki mâaaşından başka ihtisas tahsisatı şu cetvel mucibince verilecektir: Başyaver tahsisatr 200, yaver- ler 50, baştabib 400 İira. diğer bir mesele: “Hâdiseye şim di mebusluk yapan birkaç kişi- nin de adları karışmaktadır." Bu yazıları çıplak ve mücer- ret olarak okuyan her kari ki- mi karşısına getirmek istiyorsa getirir ve yüzünü gözünü boyar, bu neşrliyatın tesirinden kendi- sini kurtarabilecek hiç bir şahıs iyoktür. Bu kadar kat'i ifadede bulu- nan şüür sahibi ve haysiyet sa- hibi adamin çok Kkuvvetli delil- lere sahip olması lâzımdır, Bina- enaleyh Adliye Vekill. arkada. şımlâa beraber Cumhuriyet Müd- deilumumisini davet ederek bu yazıyı yazanların mütaleasına müracaat edilmesini »ve bir muhbir şöklinde isticvap edil- mesini kendilerinden istedim. Bunu yapacaklardır. (Alkış- lar).. Arkadaşlar, hayatta fezahat ,Sİ gün sizin malınızdır. olarak hiç bir şeyin gizli kalmı- damların tesiriyle kendisini ser* ; yacağına emin olabilirsiniz. Ittı- lamntza vyasil olan her suüç erte- Hâkim İsfanbul Maarıf Müdürü Orta tedrisat müdürü oluyor Ankara, 12 — Maarif Vekâleti erkânı ve talim terbiye heyeti a- zalıklarında yeniden bazı değişik- likler yapılacağı söylenmektedir. Bu arada İstanbul maarif mü- dürü Tevfik Kutun orta tedrisat müdürlüğüne, İzmir mâaarif mü- dürü Ali Rızanın da İstanbul ma- arif müdürlüğüne tayin edilecek- leri bilditilmektedir. Bundan başka talim ve terbi- ye heyeti azalıklarına tayinleri mukarrer umumi müfettiş - Reşat Nuri Güntekin ile tabilye mual- limlerinden Malik eski vazifelerin de ipkalarını istediklerinden talim terbiyede iki azalık boştur . İngiliz Başvekil Romg, 11 (ALA.) — Havas ajan- sınm Mmuhabiri bildiriyor: İngiliz başvekili Çemberlaynin, Münihe giderken yanımda taşıdığı şemsiye Stresa civarında kâin Gig- vesada yakında açılacak olan şem- siye sergisinde teşhir edilmiyecek- kif Şemsiyesini sergiye göndermeğe davet edilen başvekil demiştir ki: “Şemsiyemin alâka uyandırabile- e“ini zannetmiyorum. Bu itibarla serginizde yer almak şerefine lâyık değildir.,; Bununla beraber Çemberlaynın bu cevabı Gigvesa sergisinde teşhir edilecektir. sureti katiyede sizsiniz. Bu menileketin sulistimaller yüzün- den çektiği namütenahi azaplar kâfidir. Hepimiz temİz kalmak ve te- miz kalanların şerefini koru- mak mecburiyetindeyiz.” (A kışlar). Gunun Meselesı " ır&WMZü dilar .Şimdi ağrı duym”” hatım ve minntetarie — Bakan yok Çok mihim vekayilf Bilmesi için Diş 'ı'ıv.lııl“’u nin elinde imkânlar ) Yatırılması lâmnieı hangi bir hastaney* yatırılryar. Cerrahi kliniği i&P yeyi o hastanenin âm€” den iİstifade ederek YÖ Hastanın takibi lâziftl g) bu takibi başka hastâ” tanları yapıyor. | Talebe onü tnkll’“'* b | mütehassıs takipten F” ta mütehassısın veyâ takibinden mahrum. Buna gebep mektebi? İ E tasyonu olmamasıdır" 't K Nihayet beş on )’5“3” . nenin bir hastabakıcı V& | teşkilât ile Diş Taba bağlanması miül Bu gibi işler için me?” başka klinik yoktur:. Bu itibarla yurdun BE” binlerce hasta gelir. ** tılır, ameliyesi yapılır: hat ettirilerek evine E” Markoöz verilmiş V© çirmiş hasta yatmak V& ıztırarımdadır. Fakat T” İ sm, yatak yoktur. DÜNY#”'| rinde Diş Tababeti bağlt ve hattâ îcl“h” istasyonları vardır. Çene cerrahi kliniğl: nin bugünkü 1tızsl:eıı'ılllnıa yalnız bu eksiğindei * kalmaktadır. Yoksa ” sör Kantoroviç, Ziya *” | müumi cerrahf bakımın” Nissen gibi krymetli * nan bu iş dünya çenc ve inkişafi muvaceht geri değildir. Belki de Memleketin bu sonsuzdur. Diş Taba nin bu sahadaki nnw la bitirilmez, faydalarf * anlatılamaz. - ; ğ'... r. LEZESİŞ __'ğf.a- PBİiİFi â-âğ' 19 M kal Tüyleri ürperten n!'" klinikten geçmiş ve uo ederek dünya m vasiyon mevzuu, nazari) delil ve mesnet Yeni Maarif Vekilimi? çi ve memleketin en & larından olan Hasan M Diş Tababeti 'MektBM bulunduğu bu basit V© değerli beş on yataklık yonuna lâyık olduğu F” g ceğini düşünerek ' önce biz istiyoruz. Dişçi Mektebinin önüt” | det bekliyerek çıkanlari$ . kika görüşmek bu mekt” kete dağıttığı isabetli ettirir. Bütün dünya milleti? muvacehekinde ötorll tirmiş Diş Tababeti bu küçük noksanmin * getirileceğini ümit 009? ibiz $- h ğ gaP ' garım ö —- . ğ Elarda fırtına.. Vahşsi _',îr ııı -DOROTHY U AKSAM S R A Y Sınem”“' '—ğr Tamamen macera ve ser güzeşt filmi, © mabudesi B YARATTIĞI Ormanlar Per ', (TURA), ğTamamen renkli ve fransızca ıozlu ğlıyor. Lütfen yerlerin evvelden aldır!!” ıa"ı—*-n FOKS İURNAL ormanda aşk. * LAMOUR'uN |