İ İKİNCIKANUN — 16 Hasar Rasim Us EVİ; tta Ankara cafesi ni Talya atesi Tual MAL MM ŞARİLARI ) ÜN bir kitab geldi. Adm söy- lemiyeceğim. Çünkü oku- Sonra bahsetmek istiyorum. Bİ benim tirtakım eserler hak- » Sadece İsimlerine o bakarak, Yerdiğimi iddia ederler var. Ama ben, şimdiye kadar böyle yaptığımı pek batırlamıyo- eseri okumadan tenkid antak şu bitaref denilen â-| Ptünekkldlerin hare olabilir;| âlimane hükümler vere-| » Ole olsa intibmlarımı söyle. © halde kitabı okuyup birtakim edinmeğe giddetle ihtiya- Yardir. Şu kadar ki bazılarmdan İntiba ediremiyeceğimi daha Sia, hattâ ilk satırlarından an- ilersine gitmem ve bir daka ? kitablardan bahretmem. Ataş bugün söylemek istediğir; BUd1. “Dün bir kitab geldi, di- adımı şimdilik yazmıyacağım kab... Muharriri sevdiğim bir ; beni zahmetten kurtar. Bizusiyle olacak, sayfalrı aÇ- | ”K, daha doğrusu kitab ke- Hint makine ile kestirimiş. He- itira€ edeyim, çok canım #ikil. li ben kitab açmağt pek #6- * çakıyı, kalemi veya herhan- kâğıt kesecek #leti sayfalar Ptda, gesdirmek, benim, için en Vi ageeti ergen rildi gollineii; birkaç satır, hattâ bir tek keli. “ beni uzun uzun hayallere sev- » onlarla kendi kendime baş” Mir kitab, adetâ başka bir Âlem Silerim. Sayfaları açılmış kis İse böyle bir haz yoktur. Bu- İçindir ki cildli satılan kitabia- Dek rağbetim olmadığı gibi kul- şlarını satın almağı veya bir Han istemeği de o kadar! Neyse! dostum şüphesiz İyilik etmek istemiş; o niyeti “Kendisine teşekkür ederim. Kİ. İp, okuyacağım. at elimde bir kalemle değil... MÜ barı kimselerin pek sevdiği Ölkalarma tavsiye ettikleri gu “ kalemle kitab okumak, bezi n altını çizmek âdeti de be- © Mddima gider. Şimdiys kadar İlç yapmadım değil; benim ki” Mim arasında da öyle kirleti- tİ vardır, Bazan bunlardan bi- geçince: “Acaba bu satır- Ee fevkalâdelik bulmuş veya Üyee neresini beğerinişim de İk İsnret etmişim?,, diye düşü-| *M. Ne lüzumu var? Bir kita. *lermiyetii yerleri hatırımızda © kalmazsa da ne yapalım? ora- Matırlamak için işaretler koy- hattâ onlan kalkıp bir defte- Kidetmek de hiçbir fayda ver- Kitabı kirletmekter başka hiç, ir manası yoktur. hilrmet etmek lâzımdır; , hem de şekline... Kâğıt- yla kesilmeli, forması bo- £ ve hiçbir yaprağı kırı. yi lir. Hani baz: adamlar var. ki sayfayı çevirmek için par- Fin tükrüklemeğe kalkarlar; gördüğüm zaman ksvg" gelir. “Sana nc?” diye- zl Bana ne olür mu? kitab nı, “Beye hakaret edildiği, on” A8slen riayet gösterilmediği za” di şahsma tecavüz edilmi Üç, “İnirlenmiyen adam, okur yar i ye nilmeğe lâyık değildir. Hele n ü yanında, kesiisinin de Ke, “İğ #letleri ters tutun, ya- al ra kötü bakın? $ les, SİSE va çize Rulması lözmgeldiğini, İ Ein İ | | | | anasmanammanaama Nat Dalgaların Türke boyun eğdiği günü bekliyoruz | Bi büyük eksiğimiz liman... Her sene kara kış, senelerin yaşlandırdığı gömilerimizi, bir karpuz kabuğu gibi, Karadenizin kara ve kudurmuş dalgaları Üzerinde #avuruyor.. Neye uğra- iyon gemiler, se) sahillerde değil, direkleri- ni gölgeleriyle örten koca da'z7 ardında, enginlerde arıyor- lar. Biliyorlar ki sahiller, mezardır. Kendilerinden Önce solü- meti sahillerde arıyanlar, ya kayalara çarparak parçalanmışlar, ya parça parça olmuş hemcinslerinin çelmeleriyle yuvarlanarak, şablanan dalgalarm Üzerlerine örtüldüğünü görmüşlerdir. Limansıslık yüzündendir ki, Karadeniz» kara demişiz... Ku, durmuş havalarda elğiınacık hiçtir yer kulamıv'an genç ve kuv- vetli gemicileri burada, büyük bir ümitsizlik önlemiş, azgın dal. galar karşısında gemilerini birer karpuz kabuğundan farksız gö- Terek, Karı dünya denizlerinden hiçbirine obenzeteme- mişlerdir, Örn: felâket memba, orası bir “kara” olmuştur. i asırda dalgaların z€bunu, dalgalara boyün eğen ları, bekimi zevkleri uğruna memleketi acmacak, Türkü dalgala- ra boyun eğiirecek bir vaziyette birakmışlardır. e Yalnız Tü değil, Türk sularma gelecek yabancılara da Karadenizin bir gemi mezarlığı, dünya denizlerinden hiçbirine benzemiyen bir i£. rit olduğuna iaandırmışlardır. Buzün, Karadenizin kurbanları arasma katılanlar, hakikat. te, padişahlık devirlerinin son kurbanlarıdır. Onların aziz ruh- larmı #sygiyia anarken, bunun son olmasmı temenni edelim. Buşün Türke boyun eğdiren dalgalarm, Türke boyun eğdi- ği ve büyük bir sabusızlıkla Karadenizin de bir “Ak” deniz oldu ğü günleri görmek istiyoruz. Liman. nerede yapılacaksa yapılmalıdır. R Sermayesinin yarıdan fazlası Devletin olan Banka ve müesseselerde çalışanlara ait-harem Müzakere icin Meciisz gelen projenin esaslarırıı b Idiriyöruz i Ankara 4 Hususi) — Mahsus) tarı 320, altıncı 70 tediye miktarı biz kanunla öçvlelten » bir,bak te ANEY A esim yreninin YAP dan fazlâsı devlete ait olan banka ve müesseseler memurlarının maaş Meclise gelmiştir. Proje şudur: İm 1 — Mahsus bir kanunla | liradır. ir Temin eden vEY7 sermayesi - irinci madde ü İl re nin Yarısından fazlasi —evlete. zit leke per emre LZ a olan banka ve müesseselerin me-İ13 gü maddeden aşağt dereceler murlarının. aylıkları, hizmete giriş! ihdas edebilir, Bu dereceli ve terKleri bu kanun hükümlerine 'cak meriürlar bu aski gre tâbidir. rine tâbi tutulamazlar, Madde 2— Birinci madde hük-İ Madde 3 — Birinci madde hü müne giren müesseselerde çalışan | kümlerine giren umum müdür ve memurlara 13 derece tayin edilmiş: muavinleriyle idare meclisleri reis tir, Bu derecelere ait aylık asıllarile İ ve azalarını ve umumi heyet müra- tediye miktarları aşağıda gösteri! | kiplerine verilecek maaş, tahsisat miştir; Birinci derecede asli maaş) veya huzur hakları Icra Vekillerince 150 tediye miktarı 600, ikinci 125!tsvin edilecek hadleri geçemez. tediye miktarı 500, üçüncü 100 te-| Madde 4 — Bu müesseselere İlk diye miktarı 400,dördüncü 90 tediye | dela alınacak memurlar imtihana miktarı 360, beşinci 80 tediye mik- | tabidir. Elirde meslek tahsili gör — düğünü gösteren o diploması bulu- nası! bakılacığnı öğretmeğe kal. 'nanlarla dokuzuncu madde hük kar. Biz de kitab» tükrükleri ile ve, !müne naklen alacaklar müstesna ya kaleraleriyle kirleten, yaprakları | dır, kiran adamlara: “Hayır! öyle ol.j , Besinci madde: Banka ve müesse maz, hepimizin en iyi dostumuz o. | selere girecekler tahsil derecelerine lan kitabın hlirmet etmeniz, onun | göre aşağıdaki derecelerle alınır.: kadrini bilmeniz lâzımdır, demeli | Orta tahsil veya bu derecede mes yiz. Yoksa kitablardan gördüğümüz lek tahsili görmüş olanlar 13 ürcü iyilik gözümüze, dizimize durur. | maddeye, İise tahsili (o görenler 12 Nurullah ATAÇ "inciye,, üç senelik yüksek tahsil gö” i 12 Miyan İngiliz lirası; aranıyor ENİ Sabah bir meşhur İngiliz yazır tıst olarak bahsettiği o Nevstonun makalesini aynen koymuş. Kostariko Cumhuriyetine ait bir adada 12 milyon İngiliz lirası değerinde korsan” İar tarafından gömülmüş bir hazine aranı yormuş. Adam adını merak ederseniz e* ğer söyliyeceğim: — Kokoz. Yahu adı üzerinde meteliği olmıyan a" dama (kokoş) deriz de, adıyla (o saniyle meşhur Kokoz adada servet nasil atarız? Pukat beşeriyette de kabahat yok. Ke koz olup da avucuna on para sıkıştırdığı” dan servetleri çikiyor. ne malüm? yağı ele geçirmekten acaiptir. İhtimal ki 12 koz diyorlar, Eğer böyle ise şu dür bu nevi kokozluk bize | 280, yedinci 60 tediye miktarı 240, : sekizinci 50 tediye miktarı 200, dö | #uktayı dahi zöyliyeceğim, Yük - kuzuncu 40 tediye miktarı 160, o | sek fiyatlarla lüks ia er m 0 | uncu 35 tediyemiktarı 140, on bi“ ve ücretleri ile hizinete giriş esasları | rinci 30 tediye miktarı 120, sikim ve terfi usulleri hakkındaki lâyiha|ci 25 tediye miktarı 100, ve on ü çüncü derece 20 tediye miktarı gü | birçok müesseseler bunların ima - icaplarına göte HARER — Akşam postası ——— mez Doğramacıların, o döşemecilerin, marangozların derdi Yeni bir mesele üzerinde ehemmiyetle durmak lâzım geliyor! “ Bugün Türk sanatkârlarının elinden çıkmayacak hiç bir iş tasavvur edemiyorum. Fakat bazı sahalarda Türk işçisi işsiz kalıyor neden? Yeni bir mesele üzerinde ehemr miyetle durmak lâzımgeliyor. Döşemeci esnafından ve hülen bir cemiyet reisi bulunan bir zat diyor ki ““Türkiyemizde döşemecilik, mo bilyecilik, marangozluk kadar ileri itmiş sanat yoktur diyebilirim. | İmalâthanelerimizin matlüba mu vafık olmamasma rağmen çıkar « dıkları kontrplâk ve saire gibi in. şa malzemesile Avrupadaki eşle - rinden daha Üstün zarafet ve mü- kemmeliyette eşya meydana geti zen sanatkârlarımız çoktur, Pakat birçok yerlerde ve bilhas sa nimresmi ve resmi müesscsat- ta döşemeciliğe, mobilyeciliğe, ma- tangozluğa ait işlerin yabancılara verildiğini teessürle görüyoruz, Bir hâdise üzerinde bizzat dim meşgul oldum. Alâkalı kümlerin bu tarzdaki işçileri me- netmediğini söyliyerek beni takip- ten menettiler. Ve ça'ışanlaza İzi. verdiler. Cemiyetlere giren yabancı $a | İ katkârlera vesika ver'l41$ine sahitİ kalmamıştır, oldum, Bunlar serbestçe çalışıyor. lar, Halbuki memleketimizde yüz lerce böyle esnaf, usta vesişşivvars. Bunlardan istifede edilmemek mümkün deği İ Size çok haz bulduğum bir müesseselerde satılan eşya, bu mütevazı Türk sânatkârlarının elinden çıkar. Bu gibi eşya siparişisri kabul eden Filhak'ka son günlerde büyük çarşı esnafının bu vadide geniş mikyasta şikâyetlerine muttali oi. duk. Çasşmın bir kısmında mobilye. ciler, doğramacılar ve marangoz - lar yer almıştır. Burada yapılan ve son moda örneklere tevfikan hazırlanan mobilyelerin vesair doğ rama işlerinin dışarda büyük esseselerde de bulunduğunu gi yoruz. Yalnız fiyat itibarile arasında hemen hemen beşte üç nisbetinde bir farktan başka bir hususiyet göstermiyen bu doğra. macılık vaziyeti çarşının bu nevi işçileri ve dükkânları Üzerinde bir dağınıklık, Bir hicret sebebi ol - muştur. Son günler içinde çarşı esnaf c6- miyetine mukayyet azadan büyük mikdarda eksiklik görülmüştür. Bunun sebebini de bu hâdise teş” kil ediyor. Bu münasebetle Çarşı Esna! “Pilhakika Çarşının eski değer: Cemiyeti Reisi diyor ki: Bunu düşünerek Ce miyeti propaganda vasıtaları bul. mağa sevketmek için uğraziım, İş türlü desa - niit hâsıl olmuyor, Dışir?a bizim muvaffakıyetimizin önüne geçmek istiyen kötü propagandılar var - dır, Bunlara şahidir. Bunların za- rarlarinı çekiyoruz. Bu vaziyet karşısında Carjının eski kıymet ve kudretini elüc ede bilmek için propaganda yapmak ini bu wsfalers ve bunlarm kur - dukları küğül müesseselere bıra kır. Y Ozalarda imal edilen eşya Tüks harçlar konarak satılır, Müşteri, bu hakikati bir türlü takdir etmez, Evinin, müçssesesi. i lüzumuna kaniim, Cemiyctteki ar. kadaşlarımın birkaçı da benimle hemfikirdir, Fakat bir türlü fili - yat sahasına çıkamadı. Esnaf da- gılıyor, Çarşı mamulâtına karşı bir ka- vat işi hüviyeti sindirildi, Bunun ne dereceye kadar doğru olduğu: Hanya mız nice dilenciler var ki ölünce banka” Ahlâka hile karıştırıldığı şu medeniyet asrında kokozlukda ihtikâr yapılmıyacağı” “Para ile iman kimde var, bilinmez,, der İer. Sal bir Kokoz bulmak, saf bir zeytim Maahaza dünyanın öbür ucunda insanlar nia veya dairesinin herhangi bir) nu söyliyebilmek için bitaraf de. değtâma, döşeme işini yabancı -| gilim. Ctmiyetimize mensup aza - lara verir, mın gaethini yapıyorum gibi gö - Bu yüzden çok müşkül vaziyet-! riünmemek için bu tarafı halkın ler tahaddüs etmiş olunuyor. Türk | takdirine bırakıyorum, işçisi işsiz kalıyor, Fakat siz olsanız, burada on Ji- Bugün Türk sanatkârlarının e-| raya sattığınız bir şeyi büyük bir linden çıkmayacak hiçbir iş ta -| müessesede, Çarşı dışında 40 lira savvur edemiyorura.,, ya satarsanız artık burada durur . ———— musunuz? tenlere İl inciye, üç seneden fazla! (o Vaziyet bundan ibarettir.” yüksek tahsil görerler 10 uncuya,..| o Çarşı, halkın faydasınadır. Biz Yukarıdaki derecelerde tahsilleri | bura kaniiz, Pazar usulü iktisadi. olanlardan bir lisan bilenler girebil. | yatın da kaidelerinder, kanunla - dikleri derecenin birer, ik! lisandan rından biridir. Halkın her ihtiya- imtihan verenler İkiser (derece üs“ cın ucuz bir şekilde, emin bir tün memurluklara alınırlar, | meleede bulması bir meseledir. Madde 6 — Malevk bir dereceye | (Bu itibarla Çarşının, Çarşı es terfi için aranılacak etliyet ve liye” | nafmın korunmasına bizden fazla kattan başka en az dört sene bir) hükümet de el uzatmalıdır.,, Bep” Devewi 11 incide O Cemiyet reisi de muhtelif mev BEAR İRAN RARI - 1939 Yılbaşı SPANYADA harp yeniden aleşler di.,, “Bir mevkuf arkadaşını bıçalla delik de- şik ederek öldürdü. “Filistinde dört Arap lideri tevkif e- dildi,.. . € “Japonya Çinin dörtte üçünü istilâ etti, “Amerika Japonyaya nota verdi., “Bir otobüs devrildi. İki tramvay çar pişti, “Muhtelif yerlerde korkunç yer gürül tüleri duyuldu. Zelzeleler oldu... “Filistinde yeni tevkifler yapıldı... “Millet vapuru battı. 20 kişi kayıp. On dokuz vapur karaya oturdu. Hey gidi milletler hey, hey gidi fani in sanlar hey bu 939 yılında ne eğlendik ne eğlendik. N Ee müşküldür derim. milyon sahibine ko- inya tersine dönse de de müyesser olsa, zular üzerinde mütaldasını söyler ken bilhassa doğramacılık, maran- gozluk, döğemecilik ve mobilyeci- Hik işlerinde ecnebilerin çalıştığı - na şahit bulunduğunu ifade ct. miştir, Bunun ne dereceye kadar şamil olduğunu bilmiyoruz. Ancak ka - nunla kayıt altına alınan ve Türk- İere tahsis olunan bu gibi Kişvl sanat işlerine, ehli olduğun” bulunmayan doğramacılık, 6-.* mecilik vesairenin de ithalin zum olduğuna biz kanaat get dik. Üst tarafı alâkadarların ta“ ©. lerine bağlıdır. Askeri liseler arasında Futbol ve hendbol müsa- bakalarına başlandı Askeri liseler hendbol ve futbol müsabakaları dün başlamıştır. | Şeret stadında hendbol müşâbâ* kâları yapildi. Birinci maç Bursa İle geçen senenin ikincisi Deniz li- se ve Harbiyesi arasında oldu. Sa” hanın çamur olmasına rağmen& nerjik oynıyan Bursa, Deniz lise ve Harbiyesini 4-2 yendi. İkinci maç, Kuleli ile Maltepe a“ İ rasında oldu. Güzel bir oyun Deti- zesinde Kuleli Mâltepeyi 13-5 yen- di, Her iki oyunu da Kuleli ve Mal“ tepe spor öğretmenleri Hüşamed- li Ji ve Zeki Günşek idare et “Mektepli olmadıkları resmi evrakla tesbit edilecek Klüplerimizde oynamakta olan sirçak oyuncular, henüz mıntakada nektepli olarak gözüküyorlar. Mek tepten ayrıldıkları halde bu kayıt” ar şimdilik düzeltilmemiştir. Böden terbiyesi Genel direktörlü- #ünün mekteplilerin klüplerden ay” yılması kararı üzerine, klüp idarele* ri bu sicillerin düzelmesi için mek tepli olmıyan oyunculardan - çalış tıkları müesseseleri tesbit eden res mi kâğıtlar istemişletdir.. . Bu tas dikli kağıtlar, bölgeye verilecektir. Bir tevkif Londra, 4 (A. A.) — Burgoslan Röyler ajansına bildirildiğine göre, İngilterenin Saxsebasticn vis kon solosu Golding ile karısı dün akşam tevkif edilmişlerdir. Röyter bu haberi verdikten son, ra şu cümleleri ilâve ödiyor: Bu haber İondradan deha re# men teyid edilmiş değildir. Fakat eğer 15 senedenberi konsolosluk vazifesini herkesi tamamile mem» nun ederek bir serette ila eden Gelding tevkif edilmişse, bu keyfi. yet vahinr bir vaziyet yaratacaktır. Boldingin suçunu tesbit eden bur- bağların daha evvel İngiliz hükö. metine bildirilmesini beklemeden yapılan bu tevkif katiyyen doğra telâkki edilmemektedir.