İ | Doğu illerinden intibalar: V “Şark şoförleri ve otomobil kazaları,, Memlâketin en Ücra köşeleri tamamile gimendiler ağlerile örüleceği gün dahi © tomöbil ve otobüsün vazgeçemiyeceğimiz| birer nakil vasıtası olarak kalacağı tabir! dir.Ve şehirler biribirile trenlerle bağlandık | tan sonra da bu şehirler-içinde otomobil | tamvayı ortadan kaldıran en emin ve! süratli bir vasıtadır. Doğu illerinde diğer yurt köşelerine na* zatan otomobil ve otobüs bir hususiyet wzeder, Çünkü > ve Trabgor “gibi gehirlerimizden doğu illerine doğru muza hân yollar ire şoselerden İbaret de) ğildir. Bu istikametlerden Erzürüma gele cak olan bir yolcu Karabay, Köse, Zi” gına, ve Kep d a geki! vermek için hümmalı gayretler sar fetmektedir ve Trabzon * İran (transit yolu bunun en mükemmel misalidir, Far kat dağların seviyelerini indirmek, yüz lerce viraj, dik iniş ile yokuşları düzelt- mek ve daha doğrusu her yerde tabiatin meçraşını değiştirmek ifsanın elinde de- ğildir. Binaenaleyh insan daima daha olgun bir medeniyet hesabına olarak işli- yen kafasile meydana çıkardığı asri maki» neler ve âletler sayesinde kendini tabia” tn bu tehlikeli huylarına uydurur ve bu suretle birçok felâketlere Omani olmuş olur, Devletin elini uzattığı bütün işlerde olduğu gibi, transit yolundaki resmi sey- rüsefer intizam ve mükemmeliyetini tak- dir ile yadetmek vatani bir kadirşinaslık» tır. Mazbüt be kontrollü teşkilât, tecrü- beli makinistlerle idare edilen nafia oto büslerinin inkıtalara ve kazalara uğrama dan ve eksetiya da afka arkaya gelen üç otobüsten mürekkep bir katar halinde o larak mükemmelen işlediklerini görüyo rüz. Halbuki münferit grupların veyahut da bir tâkım şahısların elinde keyfi sefer ler yapan otomobillerle kamyonların her gün içi kazalarını gazete . sütunlarında okuyoruz. Daha geçen gün Ersİncanlan Erzunr ma gazete ve mektupları getiren posta arabasmın devrilerek bir kişi öldüğünü ve bu yüzden bir gün teahhürle batı dünya" sından haberdar olduğumuzu yakından gördük, Uç dört ay önce Zigana köyünün önün- ker Dr. Rasim ADAM? yon devrilmiş; uçurumlara yuvarlanmış ve bir nisan müstesna olarak bütün yol- cular mahallinde ölmüştür. Bu feci ka zanm en mühim sebebi şoförün yorgun luğu ve dolayısile gece uyuklamış olma» sıdır. Trabzondan (o hareketinden evvel patronuna sabahleyin o kalkmanın daha doğru olacağını hatırlattığı halde inatçı lığını ve insafsızlığını yenemiyerek ve şo” förü dinlemiyerek kamyonu hareket ettir” miş, kendisi de ölümden kurtulanıamıştı. Bu vakaları açık olarak ve ibret dersleri diye bütün gazetelerimiz neşrettikleri ci- hetle bön de hatırlatmayı dum. Bu yakınlarda ben de doğu ilinin gidip e dahi) olmak üzere ikiyüz kilomet- bu arızalı yollarda fh üşa bir dikkat makinesi mesi ve e bilhassa virajlarda ikide bir © korna çalması lâzımgeldiğini gördüm. Sır bu dikkatsizlik yüzünden - ayni yol üstünde bir kamyonun bir kağnıya çarpa" rak biçare bir köylüyü öKüzlerile birlikte öldürdüğünü duymuştum. Şoför, tayyare pilotu gibi hem uhdesine hayatları tevdi edilen insanlar taşıması hemde maddi kıymeti yüksek olan bir makine işletmesi itibarile bütün gün vicdani ve mesleki mesuliyet altında bulunan bir iş adamr dır. Asfalt yollu bir şehirde ve hattâ İstan: | bulda otomobil idare etmek çok daha ko” laydır; çünkü şehirlerde işaret merurla* rı, polis kontrolü, öndeki nakil vasıtalar rma tabi olma ve ceza korkusu gibi ön leyici mecburiyetler mevcuttur. Halbuki dağlara urmanan < İvicaclı ve uçurumlu yollarda şoför alabildiğine otomobil koş” turur; gece gündüz çalışır; korna çalmaz ve kamyon da istiabından fazla yük ve irsinlarla doldurulur, Mevsime göre ça mur ve kar da İnzimam edince bü güç Yülher artar. Binaenaleyh o bütün şolör leri ciddi ve esaslı ayni Oozamanda İnce tahlili muayenelerden geçirmek; büyük bir titizlik ve kıskançlıkla meslek vesikar sını vermek lâzımdır, Fakat doğu illerin de çalışan şoförler için bu muaj'öne ber Ce çok daha derin olmalı ve bilhassa kam yon ve otobüs işleten şoförlerden gerek ru hi ve gerek beden! bazı hususiyetler ara malıdır. Fırsat bulunca diğer bir yazımla bu Doktaları da tafsilâtile incelemek niyetin deki, virajdan kırk kişi taşıyan bir kam! deyim. Yalancı mütareke! Yirmi sene evvelki yanlışlığın sırtı şimdi çözülüyor Cihan harbine girmiş milletler için/ telsizle Amerikaya bildirdi, müttefik devletler ile Almanay arasın| O Bütün Amerikalılar, bir kaç günden da mütarekenin imza edildiği 11 ikinci teşrim 4918 tarihi unutulmaz bir gün - dür, Fakat bilhassa Amerikalılar için 7 ikinciteşrin 1918 tarihi de unutulmaz bir tarihtir, Çünkü dünyada ilk defa vaki A. hüdise olarak o gün bütün A- ları bir hâdise yayılmış, Al nüttefi arasında mütare- i | edildiği şayi olmuş, harbin ii bay bir sabereszlık içerisin bakiyesi Amerikallar derhal (se. virimişler, bütün Amerika baştan bisa donanmış, hükümetin resmi 'tekzipleri bile bu sevinç dalgasını durduramamış- tı, Yanlışlığın esrarı yirmi senedenberi bir türlü anlaşılamAmış ve nihayet bu" gün hâdisenin içerisinde yaşayan adam lardan birisinin hatıralarını neşretmesi | yüzünden biraz aydınlanır gibi olmuş - tur . Va''a nasıl oldu ? | 7 İkinciteştin AŞIN gini Pransız sularında bulunan “Ametikan deniz kuvvetleri kumandanı Vilsan, Brestteki Ameriltan sefirinden telgral | aldı. Bü telgraf Paris Amerikan elç! deniz âtâşesi yürbâş Jakschdan £ ve Frantız hariciye hakırınin Am: sefiring” mütafekenin © imzalan resmen tebliğ etmiş olduğuhu bildiri - yordu, Kumandan bu havadisi derhal ul Henri | Pesisteki | ğmiral nda p beri müttefik devletlerin kat'i zafer ha- berini bekliyorlardı. Mütareke haberi Amerikada bir bomba gibi patladı, Ha. ber, tam öğle Üzeri Amerikaya yayıl * muıştı.. Haberi alan Amerikan işçileri fabrikalarına dönmediler, Patronlariyle beraber amele merasim alayları yaptı - lar, Ellerinde bayraklar Nevyork #0 koklarmda dolaştılar, yi Bütün gehir, çılgın bir bayram hayatı yaşıyordu. Bayram gece sabaha kadar avize Ağ. SEMÇİNE MEN MADE Ga ye mm m dağıttı, sokaklarda dansedildi. Ve 9 ik'nciteşrin sabahı da © Amerikadaki neş'eyi sonsuz bir hüzün takip etti, Neşeden sonra İlk telgraftan iki saat sonra amiral ikinci bir telgraf aldı. Bu telgraf müta- rekenin imzası haberini tekzip ilk telgrafın eN haber veti- yordu. Bu haber de, derhal telsizle Nevyor- ka ulaştırıldı. Fakat Nevyorkta bütün telgraf memurları sevinç alaylarına iş- Ürak etmek üzefe yerlerinden ayrılmış slduklarından telgraf ancak ertesi gü- nü öğ j yerine gidebildi. .Gazete- abılar yaparak mütare- Ba haber halkın nöşlesini. kırmağa kâfi gelmedi, Sokaklarda çığlıklar hâlâ devam ediyordu. Gazete idarehaneleri hücuma uğradı, makineler tahrip edil * Mözumlu bul“ HABER — Aksam postam > — Nankin semalarında Cehennemi. Bi nhava harbi! Japon hava kuvvetleri kumandanı anlatıyor “ Vurduğumuz Çin aygaz alevler içinde göle düştü 1» | |... 57 > o.» Bombalarımız » diyor « yuvasına doğru çan bir güvercin emniyetiyle ş can damarlarma iniyordu; hayatımda bu kadar muhteşem bir manzara görmedi” Şehrin her tarafından yiiiselen âlev sütunlarma ölüm makiyelerinin kurta” Mmsanların feryadı karışıyordü... bsememon > ye : Dm ŞE ..0v0v000 00 Çin «Japon harbinin cn şiddetli za- manlarmda Çin şehirlerini bötbarir. mana memur edilmiş olan Japon hava kuvvetleri kumandanı Müçitaks Mira: mato kendisine verilen vazifeyi nasıl başardığını ve Nankin bombardmanı- nın nasıl yapıldığını Pari - Saar'm bir muharririne şöyle anlatmaktadır: “Henüz sabah oluyordu. Apatsız bir e- mir geldi, Uzakları, çok uzaklara çidip Nankin şehrini bombardıman etmemiz bildiriliyordu, Gayrilhtiyari bir heyecan- Ja sarsıldık. Saniyede her şey hazmör. Ar- kadaşlarıma döndüm, bütin ağızlardan birden ayni kuvvetle “hazırız!” kelimesi sikti. N “Tayysre meydanmda kumandana dön- düm: “Herşey bazır, diye bağırdm. “Hareket ediniz, diye cevab verdi. Yal. nis bu emir bir an içinde bütün mmotörle- ris çalışmasına kâfi geldi. Munzzam bir uçuşla, ufukta yeni bir ü- midin hayaliyle çok uzaklara, başka memleketlere doğru havalandık. Gökyüzü alçak vo karanlık bulutlarla kaplıydı. Önümüzü tamamen göremiyor duk. Şanghaym ufuklarında, birim saldı. rığımızdan daha müthiş bir fırtına bizl bekliyordu, Büyük bir kasıngaya doğru uçuyorduk. Fakat içimizde her türlü mânli yenmek #stiyen bir azim vardr, Etraftmızdaki fır- tınaya aldırmıyorduk bile. 14 Ağustos gecesi Çin tayysreleri bi- taraf halkla meskün olan ve içinde hirçok da Avrupalı ve Japonun oturduğu Şang- hay şehrini bombardoman etmişlerdi Şangkaydaki Nankin caddesi, ö veya acıdan İnliyen birinsan yığnınyla dolmuş- tu. Bombalanmadıkz bir taraf kalmamıştı. Çin hava kwvyetleri, kara orduları gibi, İ mamenimhai hiçbir merhamet duymadan etrafa ölüm yağdırıyorlardı. Biz Bulutlar arasında uçuyorduk. U - | fukta Şanghay, büyük bir kasırga ka- ra bulutları altımda görülmüştü, Bu #ıra- larda Tayhu gölü Üzerinde uçuyorduk. Tayyaralerimizi Ge yüz metreye kadar in- dirdilr, Göl altımızda gri bir leke gibi du- ruyordu. Birdenbire, bulutlar arasından Çinlile- tin beş avcı tayyaresi fırladı ve derbal d. serimize hilcum ettiler. Bir an içinde mo- tör seslerine, pörvanelârin görültüstne, makinelitifeklerin tıkırtısı karıştı. Biz de şimşek gibi onlara #aldirmış, bit ihza i- çinde iki düşman tayyaresi vurmuştuk, Bir tanesi kiz! bir alevle karatlık bulut. ları yarrak altımızdaki göle düştü, diğe. tİ yakm tarlalardan birinn yuvarlandı, Böylece ben da hayatımda İlk defa ola- rak bir hava senharebesine İştirak etmiş oldum. di, Müvezgiler kütüma üğradı.. Birkaç müvezzi öldürüldü. Fakat daha ertesi gün harbin devam etmekte olduğu kati. yetle anlaşılınca ortalığa hudutsuz bir yeis çöktü, Esrarlı bir adam Pariste ve Brestte de amiral Vilsona sahte telgrafı kimin gönderdiği hal kında derhal tahkiksta başlandı Tek graf hakikâten Paristeki Amerika Sö fareti deniz ataşesi tarafmdan çeki) * Miyti, Ataşeye böyle bir felgraf çeki) - Mesini bizzat Amerikan sefiri emir vers gr“ Selirden meseleyi sordular. Se — Selarette çalığıyordum, dedi, te- lefon çaldı.. Açtım: “Burasi hariciye nezaret, dediler, Hariciye nazırınm em rini bildiriyorum. Almanlarla mütareke Imza edildi, keyfiyeti derhal itap eden Amerizan makamlarına bildiriniz. Bundan sonrs yolumuzu Nankine çevir. dik Natikin #emaları, her tarafından çev- riimiş bulutlar arasmda ağır bir uykuday- dı, Gayet yavaş ve sestiz uğuyorduk. Uçuşumuzu gayet dikkatle tansim 6 mek icab ediyordu, Alçaktan uçmanm düş rin& tsmamen müsait bir hedef teşkil edeceğini ve bu şekilde tehlikeye maruz kalacağımızı takdir ediyordum. Şu halde en iyi şekil Narikini hiç kendimizi gös termeğen, hedef vermeden, bulutlar art” sından bombardıman etmekti. Ayni za - manda evvelce tasarlamış olduğumuz bir plân sayesinde, stacağımız her bombe, muayyen yerlere isabet edecekti. Bomba. larımızı istaf edemezdik. Vazifemiz an - cak en tetilikeli bir düşman hattını ta- Şehrin üzerinde uçmak» Iduğumuz arada, aşağıdaki insanlar in, erkek, çoluk çocuk, büyük bir şelle sığlanklara kaçışmakta oldükla- rmı gördük, Biz daha benüz tecavüze başlamamıştık, esasen sadere bir düş » man kıtasınm bulunduğu mahalli bom » bardıman edecektik. Fakat halk, düşman tarsfmidân bize atılan mitralyözlerin kur- vii Yaralanıyordu. Nihayet bombalıyacağımız mıntakanın Üzerine gelmiştik. Hoplmiz evveoe, tasar. aldığımız şekilde tam düşman kıtasının Ozerinde yer alarak bombalârmızı koyu- verdik. Bombalarımız, yuvasma doğru v- gan bir gülveren emaiyetiyle aşağıya bni. yordu, Artık burada işimiz bitmişti, Bu defa pehrin heman civarmdaki tayyare karar Bkm bombalamak üzere istikametimiz! dnğiştirdik. Tayyare karargâhınm bom- balanması da ayni taktik sayesinde em- Fakat, Harkiye- nezaretinden Ame rika sefaretine böyle bir telefon yapıldı. $ı tevsik edilemedi, Hatıra bir tek ihti- mâl geliyordu. Gizli bir Alman casusu Amerika sriarstine böyel bir haber Ver miş olabilirdi, Almanyası böyle bir balon maâktan istifâde edeceği meydanda idi, 1913 Almanyası etle, ihtilâl ve angeği tarafından tehdit edilmekteydi, mütte- fil devletlerden mütareke istemeğe ka“ rar vermişler Muhasun devletlerde kârt ümümiyeyi sülh ve imütareke ha“ beğiine alıştıratak sulh lehinde ce reyanlar uyandırmak İstiyorlardı, Yalnız acaba Almanların hakikaten Fransız hariciye nezaretinde bir casu- su var mıydı? Yoksa Paristeki bir Al mer casusu gizli veya hususi bir tele" fon santralından mı bu haberi vermişti? Bu nokta bu gün bile anlaşılamamıştır. uçur” hb ile se pi m Dd >: ——». ” . niyetle ve temamf3 #itumiz tamamlanmış Şimdi, borabalar!" olan tayyarelerimizi! lekete kayuşmak içi? lutlar arasından be? >» meydana çıktı, eri ikisini düşürdük, vazgeçerek gerlâ de 4 numurel: ti yeri du, 3 düşman tayfa” düler, 4 numaralı ler. Bir an içinde zil ve dumanlı bir se” varlanmağa bagisd tamamen şiddeti ie gelmişti, Motörleri yordu, Bereket altın yi nımız görüldü. Tetli Meydandaki iz yeennta “bizi diğe baktım, kanatlarda delik olmak tizere 48 1309 tayyare defi top bizi vurmağa gp yam men şehria teşler içinde kadar muhtegeni Pİ i dr Hiçbir bayras © ateşler bana bu dar güzel asrında, bir Japo herbangi bir İp karşısında bu dei ceğini havsalayü Saat sekiz olmus” binli harb kuma: gelânk, On tane kati” ra, ordu © binayı da ayni > eitiğimiz netic* muvaffakıyetle year m0ğ* v yer ii bitmişti, melek” ru muzafferaD& ve tayvarede en utak Bu ikinci vezif? mamen eriymenin dönüyorduk,»