Caklarını sava tari (soldaki) anne tarafmdan ia Avrupadan garba doğru baş- yi, Yahudi hicreti bazı memleketle- eye düşürmüş, bu arada İngil kapak kişi, memlekete gelen bu lerin İngiliz srksm bozacakla. Za bahsetmiştir. hoş Hilerin memlekete alınmaması teri aki bu cereyana İngiliz mir €rinden Gordon Bekles bir yatır M Cehap veriyor, Yazıyı telmikan ediyoruz k an Üç sene evvel değeri li bir İngi- t adamı da, - vatanperverlik kı k ş kapılarak “İngilizler emtirlerini “ndan alamazlar,, demişti. karşı; “Benjamin Disraeli'yi u- Mul, demek lâzmıdı. Bye Olan bir şey varsa o da şudur Kii #tenin kuvveti, başka kandan o- kendi kanında yoğurmak ve onu My İcuduma maletmektir. Disraeli de çö © güzel bir misaldir: anlar İngilterenin başvekilliği- ny “lan Disraeli aslen (Portekizli #edikli bir Yahudinin oğludur, ii” İtalyandır. © Siyaset ve ilim sahasında aslen ii bir çok simalara tesadüf et- İdir. Bunlar arasında bilhassa #İlesi zeliyor. On sekizinci asırda "iy ima Luterin o nazırlarından biri iş 'ngin evlâtlarından : Con “oy, İhiterede şimal denizini ticare- ie, €bu suretle büyük Britanya” Kk WCaretini meydana (o getirmiş” iy, Ne aa inçin on bir banka kurmuş, ki Hindistan şirketini tesis et oğlundan biri maliye diğeri ilana um N ti Whan piskoposu kralın baş mu- a, Bari $ k i n mi vali olarak git” glerden başka edebiyat saha- m lo'is Baring vardır. Yat dünyasında İn dilinin iş Muharrirlerinden biri olarak ta Sor, a Konrad da aslen Lehistan- “rin ortalarında o Ukraynada âile ismi Korzen- Lehdir. Küçük yk evvelâ, gemici olarak İn- aş iş, İngiliz ticaret gemilerin Lİ ik bi ik etmiş, sonra Cozef Konrad eğ al “Y6 Ye roman yazmaya baş- Ven, İ£ mesrinin en güzel misalle- " ye bu İngiliz muharririnin, iğ İ olmasma rağmen. İngiliz ük ii ddia edebilir? Onun ka" beşiz Re Fuhu canlarımış ve kendi- Y m Msn tam manasile bir ley tar Yy ele kat sonra İngiliz olan Rap, daha birçokları sayılabilir. * İng en un babası,, ismi verilen , OMizaj bir İtalyan mülteci- Sayi İtereyi kendi vatanı bilmiş anaya meşhur salonu tesis “yi zenginleştirmiştir. Y tetkikat lâboratuvarını "PE. Ludvix Mond da aslen aha ceki idare zamanmda Yahudiler İngiltereye alınmalı mıdırlar ? Bir ingiliz muharriri, muha- Girlerin Ingiliz ırkını iddia p veriyor boza edenlere İrlandalı, baba tarafımdan İtalyandır. e #mun gerek İngiltere, gerek Italya için faydalı bir şabsiyet olmasına teşkil etmemiştir. Avusturyadan ilmine büyük bir faydası olmıyacağını kim iddia edebilir?, İngiltereye gelen doktor Froydun lim, tetkikatları icabı kendisini İngilizle rin vatanına bağlamış ve orada İngiliz ik minin bir rüknü olarak çalışmıştır. Meşhur İngiliz heykeltraş Yakob Ep tayn da aslen Rusyalı Lehdir ve Ameri- kada doğarak İngilterede büyümüş ve İn giliz sanat dünyasının değerli bir siması olmuştur. Amerikalı oldukları halde İngiltereye gelip yerleşen ve İngiliz olarak tanımam lar arasında bugün resim (dünyasında Ceyms Vistler, ticaret sahasında Gordon Salfir vardır. Markoninin anne tarafından İrlandalı baba tarafından İtalyan olması onu ge rek İngiltere, gerek İlalya (için faydalı bir şahsiyet yapmıştır. Markoni, keşfinin ilk tecrübeleri için ancak İngilterede im- kân bulmuş, telsizin ilk temeli Londrada atılarak ilk telsiz dalgaları oradan neş redilmiştir. Bugün bu sayede (İngiltere radyo sahasında basta gelen bir memle- ket olmuştur. Bugün Avusturyadan İngiltereye gelen Dr. Froydun da bundan sonra İngiliz il- mine büyük bir faydası olmıyacağını kim iddia edebilir? Viyanalı âlimin psikana” liz ismi ile tanınmış olan usulü tıb saha- sında büyük bir inkılâptır. Bugün âlimin bu çalışmalatına Londra lâboratuvarları büyük bir iftiharla kapılarını açabilirler. HABER — Aksam postam (TMESELE | Orta Avrupada buhran artıyor! Diplemaâatlar, Çekoslovak meselesinin yarattığı buhranı ortadan kaldıracak vasıtalara ve imkânlara malik değildir Çekoslovakyada vaziyet günden gü. ne daha gergin bir hâl alıyor ve Alman yardımından kuvvet almış gibi görü- nen Südetler hükümetle anlaşmağa hiç yanaşmıyorlar. Meselenin, merkezi Av- rupa işleriyle alâkadar bütün devletle. rin hariciyesinde görünen manzarası bundan ibarettir. Bâzı gazetelerin gö- ründüğü kadar bedbin olmasak bile va- ziyetin çok nazik olduğunu itirafa mec. buruz. Meselenin buhranlı bir bale doğru yürüdüğü ve diplomatların bu buhranı tamamiyle ortadan kaldıracak vasıtalara ve imkânlara malik olmdı- ğı meydandadır. Maamafih Avrupa diplamasisi yine boş durmuyor. Ingil. tere bükümeti bu endişe ile Sir Con Si. mon'a merkezi Avrupa meselesi hak- kında bir nutuk söylemek vazifesini verdi, Bu nutkun esasları İngiliz Baş- vekili ve hariciye nazırı ile beraber ka, rarlaştırıldı. Nutuk, Avrupa sulhünün muhafazası hususunda bütün Avrupayı akl; selime ve bütün iradelerini kullan- mağa bir davettir. Diplomat, bu nutkunda, Alman izzeti nefsini ve Almanyanın Avrupadaki nü, fuzunu rencide etmiyecek bir Hsanla, Avrupanın herhangi bir köşesinde sul- hü ihlâl edecek herhangi bir hâreketin bütün Avrupanm sulhünü bozmağa kâfi bir sebep olacağını bir defa daha tekrarlamıştır. Fakat bu nutkun mü- him bir tesir yapacağını sanmıyoruz; çünkü aylardanberi Çekoslovak mese. lesini çok tehlikeli bir hale sokan bü- tün ihtiraslar artık kolay kolay tatmin edilmeyecek bir şekilde meydana çık- müşter, Bu çok çetin işi böyle tehlikeli bir vaziyete sokacak hiç yeni bir sebep yoktur. Bilâkis elimize kadar gelen ma. lâmat Prağ hükümetinin Südet Alman- ları ile yeni bir müzakere zemini bul mak için birçok fedakârlıklara razı ol, müş olduğu merkezindedir. Alman Sü- detlerinin bu arzuları karşısında man. tıkları ile hareket ettikleri takdirde me- selenin sulhan halli için müsalt bir ha- va yaratmağa çalışmaları ve muayyen bir anlaşmaya doğru gitmeleri icap eder, Prağ hükümetinin yeni tekliflerinin ne olduğu tamamiyle malüm değildir. Memleketin, dahili işlerinde tamamen muhtariyete malik bir takım kantonla. ra ayrılacağından bahsediliyor, fakat bu hususta resmi hiçbir haber yoktur. Alman gazetelerinin bu husustaki neş- tiyatından kuvvet almış olan Henlayn partisi, bu müsaadenin de gayri kâfi olduğunu ve Südetler tarafından bildi. rilmiş bütün isteklerin tam bir şekilde kabulünden başka bir hal çaresi olma, dığını ihsas ediyor. Henlayn partisinin mümessili olan Prank'ın, Südetleri, hücuma uğradıkları vakit “meşru müdafaa hakların: kullan- mağa,, davet eden beyanatı başka bir şeye atfedilemez. Bu kararın son zx- manlarda Çekoslovakyanın bazı taraf. larında vâki olan mevzii vak'alardan sonra haklı bir zaruret olduğunu söy- lüyorlar, Bu hareketin iki gayesi olabilir; 1 — Prağ hükümetini Südetlerin bü- tün arzularını toptan kabule mecbur etmek; 2 — Lord Runciman'ı tavassut tek. liflerinde devamdan vazgeçirmeğe İc- bar etmek. Maksat ne olursa olsun bu beyanat Südet Almanları ile hükümet arasında dahili bir harp havası yaratmağı iste- mek gibi de görünebilir. Prağ hiikümeti bu beyanata radyo Me tamim edilen resmi bir tebliğ ile mukabele etti, Bu tebliğde hükümet, Henlayn taraftarlarının o kendilerini, memlekette bir tethiş siyaseti yapmak istiyenler tarafından tehdit edilmiş gibi göstermek istediklerini anlattı, Beya. natı Umumi asayişi ve vatandaşların hürriyetini ihlâl eder mahiyette gördü- günü söyledi ve bu hususta hükümet tarafmdan almâcak tertibatın mes'uli- yetini bu hareketi yaratmak istiyenlere yükletti, Alman matbüatının, bu hareketin Südetlere yapılan ve menştini Çekos. lovakya haricinden alan bir takım hak- sızlıklara karşı meşru müdafaa sayılma- 8 lâzımgeldiğini yazması meseleyi bir. kaç kat daha ağırlaştırdı. Çek gazete- leri, Avusturyanın ilhakından evvel de böyle bir vaziyet ihdas edilmiş olduğu- nu yazdılar, Hattâ Südetlerin Çekoslo. vakyada ikinci bir İspanya yaratmak istediğini söyliyecek kadar ileriye gidil- di, Fakat Çekoslovakya hükümeti bu vaziyet karşısında dahi metanetini boz- madı, Azimkâr fakat heyecansız bir yol tuttu, Bu manzaraya bakarak İngiltere ve Fransanın bu hususta sulh lehinde bir şey yapamıyacaklarmı zannetmek doğ. ru olmaz. Sir Con Simon'un nutku beklenilen neticeyi vermese, Lord Rum- cimân'ın tavassutundan hâlâ müsbet bir netice çıkmamış olsa bile Almanyanm Avrupa sulhünü bozacak ni bir hare- ketten sakınmak istediği . Alman gaze- telerinin bütün neşriyatına rağmen - anlaşılıyor. Şu halde İngiltere ve Al- manyanm Avrupa sulhünü muhafaza için anlaşabilecekleri tahakkuk etmez bir hayal değildir. —L1öTin— ADYOLI ile sabah, öğle ve akşam Her yemekten sonra mutazaman dişlerinizi fırçalayınız. 2500 dolara satılık göz İR İngiliz opratörünün yaptığı ameliyattan pek çok bahsdildi. Bu opratörün, gürmiyn bir ada- sim gözüne sağlam bir gözün renkli tabakasını aşılıyarak zavallıyı körlükten kurtardığını tabii hatırlıyorsunuz. Bu muvaffakıyetli ameliyat etrafında yapılan neş- riyat birçok Insanların hayallerini tahrik etti, Bugün de gürdelik bir Amerikan gazetesinin küçük İlânlar sütununda şu İlânı okuyoruz; “Sağlam ve İyi gören bir göz satılıktır, Asgari fiat 2500 dolardır. İsteklilerin (....) müraeaatları.,, Gazeteciler bu göz sahibini tabil buldular. Bu, bütün silece derin bir yokluk içersinde bulunan 43 yaşmda bir adamdır. Kendisiyle görüşen gazetecilere bir gö. #Ün kendisine yetişeceğini ve bu fiatla zenşin birisi ta- ib çikarsa bir gözünü feda etmekten çekinmiyeceğiri söylemiştir. Miırsız şair v ENİ Orlean zabıtası bu civarda Güllü Jak ismiyle maruf bir hirsiz sokiz aylık takipten sonra ya, kulayabilmiştir. GUNü Jak anesk 18 yaşındadır. Çok güzel bir delikan- dır, Mücevherlerden başka bir şey çalmaz. Zengin genç kizlar ve güzel kadmlarla tanışır, girdiği evlerde aşır. dığı mücevherlerin yerine kırmızı bir gül bırakır, Lâ. kabını bu ödetinden alraıştır. Güllü Jak tevkif edildiği vakit Yeni Orlean'da birçok kibar klâplerin azası idi ve herkes kendisini tanmmiş p7 “7 pe» « P. Sula Sekiz gün tabut Içinde yaşayacak pen bahis tarafı malümdür: Erik Selvin isminde 38 yaşında bir İngiliz, iş. sizlikten canı sıkıldığı bir gün, klübdeki arkadaşlarma şöyle der: — Bir tabut İçersinde sekiz gün kalabilirim. Bu hu- susta benimle bahse girecek var mı? Arkadaşları derhal 300 İngiliz lirasına bahsa girişir. ler, Hattâ kendi aralarında da, Selvin'in tuttuğu bahsi kazanıp kazanamıyacağına dair karşılıklı birçok bahis- ler tutarlar, Selvin hor türlü ihtimallere karşı, hazırlanmış bir tabuta konur, O, bu tabuttaki telefonla üze, rindski tonlarca toprağa rağmen bariçle görüşebile- csktir, Yiyecek ve içecek meselesine dair olan bütün iktiyat tedbirleri de alınmış, hattâ tabuta yedi sekiz şi- şe viski koymak bile unutulmamıştır. Tabut gömülür, Selvin hemen daima arkadaşlariyle telefonla irtibat halindedir: — Nasıl Selvin, işler yolunda mı? — Çok mükemmel... Derin bir #üküt içersinde uh- revi âlemin bütün zevklerinden istifâde ediyorum. İlk yirmi dört saat içersinde mezardan tatl haber- ler geliyor. Bahsa girişenler bahsı kaybedeceklerini acı acı düşünmeğe başlarlar, Fakat ikinci gün, akretten gelen 86s İlk günkü ka- dar negeli değildir. «— Çok #icak var, yanıyorum, boyuna viski içiyo- rum... Neredeyse bütün viskiyi bitireceğim... Üçüneli gün, ihtiyari ahret yolcusunun sesi bir İnli. tl halinde geliyor.. 2) TME, Aşçılıktan generalliğe VUSTRALYA sdasının conub tarafında (yaşıyan Çinli bir bahçıvanın oğlu var: Artur Hok, bu a- dam küçüklüğündenberi askerliğe meraklıdır. Umumi harb sırasında tam askerlik yaşında olduğundan bu he- vesini yenomemiş, İngiliz ordusuna gönüllü olarak gir. miş, Çanakkale mubarebelerine iştirakle Fransız cephe- #inde harbetmiştir. Harb bittikten sonra Çine gitmiş, orada bir müd- det ahçılık etmiş, sonra da gümrük İdaresinde memur olmuştur. 1925 de Hong.Kong gümrüklerinde çalışıyormuş, Çin ordusunu tensike başlamış olan Çang - Kay - Şek bu eski askere yeni Çin ordusunda bir generallik vazifesi teklif etmiş ve eski ahşı Ho-Lung ismiyle bir Çin fırka, sına kumandan tayin edilmiştir, 1980 da Çin dahili harbine iştirak etmiş ve birçok raferler kazanmıştır. Simdi Mogolistanda bir Mogol or- dusunun kumandanıdır. Iki kongre ARİB bir tesadüf olarak San Fransiskoda maksat. Yarı biribirine tamamiyle aykırı iki kongre Ayni günde toplanmıştır. Kongrelerden birisi alkol aleyhin- de çaliğin Amerikan kadın birlikleri kongresidir, Tabil kongrode, alkol aleyhinde ateşli nutuklar söylenmiştir. İkinci kongre, Amerikan bar ve birahane sahibleri kon- gresidir, Bu kongrede bar ve birahanelere daha fazle müşteri toplamak çareleri araştırılmıştır. Beni buradan çıkarmız!