—.. 2 AĞUSTOS — 1938 m a Loyi Corç'un Versay Muahedesi hatırala'ı: 34 ' Kabahat m du lan Müstemlekelerinin tekrar iadesi Mig,» Milletler arasındaki ihtilâl, ledecek olan Milletler cemiyeti v #irceye kadar Almanyayı ein. ka, mahrum etmek hakkım Nrag mez kati idi. Almanyaya, bi- raki Yollarımızı kesecek tarzda de- a Yollarımızı kesecek tarzda de. bir şeydi, meselesi de harbe Almanya iğ Verdiği için, itiraz (kabul et. ie Ranizavın Almanyanın, şar- ty Araziden mahrum edilmesi hak- na gelince; Avrupa ve As. te, atları tesbit ederken esas tuttu. ye yet hakkı umdesi icabı bu. Yan olması lâzım geliyordu. ay düşürülecek bir nokta vardı: a, Almanyanın bazı parçalarını | Yön ayırırken bu umdeye riayet al etmiyor muyduk? Bu benim vardığım netice şuy. a anyanın yeni şark hudutlarında- Herterin, bir iki onoktadan, Al Verilmesi lâzımdır. Meselâ, yu. 1, Tyiama müracaat etmek. > ölç Kirdar ayırıp Lehistana ver. Mp inaş f hakkımız yoktu, | İtilap Meselesinde de, ben Alman- devletlerine vereceği tamirat min tayini İçin zaman ve ilmesine taraftardım. mag a Vereceğimiz cevabı tesbit (- Yi ve Dominyon başvekillerini T. caddesinde bir toplantıya ida tam iki gün, Alman ele in ayrı ayrı tetkik e. Symi bilhassa, vi # # Zİ 7 hüküm ve bitarallık çok dikkate N Z ve rar verildi. Almanlara ver. Projede yukarı Silezya ve taz Ser dair olan hükümlerde Bacak ve itilâf devletlerinden enler olursa bu tadilât yapılma. ZSİLLE, a ekin ii h; Stisna edilirse. muahedenin Me diddetli olduğuna dal baş. Me ii, Vaki olduğunu hatırlamıyo. b hip |, Tâzır ve Dominyon başve. 1 ig pantısında başka hiçbir ei daş #dilmiş değildir. bir toplantıda o general Rai Her, VE Sar'ın muvakkaten İşga- Ve Elbenin birer mıntaka in Va Adedi 81, Almanyanın çıkaraca. Mi İtiraz ini tahdit etmek gibi ka. Ni etmiş, harp tazminatı için tay in Vekli de doğru bulmamıstı. A Ni Bee defada alınmasını daha İran Yordu. Bunun ne miktarda | *diğini sordum. 5 milyar ig lar ELA & memnun olmadı, V Dek un olmadı, Vilso. haklı olarak canı sıkılmıştı. | ayi Miz değişiklik yalnız Leh. | EE FİL e ka, e lar nı 5 ehlileri ' ii efret ederse Leehliler S onlan, atlara râğmen Nitot cad” Di bal ALLA muahedeyi imza. İlarından kendilerini korumak için iş başmda bir nevi zteh giyiyorlar. p Bu zırhlarm kurunuvustada kullanılanlara olan t6- » hihayet dörtler mecli- | feyvukları, ayni mukavemette oldukları halde gayet ha- GR müracaat edil- |e1f oluşlarıdır. Amerikada Long İslandda bir maden mü- a, Mühim ir Reyiâm yukarı Si. İtehassrsının aliminyomdan yaptığı bu zırklar örme bir Meticaşi ir kısmının Almanya. İzineir halindedir ve bir araya toplandığı zaman bir a- çektal yı, hi verdiğine göre, İn. |vuca sığacak kadar küçük bir yer işgal etmektedir. Böy, “ına bile olsa, m e Klemansonur şiddetli ter b & Versay ahedesinde değil.. feka tatbik edenlerdedir verilecek ve bu mühlet zarfında harp taz. minatımı kendileri tayin (edeceklerdir. Bu miktar diğer devletler tarafından ka. bul edilmiyecek olursa evvelce kararlaş- tırılan tazminat usulü tatbik edilecektir. Fransızlar ilk plânı kabul etmiş olsa. lardı. Çok iyi olacaktı. Fakat Fransa, şimal taraflarında bir alay Alman işçisi. ! İ nin iki, üç sene müddetle bulunmasını | muvafık görmüyordu, Orada çalışan AL manlarla Fransızlar arasında ( hâdiseler çıkmasından korkuyordu. Fransızların kabul edebilecekleri yal- nız bir şey vardı; o da, harp zararlarının tazmini için Almanya tarafından kendi. | lerine iptidai madde verilmesiydi.Bunun parası harp tazminatı borcuna mahsup edilecekti. Teklif edilen ikinici hal şekline geli ce; Fransızlar buna itiraz etmediler. Fa. kat, harp zararlarını tesbit ve verecekle- ri tazminatı tayin için Almanlara bir ay bir mühlet vermek istiyorlardı Vilson gene muayyen bir rakam tesbit edilmesi hakkındaki Amerikan noktai na zarında ısrar ediyor ve muahedeye 6 mil. yar İngiliz lirast gibi yüksek bir rakam konulmasını istiyordu. Nihayet İngiliz noktai nazarı kabul e. dildi. Alman notasına cevap olarak bu. nun gönderilmesine karar verildi. Senelerce hazırlanıp. milyonlar sarfe. derek “taammüden,, İşlenen bir cinaye tin faili hakkında, mahkeme (heyetince karar vermek kolay bir iş değildir. Almanyadan istenen tazminat esasen bir ceza sayılmaz. Bu, zararlarm, faili tarafından, tazmin ettirilmesinden iba. rettir, Versay muahedesini tenkid edenler bi- rakım bunu medeniyet dünyasmda hak ve adalet namına bir leke saysınlar, Bu muahedeyi yapanlardan biri olmak sıfa. tt ile, ben, muahede (o ahkâmının sonra” dan bozulması dolayısile ortaya çıkan fena neticelerden mesul (oolmadığımızı iddia ediyorum. (Devamı var) istanbullu eğlenmek istiyor istamnöulun neşe ve eğlence şehri istidadı büyüktür; Istanbullu, asgarilmkânlardan olmağa azami neşe payı çıkarmasını bilen insandır Festival içindeyiz? İstanbul eğleniyor mu? İstanbulun tam bir eğlence şekri hali aldiğmi söyliyemiyeceğir. Fakat festivalin dördüncü yılmda şehirlinin bir “eğlenöe kültürü,, kazandığını ve İs- tanbullunün eğlence ve neşe ihtiyacını tatmin etmeğe, giyinmek, yemek içmek kadar ehemmiyet vermeğe başladığını söyliyebiliriz. z hafta sonlarında değil, normal gün « de dolup taşan gemiler, dur - madan işliyen otomobiller, içlerinde boş yer bulmak her talliye müyesser olmı- yan otobüsler ve tramvaylar, gehirde gi- dip gelmenin ne derece çoğaldığını, dur- gun İstanbulun, gün geçtikçe “hareketli gehir,, manzarası vermeğe başladığını söylemeğe müsaittir. Halk eğlenmek istiyor. Eğlencenin pa» ralsını, pahalısını arayıp bulan da var, az parayla eğlendiren yerleri tercih €- denler de ve parasız eğlenmeğe ihtiyacı olanlar da. Faraza beş gece ovvel, Be- yant moydanmdaki açık hava tiyatro « sunda verilen bir orta oyununu asgari tahminle 7.8 bin kişi seyretmiş ve mey- dan kahkahalarla dolmuştur, Artistler - den birçoğunun mikrofonla konuşmay! tilmemelerine, yani hoparlörden İyice is- tifade edilmemiş olmasına rağmen saat leres Beyazıt meydanında ayukta duran, meydandan ayrümiyan halk neyi ifade eder? Duymasa bile gözle görerek eğ - lehmiş olmayı, bundan (çıkaracağımız Binâeraleyh, netice şudur: “İstanbulun neşe ve eğlence şehri ol- mağa istidadı büylktür,Zira İstanbullu asgari imkünlardan azami neşe payi Çi“ karmasını bilen İnsandır... O halde bu İnsanı mümkün mertebe çok tatmin etmeğe çalışalım. Festivalin halkı eğlendirecek numaralarını çoğalta- lum. Farazı Tepebaşı bahçesini her ak- şam dolduran Romen operetini bir gs- cs, halk için, büyük meydanlardan bi- Ki Hi gı gi kumlar VUSTRALYANIN iç tarafları kuş uçmaz, kervan geçmez çöllerdir. Buraları o kadar kuraktır ki geçen otomobillerin boyaları çatlar ve kurşunkalemle- i rin kurşunu toz halinde dökülür, Bu fevkalâde kuraklık yüzünden rüzgür kum ve toz bulutlarımı önüne katarak sürükler. Bu kum taneleri İdenizleri aşar, Okyanusun en uzak adalarına kadar gi- İder. Mütehassıslar rüzgürm (Avustralyadan Yeni Ze- iki İlünd adasma senede 50 milyon kilo kum taşıdığını ve devleti, meclisinin kararları (bu yüzden Yeni Zelând adasında nebatların kurumağı lemanan erine — bildirildiği 22 | başladığı ve bu gidişle bir gün bu adanm kum çölü ha- line gireceğini söylüyorlar, Zırh elbise giymek #eydi. Vilon da İtalyan. yine moda mı oluyor? Ge Amerikada Andi dağlarmn hududu eteğindeki Barco petrol imtiyazı işinde Mi - çalışmakta olan mühendisler ve jeolojistler o civarda e A verilen kararlarda | yaşamakta olan Motilone kırmızı derililerinin zehirli ok- ME Rüzgârın sürüklediği ingiiz zabitler! karılarından boşanamıyacaklar SMİ gizli tutulan bir İngiliz delikanlısı hafta evvel bir olay komutanma miracaat öde- rek gönüllü olarak orduya kaydedilmek niyetinde oldu. ğunu söyler. Albay usulen yapılması lâzımgelen tahki- katı yaplırır. Sonra delikanlıyı çağırarak: — Sen karından ayrı yaşıyorsun. Onun İçin orduya girmek imkânsızdır. Anouk karının yanına döner ve bo- şanmek için ahkemeye müracaat etmiyeceğini taah- hüd edersen orduya almırsın, İstanbulun gece hayatı, Eeyoğlunun bir kaç sincma bar ve bahçesine inhisar ediyor illaki kl akammmeyesmizizi İ Büyük seyyah akmları, şehirin imarm- i dan çok, umumi neşeyi Lahırik edişimi- rin cazibesine tutularak geleceklerdir. ln ei Yazan; Şekip Gündüz rinde, yine Beyazıt meydanmda, Gülhs- ne parkında, yahut Sultanahmet meyda- | nm o muhteşem dekoru içinde oynata- Im. Bizim festivalimiz gibi büyük iddialı bir festivalden dördüncü yılımda muaz- zam kârlar realize etmesi istenemez. E- hemmiyet vereceğimiz şey “eğlence kül- türü,, yaymaktır. Bu tıpkı faizle para Yatırmağa benzer. Eğlencenin her ne - vine halkı ne derece ısındırırsak gelecek yıllarda festival şehrin o derece umum! eğlencesi halini alacaktır. Ve unutmıya- İm ki bu şehir İçin umduğumuz büyük seyyah akmları, şehrin imarmdan çok | umumi neşeyi tahrik edişimizin cazihe- sine tutularak geleceklerdir. Festival numaraları Büyükderenin bir gazinosun- da yapıldığı zaman halk oraya bile akm etti. Neşelönmeyi, istim Üstünde bir te. mayül halini aldığı bugünlerde mümkün mertebe çok besleyip tahrik etmeliyiz. ... Bu vesileden istifade ederek tiyatro truplarımızın, bilhassa müzikli sahne he- yetlerimizin tekemmilüne ve çoğalması- na verdiğimiz ehemmiyeti bir daha tek- rar edelim, Bir Romen ve bir Yunan opereti şeh- rin gecelerini değiştirmiştir. Yazın orta- sında Beyoğlunda gece hayatı vardır. Demek ki halk eğlenceye ve bilhassa bir parça güzel sanat karıştırılmız eğlence. ye dehşetli bir iştiyak gösteriyor. Bunu İstanbulun lehine bir hâdise olarak kay» detmçk lâzımdır. Festivalin az “tahsisat ve kıt “imkân Yüzünden aksâyan taraflarina ve gok 'da- ha göniş tutulamayışına rağmen şehre değilse bile, şehirliye bir faydası dokun- duğu inkâr edilemez. Halk için ümmi ve parasız tembille- rin fazlalaşmasını istediğimizi tekrarla- rız Şekip Gündüz birkaç lara aittir. Tarihten evvel yaşa: yan insanlar ÜUNYANIN şimal kutbuna en yakın şehri Norve- cin şimalinde bulunan Hammerfest şehridir. Bu şehir civarında üzerine Ren geyikleri resmi çizilmiş taş- Jar bulunmuştur. Bu resimler tarihten evvelki zaman- Tarihten evvelki Yarda insan yaşadığını ispat eden bu vesikaların çok bü- yük ehemmiyeti yardır. er yüksek, şir.diye kadar üzeri toprakla kapanmış olan bir kaya Üzerinde bulunmuştur. Bu kaya üzerinde her biri yirmi beş santimetre büyüklüğünde yirmi beş geyik zamanlarda bu mıntaka- Bu resimler denizden 57 met resmi apaçık olarak görünmektedir. Bu havadis gayi olunca gazeteciler albaya müraca- Venezüella dığını anlatmış ve #özlerini AA vTURA YADA iki kalpli bir köylü ha küçük olan ikinci kalb dır, rın tazminat me. İdeğildir. Lâkin bu İncecik örme zırhlar o kadar mukâ- üm Sene kazanmış oldu. İle bir zırbm ağırlığı bir yün gömlek ağırlığından fazla m iti : v M3 İnşii, Soğlarmı tetkike geçtiği |vimdir ki gayet kuvvetli bir yayla atılan çelik başlı bir rin e ham. Bunda eya 3 hate çi tamir i Ah dg EDİR olunacaktır. tesbit ettiği iki hal şekli ok onlardan nüfuz ödememektedir. O civarın kırmızı derilileri beyazların kendi İraklarını delikdeşik etmelerine bir türlü tahammül ©de- harpten ileri gslen zarar İmeğiklerinden onları okla öldürmek isterken şimdi bu edecek ve bu, |tesehbislerinin akim kaldığını görerek hiddetten kö- Pürmektedirler. Bakalım mavzer kullanmak ne zaman at ederek izahat istemişlerdir. Albay söylediklerinin yeni talimatnameye uygun olduğunu, suna mensup hör insanın, rütbesi ve derecesi ne olursa olsun, bir boşanma davasında davacı, veya suçlu, yahut da Üçüncü şabıs olarak bulunmak hakkma malik olma- — Evlenme ebedi ve mukaddes bir bağdır. iki kalpli adam genle yapılan muayenesinde bu kalblerden bir tanesi- nin normal bir kalbe nazaran çok büyük olduğu görül. müştür. Bu kalb göğsün sağ tarafında bulunuyor. Da, gayet muntazam ve biribirile ayni aherkte çarpmakta. Sidney üniversitesi, bu köylüye öldükten sonra Britanya ordu- şa cümleyle bitirmiştir: Sidney'de Pert hastanesine yatırılmıştır. Köylünün ront sol taraftadır, Her iki kel» : para verir. ARİP sigortaları ara sıra gazetelerde o okuruz; Bacaklarını, burunlarını, dudaklarını, gözleri sigorta ettiren artistler, adalelerini sigorta eden sporcu? lar vardır. Lehistanda bu sigortaların en garibini yapan bir sigorta acentası mevcuttur. Polis tarafından yakalanmağa karşı sigorta Bu acenta, hırsızların hürriyetini sigorta eder, Si. gortalı bir hırsız polis taralından yakalanır ve mahküm olursa hapishanede bulunduğu müddet zarfında sigorta şirketi, sigortalı olduğu meblağa göre ayda bir miktar Bir köy kilisesinde iki kalbini üniversiteye bırakması için bizim paramızla top- o 50.000 lira teklif etmiş, fakat köylü bu teklifi kabul etmemiştir. Ufak bir rahatsızlık neticesi olarak hasta. neye müracaat eden köylü, madığını söylemiştir. “Kalbsiz!, lerin pek bol olduğu as rımızda iki kalb taşıyan köylü, heykeli yapılacak bir ; Ye ee Seir şimdiye kadar hiç hasta ol- bulunan tablo ACARISTANDA küçük bir köy kilisesinde büyük bir tablo bulunmuştur. Yapılan tetkikler bu tab. lonun büyük Veredik ressamı Tintorettonun eseri ol- duğunu zannettirmektedir. Şimdi büyük üstadn kıy- metli bir eserinin nasri olup da Macaristanda küçük bir