Komşumun kızı Yazan: Süheylâ Şefik Bitişi: komşum, şimendifer kumpan. yasının emektar amele çavuşu, ne maz. Mim bir adamdı! Bin türlü yorgunluk ve ıstırap içinde geçen her yıl, kara, zayıf suratına bir çizgi nakışlamış ve ona el isine varmadan altmışlık bir insan ifa desi vermişti. Bitişik komşunun evinde hayat, daha fecirde başlardı. Lâmba yanardı. Kırık cumbalı pencerenin keten perdesi, kuşlu dantelleriyle, bozuk kaldırın: nakışlar. dr. Yaşlı amele çavuşu, karısını, kızmı uyandırmamağa, komşularını rahatsız et memeğe uğraşarak, sessiz, sülüs; ha. zırlanırdı. Ve., çok geçmeden, İMtşik kapı yavaşça açılır, kapanırdı. Ne çalışkan bir adamdı! Sabahı karam İığı çıkar, akşam karanlığında, elinde ekmek çrkıniyle, başı göğsüne düşmüş, omuzları çökmüş bir halde dönerdi, O- Bun ömrü işde geçiyordu, âdeta. Ba. zân “apansız, ayak üzerinde öleceğim !,, diye sızlandığını duyardım. İki katlı basık eve sığrşân bu üç ki. şilik ailenin tek geliri, amele çavuşu. nun eline geçen 35 lira aylıktı. Mukadder #kibet korkunçtu: Yeşl amele gözlerini yumduğu gün, ana ve gençlik çağına yeni giren kız ne yapı- caklardı?. ... Radyomda kıvrak bir çigan valsi din. lediğim bir gecenin yarısında, kapımız hızlı hızlı vuruldu. Amele çavuşunun apansız öldüğünü haber verdiler. Radyomu yavaşça kapattım. Bitişik komşum, apansız, âdeta ayak Üzerinde, sessiz sadasız göçüp gitmiş . t, Komşumun kızını, eski bir bildik, bir çorap fabrikasına 3S kuruş günde: Tikle işçi yazdırdı. Komşumun karısı, civardaki büylk bir inşaatta çalışan 2- melelerin çamaşırlarını yıkamağa başla. dr. Mukadder âkibet bütün korkunçlu. ğuyle başlamıştı, Anamın bir sözü vardır; “Ev— devdir,, der, Bu iki katlı basık ev, gü zel kızın 55 kuruş gündeliğiyle çevrile- bilir miydi?. Selalet başlamıştı. Fakat. Ne onurlu insanlardı!, Gene anamın bir sözüyle “kan kusuyorlar, kızılcık hoşafı ye dik!,, diyorlardı. Bitişik komşum amele çavuşu fecir vakti sokaklara düşer, akşam karanlık. ları dönerdi. Bitişik koraşumun kızı, akşam ka * ranlıkları fabrikanm yolunu tutuyor, şafak sökerken dönüyordu. ... Sıcak bir yaz gecesi. Marmaraya yaslanan Yenikapı gazi- noları, karışıktır, koyu bir kumaş gibi #erili denize bol rgrk, müzik ve neş'e sığlığı taşırıyor. Sağda, sarılar giymiş bir genç kız, sesini gâzinonüt en kuytu köşelerine kadar yayan oparlörün miktofonu ö. nünde türlü yapmacıklarla kıntıyor; ayak yuruyor; gerdan kırıyor; parmak şıkırdatıyor, Soldaki entipüften cazın en hoşa gi. den ahengini, karyoka iskarpinli, beyaz pantalonlu esmer delikanlının akorde- onu çıkarıyor.. Ve, genç çiltler, dans sahâsında du- rup ülülünmeden tepiniyorlar, En ye. ni figürlerle çalkanıyorlar; biribirlerine giriyorlar, Mubitin bütün delikanlılarmı, ışığa koşan pervaneler gibi, kendine çeken cazlı gazinonun sırrını biliyorum. Bu, ne kâryoka iskarpinli delikanlınır ekor. dedm, he de kaytan bıyıklı, zenci kr kkir herifin saksolonudur... * Kurnaz gazinocu, muhitn en güzel kızlarını, avını pususuna çekebilmek için bir yem olarak kullanmanın yolu- nu bulmuştur. Namuslu âile kızları » babalarından, analasından, kardeşlerin. den gizlice - adi bir şişe esans, bir ipek- İK gorap, yahut ta bir kaç kuruş mu - kabilinde “dam,, tolü öynüyorlar. En işveli hareketlerle, kavalyelerinin hoşu, na gitmeğe ve aldıkları Ücreti hak et- meğe uğraşıyorlar.. Birdenbire titredim: Evet. yanıl- maryordum, Komşumun “&müslü kızı da buradaydı. Ve, yabancı bir gencin kollarında kıvrılıyordu. Kavalyesiyle, #2man #aman gazino. nün kuytuluklarında kayboluyor ve saçları darmadağnık, yorzun, bitlsin ör. taya çıkıyordu. ». 4 Radyomda gene kıvrak bir çigan val- si dinlediğim bir gecenin yarında, kapımız hızlr hızlı vuruldu. Komşu kr z:nın İntihar etiğini, Kadıköyüne ilk se- ferini yapan Akay vapurunun güverte. sinden kendisini sessizce akıntıya bı- raktığını haber veriler, Radyormu yavaşça kapattım. Hâdisenin dedikodusu günlerce sür- dü. Kızının; bir günah gecesi sabahm- da İntihar ettiğini, başına kakar gibi, yaşı komşumun kulağına kadar yetiş. ttrdiler, Bir lokma ve bir hırka uğruna ya. bancı delikanlının yatağına giren kor- şumun kızı, açlığı karşısında bir sağır 'duvar kesilen cemiyetin, günahmı du- Yâr duymaz kendisini afaroz eğeceğini ve linetleyeceğini düşünecek kadar 26- kiydi. Kieli bir vücutla cemiyetin önü. ne çıkmaktansa ölmeği tercih etmişti, Mensup olduğu sosyetenin telâkki . lerine - yanlış ve mânasız da olsa » saygı gösteren komşumun kızın; buta" da hayırla anmak isterim, je Kefalet falan yok! Kodese nas! girdiyse öyle çıksın!, Burun üzerine Neron rolünü oyna - mak üzere Buster Gardner tutuldu ve erguvani harmaniye ile bol entariyi giymek için kendi elbiselerini çıkardığı takdirde gündeliğine bir buçuk dolar zam yapılacağı ayrıca vaad edildi. EL biselerini çıkardı ama çizmeleriyle mah- #muzlarını muhafaza etti. Busterin ya - kıntlan bir kaç pozunu aldılar. Opera tör çalışırken bir taraftan da Alfabe bağrıyordu: — Neron! Bak şu meydanlığa bir gok vahşi bayvanların furistiyanlar: parçaladığını görüyorsun... değil mi? Buster cevap verdi; — Hiç bir şey gördüğüm yok.. Da- da var, ben burada otururken hiç bir hırıstiyanı yedirtmem, Hem burâ- larda vahşi hayvan yok ki... Olsa bile hırıstiyanların bulunduğu en yakın yer Ponca gehirklir, Nihayet Alfabe bizim koca oğlanı bir takım şeyler görmeğe kandırdı. O. yun da cidden güzel devam ediyordu .. Her gün bir takım manzaralar yapı yorduk. Evvelâ biraz iş görüyor, son- ra da haşla bir işe atlıyorduk; iş o ka- dar karmakarışık KHevam ediyordu ki hiç kimsenin bu arapsaçından bir şey- cikler anlamıyacağını zannediyordum. Fekat opertör Obuck Hartman her şe- yi anladığını söyledi; o takdirde meso- Ie kalmamıştı, Ertesi günü bir çok kadın ve erkek, Romal'lar ve Oğüstenler ve daha bil- mem kimler gibi giyinerek geldiler, mu. ” â pu bi 4 HABER — Aksam poshusı — a atusros — Me Beyaz köşkün esrarı / Her kazma vutuşta define çıkan bahçe... İngilterede büyük bir dolandırıcılık ve sak*okârlık hâdisesinin yoni bir safham cereyan etmektodir. "Beyaz köşk mese- lesi,, ismiyle meşhur olan bu aahtekâr- İk küdisosi yedi senedenberi devam et- miş ve nihayet birkaç ay ovvel ortaya ÇIKRIŞtIr. Dolandırıcılık ve #shteküârl'ikla suçlu ©- İnrak tevkif edilen Mister Vilyam Tanfild N isminde bizidir, Bu adam kürk tüccarıdır H SELEN VOR ğa ve hileleri, vergi kaçukçılığı, fatikâr gi. “Kömür gibi kara, güzellerden o müteşekdeil bir vevü heyeti Load bi büyük suçlardır. öheit Uasmamaştar. Bu ünvanı taşıyan “güzeller, eyl samanda, EDE ZE Vüyam Tanfild kürk ticaretinde uzun İvekor kırmaktadır. Bunların ikisi kardeştir ev biri 140, diğeri 135 kilodur müridet hilelerle çalıştıktan sonra ken - İcü zenci kadın setist te onlardan pek aşağı kalınıyor, 125 İeloluktur- yaoi disine daha büyük kazanç yolları aramış | © “Kömür gibi kara, artistlerin bilhassa sesleri beğenilmektedir Zend ve nikayst beyaz köşkten istiladeyi dü- İgmı bugün de bilhassa Şişman zenci kadınlarına rağbet şeklini almak 7 günmüştür. , Buda dininde mecbur hizmet kyor ve bir müddet sonra başka Firisine mek için, kendisinin evi aldığı zaman ve- gık > kıymeti olan bir binadır. Btrafınde ge- niş koruluklar, hrhçeler vardır. Vilvam 'Tanfilâ burasını 10 bin ingiliz lirasma 4- r! bir ticaret meselesidir. Kisa İtiraz ©. işa n lıy ı u n u tt u r k gir demex. Fakat Vilyam, müşterisize evi | Çinde Buda dinine mensup her genç erkef; AR e a hizmetinde iki sene çalışmâğa mecburdur, , Beyaz köşk, çök güzel ve büyük manat Buda, aşkı ve 30 bin ingiliz lirasma satıyor. Bu, belki rilen makbuzları tahrif etmiştir. İşin asıl meraklı tarafı, Tanfildin do. Yandırtcılıklerı meydana çikip tevkif e- (Baştarafı 9 uncuda) Gençler, “Hen,, çalarak şarkı göylü- yorlar, susuyorlar, buna genç kızlardan dildikten #oara başlıyor. Vilyam Tazfild biri tek başma, gene bir şarkı ile ce- yine bir kürk tüccarı olan arkadaşların- dan birine sattığı bu köşkü derbal ter - ketmemiz, bir müddet orada kalmak is- temiştir. Arkadaşı da buna razı oluyor, Fakat, Vilyam Tanfild'i köşkten ayira- muiyan pey oradaki hatraları değil, bah. çesine gömülü olan hazineleridir. Bir iş için bahçe kazılırken, tesadüf 6- #öri olarak, ortaya bir kasa çıkıyor, kaz. msom ucuna çürpan bu sğır kasa çıkari- Hp sçlınca, etratnda bulunanlarm gör İeri parkyor: kasanın içi avuç avuç el- mas ve mücevher doludur.. vap veriyordu. “Hen,, nin titrek sesi ile gençlerin şarkısı perde perde yükseliyor; “Kalhimde güzel bir Çinli kızı var. Gözleri menekşelerle sü: kıpkırmızı ağzımdan yalnız tatlı sözler çıkar, A. cabu bana bir güler mi dersiniz?.,, Bunları kendine alınan genç kız der- hal yelpazesini sallıyarak cevap veri- Yor: “Ben yalnız çiçeklere, yıldızlara, âya, bazanda yalvaran bir kediye gülerim. Eğer sen de benden bir tebessüm gör « Fakat, boyaz kösk definesi bu Kadar y Dek istiyorsan, çiçek ol, yıldız ol, ay değildir San'yapılan' araştırmada gümüs lü bir kaza daha bulunuyor. Bu da ağız ağrır. ölmas ve mücevherle, altın öy net eşyplariyle doludur. ol, yahut iedi ol.. Zaten kedi değil mi. sin?.., Nao çok alaycı bir kızdır. Bu son sözleri Üzerine "aşk meclisi,, kahkaha- Vilyarım, bu servetini, dolandırıcılığı dan kınıyor, Sonra deHkanlılar gene meydana çıktıktan sonra, müsadere edil. | “100” Terini çalıyorlar, şarkılarını tek- mesin diye sakladığı anlaşılıyor. Mücevhorlerin asıl sahibi Vilyam Tan- #ild'in karısıdır, Misis Tanflld İngiltere , nin en kibar ve gık kadını olarak tanm - rar ediyorlar, Bu esnada, An, annesinin odasında, onun diktiği ve beyaz ipekle süslediği sar cübbeyi prova etmekle meşgul, Ya- mıştır, Fukat kadm, kocasınm hatırı 4. | Tm sabah "Bonz,, olacak. $in, bütün mücerherlerinin toprak alt- na gömülmesine razı olmuştur. — Terzi Yavuz Sezen Paris Kadm, Erkek Terzilik Akadomilerinden diplomalr, ReyoğlusParmakkapı 113 Gay. ret apartımanı 1. ayyen yerlerine oturdular. Bunların muhtelif vaziyette bir çok resimleri fil me alırdı. Muvakkaten Roma hemşeh- risi olan bu Ainerikalklar beni, Mis Pe giyi öküzün boynuzlarından kurtarır- ken seyretmeğe gelmişlerdi. Büyük Bri. tanyanın © meşhur vatandaşı Mister A.B. Chatsuarth Macayley küçük kçâ- ğıt parçalarına üç kelime yazmış ve bü- tün cturanlara dağılmıştı. Bunlarm hepsi, genç kırr öldürmek sevdasına düşen Nerona karşı prostesto 'olmak Üzere küğrt üstündeki kelimeleri bağı- racaktı. Kelireler şunlardı: Ohenobarbus - Matricide - İncendi- ary!, Çoban, sığırtmaç ve çiftçi erkek ve karardan ibaret olan o kalabalığın bu kelimeleri bağırmalarını bir dinlemeli İdinir. Bereket versin ki 6 zamanlar sesli sinema makineleri yoktu. Kelime- lerin içinde bizim dilimize en yakm & Tanı üçüncüsü ili. Ponka şehrinin ce nubunda bir ormen yangıntısmın mu. bâkemesi yapılırken kâkim bu üçüncü kelimesy benzer bir şeyler söylemişti. Fakat bizim oildiğimize göre Neron ile orman yarıgıncısının arasında hiç bir | görmek için orada idi. Bana cesaret ve- | benziyordu. Ona da bahçeye cıkmış, ay rşığmida, bahçedeki “hibisküs,, çiçeklerinden top. luyor. Burlar; sevgilisine hediye ede- etk ve onları verirken: — Bu çiçekler solar, fakat benim aş- kim solmaz, diyecek. ". Ertesi sabah, büyük bir kafile halin. de, evin önüne “bonz, lar geliyor. Bunlar, dini vazifeye giden gençler - dir; kapı kapı dolaşırlar ve veni arka- Yaşlar alarak mabede giderler, ki; kafayı adamakıllı tütsüleyen Neron günün birinde hakikaten koca Roma şehrini kundaklamıştı. Tam dört gün muhtelif sahnelerin resmini almakla uğraştık. e Dördüncü günü bardaktan boşanırcasma yağan yağmurlar işleri tatil ettirdi, Yağmur tam bir hafta sürdü. Ortalık biraz ku. rur İkürümez Cettonla birlikte tekrar öküzlerle olan provamuıza gittik ve be- yaz öküzün kurbanlık olmasına karar verdik . Büyük sahndlen bir gece evvel son provamızr yaptık, Prova iyi netice ver. medi, Nasılsa mankeni eni bulamamış- tam, Kırmızı renkli, iç çamaşırından bir man ken daha yaptım. Beyaz öküzün kır. mızı mankene karşı aldığı variyet #üt- hişti. Fakat oyun günü kırm üstünde hiç bir elbise bulhunmuyacağı akime gelince, meseleye fazla ehemmiyet ver- medim, Ertesi günü Cottanla birlikte dört öküzü sahnenin yanındaki bir kafsso sürdük. Alfabeye beyaz öküzü kullana. cağımızı söyledim. Pegy de manzarayı münasebet olamazdı. Sonradan anladım rici birsöz söyledi. İşten kazasız belâsız 3 ile evde An, sarr cübbesi ile ye kafileye karışıyor, Alay, e devam ediyor.. Anm annesi geye si de onu bileme uzaktan tAKİP yaz dirler. Mabedin önündeki yeni bonzlara yüzlerce HAP yömek hazrlanmıştır. MTA Bundan sonra mabedde ve yük bir dini hava içinde Yİ aye hani rels, dini Kaanlar dsl in gö Sonra Bonslar birer birer yolar: i “Bugün üzerime hu sarı Gİ ğuktan, sıcaktan, felâket! “ye sineklerden, rözgükeelam, sr lanlardan korunmak ve yi örtmek için giymiş bulunuz!” ie *Yani bu cübbeyi arka ge kendimi süslemek veya © gi mak için değil, bana olan | dir.,, e | Mabedde en arkağa, yasım” kiinde yer almış olan Ora ya kaldırıp bakıyor, Bakat, A gn görmek istiyor ve, günah gi e gi men, ayağa kalkıyor. AM içinde boyu daha uzamr? gibi # yor. 4 Ona, tekrar yerine rule sevgilisi gibi, 0 da istikb ellerine tevdi ediyor. Bugün An, Buda vazifesini ifa etmekte, rseye gitmiş, yavuklusu" bir kez gibi, onu evinde be An: “İki sene çabuk gesi ti. Evet, iki sene çabuk E93 iki sene sonra gelecek mi” Bunu belli An da bilmiy0” “ ii kurtulmamr diledi. Bİr senle, benim için kali PİT r, bul başka bir şey olmadığı” lemedim. Çünkü yapcan zor ve çetin olduğunu ği istiyordum. İlk yaşlı 2 giyeceğim elbiseleri v6” gi” oldu, Bunlar, omuzların8 p Kırmızı eski bir battaniY* y başka bir şey değildi. a Şurasına burasına nekler yapılauıştı. Opera il toğralta bir kaplan post. va ceğini söyledi, Göğe ar musı renkte bir bamail ei 2 hamailin hiç bir fayds” Alfabeye söyledim. Fak” MİK fotoğrafta siyah çıkUğ! , israr etti, ş O vakte katlar kadar PİE geli gi ramız çok iyi idi, Kendisini ge Hleştirdim. ei ehemmiyet vermeli Sahnede boynunu ker VA dum ve bunun farkınds yle nediyorium. Fakat o bir öğ porns va #w dö t