Istanbul konuşuyor (Baştarafı 3 üncüde) Bobeğin tekmil çöplerini anafor döğ - ruca Galatasaray klüblünün önünde bi - riktirmektedir. j Bundan maada Behek bahçesinin l #üprüntüleri de buna inzimam ediyor. Bundan dört sene evvel ayni hâdi - ve vaki olmuştu ve klüp namma beledi- yeye şikâyette bulunmuş, bunun bir ça- resine bakılmasını rica etmiştik. İşin garibi o zamanki Arnavutköy bele diye- si süprüntülerin * denize dökülmesini etmektense Galatasaray klühünden den'ze girilmesini yasak etmeği daha kolay bulmuytu. Neticede hepimiz ka- rakola posta olmuştuk. Bu defa da me- selenin ayni zaviyeden hallini talen et- meyiz. Bu çöp meselesi göründüğü kadar basit bir iş değildir; bahusus ki İstan - büulun afakını tifo denilen illetin sardı- ğt 'bir anda Türk gençliğinin en mühlik | gerait altında apor yapmasına ne Türk ııdlet' ne Sıhhat Bakanı, ne de beledi- amaha edemez. | çilebilir. Bebekte asri bir deniz banvo- | Süprüntülerin Bebek koyunun açı - W ğında veya Arnavutkö akıntısına dökül mesiyle bu derdin kolaylıkla önüne ge- | | sunün mevcut olmamasından — Galata satây klübünde değil yaluz Türk gençleri, bir çok ecnebi sefirlerin aile - leri de yüzmektedir . [ Bu misafitlerimizin het gelişinde de- nizin tarif kabul etmez pisliğ'nden Go- layı bütün Galatasaraylılar muazzep ol- maktayız. Yaz mevalminin bu güzel günlerin - de sızf suyun pisliğinden husule gele - cek ve yazı bir kaç aileye zehredecek hâdiselere meydan ver'lmemesi lâzım” dır. Türk yüzücüleri belediyeden bu teh- likenin bir an evvel ortadan kaldırılma- &ı için lâyık olduğu ehemmiyetin veri - leceğini ve bu derdin bir iki gün rar - Hada bertaraf edleceğini bekler. Suad Erler Merdıvenkoyundekı müthiş 3 (Baş tarafı 1 incide) >ıdllıı bamletmişlerdir. Aradan — birkaç saat geçince, ayni köyden İbiş İbrahim iz. minde bahçıvanlırla uğraşan birisi İçeren. küöyüne doğru giden yolda sanataoryomun ar kasındaki Korzyatağı denilen yarde, bir arla. mum düşe kalka ve inliye inliye ileslediğini Börmüş ve hamen yanma koşmuştur.. Kendisini bulduğum İbiş hldlıeyl şöyle anlatıyor: — Adamın yanına yaklaşınca bunun Müştak (beyler) de çalışan Ramazan olduğunu tanıdım. Yüzü gözü, üstü ba gt kan içinde ve vilcudunun görünen kısımları mosmordu, Kalm bir iple bağlanmış olan elleriyle çözük panta. lonunu ve donunun uçkurlarınt tutu- 'Derhal kendisini tuttum, ne olduğu. nu sordum, anlattı: “— Sorma halimi, ölüyorum. Evde bir keçi ile bir koyun ölmüş, (hanım) küçük Nurana taarruz etti diye (beye) haber göndermiş, O da geldi; elimi ko- lumu bağladıktan sonra kalın bir sopa ile beni iyice dövdü, eline geçirdiği di. ğer bir odunla da beni kazıkladı. Beni bir köşeyo btraktılar. Parmaklarımla ayağımm bağını çözüp kaçtım. Allah aşkına beni kurtar, Hayretten şaskma dönmüştüm, Der. Hal kendimi toplryarak bıçakla Rama. zanın bileğindeki ipleri kestim, yoldan geçen bir otobüsü durdurarak biletini aldım ve Kadıköye hastaneye günder. dim. Havva ne diyor ? Hâdisenin cereyan etliği eve Mardi- yenköyünün en yüksek bir yerinde bü. Hatayda fesatçılık Intihabatı karıştır- mak için çalışıyorlar * Antakya 5$ (Hususi) — Hatay Türk- lerinin her vesile ile gösterdikleri uzlaş. ma temayüllerine mukabil Vatani par. tisine mensup bir kısım Arablar fesad cılığı ve garazkârlığı elden — birakma- maktadırlar, Bilkhassa yakmda yapıla- cak intihabatta her ne pahasına olursa olsun ekseriyet temin etmek için geniş mikyasta propaganda yapmaktadırlar. Antakya Halkevi Antakya Halkevi hararetle çalışıyor. Merkezde yeni bir idare heyeti kuruldu. Heyette merkezden ve mülhakattan azalar vardı. İlk toplantı iki gün evvel yapılmış ve bir program hazırlanmış. tır. Programda Halkevinin gaye ve va- gıfları tesbit edilmiştir. Halkevi bütün Hataylılara açıktır. | Heyette bulunaa azanın isimleri şun- lardır: Abdullah Şeyhzade, Bekir Bereket, | Cifer, Hüsnü, Kemal, Nizamettin Srd: dik, Süreyya, Şükrü, Tevfik, Yusuf, Kâmil, Talip, Mabmuüt, Burhan, Sabit, Sabri, İbrahim, Asaf, Hacı Arif, —| cinayet yücek bir köşk. Yeni satımalmışlar. Müştak hu sabah memurlar tarafından götürüldüğü için evde yalnız karısı ve kızı vardı. Havva, iriyarı ve şişman bir kadmdır. Beni güler yüzle kargı- lamasına rağmen . bilmem neden . ) fazla çekingendi. Hâdizeyi şöyle an - | lattı: | — İbişin söyledikleri tamamen asıl. sızdır, Ramazan ötedenberi namuslu çalışmıyor, eline geçirdiğini çalıyordu. Beyin tabancasını ve çocuğun kumba- rasını aşırmıştı. Nihayet bir müddet evvel 8 yaşındaki kızımda bir gayrita. billik müşahede ettim, Sıkıştırınca Ramazan tarafından her bat edildiğini söyledi. Meseleyi on gün kadar sakladım. Nihayet bir ebe ça - 'ğırtımca Vaziyet tamlamef aydınlandı. | Beye haber gönderdim, birkaç gün sonra gekdi. Ramazan bu sırada evden kaşmıştı. İbişle bir alacak meselesinden dolayı münazaalt imişler, yolda karsı karşıya gelince tekrar kavgaya başla - mışlar. Benim bildiğim bu kadar, eğer Rama- zana birşey olmuşsa herhalde kavgya ettiği adamdan olmuştur. Vıl:ı günü Ramazana hiç bir şey yıpmıdığımız. o sırada köşkte bulunan iki usta şahittir, Hakkımız mahkemede meydana çıka - caktır.,, Ö-e:$ Aldığımız hâbere göre olurtu!duğu kazık Ramazanm bağırysaklarını — narçalamış ve Xendisi kaldırıldığı Bastanede kan kaybede rek ölmüştür. Tahkikat devam etmoktedir. | bişin sözlerinin doğru olup olmadığı va işin Bakikati, tahlatile bu tahkikat sonunda an. laştlacaktır. . İÇERİDE: 4 Belediye, kasap ve balıkçı dükkünla. reıda behemehal soğuk hava tertibatı bulun 'Dünkü yağmu- Sonra kıskanarak servetinden, şan ve şerefinden — ve hayatından etmişti. İbrahim Paşa sarayının kapısı önünde, sade bit üslüpta çok güzel bir ailtun vardı ki, bana söylendiğine göre, Paşa onu Macaristandan getirmişti. Bedestan İstanbulun ortasındadır. Günlerden salı olduğu için açık bukduk. Orada dünyanın bütün memleketlerin - den bir çok tüccarlar vardı. İrandan, Hindden, Mısırdan, Afrikadan, Tataris tandan, Suriyeden, Iraktan Yunandan, İtalyadan dünyanın muhtelif yerlerin- den getirtilmiş bütün t'caret emtlası için bedeatanım içinde bir semt ayrıl - maıştır. Bodestan haftada üç gün, sal:, çarşam ba ve perşembe günleri açıktı. Bu be - destan Büyük bir saraydır. İçi çepçev- re, duvarlardarı 12 palme bir - mesafe ile sütunlarla çevrilmiştit. Ru siltunlar la duvar arasındaki kısımdır ki, ticaret eşyasının bulunduğu dükkân vazfesini görür. Bedestenin beş kapısı vardır. Ve her kapı bir meydana açılır, Bü. tün bu meydanların etralında, her nevi #caret mallariyle dolu dölaplar ve tez- run zZararları Seller Lâlelide kaldırımları söktü Dün öğleden sonra da şehrimize- ve ,Givanna bol . yağmut yağmıştır. Yağ - mur bir aralık sağnak halini almış, şehrin içinde ve dışında bir hayli zarar- Tara sebebiyet vermiştir. Kasımçaşa, | Eyüp ve Aksarayda bir çok binaları su | basmış, Lâleli caddesirin mühim bir kısım kaldırımları sökülerek tramvay yolunu kapatmıştır. Bunun içia yağınur | geçinceye kadar Yediküle — BSirkeci, Topkapı — Sirkeci, Harbiye — Aksa - tay ve Örtaköy — Aksaray tramvayları işleyememiştir . Yağmurtdan — bilhassa Dokuzuncu YerliMallar Sergisi zarar görmüş, bah- çedeki paviyonların hemen hepsini su basmış ve bözulmuştur. Yağmur bilhassa Marmâra mımntaka - sında tütünler, mrsırlar ve sebze bah - çeleri için faydalı olmuştur. Harmana alınmış mahsullerin zararı pek fazla değildir. * Polonyanın sahık Ankara elçiliği tica. ret ataşesinin kardeşi Pr. Tünde Vetulani, son zamanlarda “Anadoluda Sayahat,, (amin durulmasına karar vermiştir. — Bunlara bu | d, bir kitap neşretmiştir. Varsova şark ens teortibatı yaptırmaları için Mmu&yyen bir müd det zaüsaade edilecektir. * Belediye bostanların da lerkoa suyuyla sulanmasına karar veririştir. Bu — husunta bostanlara tebligat yapılmıştır. * Maçka — Bayazıt olobüsleri dünden 1 tibaren (şlemeğe başlamıştır. # Bugün yerli mallar sergisinde bir top. dantı yapılacak ve daimi sergi — blnası İşile meşgiil olacak komite seçklecektir. * Vakillar idaresi, 'Taşdelen tuyumun ea sıhli! gartlar içinde istihsali için Almanyaya yeni makinaler atpariş etmiştir. # Heledyenin en eei odacılarından muha. | nhodumomunouvuuıwnml kalh sektesinden ölmüştür. . *.Devlet —demiryölları — hattmın bir ücu Zonguldağa varmıştır... 13 ağustosta ilk tren Zonguldağa işliyecektir. * KErağli kömmür havzusında davlete inti. Kâl etmiş olan 3Ö4 numaralı ocak Eti ban. ka . # İzmir üzüm kurumunun Avrupa amba. dâğde görderdiği 1500 kotu yaş çekirdeksiz fizttm bugün şebrimize geloocektir. * Gelen malümata göre Gadizde kar vağ. maktadır. Yerde beğ sazlim kar birikmiğlir.. titüsü tarafmdan zengin resimlerle süslen. mİş olarak neçredilen bu KİtAP, — prafesörün Türkiye dahilinde üç ay süren seyahati in. tıibalarımır ihtira etmektedir. * Kadıküöy, Üsküdar ve Beyköz kazaların. da ağın 15 ndor ve Adalar, BAkIrküy, Sarı, yor kazalarında da ayın 20 sinden itibaren sırt hamallığı yasaktır. . CUMA AĞUSTOS — 1887 Wleri: 1236 — Cemaziyelevyel 28 Güneşin doğuşu Gimeşin batışı 501 1921 Vakit Sabah Öğle Ikindi / .kgam Yalaı (msak 810 12,20 1613 19,21 2100 — 3,01 istanbula her gidişimde vebYa tutulmaktan kat'iyen — korkmamıştım Telrika numarası : 13 Provans seferi dönür:ıde Barbarosun - filosiyle l bula gelen Fransız - papazı Jerome Maurandın lııtınlın_î ve seyahatnamesi. | Nakleden B Reşat Ekrem KOÇU Râhlar vardır. Bu dolaplar, ancak - be - destanın kapalı olduğu zamanlar açılır. Bedestende 10 eküye aldığınız bir şey, bu kapılarda sekizedir. Zira,, — İs tanbulda vebadan ölenlerin eşyaları bu kapılarda satılır . Bir günde beş yüz kişinin ölmesine Tağmen, vebanın İstanbulda halkın bi- ribirleriyle temasına müâni olduğunu zannetmeyin. (Gezip dolaşırken) ben- dime dikkat etmekliğimi söylemişlerdi. Bu tehlikeyi tecrübe ile gördüm Şöyle kiz Saint — Barthelemy yor fesinde, Bay elçinin yanındaki asilzade- lere şimdi bir cami haline konulmuş ©- lan Saint — Dominike manastırımın ya- nında bir Savonlunun evinde cömettçe biz ziyafet verdim, — Dört gün sonra (iki ahpabım ile) bazı işler için bağdan Galataya gelmiştim. Yemek yemek için Savonlunun cvine gittik. Kapıyı kâapa- : bulduk, Komşusu olan bir. Rum işpor- taciya sordum, cevap olarak; karrstnın, kendisinin ve çocuklarının vebadan öl - düklerin söyledi. Dört gün evvel — biz bu adamın evinde yemek yemiştik, Şim di ise ölmüş bulunuyordu! Bağa döndüğümüz vakit Savonlunun an! ölümünü haber verdim. Bay elçinin asilzadeleri vebaya yakalanacaklarından korktular, Bay elçinin hekimi âlim bir adam olan Alban Hill'i bularak kendi - gine, vebaya karşı bir ilâç yapması için yalvardılar. İyi ve lâtufkâr doktor bize 'bir toz hazırladı. Yalnız bir sabah, bir bardak Midilli şarabınm içinde bu ilâç tan içirdi. Bundan sonra İstanbula her gidişimde vebaya tutulmaktan kat'iy - Yön korkmamıştım. 1544 yılı eylül ayının sekizinci gü - nü, öğle yemeğinden şonra, Bay elçi, bağda ve Galatadaki sefaret sarayında bulunan bütün sandıkların, eşyaların ve * Eyitlün yirminci pazertesi günü bütün ükmekteplerde kayıt ve kabul müâmelesine başlanncaktır. * Adliya vekili Şüikrü Saracoğlu Ödemiş. ten bugünlerde şehrimize gelecektir. * Voryadan geceleri sast yarımda şeh. rlmize bir tren kaldırılması takarrür eLmiş. tir. Bu syretle halk geceleri de plâjdan isti. fade edehlecektir. DIŞARIDA, * İtalya ile İngiltere #rasındaki — ym. Yaşma temayülleri Berlin vo Parisle münatt gekilde karşılanmaktadır. * Alman Devlet relsi Hitterin “Mücaha. dem,. izimli esecinin Avusturyaya girmesi. ne mismande edilmişlir. * Japon İmparatorunun — kardeşi Prens Chichibu Nazilerin Nurenberg kongresinde hazır buluracaktır. * Hamburg hanedanıma mensup kant Ca. bay dün ekspresle şehrimize gelmiş ve ln.. manyaya kareket etmiştir. * Mazyif müdürü Tevfik Kut dün Anka. | raya gitmiştir. * Bulgar çiftçi Oırkazı rels! Aı-ru'dı yaptığı seyakatten dönüp istasyondan iner. ken - tevkif edilmniştir. * Maruf nİgiliz edibi Berrurd Sehav ağır | hastadır. 46 Biyentat kongresi Filiztinin — takalmine lt her türlü formülleci kabul etmemektedir. ev eşalarının kadırgalarâ )' ” emretti. Maiyetinde bul! Ter ve sair maiyet halkt, ve yatmak için gemilere nız Bay L. Aramon, pldİF.' elçi kaymakamı: olarak üç ile Galatadan kaldı. Kont d€ Roma asilradelerinden C"'" zipani ile beracr orada Bay etçi, akşam yem'l"' fata ekâbirinden birinin eviidt?i ler bindikten sonra kıdl marşlar ve Galata kapamın ÜT reket ederek geceyi [G?"* .j' (Evvelce zincir ile kı manım dığına çıkmışlardı. ikisine doğru, Bay elçi d€ di. Ertesi sabah, Eylfılih gaat dokuzda, Yaradanığ / dım diledikten sonra, ıel*a' larla donatarak ve pe;l:' genlikleri yaparak büyü zengin İstanbul şehrindef Y'*:' 10 Eylül sabahı sağt gö hisarlarıma geldik, Orada ikâ ıIÜ , kaldık. On bir eylâ! sabahi Andros ve Tinos adalarınm göçtük. On iki eylülde, güü Saint — Anges burnu ile 0;“ , vi adalarının arasından B€$ Saat onda, bay elçi ÖEle * iken Mataan burnu aç" yotduük. Biraz sora Gallo Ydik. Öğleden gonca dörtte ” dik. Ayın on üçüncü l“’a' orn buçukta llndoudın üzeti Porta Gion:hoy_l —İ su aldık, Gecen saat birde idik. /, Meydana '/ğ Hundan iki gün — eyvel getekse, bemen bımıı güngü İgett Fransızın, ııpuıyıdı Kirerek, aai kıtalara gararcni” aşılamak — istediklerini pabif ' /; Frankoruların (ddtasınca BÜ K Eiterine yapılan ağı ' hastalığa Yat'iyyen ıımım"”,u ; vuna mülabil terına ettildefi kastalığa tutularak, Uzun _// enverjisini tamamiyle KkaYİ Her tarafta büytlik ıılru:" Mi haberin, asıl ve esa$i gütmaktadır. Fihakika, FYi W' küziyaker, Hinloğiat ve r—*’ 4 Bu mesele bakkmda mı!l" / zetoctlerine vetdiği beyaili” / / Gembari Pastör eriştttüsündü talıklarla uğraatığını, M larla maşgül oıeuıuıu ve t0 tenabi l(ımbfk'r Y.p kat başkalarına aşdaya mevcut olmadığını antstli gça um._mıunıl"’ setmeden evvel onu başâSl Fakat kandisi da bundan Bu beyanatı, meğrü taraftar olmayan Bvı!l'*”'ıJ neşretmektedir. asiler urııınd’ ndj Matrit OVA A — U—lmmllın-" dıı.ıl.lıruumıauı' hattâ top sesderi işli hatlarında lsyan hareke' teyit etmişlerdir. İstanbulun en çok akşam gazelesi! HABER'e ııaıcll"