4 Ağustos 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 6

Galatasaray - Admira Sarı kırmızılı takım dün fevkalâ- de bir oyun çıkararak kuvvetli rakiplerile berabere kaldı Gaîa:tamay Admim mçmdun bir görün — (Galatasaray klübünün 33üncü senei idevriyesi münasebetiyle şehrimize da- yvetedilmiş oları Avustra şampiyonu Ad mira dün ikinci müsabakasınr dört bin kişi önünde Taksim stadında yaptı » Galatasaraylılar Admiranın kuvveti- ni gözönüne alarak iki beşiktaşlı ve iki de peralı oyuncu ile takımlarını takviye etmişlerdi. Adnan Akının idaresinde oy nanan bu maça sarıkırmızılılar şu şekil- |de başladılar: " Bacit, Vlastardis, Faruk, Salim, Et- yen, Eşvak, Süleyman, Banbino, Haşim Şeref, Bülend. * Müsabaka fevkalâde güzel ve heye- canİr cereyan etti, Çok iyi teşkil edilmiş olan Galatasaray takımı, Admiraya tam bir rakip olmuştu. Sarıkırmızılr oyun- cular Avusturyalılar gibi kombine bir oyun tutturmağa muvaffak oldular. O- 'yunun birinci devresiyle ikinci devrenin | ortaltrına kadar açık bir hakimiyet de tesis ettiler, Bütünu genç türk oyuncuları karşı- lJarındaki üstat oyuncular ile ölçülebile cek ayarlda bir oyun çıkardılar. Birinci takımda henüz oynamafa başliyan Sacidin hiç bir hatasr görülme di. Birinci ve ikinci devrelerin sonların da Avusturya sag açığının muhakkak iki gol olacak şutunu defedebilmesi şa yanı takdirdir. Müdafaada Her zaman mükemmel oyununu seyrettiliğimiz he şiktaşli Faruk dün günün kahramanı o- lan Vlâstardisin yanında sönük kaldı. Haf hattında Eşvak, Etiyen ve Salim | * gerek müdafaaya gerekse hucuma yar Gımlariyle - birer harika idiler. Bilhassa Salim, karşısmdaki meşhur solaçık Vo gle göz açtırmadı. Hucum hatında Süleyman çok yavaş- tı. son İdakikalarda şahsi oyunu yüzün- den takımın galip gelmemesine sebep oldu, Şeref ffaal, Banbino, Bülend ve Haşim kusursuzdular. Dünkü Galataâaray takımı tam ma- nasiyle birinci smıf bir Avrupa: “on ı'bu,nu gibi oynadı. ç Maçın - tafsilâtı Saat altıya beş kala Admiralıların Galatasaray muavin hattında keskin a- kınla başlyan oyun, derhal misafir saha- Ya intikal etti. Admiralılar evvelâ kendilerine gü- venir bir oyun tutturdular, Fakat İdevre ortalarına doğru vaziyeti kavrıyarak bütün gayretleriyle çalışmağa başladı- lar. 11 inci dakikada ortadan Galata- saray kaleşine inen Avusturyalılar Saci din çıkış yapmasından istifade ederek topu başlar iistünden aşırarak kaleye havale ettiler, Vlastarldis topa çizgi üstünde yetişerek uzün bir vuruşla üstünde — yetişerek uzun bir vuruşla defetti. 22 inci dakikada Haşimin uzun bir pasile avut çizgisi üzerine kadar inen Süleyman topu ortal; &F K, z Mf Hf B “ Dünkü müsabakada Sacidin acüzel bir kurtarışı süratile ileri atıldı, fakat yetişemedi. Bu dakikalarda mütemadiyen. sağ- dan işliyen Galatasaraylılar'Baki ile Süleymanın iyi uyuşmaları sayesinlde Aldmira kalesini Herant tehdit etmek- teydiler, kaleci Platserin yerinde müda- halelerile gol çıkarılamadı. 35 inci dakikada Bafyodan başlıyan bir hücum Süleymanm güzel bir 'or- talamasile çok tehlikeli bir şekil aldı. Bu defa Ha Bülent yetişemedi bu da kaçmış oldu, İki dakika sonra Haşimden bir ara pasr kalan Şeref kalecile karşı karşıya k.aldığx halde gol atamadı. Ikinci haftaym İkinci deyrede - ilk kısım gibi - çok süratli başladı. Top iki kale arasında mekik |İdokuyor, her iki takım oyuncu- ları biribirlerile yarış edercesine mü- kemel oyunlar gösteriyorlardı. Dördüncü dakikalda Stoktan Bülen- de geçen top sol açığımızm âni ve fal- solu bir vüruşile Âvusturya kalesinin zaviyesinden avuta kaçtı. Bu vuruş 3-5 santim içeriden gitseydi muhakkak ki göldü. 2linci dakikada Şerefiri sıkı şütü Admira müdafiine çarparak, 19 uncu dakikada da Haşimin birden demir gibi bir vuruşu kalenin tam yanmdan avuta çıkarak kurtuldu. 35 inci dakikaya kadar seri ve üs- tünlüğümüz altında geçen müsabaka bu dakikadan sonra çocukların vurulması yüzünden Admiralıların idaresi altında girdi. Bu sırada Faruk, Vlastarldis ve Sacidin fedakâr oyunu bu dakikalara kadar hâkim oynıyan Galatasarayın mağlüp olarak sahadan ayrılmamasına vesile oldu. Hakemin düdüğü oyunun sonunu ilân ederken takviyeli Galatasaray ta- krmr çok çetin bir imtihandan mağlüp olmadan çıkıyordu. dr; Bülent bütün ' O. M. Kutnak bütün Yugoslavları yenemezdik ! Burada, sporu seven herkes dedikoduları bırakarak, klup renklerini düşün- meden çalışmaktadır Günlerdenberi beklenilen milli maçı. mız nihayet dün oynandı.. Netice malüm 38.1 mağlüp olduk, Bu netice daha farklı da olabilirdi. Takımın içinde bu gibi o. yunlarda henüz tecrübe edilmemiş yeni ve genç Oyuncularımızın heyecanı ve bir arada hiç bir oyun yapmadan — yanyana oynamaları ve eldeki mevcut kadroyu göre takımm malüm olan şekli oyun Üze. rinde ftesirini gösterdi. Sahanın bizim Taksim stadından tena oluşu ve haka. min de vasat idaresini hesap edecek o. lursak bu neticeye gene şükretmeliyiz. Kanaatimce millt takıma İstanbuldan a. immaları arzu edilen oyuncular da gir. seydi netite bundan farklı bir şey ola. mazdı. Çünkü: Yugoslav takırmını kendi — sahalarımda mağlüp etmek kolay bir şey değildir. Bu her ne kadar bir haftadır kamp — hayatı yaşamışsa da oyun kabiliyetleri, atlaetik. yapıları ve en nihayet bir sene zarfında (101) ecnebi teması yapmaları ve 22 mım taka ve (673) (federe klüp) de (82,000) müseccel futboölcu bulunüuşunu da unut. mamak —lâzimgelir. Bir de bizdeki 7.8 mmtaka ve ancak birkaç bin kişilik mü, seccel futbolcuları onlarla kryas edersek aradaki fark kendiliğinden meydana çı. kar. Âdet olduğu veçhile mağlübiyeti bu gibi şeylerle tevil etmek — istemiyorum.; Maksadım onlarla bizlerin farkını tebL rüz ettirmektir « Maalesef hizde spor, sahalardan masa başlarma intikal ettiği farihtenberi kon. dimizi (dedikodu) çukuruna atmış ve bir türlü kurtaramıyoruz. Belki hburada da bazı hâdiseler oluyor. Böyle hâdiselerde dünyanın her tarafında elbette olur. Fa. kat bakınız burada buna bir — çaro bul. müuşlar: Hâdise çıkaran oyuncu derhal inzıbat komitesine veriliyor. Komie hakem rapo. runa göre bu oyuncuya — derhal 8 aydan bir sene ve iİlelebed boykot — cezasını hiç bir sorgu sual yapmadan ve vermiş oldu.. ğu cezanm derhal tatbiki için oyuncuya ve klüplere itiraz hakkmı bile vermiyor. Sonra: Eğer bir klüpten milli — temaslar Için oyuncu iİstenilirse o klüp İstenilen oyun. cuyu derhal vermek mecburiyetindedir. Ve bir sene zarfında — federasyon böyle klüplerden tamam (8) defa oyuncu çağı. rabilir. Şayet klüp oyuncu vermekten im tina ederse o klübe bir seneden aşağı ol. mamak üzere boykot veriyorlar. Tamam bizdekinin aksine. Binaenaleyh böyle sıkı disiplin sahibi bir teşkilât ve onâa merbüt sporcular elbette bizden üÜs. tün bir mevcudiyet gösterir ve bizi her zaman için yenebilirler. Balkan atletizm müsabakalarında her zaman ikinciliği alan ve hattâ belki de hirinciliği alma. ları melhuz bulunan Yugoslav — atletleri gibi birkaç defa Balkan kupasmı kaza. nan ve bu sene de Merkezi Avrupa kupa, gıan İştirak ederek daimi sürette ecnebi takımlarla temasları elbetteki onları bize Ustün çıkarır. Olimpiyadda Norveç ma. çından gonra ve hattâ Olimpiyad müsa. bakalarma girinceye kadar yani 1930.31 senelerinden (936) senesine kadar kaç a. det millf maç yaptık? Hiç. İstanbulda Galatasaray ve Fenerbahçe nin getirdikleri birkaç ecnebi takrmdan başka hangi bir temas oluyor? Bir sene içinde nihayet (5.6) temasr geçmiyen bu maçlardan genclerimiz ne istifade edebi. lirler? — Tabil hiç, İşte — bizim çalışma sistemimizden bu (hiçler) — bulundukça rakiplerimize galip gelmemizin maddeten e usm—wM Belgrad: 1 ağustos (sporcularla beraber seyahat eden n.rkada.şmızdan) Buügün Türk ve Yugoslav milli takımları karşılaşacaklar, bu sabah intişar eden Belgrad gazeteleri bu ehemmiyetli karşılaşma hakkımda — şunları yazmaktadırlar: (Poletıka)dş.n “Türkler iyi ovunculardır. Türkiyede Yutbolü bilerek oynarlar, Yegâne kusurları Avrupa takımlarile az temas et. meleridir; fakat oraya giden her — Avrupa takımı mağlübiyetten kurtulamaz. — Balkan oyunlarında Sofyada bizi 2—0 mağlüp etti. ler. Geçen sene de İstanbulda — müşkülâtla berabere kaldık. Maamafih bü defa takımı, | mızdan Üümidimiz fazladır.,, Zağrebde çıkan (Novasti) — gazetesi de: “Ölü bir mevsimde bu temas bizim aleyhi. mize olâbilir. Zira bir haftadanberi — Novi Sadda bulunan oyuncularımız kâfi derecede hazırlanmamışlardır. Müsabaka başlarken Yugoslav saray nazırı Çolak Antiç, baş. vekil namıma Secevoriç ve bir çok tanmmış dost memleket ricalile Türk elçiliği erkâ. nmın da dahil olduğu on beş bin kişllik bir seyirci kalabalığı önünde Türkiye . Yügos. lavya milli futbol takımları şu — kadrolarile dizildiler: Cihat — Farak, Hüsnü — Fikret, Hasan, Reşat — Rebli, Niyazi, Rasih, Salit, Niyazi, Yugoslavya takımı: Glazer — Higlel, Matossic, — Pogaçenik, Gayer, Kokoötoviç, Lirnaniç, Yoyadinaviç, Leşhnik Lonaseviç, Pleyşe, Takrm kaptanımız; Hüsnü. İhtiyatlar da: Selim, Rıza, Hüsameddin. . Hakem Berlinde Norveçe karşı yaptığı. mız maçı idare eden İtalyan Barlasina. İlk top Yugoslavların ayağından çıkarak oyun başlandı, sağ açıklarından sol İçlerine, ondan da gol açıklarına giden top maçın da. ha ilk dakikasımnda demarke olan — merkez muhacimlerine geçtiyse de orta — akıncı bu fırsatr iyi kullanamadı, Akabinde Ankaralı Niyazi de yüzde yüz bir fırsatr kaçırdı. Bu süretle üç dakika içinde Iki taraf da birer tehlike geçirmiş bulunuyordu. Yugolavların Iik golü Altmcı dakikada bir Yügoslav — hücumu esnasında sol açıklarının — falsolu bir şütü Cihadm hatası yüzünden — kalemize girdi. Oyun Yugoslavların baskısı altında cereyan ediyor. Ara sırada yaptığımız — akımlar da imkânı yoktur. Velevki talilmiz olursa ve iyi bir oyun tuturulursa. Bulgaristan mağlübiyetinden — sonra takrmlarınm galibiyetlerine susayan hal, kın dostluğa sığmıyacak bir tarzda hat. tâ #ahaya kadar bazı kendini bilmezlerin hücumunu da hesaba katarsak takımın ne gibi bir şerait altında öoyun oynadığı anlaşılıyor. Burada memleketi va sporu seven her kese düşen vazife dedikoduları bıraka. rak klüp renklerini düşünmiyerek elele vererek baştan söna kadar bitaraflıktan ayrılmıyarak çalışmak, durmadan gay. retle çalışmak. » M Gülkk MAi dükelera 3 h Halid GALİP Türkiye - Yugoslavya maçm dan iki güzel mtantane Futbol takımımızın Y ugosla'vyada yaptığ! İlk ve son maçların (afsilâlı Sporcularla beraber giden arkadaşımızdan Bİd'ğ mektup ovunların teferruatını anıatmaktadır. gagKEĞİTT FN y gggg AYAY gpyyagatü CÜN ygyygyyaHENTA gggg R'ım Yugoslaylara 3-1 ye'mîen Turf., mılh takwm atan Yugoslav oyuncu Hüsnun” A vNarvyryr -- » ıf — roasreı -- & z - —— ; — — — a Milli mmçtan evvel ta?d”” ve hakem Yugoslav müdafi ve ka.leciswm le geri çevriliyor. 18 inci dakika mühim blf Türk oyuncuları birden ileri Yugoslav kalesine indiler takâ biribirlerine karışarak güf-e berbad etmiş oldular.. Nis'aâ 25 inci dakikada çeti f"ğ | muavini ile beraber topa * kafaya çarpıştılar, her ik çif? ; yevli / m! y bt Oyundn çıktilar Niyazinin Y? di. , « Daevre sonlarında merkez nm yerine Rıza girdi ve ilF uK 1—0 aleyhimize bitti. be Ikinci devre ve bef” ?'/ olümüz /f' Bu devreye Yugoslav m“';b e * kesilen bir akınmımızla başlâP M de bir Yugoslav hücumu 5 p! ’ git * YA .J!. Cihadın elinde kaldı. 5 inci dakikada Saldin Hİf ? tişen Rasih güzel bir şütle yımızı kaydetti. Oyun serteŞ'f Bu beraberlik iki tarafl di öoyun mütevazin ovna.n lar geçtikçe sertleşiyordu- Hakem maçı sık sik durdü ı'd“ oyuncularına, ihtarlar veriy? Pa Hakemin Yugoslav s0l 55;61 tar seyircileri galeyana geti ve bizim oyuncular aleyhin” yör. fsl" İkinci göl ,,,,,-“ y 10 uncu dakikada gene Bl BF çıkış yapmasından çok güze Yugoslavlar ikinci gullerm-' ğı bir tekme İle yaralandi he dırıldı. Öyun bir miüddet mkıtı!l-ll— (Dpvanwî