2 ticareti Tren seyahatelrimiz esnasında Yil- kendis “H...” isminde bir zatla ahbap. Irk peyda etmiştik. Nereden gelip'ne. reye gittiğimizi biribirimizden sor. duk. Saydığım yerler arasında Diyar- bekirin de bulunduğunu öğrenince, Bay “HH...” dedi ki: — Ben uzun müddet orada kaldım... Aman, akrep vardır. Dikkat... Bilhas. sa bazı köylerindekiler öldürür insa- nı! Yolumuz düşmüştü de gecelemek istemiştik. Köylüler: “, Kalınız, başımızla beraber... Lâ. kin bizim akrepler müthiştir. . de mişlerdi. - Her sene biz burada birkaç kurban veririz. Kendimizi sokturma. mak için türlü türlü tedbirlere bagvu- ruruz. Malüm ya, akrebin kerni ga. yet naziktir. Kıllı dokumalardan ren. cide olur. Onun için yataklarımızın etrafını bunlarla kuşatırız.. Hava rüzgürsiz olunca da bahçelerde rahat rahat uyuruz. Siz de bu geceyi dışar. da geçirin, zira hava rakittir, akrep olmaz! “Rüzgürla akrep arasında ve mü- Basebet bulunduğunu sorduğumuz 73. man iss şu cevabı verdiler: “. Sinek ve sivrisinekler yalnız insanı değil, bu hayvanları da sinir- lendirirler. Üzerlerine kondukları za. man, koğmak maksadiyle nişterlerini sallar, ekseriya da, kazara kendi sırt. larına batırır, zehirlenip ölürler. İşte bu felâkete uğramamak için sinekle. ri savuran rüzgârı bekler, o zaman ortalıkta dolaşmıya çıkarlar... Mühendisin verdiği bu şayanı dik- kat tafsilât üzerine, vagon halkı kulak kabartnıştı. O, an. lâatmakta devam etti: — Maamafih, Diyarbekirin. içinde, | ö ye tesadüf edilmemek- sitemden alimi va g En. dar müessir değil, Fakat belediye, yi. ne de, akrep mücadelesi açmıştır. Her hayvan başma beş kuruş veriyor.. Birçok insanlar, ellerinde teneke ve maşa, sokak sokak dolaşıyorlar. Bu. nu maişet vasıtası yapanlar bile var. “İşin garibi, ticaretin hilesine 62 panlar da mevcuttur. “. Nasıl? , diye sorduk. « Balmu. mundan skrep mi yapiyorlar? bütün yemekli | “— Yok... Sahici akrep üzerinde hi, te... Bir vakitler “öldürdüğünüz köpeğin kuyruğunu getirin, parasını aln!"di. ye ilân edilmişti. Bunun üzerine, bazı Mimi HABER AKSAM POSTASI IDARE EVİ Istanbul : Ankara Caddesi Posta kutusu; İstanbul 214 Telgraf adresi: istanoyl HABER Yazı işieri telofonu : 29472 idarevenân .” : 24879 ABONE ŞARTLARI Türkiye Ecnebi Senelik 1400Xr 27006. 730p. 1480 400'. 400 | MO. 300 & Sahibi ve Neşriyat Müdürü; Hasan Rasim Us Basildiğı yer (VAKIT) matbaası insanlar, Köpeği öldürecek yerde, sa- İ dece kuyruğunu keserek götürüyor. | 5 i in hilesi de Tardı. Köpek mücadelesinin mek ki böyle... Onu anladık ama, ak. ücadelesi hilesi nasil oluyor? xp ma »H.." gülerek izahat ver. Mühendis âi: — Bir gün yordum. Boyac ayakkabılarımı boyatı. 4 ile Tüf atmağa başlar dım. Bana Şu yolda gevezelik etti: «.. Ticaretin yolunu buldum... Ca tane anaç ele geçirdim. Üretip üretip satıyorum. «.. Üretiyor musun? “.. Öyle yala İyi bir anaç akrep tiriyor. Zira senede bana on Vira ge her seferde iki yüz yavru yapar. Besle besle, belediyeye Sat “Bu izahat üzerine alâkadar oldum. Boyacıyla ahbablığı ilerleterek onun “akrep çiftliği, NE gi ikerkay. la z rin çukur kumlukla: ) vanların vodka rg kadar el gisi, besliyor. Nah şü e ii mahlüklar.. ç ini, SODA doğurmalarını çiftleşmelerini, Me ARS MİRİ ettim... Ah, ii cilveli ki. Naz ve İŞVe rss biribirlerine sokuluyorlar» si e, rini sallıyarak, bir şakalaşmıs. bir $a. alaymii ik karı koca oluyorlar. Za: manla, bayan akrebi kara! şişiyor, Doğüm sancilariyle kıvranâ kıvrana adetâ bej rengi bir mayi bırakıyor, Bu mayi içinde, yayrula” kaynaşmak, tadır. Bit gibi sefi şeylerdir. Ahne- lerinin sırtlarmâ tırmanıyor, yavaş iy Sonra kararıp yavaş besleniyorlar. a kocamanlaşınca, tanesi beşer mr i i tar hali, satılmak üzere bir ticaret me Si ski skenili Bünların en birefe dis manı kimdir, bilir misiniz? Babaları... “Erkek kediler, yavrularını boğ. mak için, onların etrafında nasıl fir dönerse ve dişiler evlâtlarmı onlara karşi nasıl müdafaa mecburiyetinde kalırsa, akreplerde de vaziyet ayni dir. “Boyaer çocuğu, bu izahatı verir, ken erkek #krebi, boyuna, dişinin yas nına galveriyor; fakat tam yaklaşaca, ğı sırada geri çekiyordu, «, . Ah, bir bıraksam, De olur, ne O Tur... Bir görseniz. « diyordu, u.. Bırak da gürelim.. u, Hayırı > Sermayelerimden' biri elimden gider. Zira, dişi, erkeği öldü: | rür, t «. Nasıl oluyor şu iş?.. Parasını v de göster. Sen kendine baş. YE'tir damıeık bulursun... “parayı verdim. Çocuk, bunun üze- rine, hayvanları başıboş bıraktı. “Pişi hayvan, erkeğin yavrularını tehdit ettiğini görünce, onu, bir türlü cilve ve işveyle kötü maksadından &. tiktoydu. Sanki Aşıkmış gibi onün'e Barin üolaş oldu. Fakat, sevişmenin en hararetli 3" keğe sapladı. İşte akreplerin bayatle rep ticareti. Onu öldürdü... Ve işte ak- uydurma değildir. Ciddi erinde, digi, pişterini er. |-— VE İŞTE NINDA M Kızıl | sacayak Çelik yüreğin maceraları —36— U SURETTE BLAĞER PLA. UJAFFAK OLMUŞ EM MOL ye EDİT ESARETE BAŞLAMIŞLARDI. 85 sene Yazan : Niyazı Anme evvel bugün .Bulutların büyük birer elektrik makinesi olduğu keşfedi'di Ri On yedinci yüz yıl başlangıcın- da Magdeburg'da bulunan Oto Dök rik ilk defa olarak elektrik makine- siyle elektrik şeraresi istihsal etme- ğe muvaffak olmuştu. Bu keşif, o vakit icin çek mü- kimdi. Yıldırımla şerare arasında İ münasebetler aranmağa başlandı. Franklen tecrübesini yaparken 1740 yılında Amerikalı meşhur Frankleri, nerettiği bir kitapla bu- İ intların büyük-birer elektrik “ maki- | nesinden başka bir şey olmadıkları- pi iddia etti. Firtmalı havalarda w- cu sivri demir veya bakır bir çubuk” la bunu ispat edebileceğini söyledi. Franklen'in bu nazariyesi, Fran sız fizikçilerinden Dalibar'ı hareke- te getirdi. nü, 85 sene evvel bugün bütün dünyaya Franklenin iddiasını bilfüil ispat etti. Dalibar, Paris civarındaki sayfi- yesinde otuz üç metre uzunluğunda ücu sivri bir demir çubukla yaptığı bir tecrübesinde bulutların elektrik taşıdıklarını gösterdi. haberi yoktu. O da Filadelfiyada ga rip bir tecrübe yapmaktaydı. Frank- lenin tecrübesi büsbütün başkaydı. O, çocukların ucurtmalarına benzi- yen bir uçurtma yaparak ucuna de- mir bir çubuk takmıstı. Ayni haziranında yaptığı bu tecrübe anlarda Frankleni büyük bir yese düşürdü. Çünkü hiç bir şey keşle- demiyordu. Bir gün bu suretle uğ- raşırken hava bozulmuş, yağmur yağmağa başlamıştı. Bu esnada uçurtmanın ipine bağlı bulunan &- nahtara elle dokundu ve haykırdı: — Muvaffak oldum. Anahtardan şerare çıkıyordu Franklen bu hadiseden o kadar mem | sun ve mütebassis olmuştu ki, göz ilk Dalibar 1752 yılı 21 mayıs gü- | Franklenin, Dalibarın keşfinden ! yılın | —ğ—. md Halk, demir parçası yıldırımdan ihsanı korur mu diyordu. Âlim emen vılderemedan öldü. Faket fen ariee'am erla-dan söraetılar. yaşlarını . zaptedememiş ağlamağa başlamıştı. Franklen tecrübelerini çoğaltır. Ve her defasmda muvaffak © olduk- tan sonya evleri ve evlerde bulunan: ları muhafaza için Paratoher'i (sipe- ri saika) keşfederek (tatbik etme- ğe başladı. Artık ilim adamları kendilerini muhafaza için evlerine demir çu- buklar takmağa başladılar. Fakat halk, bilhassa Tel Mulaassıp >< Bu demir çubukların hiç bir tesiri olmaz. Yıldırımın önüne bir çu- buk mu geçecek. Ateş çıkı .. *$ çıkıyormuş da bu da bulutların taşıdığı elektrik” imiş. Alimler iddia ediyorlardı: — Siperi saikası olmıyan evler daima tehlikededir. Bir gün Petersburg'da âlim Riş- İ i GiLi | manın demir çubuklu evine müthiş bir yıldırım isabet etti vezavallı âlim de bu yıldırıma kurban gitti. Şimdi halk davayı kazanmıştı: Daliber keşfini yaparken — Biz demedik mi?.. Demir çu- buk niçin kurtaramadı? diyorlardı. Fen adamları yılmadan tecrübe- lerine devam ettiler ve bugünkü paratönerleri vücude getirdiler. Za- ten fennin her keşfi muhakkak bir- kaç kurban vermiş değil midir? DIŞ TABİBI Necati Pakşi Hastalarını her gün sabahtan akşa- ma kadar Karaköy Mahmudiye cadde- si No 1.2 kabul eder, Salı ve cuma günleri 14,20 ye kadar parasız muayene eder,