SUMP ZE OPULAEN SONEZ TUAİNDANİ op Og 3203 4p yoyo Ne yusıalloj op b iz e gi ri enne pra serimi izi Bi © epikıeriaii iritiğa Bil; g33 5 epi işıp edine diş zi #3 AEIRER ERER 8 2 l > ö EE fe İ ERER; ei le o İzel Ep İ çi e BE ri je” a Ş : 3 : : : Li an ni GHURİHLU DİRNULEN x” kupiaikisi. ad İşöze iğ İni . kel erki reşan İlel ipi iğne bap iii Gi keikişd ape işimle deli e seğjefgn. 2 Mİ Sesesğg RR E İken şi şia 8 ii Ni : z Mel er âie | kini eşiti ii bek $imı DrE e Dinin 12 PARDAYANIN OĞLU kol belirdi iki kol © yekdiğerine doğru caya kadar burada beklemektir, dedi. © — iyi ama, ben, Kriyon, Sulli, Sansi ve battâ kralın bile Partdayanı, dürüst- Kik ve doğruluğun timsali olarak telâk- ki ettiklerini müteaddit — defalar duy. dum, Doğrusu bu asil adamı, kendisini bir haydut gibi muhâfaza etmek sureti- le tahkir edemem. ça halde geli geye han çi müdahale edersiniz. Praslen ona yan gözle bukarak oni: Jarınz sülkti ve sonra Pardayana 74 Mİ ay cs parlayan deği, Ken ni erine bum eke onu tegyi edeceğinize söz veriyor nuz? Pardayan mağrur bir tavırla cevap : e mi şunu bilmeniz mg he hiçbir zaman yalan emye ri ve göstermem. SİZE, kralr.bekl ie kendisini teşyi edeceğimizi #ö7” zannederim ki bu kâfidir, Praslen hürmetle eğilerek? #iler. Ayni zamanda, yan önünde hir süvari bulunan yürüyordu, öyle ki, Bertiynin evi önün- de bulunan askerler iki: kuvvet ara. kaldılar. sında : ç Pardayanla Yiğit Jan, iki grupu he- men görmüşlerdi. Bir acele etmeden, ağır ağır basamakları i. nerek aşağıda durdular, Jan hafifçe gülerek: : — Galiba garnizondaki bütün kıtsat burada biribirlerine randevu vermişler. Pardayan hiçbir şey söylemedi. De- rin bir düşünceye dalmış gibiydi ve dü- şünürken, coşkun çehresinde bir harp ve zafer ifadesi okunan gence, (şefkat dolu bir nazarla baktı. bie raslen, Pardayanın sözüne R ii üzere olduğu gören ve 101 da ayi yeyi yapta ve sokuk en İkiye ceksiniz ki, yanına birçok adamlar ala» rak izi tevkife gelecek. © — Öyle mi zannediyorsunuz? Pardayan bunları söylerken, Luvr is- tikametindeki dar sokaktan, kendilerine doğru koşan adamları işaret etti. Filhakika, Fuke, kralm eve © girdiği sırada, kendisine gelmişti. Daha ilk na- zarda, kendisine müthiş darbeyi: indi. ren adamın silüetini gördü. Daha evvel görmemiş olduğu Pardayana © gelince, Onu da diğetinin arkadaşı zannetti. Fukede bir casus ruhu vardı, Zaten başka türlü de olamazdı. Yerinden ki” meldamadı ve can kulağile » dinlemeğe başladı. Küfrettiği gencin, kralı orada beklemeğe kapar o verdiğini anlayınca çılgın bir sevinç duydu ve . kararımı verdi, Gizlice Luvra koşacak imdat ça: ğrracak ve bir taşla iki kuş vuracaktı: Yani, hem kendisini tahkir ve harap e. den sefilden intikam (alacak, hem de krala büyük bir hizmette bulunacaktı. Puke, karanlıktan ve Pardayanla Ja- nın dikkatsizliğinden istifade ederek, gözükmeden, sürünerek o uzaklaşmağa muvaffak oldu. Artık görülmesine im- kân olmadığın: da anlayınca doğruldu ve bütün hızıyla Luvra koştu. Müzacaat ettiği zabit, yüzbaşı Pras, İendi. Kralın sırdaşının daha ilk sözle rinden, Praslen, kralın gözüne girecek bir firsat bulmuş olduğunu anladı ve hiç vakit kaybetmeden, yanma en cesur on iki askerini alarak, Fukeyle berâber vaka mahalline koşmağa başladı. Parda- yanın, Jana gösterdiği adamlar işte bu askerlerdi. Ve Pardayan (delikanlıyı gözucuyla tetkik ederek: — İşte bir bâdise ki, dedi, majesteye vermiş olduğunuz sözden O caymanıza sebebiyet verecek, Jan samimi bir hayretle sordu: — Niçin mösyö? köyuyorsunuz, koyarsınız . Bt mon sac de voyage dans le filet. (e mön sak dö vweyaj dan 6 file.) “ve benim çanta seyahatin içinde file.,, (Seyahat) yol çantamı da fileye. Vardem m - ni “ b al : J , " g 5 Ş Meli Ağ i2 | a N 2 8 EE ŞA $ <i - iç iy si3 > 5 BİZ , ği $ cidedepi kaş gİİASİL kişini ROREŞAŞDERDEE Ji RigiğeziŞERE m aladaria mink ağ işili 38 x edicek Bi. ARR AİR lezle ip < MEEESE EE Eğ R $ 3 Bu < şşdötebekii iöeibamiLinis işi ilemi iii, ! ASMİİPEEEPESLALERLERASLEİSEE ; 2 | : ii, ; z a 5 ; ii : . ie SE 34.1 — RI şs &. S . & i pi di zabıt M3 B.Riş. âiş işi Bile 5 sildi iç. ği $ SİZ 03 EKİ 1513 adi ağ ğ Baldaş. RA, yeetkyaiı sai şikaşii ARE. apt İşin Sie Ban KAP ERE ditş işa di3 ŞİİİİN Ap GİBİ RBAR BAŞ Ria ÜRE b Ri döpl Razi gişlaie İl öz İnat e SEE sis; İ.İİİŞİ g SA VSAĞ sark beka üs eiiçE TENE 3 PARDAYANIN OĞLU 29 Pardayan ayni tavırla cevap verdi: — Zanmederim ki artık burada kala. miryacaksınız. Onlara mukavemet gös- termek, hayli güç bir meseledir. En aşa- ğı on dört kişidirler, İmei — Öyleyse çok yanlış bir zanna ka. pılmışsınız(.. Bin kişi ölsalar bile yerim- den kımıldarnam. Belki beni öldürürler — pek belli olmaz ya— fakat gözüne. den dönmek ni mam, ö Pardayan garip bir tavırla: — Affedersiniz. dedi, © öyle düşünün yordum ki hayata kıymet vermek için bazı sebepleriniz mevzuttur. Demek ki yanılmışım. Artık bundan bahsetmiye, Tim. Yiğit Jan ürperdi ve Bertiyin o evine rstrap dolu bir nazar atletti. Fakat bu yıldırım kâdar ani ve seri oldu. Çehre- si, biran evvelki azimkâr ifadeyi aldı ve ayni sert ve hattâ hiddetli bir sesle: — Ya siz kendiniz, mösyö, zannede- rim burada kalacak ( değilsiniz! Hiç kimseye bir vaatte bulunmadınız. Ken. dinizi lekelemekten korkmuyarak çeki- lip gidebilirsiniz. Bu defa da Pardayan soğuk bir tâvır takındı ve delikanlının sözlerini taklit ederek: — Zannınızda yanılıyorsunuz!.. Ben de çekilip gitmekle namussuzluk etmiş olurum. Bizon, yiğit Jan onun yalnız kendisi ne yardım etmek üzere orada kaldığını anlar gibi oldu ve gururu İsyan etti Tamir edilmesi imkânsız o bazı sözler söylemek üzereydi. Fakat farkında ol. madığı halde içinde uyuyan âlicenablık henüz doğmağa başlayan meçhül bir hakkaniyet, güzellik ve incelik hisleri, bu suretle hareket etmenin, bu. meçhül adamın âlicenablığını fena anlamış ola- li - 454 3 ' ez Zİ 8 gi şi im ii a.“