yapılacak bir örnek kıyafetle- ikta Taksim âbide» ıcaklardır i merasime bandola. klâl marşiyle saat 3 # talebenin yapacağı n sonra merasime tepe Lisesi müdürü Adil bir nutuk söy- sene Askeri liseler 1 spor müsabakala » rın kupaları, madal. ameleri dağıtılacak” ısında hendboll mü ak ve merasime, as- ol şampiyonu Kuleli diğer mektepler ka“ *mda yapılacak bir iihayet verilecektir. stanın İki ı klübü <arşılaşıyorlar natinaikos ile Olem ları bu hafta Atina sin karşılaşacaklar - sütün — Yunanlıların Jedikleri bu maç'için süyük hazirliklar ol- zeteleri yazmaktadır. an boksörü la mallivam. ın tanınmış bok - yo Tamikis'in pek ala geleceği ve Kir. aşacağını bugünkü . yazmaktadır. luğundan ei derecede ipotekli üstem paşa) Zindan da 11 parsel No. lı ve paralı gayri menkulün um kapısı olup zemini nini ahşap döşeli ayrı. erli, umum mesahası kerci Refet arka tarafı 1 müştemil kâgir dük. viştir. erilerin kıymeti mu . Tr bankanm teminat fat, tenviriye ve saat 14 den 16 ya kadar muhammenenin “4 on arttırmanın taah- daha temdit edile. At 14 den 16 ya kadar ranın üstünde birakıla ı maddesine tevfikari rla diğer alâkadaranm faiz ve masârife dair ı evrakı müsbitelerile kları tapu #icillerile sa alırlar. Müterakim ver 1 belediye rusumu ve #lik vakıf icnresi tavi enlerin 936-192 'numa iymet raporunu görüp el: 47347 Tütsüler, baykuşlar, tavşan baş- ları, bin bir taneli tespihle dolan bir oda... Fakat bu bizim eski zama” nın falcr odaları gibi değil, daha mun | tazam, daha modern bir şekilde dö- | şenmiş... Orta yaşlı bir kadın, büyük bir masanm arkasında duran koltuğu" na gömülmüş, oturuyor. İntihap ettiği yer loş.. Kendisini ziyarete ge lecek misafirleri yüzü aydınlığa çev» rilecek surette oda tanzim edilmiş. O, bu suretle içeriye girenleri mükemmel tetkik edebiliyor, fakat bilmukabele, kendi işmizazlarını gös termiyor. Bu sefer gelen ziyaretçi bir er kek.. Enise hanım, manyatizma sa- çan iri siyah gözlerini ona dikti. Ve sivri parmağını uzatarak sordu: — Nasıl bakayım.. Kâğıt falı mı?.. Ayna mr... Tütsü ilesumu?.. Yoksa avuç mu?... Kahve mi?, Söylüyor, söylüyor, söylüyor * du... Bir sürü lâflara boğarak, kar- şısındakini iyiden iyi; tetkik edi- yordu. Zira bu meçhul misafiri nelerin geçmesine, değişmesine Şi manlamış olmasına rağmen tanımış” tr. Bu, Ahmet Tahir Beydi. Vaktiy- le sevdi ği adam... Birlikte birkaç ay yaşamışlardı. Sonra, delikanlı, parasız kalınca, onu terketmiş, genç kızın ne yar”- cağını düşünmeden, onu yüzüstü bırakmıştı. Zavallı kiz, in, tesadüfen öğrenc vurmuştu. O, sevgili- nin izini artık kaybetmişti. Fakat r kızla evlendiğini ri- mezellete düşmemek falcılığı *en duymuştu. Böylece sene” Erkek mütereddit bir sesle: olur... - de: — Pek âlâ Beyim... Çok iyi in- thap ettiniz.. Fala inanmıyanlar ah- Bütün tarihte, en büyük a- maktır. Kimyager Hüsameddin Tam idrar tahlili 100 kuruştur. Bik umum tahlilât, Eminönü Emlâk ve #ztam Bankası (o karşısında İzzet #»e Hanı, HABER AKŞAM POSTASI DARE EVİ Istanbul * Ankara Caddesi Posta kutusu: Istanbul 214 Te'graf adresi istanbul HABER Yazı işleri telatonu : ANI? idarevenâan 2480 ABONE ŞARTLARI Törütye vatik «400 Kr Sahibi ve Neşriyat Müdürü: mazsan Rasim Us ger (VAKİT) matbaası SENDEN YARDIM 157 KEN..D ARDA SENLİ ÖLÜM BEKLİYORDU onun için evinden kaçtı” | bil falına bile baksanız | iie Yl ile buna müracaat ettiğini damları Gn ala inanır Sol elle.. Vay vay Arka- zedeler bırak mışsı. ln âketz: nızda epey felâke terket- nız., Bir genç kız! eğ işsiniz.. Maçanın iks. yeri sevdiğine delil. Halbü- Ki sizi aldatan fena bir kadınla ev- lenmek üzere biçareyi terketmişsi- BİZ. ği zl z ekti: n Eman Bu cihetleri “iyetle söylemeyiniz. eek ei söylemem... Apaçık Aldatmış.. Sizi kepa imdi halihazıa bakalım. görüyorum... ze etmiş .. Si Görünen baş hakiki bir Don juansmız; canım.. Erkek, heyecanla sordu: — Bu yeni gördüğünüz kadın or gibi mİ Pek denemez-. bir iz de bili - —incirfiş birşey. Bunu siz del Yi ve üzülüyorsunuz. Bir ra- kibiniz var. i — Yaa, öyle mi N dar fedakârlıklar yaptıklan sonra. “emin de etmiştir: Bana yemi im, Çocuk değil iniz ki ın sonra kadınlar siniz ki... “ > z rin vaadlarına nasıl ayy Enise banım, kartlarla meşgul o- ibi görünerek mütemadiyen lar gibi te erkeğin yüzünü tetkik ediyordu. O, artık açık bir kitaj v anların b ta macera» inden ser- ışmıştı. Ada“ » beklediğini lar okur gibi isi güzeştlerini okuma mım heyetenla ta histeti, K müteestir bir sesle: > İ © — Ne yapayım, beyim Falmız pek iyi değil. dedi. - Bu kız sizi aldağyore | yuumcununrı sükür — Buna emin olabilsem:. - dedi. z in olabilirsiniz. O kadar | açık görüyorum kin: Hep gördükle - ii iyeyim mi e ye — Kavgalar.. Göz yaşları. Sizi aldatan ve aldatmaktan zevk duyan Vay vay vay vay!... EE Metin olun... Üzülmeyin Ne yapalım, kader... Kız sizi terke- dip kaçmak istiyecek.. Kan görüyor yum... Ölüm görüyorum... Erkek sararmıştı Bir bardak $u istedi. Sonrâ ken dini toplıyarak Parasını verdi. - Bir selim. çıktı: O gittikten sonra, Enise hanım, hizmetçisine yi — Şu adamı: gürüyor musun? Yüreğini kebap ettim... Herif kav ruldu, gitür- —— Neye öyle yaptınız? — Çünkü vaktiyle beni fena vaziyete sokmuştu... zeteyi okürken gayri ihtiyari bağır” dı, Evvelki z müşterinin resmi, güzel, genç . bir Hızla beraber sütunları işgal ediyor- du, Bir aşk macerası, Maktül Mü: nire ve katili Ahmet Tahir. İkisi ölü bulunmuş... Falcı , istihza ile murıldandı: — Benim fallarım çıkar... Bu, kı-| ka bir kadın var. Siz | Hoppa.. ! i2.. Benona oka” | v1 evirdi, gevirdi ve | Nakleden: Hatice Süreyya İki gün sonra Enise hanım ge | ün) kendine | gülen | ————— — | HABER — Akşam postası T Tonton amcanın Karısı Kızıi sacayak Çelik yüreğin maceraları ği SENİN BİRTU- SAKIN BU * l 2 AĞIN OLMASINI “Yazan: 2680 sene evvel buzün Milâd- dan 743 sene evvel Roma şehri kur | ruldu. Dünyanın en çok asarı atikası top. lanan bu şehrin 2680 inci kuruluş yılı münasebetiyle kısaca tarihin - den bahsetmek bile mümkün değil- dir. Buraya muazzam Roma tarihin- ur Romoo ve Romulosun- leceğiz. Roma, ilk önce Satyum haydut- larınm sığınakları idi. Sonradan hü kümdarlar tarafından idare edilmeğe başlandı. 509 yılında Cumhuriyet idaresi kurulunca yüksek tabaka ile da harpler başladı. Yüz ven bu harpler esnasın. den meşl dan öldüğü vakit yerine bü- yük oğlu Namitor geçecekti... Fa - kat küçük kardeş Amalyos, büyük kardeşini mağlüp ederek tahtmı elde | eti, Fakat Namitor'un Romos ve Romulos adında iki torunu vardı. Amolyos kendisine rakip olması ihtimali bulunan büyük. kardeşini nefyettirdikten maada kızı Silviyayı da manastıra kapadı. Güzel Silviya, bir gün ibadetha- nelerine lâzım olan mukaddes suyu almak için menbaa gitmişti. Yolda, harp mabudu Mars karşısına çıktı. Mars: — Sana bir evlâd vereceğim. Di- ye vadetsi ve Silviya: bir müddet anna gaha olduğunu anladı Dokuz ay on gün sonra iki oğlu doğdu. Kral bunu haber alınca kö - pürdi — Her ikisini Tiber nehrine atı uz... Emrini verdi, Mini mini yav- ular, güzel annelerinin kucağından ılmarak Amolyos'un emri yerine getirildi. Nehir, bu çocukları Palatin dağ: arına kadar götürerek yabani bi âir ağacınm dibine bıraktı. Ackkla- rından vahşi hayvanların dolaştığı Jağlıkta iki yavru ağlamağa başla” lılar, seslerini ilk duyan bir kurd «den kurd, onları; parçaliyamadi. İemelerini uzatarak, aç olan karm. #rmi doyurdu. Kralm çobanlarından Kostilos, kurdun çocukları emzirmekte oldu. nu görünce şaşırdı. onları alarak İlarsı Akkaki'ye götürdü. Akkaki unları beslemeğe başladı ve birine İomulos diğerine Romos adını ver NI İki çocuk, şimdi cobanm oğulla- :: olarak büyüyorlardı. Büyüdüler | kahraman birer çoban oldular. Kralın çobanlarıda buralarda İ idolaşıyorlardı. Fakat iki kardeş on- İlarla bir türlü anlaşamıyorlar, daima 'kavga ediyorlardı. Kral çöbanları: | — Bize karşı gelen bu serserileri yakalayıp krala götürelim. Diye sözleştiler ve pusu kurdular... Pusuya düşen Romus oldu. Ço »ldü. Kükriyerek çocuklara hücum | Niyazi Anmet 2680 sene evvel bugün Roma şehri kuruldu Kırmızı işaret verildi ve yeni şehrin karısız erkekleri silâhlarını sıyırarak genç kırlara saldırd'lar.. Kral — Sen niçin benim çobanlarıma karşı duruyorsun ?.. Diye sordu — Ben onlara karşı gelmiyo. rum. Onlar bize müsaade etmiyor. lar. Senin arkadaşm kimdir?.. - Kardeşim Romulos Kral Kestilos ile Romulos'u da getirtti. İki kardeşi yanyana ce şayanı hayret derecede biribirleri- ne benzemekte olduklarını gördü ve çobanından iki kerdeşin maceraları: nı öğrenerek onları yanmda alakoy- du. Kral, iki kardeşin kahramanlık- larından son derece istifade ediyor- du. Birçok düşmanlarından onların yardımı ile kuruldu ve mükâfat ola rak Tiberden Alp yoluna kadar olan araziyi İkisine verdi Romus ve Romulos etraflarma topladıkları adamları ile bir şehir kurmağa. karar verdiler. İntihap ettikleri yer İtalya “yarımadasının en büyük nehrinin sahili ve denizin yakınındaki Sabin ile o Yatin etrvki denilen üç büyük kavmm hudut mıntakası ii İki kardeş, dostla” nn müessislik şerefini ihraz için biribirleriyle münazaaya başladılar. Neticede; semadan gelecek emre uy. mağa karar vererek Romus Avantin ve Romülos Polatin dağına çıkarak emri beklemeğe başladılar. Alâmet, çak çabuk görüldü. Ro- mus'un üzerine altı ve Romu. *'un üezerine on iki ak baba geldi. Kuş- Tar, İlâhm muhbiri idiler. Şehrin Ro- mulos'un hakkı olduğunu ilân etti- ler Artık mesele kalmamıştı Etrüsk. âdeti üzere bir arabaya boğa ile bir inek koşarak prinçten yapılmış bir kürsü ile Polatin'in etrafını su- run muhitini gösterecek hendek çi- zildi. Artık surun yükseltilmemesi için bir sebep yoktu. Faaliyete geçilerek bütün muhitin suru hazırlandı. Ro- mus sur bitirildikten sonra kardeşini buldu ve: — Sen bunu bir memlekete sur mu olabilir sanıyorsun?.. diyerek gülmeğe başladı ve sıçrıyarak surun içine girdi. Romulos hiddetinden ne yapa - cağın: şaşırmıştı. Hemen kılıcma davrandı vei — Bu suru kim geçerse böyle öldürülür.. Diyerek kılıcmı kardeşi- ne saplıyarak yere yıktı. Şimdi yeni şehre nüfus bulmak Jâzımdı, Bunun da çaresini buldu. Ne kadar esir, katil varsa hepsini şehre topladı. Fakat toplanan adam- ları evlendirmek, onlara karı bulmak lâzımdı. İtalyada bulunanlar, yeni şehrin adamlarına karı veremiyecek. lerini ilân ettiler, Romulos bir yolunu bulmaktan ı banlar onu doğru kralları Namitor'a | götürüp teslim ettiler. HAYIR CİM:.- DOGRU LU YORUM ONUN OLMESİ. içi J Ye YERDE İN BEN başka çare olmadığını anladı. Onu da buldu. Konsos mabu yor (Devamı 11 öncide) di