26 Şubat 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

aâader Mg ler gitmişti. Raif Jalenin Miran İş dibine oturdu. Başını genç e o erine dayıyarak: Ğ hamdolsun, yalnız kaldık! Bile hi Bu misafirlerden bıktım. Se- Pehgıç 5 başi kalamıyorum! Ne İle, redde ediyorsun, bilmem ki. Piza anlar sana hak veriyordum. tı, AM kocan öleli sekiz ayol. İm, © Disanlanalım da ilân ede- R ia ya Ve kuvvetle arzu edilen 5; hemehal olacağma inanır Deki iye Yerinden fırladı! La San; tn 4 ne söylüyorum, sen ba. My P veriyorsun! Ne miinase. Süallerin yı vari — e manası var ümasebet ve mana şu ki, demin n Ati, ızla bu hususta mtinaka. SE, ye VA eren Ben bazan böyle şeylere ve #manırım.- Ve kendi kendi. reva ji” pg alırsın, yavrucuğum ? Bu Me, izah edemediğin fikirler > Düz hiç * MMA anlatayım. Sen beni Yi KRM Aza, Benim içimde ne ga. © SR © Olduğumu bir türlü bilmez. f me kadını gülerek sardı, " kaygı SOcuksun! Kendini muğlâk Flerç, pa addediyorsun. Bak şu İtaiy Açık, ne saf bakışları var. km Ufak bir düşüncen benden İş ayd bakalım , anlaşılmı. e küçük hanım! neymiş Malan &nlat! Dört kulak ke. wiyorüm, ra iy, On a na babası tekrar ev. i yaşımdayken gâyet bey Mtlenin elinde kalmış. Kom. i ” haline acırlarmış ve diş Onu misal olarak göste - Ay Annesinin eski ahbapların. Sini haremi: i e Pek melekhaslettir! der- Ron iki yaşında olan oğ. — İ Mm az ben onunla i - ine dalarmış. Şa birgün 6 hain üvey anne, | Metitesinde ölmüş Fakat mi? Asla. On dokuz Np Kriğğ Jale, babasınm müna. ir re bir erkekle evlenmek Rair «8 kalmış. Çünki o esna- Delikani, Avrupada tahsildeymiş,, e Pokiyy zl kesti, Cadiz.” Bunun arkasını biliyo - Kg are, annenin elinden kurtu. u” ge bir kocaya düş. ğ Söyle, » ölmüş adam.. Fazla ki Yeyim.. Zavallı kadmcağız! 9 * A6 munislikle, ne sa- ğini. 3 a tahammül etmis. VE ağ : Öpmek istedi, Fakat tapir eki ge ilm, iğ i.dinle! Sen iç yü. yi Bir kere manevi kuv. Musun? “yani, büyük a İlde Ni vey le mukadderatımızı SE, iâdemiz ve ME er delikaılmım başmı okşıya. ! 1 l | . Se Sokabileceğimize ka. İçin © bü arzumuzun yerine 5 Maddeten bir şey yapma- sak bile mesul mü saytlırız? — Ne garip fikirlerin var, şekerim... Ne demek İstiyorsun? Maksadmı an. İ Tamıyorum ki cevap vereyim.. — Dur; kızma, dinle beni.. Gel göy. le yanıma sokul, Korkuyorum... Dur, bekle!. Genç kadın, sustu, yutkundu. Du. dakları kurumuştu. Önünde yanan 50- | banım alevine dikkatle bakıyordu. Son ra tekrar söze be"ladı: — On yaşında iken üvey. annemin / elinden neler çektiğimi biliyorsun. ,Gerçi dadım beni şsımartıyordu. Fa. O A e YY OY z HABER — Akşam porta Tonton Amca golf eynıyor VA kat o kadmın karşısında her an ürkü. e yor, titriyordum. Ondan öyle nefret ediyordum ki... Bilhassa bu nefretim yegâne istinatgâhım olan dadımı ev. den kovdukları zaman arttı. İçimde mütemadiyen bir hissin kabardığını duyuyordum. Ve kalbimin mütemadi. yen gece gündüz ayni ahenkle: “bu kadın ölmeli! mutlak ölmeli ki ben kurtulayım!,, diyördüm. Bilmediğim meçhul bif kuvvete boyuna bu emri veriyordum, Ve bir gün bu çok iste. seyin olacağına kat'iyetle ka. nidim. Her yalnız kaldıkça o kadının #iması gözümün Önünde belirir, Ve ben durmak dirlenmek bilmez bir İ- rada kuvvetiyle ona: “Sen öleceksin! Çabuk ol! Öleceksin! çünkü ben isti. yorum!” derdim, Nasıl öldüğünü ha, | triryorsun, değil mi? — Bilmez miyim? Acemi bir gofö. rün hatasiyle! — Evet, İşte o günl hiç unutmam. Babamm yanındaydım. Hastalanan eski golürümüzün yerine bu yenisini tutuyordu. Herif hoşuma gitmemişti. Babam da bir türlü karar veremiyor- du. Fakat o esnada içimden ne geçti Mimemi, Dir şey DUVUN vUYUMUNu pür #iyor ve beni titretiyordu. Kendi ken. dime: “Bu herif bu eve girmeli! Bu herifi babam tutmalı!” diyordum. Ve o andan itibaren kat'i kanaatim vardı: Bu adam, emelimi yerine gö. tirecek! Şoförü babam tuttu, Artık her gün bekliyordum! Adetâ gözümle görmüş gibi biliyordum ki, bir gin frenler işlemiyecek. Yokuştan araba kaya cak ve o feci vaka olacak! Netice bil. diğim gibi de oldu. Delikanlı omüzunu #ilkti: — Çocuker şeyler... Böyle binlerce tesadüf olur. — Hayır.' hayır... Sen beni dinle... Hikâye bitmedi ki... İkinci vakada var, Biliyorsun: sonra evlendim. Ea- na bin bir türlü işkence yapan o ko. cayla sabrettim, yaşadım. Kendisine bütün sadakatimle sarıldım. Hiçbir zaman en ufak bir ihanette bulunma. dım. Onu asla sevmiyordum. Fakat İrtraten asi yaradılmamışım. Her kah rmı sabırla çekiyordum, Gene de et rafımda meçhul kuvvetler dolaştığı. nı hissettim, Birçok şeylerle, bilme. diğim meçbulâtla mücadele ettim Nasıl ki Üvey annem için mütemadi. yen “ölmelidir!” diyor idiysem, şimdi de ayni nakaratı kocam hukkında tekrarlamıya başlamıştım. O, yatak, ta,,yanımda horul horul uyurken, ben onun ölmesi için çabalıyordum. (Devamı “i incide) BU SEBEPTEN YAŞLI ADAMLARI TERCİH EDE RİZ se BURAS' UZAK DEĞİL, Miki Yediler arasında ss HEM EV ÇOK GE- NiŞ BiZ DEÇOK RAHATIZ BURADA NE içiN .DAKA U- ZAĞA GİDELİM! TETA AŞIŞ 96 sene evvel bugün Yazan: Niyazı Anmet Aragon, 545 metre derinliğin- i deki Arteziyen kuyusunu i. sekiz sene çalışarak açtı ,JArteziyen kuyuları, cehennemin yer altında / olduğunu ispat etmekle beraber, o cehen- nemin İnsanlara dünyayıcennete çevirecek Yer altına doğru altı yedi yüz | İleti girilerek yapılan Arteziyen İ kuyuları, fenne hayli yardımda bu- lundu, Medeniyete clan yardımlar rı ise başlı başına tetkik edilecek bir mevzudur. Gaston arteziyen kuyuları için göyle diyor: “— Bu kuyular için yapılan masrafları tetkik edecek olursanız, bir miktar su çıkarmak için yapılan masraflara acırsınız. Fakat işe fen gözü ile bakarsanız, neticeden mem nun olmanız lâzımdır. Seyyahlar, asırlardanberi dün yanın her tarafımı gezmekten yorul mıyarak gördüklerini yazdılar. Bu suretle dünyayı olduğu gibi anlama mıza yardım ettiler. Fakat arzın içi hakkındaki malümat, ne gezmek le ne de düşünmekle anlaşılmıştır. Şu arzın kabuğu altnda ne ka- dar sır saklıdır! Gökün boşluğu bi- ze ne kadar meçhulse arzın derinlik” | leri de o kadar meçhuldür. elki bir gün dünya derinlikle- rindeki tetkikat ilerliyecek ve mer | kezdeki ateşe kadar varılarak burs” | nm hararetinden nihayetsiz istifade | ler edilecektir. e Kimbilir Oo vakit | medeniyet ne büyük (menfaatlere kavuşacaktır. j Volkanlar, kaynar maden su ları ve arteziyen kuyuları bize gös- teriyor ki biraz daha derine gidecek olursak nihayetsiz bir hararete tesa dük edeceğiz. Halbuki yer yüzün- de hararet husule getirmek icin yer altındaki maden kömürlerini akılla ra hayret verecek derinliklerden ki- rp dünya yüzüne çıkarıyoruz. Yer altındaki harareti husule için yanıp duran madenleri kazarak | yer yüzüne getirmektense o harare” tin kendisini dünyaya getirmek aca ba imkânsız mıdır? Toprak üstün den, sıcağın bol bulunduğu derinlik lere kadar su gönderip orada kayna dıktan sonra çıkarıp buharından vapur mekinelerimiz için istifad» edemez miyiz? Şimdi her iş hararet le görülüyor. Birkaç dirhem kömü- rün hasıl ettiği kuvvet, insan kuv- vetinin yerine kaim oluyor. Hava” nın soğukluğu, iklimlerin tahaddü- sü gibi tabiatin müşkülâtlarına hep ateşle mukabele ediliyor. Yalnız çiy olan şeyleri pişirmek için değil, ağaçların yetişmesi, ziraatin genişle” mesi için de bep ateş ve hep harare* te muhtacız. Burada Volterin haya” ade yaşattığı kuyudan bahksetmi- yoruz. Volterin kuyusu, kürei ar zı bir taraftan öteki tarafa kadar de- | lerek bu kuyunun ağzından baktr ğımız zaman ayaklarımızın altında getirmek | İ | kudret ve değerde oluuğunu da ispat etti binin ters tarafmdan bakıyormuşuz gibi görecekimi- şiz.. Halbuki biz dört bin metreye kadar inebilirsek kaynar su harare- tini ziyadesiyle bulabileceğiz. Acaba bir gün olup da insanlar bu muazzam ameliyatı becerebile- cekler mi?,, Gaston insanların bir gün bunu başaracaklarımı umar. Bu mukaddemeyi (yazdıktan sonra 1941 yılı 26 şubat günü, *96 sene evvel bugün açılan meşhur A ragon arteziyen kuyusundan bahse” delim. a Aragon, Gren'de 1833 yılmda bu kuyuyu kazdırmağa başlamış ve ancak sekiz sene sonra 96 sene ev» vel bugün, 545 metre derinliğinden yer yüzüne sıcak su çıkarabilmiştir. Bu kuyunun açılması fennin'en mühim hadiselerinden biridir. Bu iş yapılırken muazzam © sondalar iş göremiyor, derinliklere saplanıp | kalıyordu. Aragon, tam on dört ay vaktini topraklara saplanan sonda ları çıkarmakla uğraşmıştır. da görüyormuşuz Arteziyen kuyuları, dinin ka bul ettiği cehennemin yer altında olduğunu ispat etmekle: beraber, © İ cehennemin insanlara dünyayı cen- nete çevirecek kudret ve edeğerde olduğunu ispat etmiştir. Senenin 365 günü karla örtülü bulunan kutupların acaba kaç met re derinliğinde kaynar sular var?. Bu henüz bilinmiyor. Fakat bilinen bir şey varsa o da fennin bir. gün buralarda da derinliklere dalıp dün» ya kurulalıberi buz tabakalariyle örtülü bulunan kutupları yeşillikle- re boğabileceğidir. “3900 liraya iskarpin Londrada açılmış olan Britanya sa- mayi panayırında teşh'r edilen şu gör- düğünüz bir çift iskarpin 600 İngiliz lirası (bizim paramızla 3900) lira) kıy metindedir. Çünkü bütün süsleri haki, bulunanları güya muazzam bir dür- SONRA BU EVDEN OKADAR,.HOŞLAN. DIKK ÖLÜNCEYE KAPAR BURASINI » BIRAKMIYA - <AĞI- Sız BEYHUDE RAHAT, ÇUNKi Biz ; N CİNLERİ sem EYİ ki elmas ve yakuttur. OLMA Migizi ( iy PAN Hiç, SE çıxA- RAMAZ- v