14 Şubat 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

D l “ K l " MA - E, .aî:e, 2, 5 £ e _ığ a wmğm AA mg:a;—s: z D 5 28? ç * 'e H o K odti l dr Foi l Çi F ;ğş_îî“rğ z 9 DSi PŞESEF ERE SBÜSEŞ . İbE 3 £ 7 0 KCE Ö EfE EĞE ( #rRAfTOTE € ĞO LAİ ET . CA YRE tç EzEFİE eçi O 3E5E9Li 4 ik FKS Y Bi ÜTÜ Vi Ciei PpRx GlerilE : A 4 W ğ O SuPE ZEFdsd Tibo GESTERE * B adibe L DE OK G e $ g ğ Ha 'g..ğğğ'ğ“-[—ı ğîj ;ğ.ğğgğ:g. a a %ğğâğ <e ğğ :X ğ ğ £ % Ür l | SN YA G S : >E & Kzi Üo dlL .e © $ Fik. F n g450 4 3 Sişi 0 di Em 5.8 , ORRAS ğ'ââ—şğğ ı CeRği P7 E FW & — ğîâgü a ğ'ğjXîğ_şgğ"gğ"ğğ-şâîşğ £ £B W ll & a0f |3 g İ " ÖÜĞRE g İZOĞçT Cipı A00i 03 8sEiniş 5% BoT y güz Do p RdA, gi eördm çe 2 DAEaR b GÜ00 0 L ÜLtelLİÇE'İ MiL ü e - - ğ € : BE ü 555 G MS ğ??m.—-ş ŞİZ S 5. DEŞ S EÇİ g Ş E * 3 z , M - _-:i:qğ :8 P. fâomş;-gâî'--âğğâîg"=ğğ 3 © - zi Z e p — | â z ____:5_-,' m;m “Hm: ..5_'_8: H & P $ Ş ğ $ 'â'cı_'ğ d © MÖOH örere . g Z ? ğ ğ sE $ S8 Esa - İ saH KAşd £ - K t KA Ö"ğ ğ DİRE YAPE YADE DEPE f3PE BT SŞ d İ sA Etep Sağr $ HEzE Üt < a F; . B Eç ©€0 EFGE © İ â'g“’ MA Hi 'ğ © © g % Si ği qân. Fîğ_g:r g:___;'f*qâ 5. 6 Büöz G di :ğ' : 'ğ .xğ —. > o Hç 'E ğ GÜŞDESİ Eşti öşli şeite « Önd N g e £8 ( îâğaâââğ Biğ- Oge b DdEt Türe eEtsü S ER K BİİLE: BF - BK P. SF l üre E3EF < e g4505 yöz £i & | ı.ğ'îs ğag'ğ_’ğ, Şâ'g ee ; Eğğwğâ g. Tef aığa E ğ;â:.; 3EE0 z E 8.68=q; 5 9A0 b SS ü 3 %ş Ş < a * ""'.ğğ S ğ-— S $ P< N3 ıg'g'oğ k ğğğâ ;îsğîğâğgğg—ğ ?'ğ_âğ'ğ a Hğââğââğuîuaâğ”g ’g ğğğ%::ğg'g% 9%% ğ gğ-ğ_"' 2% .'2":2 '_ğ_a_ ü o T aS a 'hâ“î—?:âhüe %n o_u:*g ğğ g W t . Vö. öişp T S S AĞE S BT ERİEŞi G, gl0 ppit b 5Ş4 ; ğîğ% P-ğğğ * â_ " sğuğ=ğğggîggâlğğğğî :ğğâğâğgâğğ $ - Ş ğâ : P AM Y HL Nİ a a ( 'Ö_’__ va * GŞ - v & g : ç HD yi 5) Sdtealodilzı Gek bt ş : : < RZE dACEERRALÜĞ EARASLS SEĞTEEĞA ç " p FUF SN b A e S ib. LÖRÜNÜZÜN Viz AAT A HORTLIYAN FAUSTA HORTLIYAN FAUSTA 177 %ğğyo'dm Ve dehşetle ür- — Onun için değil, dedi. : olur. Ben de memnun olarak bu dünya- Pardayan üyüyormüş gibi yaparak ki, “bu P ensesin bana verdiği k Tansızı açlık ve susüz- a iî'i“dl! Ve ben de onu qa:'“'üm Juana — benim v YaDar> ;:“ğunuu Bilse kim N zann, , O Prensesi iyi kalbli gşy"duml Halbuki, ce- h bir Canavarmış ! % düşündü. Bu Fran- Sbigr ” Rayranlık, hürmet eL., Ttmiş, eski nefretin- ı.:"—;mpu. Niçin?.. Bunu “Ul bir kuvvet onu Par- ş»:'b“dîyordu. Sideş hh_'"mediğini gören y Sesle devam etti: N | “*rtsun! Zengin bir —. fakat nem varsa, bu "*"*'“ İstiyorum. Bundan i hîll'ıını ve buralara *t ğ ye Par- j Seni muhafaza ede- bi h alacaktır. Önün sev- Üta; kes hürmet etmelidir. li ve kurnaz bir İye Hedi, Bu eli sıkmağa Sekilde el uzattığım ı:ğm! bir işkenceden! Büsun? Azizim, bili-| — O halde elimi sık!. Hayır mı?.. Yoksa elimi sıkmağa kendini lâyik gör- miyor musun?.. Şiko şövalyenin iyice yüzüne baktı, mahçubiyet ve biraz da hiddetle titri- yen bir sesle: — Farzedelim ki öyle!.. diye bağırdı. — Bu da ne idemek? Kendini buna lâyık görmiyor musun? Sen zannettiğim kadar dürüst ve iyi bir çocuk değil mi- sin? Bir cürüm mü işledin? Buraya kadar kendisini güçlükle zapteden cüce, nihayet bütün tahammü- lünü kaybederek, kızgın bir sesle bağır- dı: — Sizin dostluğunuzu istemiyorum. Elinizi sikmak ve sizin himayenizi de is- temiyorum. Sizden hiçbir şey istemiyo- rum, hiçbir şey.. Sizi öldüreceklerini bildiğim halde, sizi buraya ben getir- dim.. Öleceğinizi biliyordum, anlıyor musunuz? Ve bunun için bana para ver- diler.. Evet bu iş için bana beş bin lira verdiler.. İşte! Ve Şiko yerde duran para kesesini, ayağile Pardayana doğru hiddetle itti. -Pardayan azarlar gibi hir sesle: — Demek ki bunu yaptn öyle mi? Cüce mağrurane bir tavırla Pardaya- nımn yüzüne bakarak: — Evet, dedi, yaptım! Madem ki söy- liyorum.. — Ya?.. Demek ki bü alçaklığı yap- tın! O halde iduanı yap, öleceksin! Ve Pardayan oturduğu yerden elle- rini uzatarak cücenin omuzlarına — ya- pişti. Pardayanın yüzünde ara sıra beliren merhamet, cüceyi fena bir vaziyete sokuyordu. Öna nasıl muamele yapaca- ğını bir türlü kestiremiyordu. Fakat bu kepe din pek de farkın- $ defa şövalyenin hiddet ve tehdidi önün- _ dan gidebilirim. O zaman Juana bel- ki'de beni hatırlar ve ölümüme mütees. sir olur! — Doğrusu mükemmel birf ikir. Ve tam âşık denilen deliye has bir düşün- ce, — Şimdi artık, her tarafı araştırma- nm zamanrı geldi. Pardayan gülerek mırıldandı: — Haydi bakalım! Ara, herhalde be. ni bulmak için pek lde uzaklara gitme- ne lüzüm kalmıyacak! Ve Pardayan — sessizce bir köşeye çekilerek mantosuna büründü ve yere uzandı. — Eğer onu bulamazsam.. Eğer öl- müşse.. Yarın prensese gider onu talep ederim. Ve acı bir tebessümle: — Tabii prenses beni de onun vanına gönderecek.. Daha iyi! Böylelikle Jua. na müthiş hakikati hiçbir zaman öğren miyecek ve Pardayanı ararken öldüğü- mü zannederek benim için ağlayacaktır. Şiko birkaç kelime daha mırıldatıdı ve birdenbire şamldarir söndürerek: — Haydi bakalım! dedi. Siyah mantosuna bürünerek — beyaz mermerlerin üzerine uzanmış olan Par- dayanın hayali derhal nazarı dikkatini celbetmişti x — Fransız! Diyerek ürperdi. Onu bu kadar ça. buük bulacağını hiç ümit etmiyordu. Bilhassa bu kadar yakınında.. Endişeye düşmüştü: — Nasrl olüyor da içeriye girerken o- nu görmedim? diye — söylendi. Evet! gizli kapıyı kapatmadım da!.. — Fakat böyle bir şeyi nasıl aklıma getirebilir- gözücuyla ona bakıyordu. Cüce yanına yaklaştı ve: — Acaha ölmüş mü? diye düşündü. Bu düşünce onu titretti, Bir adım 'da, ha attı ve iyice yanına sokulduktan son ra nefes aldığını duyarak: — Uyuyor, dedi. , Ve içini kemiren kıskançlığa rağmerni Pardayanı takdirden kendisini alama- mış olacak ki, başımnı sallryarak mırıl- dandı: — Ne cesur adam. Kenldisini bekli. yen âkibeti, ve bu vaziyetinde, bıçake lanmak ihtimalini bildiği halde uyuyor, Evet, çok cesurdur ve belki de Juana sırf bunun için onu seviyor, Ve biraz düşündükten sonra, en tabil sesile ilâve etti: — Onun gibi kuvvetli olsaydım, her« halde ben de öyle cesur olurdum.. Her. halde. El Şiko hiç düşünmüyordu ki takdir ettiği adam, uyur gibi yaparken bilmu- kabele onu ayni derecede takdir edi- yordu. XXV CÜCE BİR DOST BULUYOR Cüce eğilerek Pardayanın omuzuna dokundu. Pardayan uyanır gibi yaparak yerinden fırladı. Bunu o kadar tabit bir Wavırla yapmıstı ki Şiko, onun uykudan henüz uyandığına şüphe dahi etmedi. Pardayan hayretle cücenin — yüzüne bakarak! a — El Şiko! ö ı dim?,, Herm de yüksek sesle konuştum! Diye bağrıdı. Sonra acıklı — bir sesle |

Bu sayıdan diğer sayfalar: