14 Şubat 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

| v ’%kmü Ona, biri ba- , ağmm ardı-. ' 3 ; * * deyince, ) düua et- da bir aile.. 'kenara koymuşlar. Yere serdikleri za - , Çocuklar bu soğuk havada yalmayak,| — Burada kaç kişi yatıyorsunuz? — Anam, karım, ben, çocuğum... İşte, “yataklarımı” derleyip toplayıp man, bütün zemin işgal edilir. Ve ze- min, döğülmüş topraktır. Hariçte, bi-| nanm” dört tarafında hendekler var. Bunlar, suyun akıp gitmesini temin et- tikleri için, rütubete mâni olurlarmış. En garibi “ocak” tır. Sade ateş ya- nâacak bir yer var. İsli taşlar üst üste duruyorlar. Fakat baca namına bir şey yok. Duman, sayvanı doldurduk- tan sonra, tepedeki delikten uçup gidi- Yyor. Ocağın yanında bir iki kap kacak duruyor. Açtırıp baktım: kart fasulye- lerden turşu yapmışlar. — Ye, beyim... iyidir! - diye ikram ettiler. Öteki kabda da mısır çorbasınım ba- kıyesi. Yanında da bir mısır ekmeği... İşte size bir hayat: toprağı eşeliyor- lar, mısır, fasulye ekiyorlar. Bunların da yarısını toprağın sahibine veriyor. Üstte yok, başta yok... Kulübeyi civar- da dolu olan iptidat maddelerken elin- deki baltavla, cekiçle azıcık oturulur hale sokmak için en ufak bir bilgi yok. sırtta sade bir #ömlek... Öksürüyor- lar, ölüyorlar... Dereden şakır şakır su akıyor, fakat kadın birkaç senedir yü- zinü yıkamamış... “Yaşıyorlar”... (Vâ - Nü) Donarak ölen muddeilumum? Geçen sene vazife başında donarak ölen Çatalca müddeilumumisi Hayrin'n mezarma yarın merasimle taş konula caktır. b "" p: Bu sene Boğazın şenlenmesi için e.[ peyce işler yapacağa benziyen Şirketi Hayriye şimdiye kadar memleketimizde görülmemiş bir teşebbüse girişmiştir. Sarıyer iskelesi yanında Şirketi Hay. İnhisar memur- ' şası için lâzım gelen Ankarada larına ev Yaplırılmak üzere proje hazırlanıyor Ankarada yeniden yapılacak olan gümrük ve inhisarlar vekâleti binasının projeleri hazırlanmaktadır. Binanın in- müsaade — Mil- let Meclisinden alınmıştır. İnşaat iki se- neye kadar tamamlanacaktır. İnhisarlar umum müdürlüğünün ÂAn. karada yaptıracağı memur evleri için tet kikler yapılmakta olup bunlar, 2, 3, 4 ve Sariyerde balık lo- kantası yaplırıyor | ze taze kızartılarak meze olarak verilir. Sabalh gağea“—e;.- riyeye ait olan gazino bundan bir müd- det evvel yanmıştı. Şirket burada şemıı ve büyük bir lokanta yaptırmak üzere. dir. Projesi hazırlanan bu lokanta öer* bir yer olacaktır ki Sarıyer önünde meb zulen bulunan ve eşine dünyanın hiç bir | yerinde tesadüf edilemiyen Boğazın ne- fis balıkları burada canlı ve taptaze ola. | rak tskara veya tava yapılacaktır. Bura—ı da yalnız deniz mahsulleri ve meşrubat! satddacaktır. Lokantanın bir kısmında balıkları diri olarak muhafazaya mahsus denizle birleşik bir “livar,, bulunacaktır. Avrupada bazı sahil şehirlerinde bu. lunan ve adına “Prumier,, denilen bu ne- vi lokantaların başka bir şekili bundan 25 sene kadar evvel şehrimizde de vardı. O vakit yemiş önlerinde sahile yanaşan kayıklarda hem adalardan gelen rakı sa tılır, hem de olta ile tutulan balıklar ta- di. yedişer odalı olacaktır. Bu binaların hepsi de merkezi teshir usulü ile ısıtıla caktır. Miktarları 400 ü bulacak olan bu ev. lerin projeleri güzel sanatlar akademi. sinde hazırlanmaktadır. Bu mevzu, aka deminin mimari şubesinin son sınıf talı:. belerine ders olarak verilmiştir. En ziya de muvaffak olan proje mütehassıs ve profesörler tarafından tetkik edildikten sonra mevkii tatbika konulacaktır. Bu merasim esnasında hazır bulun. mak üzere İstanbul Adliyesi namına müddeijumumi muavinlerinden Hikmet, Kâmil, Nef'i, avukat Rasim, Ağırceza mahkemesi azasından — Muhlis;- hâkim| Reşat, Üsküdar müddeiumumi muavin. lerinden Nazif — ve müstantik Celâldeş mürekkep bir heyet de Çatalcaya gide. cektir. | mamıştır. - birile at eti satmağı teklif eden kaçakçısı Rasim yakalanmıştır. ' : Yirmi dört saatte beş yangın Son yirmi dört saat zarfında şehri mizde beş yangın olmuştur. Bu yangın. lardan üçü suba borularının ateş alma sından, ikisi de mangaldan sıçrıyan a. | teşten çıkmış ve dördü süratle bastırıl. mış yalnız Kurtuluşta bir ev kısmen yan mıştır. T PAZAR ŞUBAT — 1987 Hicri: 1355 — Zilhicce: 2 : Rumi şubat iptidası SER ÖGüneşir Doğuşu - zz | SSSEZLE fonga 584 12,28 15,21 1741 19138 5,16 ğ GEÇEN SENE BUGÜN NE OLDU? Bir Japon kumandanı İngiltere ile Japon ya arasında harbin yakm olduğunu söylüyor. Istanbul sanayicileri Yeni sanayi kanunu tarafından alâka ile karşılandı Sanayiin kontrolü hakkında hütü metçe hazırlanmakta olan proje şehrimiz deki sanayiciler arasında büyük bir alâ. ka uyandırmıştır. Hazırlanan projenin metninin malüm olmaması sanayicileri umumiyetle telâşa düşürmüştür. Bunun için sanayi birliğinde toplanan sanayici. ler bu kanun metni hakkında birliğin ma lümat edinmesini istemişlerdir. Diğer taraftan bu kanuna bağlı ola. rak sanayi için bugün mevcut bir k:sım muavenetlerin ortadan kalkacağı da ha. ber verilmektedir. Kalkacak muafiyet. lerin memleket dahilinde yeniden kuru lan bir kısım sanayii himaye gayesini istihdaf ettiği anlaşılmaktadır. Bu suret. le şimdi gümrükten muafen geçen bir takım ham maddeler yeni kurulan fabri. kalarımızda yapılmakta olduğundan bun ların hariçten muafen gelmesi yerli sa. nayi için faydalr değil, bilâkis onu bal. talar mahiyette olmuştur. Yeni alınacak tedbirlerle bunun önüne geçilecektir. İÇERIİDE: * Birkaç gündür şehrimizde bulunan & « hiye vekili Refik Saydam dün akşam Ankas raya dönmüştür. ı * Belediye, zamanında tahsil edilemiyen bakaya vergi'erin süratle tahsili için hare" kete geçmiştir. * Şimdiye kadar makine şubesi — müdürü tarafından bakılan temizlik işleri müdürlüğü ne ayrı bir müdür tayin edilecektir. * Belediye, evkaftan devren aldığı medre- seleri her ne şekilde olursa — olsun kiraya vermiyecektir. | * Belediye şehri ağaçlandırma faaliyetine başlamıştır. * Yenice sigaraları ikramiyesi yarın çelki lecektir. * Hükümet Kızılırmakta seyrüsefer yapı"' İ labilmesi imkânlarımı tetkik ettirmektedir. | | * Şark demiryolları şirketinin heyeti umu miyesi dün ekseriyet olmadığından — yapıla- * Bursa Osmanlı bankasr soyguncuların'n duruşmasına dün de Bursada devam edilmiş | we diğer şahitlerin celbi için duruşma 3 mart ' ta kalmıştır. * Ankara dil fakültesi protesör ve talebe. leri Kütahyaya gelmiş ve — Afyona hareke' etmişlerdir. Hİ ve ticaret a.n'! 4 * Türk — Macar klering laşması feshedilmiştir. * Kumkapıda bir kasaba “nallı kuzu,, ta * Tah'isiye umum müdürü,yeniden yapıla' cak tahlisiye istasyonları için yakında An-' karaya gidecektir. * Esnaf cemiyetleri müçlterek yardım san dığı talimatnamesini tatbik edecek heyetler| seçilmiştir. '« â '" Y “ * “Yeşilay cemiyetinin — yıllık dün yapılmıştır. toplantısı * Çivi fiyatlarınm yükselmesinden soönra çivi tacirleri müştereken bir çivi fabrikası açmak için İktisat vekâletine başvurmuşlar dır. * Dahiliye vekâleti İstanbulda çok görll- len ditenei akmının önüne geçmek — icin bu dilencilerin ekseriya göldikleri Karadeniz vilâyetlerinin nazarı dikkatini celbetmiştir. maruf et| .ı Ev sahibi (hırsızay — Benim taban- Çayı alın, dönüşte lâzım olur. Malüm ya mahalle pek emin değil! : -— szca “Marianne” dan — üKi | da vererek askeri tayyareci'iğin sulh namıma * Şehir meclisinin şubat devresinin de her zaman olduğu gibi 15 gün devamı ve bu ayın on beşinde bitmesi lâzımdır. Fakat eldeki' bütçenin müzalreresi bitmiyeceğinden bu devre 15 gün uzatdlacaktır. DIŞARIDA: * Atina civarımda Yeni İzmir namile tesis edilen Anadohi müuhacirleri mahallesinin küı şat resmi bugün Atina — Pire ümumi vali si hazır olduğu halde yapılacaktır. * Alman hava nazırı general Göring İn” giliz kralımnın tac giyme merasiminde hazır bulunacaltır. * Meksikada halk 'bir kiliseyi cebren açı' mış Ve birkaç kisi yara'anmıştır. Kiliselerin tekrar açılacağı, 'fakat katolik tahrikâtma mevdan verilmiyeceği zannolunmaktadır, * Amerikada otomobil sanayli amelesi ile difar amele çarpışmış ve on kişi yaralanmış tır. * Almanyanın Doyçland kruvazörü —dün Cebelülttarıkı resmen riyaret etmiştir. * İrak hükümeti Akvam cemiyeti umumi kâtipliğine müracatila Misırm cemiyete kabıtitnü istemiştir. * Misir kralr Faruk annesile beraber Ave mirir sevahatine çılımıştır. ! * İngiltere muallimleri hükümete bir isti Mektep İşlerimiz Bugğünkü Kurunda Hakkı Süha Gezgin, makalesinin üstüne bir (1) rakamı koyduğuna göre bir seriye baş- lamıştır. Diyor ki: — Oğlum okusun! Diyor. Fakat yavrusunun değerini, istidadını, ruhundaki akışı tartmağı aklına bile getirmiyor. Bu yüzden &t- nıfların çoğu kuru kalabalık halini al- mMmıştır. Sokakta Ççocuk kalmasın a- man! derken, gitgide sınıflar sokak halini almağa başladı. Bunun için dün- yamızda açtığı yarayı görmüyor de- ğildik, Ama, ortada başka çıkar yol yoktu. Sayı çoğalıyor, smıflar kalabalık- fan çatlryacak hale geliyor; fakat ma- arif bütçesi asla değişmiyordu. Vilâ- yetlerin hususi idarelerine bağlı olan. ilk okullardaki bina yarası, Yyavaş ya- vaş kapandığı halde ortalarda bunu göremiyorduk. İstanbul, İzmir, Adana gibi- zengince illerdeki yeni yapılan mektepleri gezmek, maarif istatistik- lerine şöyle bir bakmak verdiğim hük- mün doğruluğunu ortaya kor. « D & " Li | u ı Kalabalık, eğer yalnız maddi darlık ve sıkmtı smırları içinde kalsaydı, bu kadar telâş haklı olmazdı. Ne yazık, ki acı gerçeğin yüzü, daha sert ve yalçm- dır. Şimdi kitap ve programlardan a- İmmiış bir ölçü ile bugünkü lise tale- besini tartarsak korkunç bir yokluk- la karsılaşırız. Bunun sebebi şudur: Liselerde hakikaten lise talebesi o- larak ancak yüzde seksen çocuk var. Geri kalanı, evin zorile yapacak baş- ka şey bulamadıkları için, smıfalrı doldurmaktadırlar. Hangi mektebi isterseniz ele almız. Lise ilk sınıflarda Gdönenler, yüzde sekseni geçer. İkincilerde bu nispet yüzde altmışa, son smıflarda ise yüz- de otuza kadar düşer. Niçin böyle olduğuna gelince: Çünkü gelen çocuk, girdiği smıfın seviyesinde değildir. Orta, “ilk,, den, lise “ortadan,,; Üniversite “lise,, den yaka silkiyor. Binasızlığın yanıbaşın- da böyle başka bir dert de var. Mektep lerin, tahsil Gderecelerinin aralarında bir boşluk göze çarpıyor. Öyle sanıyo- rum, ki programların tek elden çık- maması bu noksanı doğurmuştur. Son on yıllık programlarımızı ince- lersek, şunu da görürüz: dersler, za- yıflamış, programlar hafifletilmiştir: Lise, eğer bir derecenin ifadesi ise, o- nun havası ne eksilir, ne de arttırılır. | Şu halde çocuğu o dereceye yükselt- mek' dururken, başka bir yol tutula - maz, Madem ki, büyük bir hamlenin ba- gındayız, bina işile bjrlikte bu nokta- ları da düsünerek, çareler aramalıyız. Speor İşlerimiz Asım Us, spor teşkilâtları arasında anlaşamamazlıklar yüzünden doğan fe na vaziyetlerin, spor işlerimizi bir çık- maza sürüklediğine işaret ederek diyor Spor işi bir cambazlık demek değil- dir. Bu, bütün ehemmiyetile milletin beden terbiyesi meselesidir. Bu haki- kati muhitimizde görmemiş, anlama- mış kimseler yok değildir. Hattâ Selim Sırrı gibi bu 'yolda az çok mücadele etmiş, fakat esefle söyliyelim, bu mü- cadelede muvaffakıyet neticesine va - ramamış olanlar vardır. Fakat müca- delede karşıya çıkan zorluklar ile yei- se kapılmamak lâzımdır. Bu yolda ilk gidilecek hedef de spor işini devlet teşkilâtı arasına sokmak olmalıdır. Ckullarda spora nasıl bir mevki veri- leceği, okullar dışında ne gibi spor tat- bikatı yapılacağı, hangi arsrulusal snor islerine ne tarzda iştirak oluna « cağı daha kolay hallolunabilir. ilgasmt istemislerdir. * Filistinde yeni karışıklıklar çıkmasından endişe edilmektedir. # Mrisir hükümeti — Milletler — cemiyetine girdikten ve Montröde Miısir kapitülasyonla rina ait toplantı yanıldıktan sonra Mitsir baş vekili Nahas pasanm bir müddettenberi mev zuubaha Ankara seyahatini yapması kuvvet le müuhtemel görülmektedir. AAi eaf AA VA SAÇ e TT K ilk. “İğneli fıçı,, “İğneli fıçı,, mua — cemiyetin muhtelif — sınıfla. rınt biribirine kin ve alâvete — tah- rik edici mahiyette görüldüğünden müd deiumumilikçe toplattırılmıştır. Bu risa. le iki ay evvel neşredilmişti. adında — Bireamal N