BINSNALAR BEYOĞLU SARAY 3 Yüz sene sonra | İma varyete müz — | TURK 4 Dokuzuncu senfoni | ve a iri Tarcan, 20.) MEMEK : Taşra kızı “ na Bürk, afndan Türk! İPEK : Yılalan belde ve o Tehöt m yy ak; Bay Ömeri mektuhları 5 Belma! iç , » Bü ay Türk © müsiklei, iç Man, aa Ayarı, 21,15 orkostra İ çeş m, Höberleri ve erleri 2, «rağ #öiclar, opera SAKAKYA 1 Bir yıldız doğuyor Moskova « Şanghay Denizler perisi ve Mari notla YILDIZ , SÜMER , ALKAZAR buru Şirlay asi ve Tatlı belâ Kadınları Severim TAN Şık ç ŞARK Kis or,” ASIRI # Unutma beni ve parangâ ASTORYA , ve Gökyi CUMURİYET : tasdaş silâh başma ISTANBUL FERAN ; MİLL : Ziğfeld ve Cinayet masası konuşma, 10,45 BIZ x Miş 0 koneor, isirnkatleri Arasında ve Hindistan Ne kahramanı #, 4 ALEMDAR : 4 Blud KEMALBEY : sim, yi BAKIRKÖY “önseri, 2435 son! MİLTİYADI « Sevginin sesi kl, KADIKOY . haberler, ve) o İmleme ayl HALE * Yeşil domino ay ge, ül, tatirne| USKUDAR İban İavnler? HALE : Pr. Zati Sungur BALAT İMALI 3 Katunsız Omemleket ve Ekmekçi kadın TI o kayı mahcuz olup ER öy metine karar sel TEPEBAŞI 0 Mağ, ir edilen Buik ç Dram kısmı 0) La Pal otomobil Be ŞehirTiyalrosu © Gündür anat 1530 da i merkez garajmda Alışnm saat 20,30 da ini KN etşemhe günü YABAN ÖRDEĞİ MÜSEYİN CAHİDİN ABiDiN DAVERİN FA “ hatıralarını, RUK NAFiZiN En güzel ve en yeni şiirini AŞ — Karr Umum Müdürlüğünden: Ti Yapılan Muhakemat Âmir ve memurlukları imti- imtihana girme numaralariyle adları aşağıda a vin) amda müracaatları lüzumu adreslerine tebliğ edile mefiş, Teşi W” imlerle dolu Şubat sayısında bulacaksı- Sişelerde ve müvezzilerde arayınız. | | di 4“ 3 İmtihana girme ? * — numarası: Adı: n & «24 — Bürhanettin Olcaytu w 26 — İsmail İhsan Kutlu h 27 H. Süreyya Çevin Ni 28 © M. Kemalettin Kolbay m 29 o Necati Tarhan U 30 (M. Salâhaddin Antaş ? 31 Ali Hafi Seyhan 32 Fuad Erkan 37 o Hilmi Oral 38 İhsan 39 (o Ömerlütfi Baturalp Kimi Çayır ve Hücum ts» Silâh başına, Venedik şar! Bosna sevda'ıtarı (Türkçe) | Ateşler içinde! Korsanlar düşmanı ve Ve Ave Marie ve Biz de ina» — 2 Li gg PİYES, 22.20 haberler.) HİLAL i Kaptan Biedve Yıldızlar * a Tevüsü May AZAS 8 Pidje Contor Gangeterler 1ş Öldüren gözler ve Kaptan Motlkanların sonu 27 &” eğ, Yazan; Yusut Ziya yle ii ikinci açık İl li #eliyen: Muhlla Saba. İN ayni Ya çevrilecek. sı yeme: EE bi be yi e öpen Du ik unacak me Gündüz anat 16,30 &s 67IR lunur, Akşam saat 20,30 da AŞK MEKTEBİ | GAZİÇİ | Altın Fransada almış yürümüş Fransadan Almanyaya altin kw çirmak için kurulan çok geniş bir teş kilâtı Fransız polisleri Liyon şehrin- de meydana çıkarmışlardır . İki kişi tevkif edilmiş ve beş kişi nezaret altına alınmıştır. Bundan on dört gün evvel Fransız — İsviçre hududunda altn kaçırmak süçiyle 4 Goldetayn adyı iki kardeş yakalan- mıştı. Geçen gün de otomobilin benzin deposuna yapılmış giz bir yerde 110500 lira değerinde 100 kilo altr nı kaçırırken Konrat Rayt adlı bir Almanla Emest Buss adi: bir İsviç- reli, İsviçre — Fransız hududunda Perly gümrük O muayene memurları tarafından yakalanmışlardır. İ Bu iki adam Monakodan İsvicçre- ye gitmekte olduklarını ve otomebil- de altınm mevcudiyetini bilmedikle” rini söylemişlerdir. Fransız polisi ise merkezi Mona- koda bulunan büyük bir teşkilâtın Fransadan İsviçre tarikiyle Almam niş mikvasta altın kaçırmak- unu iddia etmektedir. Doğum ve Kadın EE Hastalıkları | MÜTEHASSISI Dr. Naşid Erez BEYOGLU İstiklâl caddesi 99 numaralı Ankara apartmanmna (Gaz şirketi üstüne) naklet- miştir. Tel. 41572. Kimyager Hüsameddin Tam idrar taklili 100 kuruştur. Bil- umum tahlilâit, Eminönü Emlâk ve Eytam Bankası (o karşınında İzzet Bev Hanı, 5000. liraya satılık bisküi fabrikasının binası Üsküdar, Selâmi Ali efendi mahalle- sinde Acıbadem caddesinde 322 . 328 numaralı 353 metre murabbaı zemin üzerinde ve yüzü 32,60 metre uzunlu. ğunda iki kat kârgir bina satılacağın dan daha fazla malümat edinmek ve binayı görmek için isteklilerin Üskü- der İcadiye, Çamlıca caddesi 32 sa . yılı evde bina sahibine baş vurmala- ru. Ağrılara, Sızılara, müessir ve pek faydalı kaşelerdir, Her kaçakçılığı Hi | günlerde Yazmış olduğu bir iki şiiri ! vaffak olmuş ve onun bu muvaffakr” | t. Derken günün birinde benim bir | ragözde cıkmca bizde cesaret büsbü- Yarı şaka Halit Fahri Ozansoy, edebi hatır! yalarmı neşrediyor. Vaktiyle, ben de! bazı gazetelerde, böyle ufak tefek bazi edebi andaçlarımı çiziktiriver| miştim. Şimdi burada gene öyle bir! andaçı yazacağım: Halit Fahri ile arkadaş ve kalem- daşları “Rebab,, mecmuasında bir takım şiirler nesirler falan falan neş rederlerken biz o zamanki edebiyat heveslisi beş, altı genç de her per- şembe “Rebab,, : kapısa kapışa alı yor, sayfalarındaki bütün yazıları ba” yıla bayıla ve biraz da gıpta ile oku- yorduk. o Ozamanlar, bizim için bir gozete veya mecmuada şiir ve edebi bir yazı neşretmek fevkalâde bir şey sanılıyor ve onun için “Rebab,, yazr cilarının imzaları gözlerimizi kamaş tırıyordu. Rebab'ın bizim semtte o - turan uzun boylu, sarı sivri sakallı sa- hibini yollarda gördükçe acaba bu &” damın penbe ve müstatil mecmuasın da bizim yazılarımız dane zaman çıkacak? diye içimiz içimizi yiyordu. Aramızda eli kalem tutan biraz da sür karalıyan biri vardıkio, o sanırsam konsolitçi Asafın çıkarmak ta olduğu hayli külüstür ve yarı ede- bi bir mecmuada neşrettirmeğe mu- Yeti bize de bir hayli cesaret vermiş- iki mizahi manzumem o zamanki Ka tün artmış, işi artık kendi semtimiz” de edebi bir zümre o kurmıya kadar vardırmıştık. Fakat, o zaman beş altı kişi kendi aramızda kurulmuş olan bu zümre hiç bir şey yapamamış, etrafa hiç bir varlık gösterememiş; birkaç yıl hep öyle kendi aramızda çe kızağa çekilme- den yazmağa dair... akmtıya kürek çekerek bocaladıktan sonra dağılır gibi olmuştuk. Nihayet bir gün geldi ki o zama- nm meşhur realist hikâyecisi, ayni zal. manda ekzantrik yazılariyle gözlere batmıya başlıyan acaip yazıcısı Se- lâhattin Enis kendine benzemeğe ça” İşan birkaç genç arkadaşiyle bu züm reye karışmca iş başkelaşıvermiş; Eyübün mütevazı bir köşesinde âde. ta oldukça canlı edebi bir mahfel ku. rulmuştu. O vakit bu zümreyi teşkil edenler arasında şunlar vardı: Salâhattin Enis, Şimdiki Akşam gazetesinin ya- Karşı En Tesirli ALGOPAN | Bilhassa Gripe, Romatizma ve neyral jiye, adele ve bel ağrılarına karşı çok eczahane madeni kutularda bulunur. Çok , KIiRALIK ve SATILIK m Beyoğlunda Şuhkuli mahallesinde (TÖTONYA ALMAN KULÜ. BÜ) üst tarafında dokuz yüz metre murabbar O mütecaviz arsayı ve Caddeikebir o üzerinde bir bap dükkân ve fevkinde odaları havi akar (KİRALIK ve SATILIKTIR). Kiraya ve iştiraya talip olan. ların Sirkecide ANKARA Caddesinde Paris oteli © müsteciri Bay *Hakkıya müracaat etmeleri. mmm (195) zıcılarından Beşiktaşlı Mustafa Ra- gıp, Salâhattin E ö mezlerinden Beyler diki deniz ticaret Necdet, şimdi Anadoluda Üzerine det, şimdi'İsta rafya öğtetmenlerinden Ziya, vaktiy le Karagöz ve Köroğlu gözeteleri! “Kübeylân,; imzasiyle bir h zuümeler yazmış olan Abe y mizah gazetesini çıkarmış olan Ha şim Sami ve daha adları, sanları ha- tarımda kalmamış olan bazı O zamanlarm yaz bir gece üstat Yahya Kema Ki de rahmetli Ahmet Haşimi Eyüpteki edebi mahfellerine davet ederek on- lardan bir hayli feyz ve ilham almış olan bu zümre sonraları Bebrâlide merhum Mehmet Raufun idare ve neznreti altında çikan edebi “Şebab,, mecmuasna Yanaşmıslar ve orada kendilerine iltihak eden daha bazı gençlerle birlikte bir müddet çalıştık” tan sonra mecmua kapanmca her bi- risi bir tarafa çil yavrusu gibi dağıl. rişlardı. İşte, benim Halit Fahri ve arkadaşleriyle tanışmam bu sıra« larda olmuştur. Bı tarihlerden sonra, bakıyorum ki bütün bu saydığı mkimceler ara- smd, hemen hemen benden başka yazan kalmamış; “Şebeb,, mecmua- smda birlikte kalem oynattığım genç lerden bir kısmı o ölmüş,bir kısmı kendilerini çekmişler, bu işin tam bir esnafı olarak kala kala ortada yalnız başlamadan şlrya önce Helit Fahri Hakkı Tahsin gibi, nı o zamanki mecmunrlarda çıkan şiir ve yazılarmı gördükçe: — Ah, aman Allahım, acaba bir gün olup ben de mecmuü ve gazete- lerde böyle şeyler karalıyabilecek mi” yim, benim de imzam sayfalarda gö- rünecek mi? Diye çıldırır ve içimden: j — Ya buna muvaffak olamaz. sam! Diyerek yüreğim ağzıma gelirdi. Ve bir gün baktım ki felek, ama bizim Burhan Felek değil, mahut kahbe felek: > — Ya, dedi, sen öyle mi istiyor sun?Al öyle ise sana, istediğin ka- dar mecmua, istediğin kadar gazete, istediğin kadar sütun, istediğin kadar sayfa, haydi bakalım: Sakın deme ki kış, yaz Hemen durma, oku, yaz! Biz de işte, o vakitten beridir ne kış diyoruz, ne yaz, ne bahar diyo ruz, ne güz, hiç durup dinlenmeden hiç soluk almadan ve hiç kızağa çe kilmeden habire okuyor, habire yazı- yor, habire kalemle sayfalarda, sü” tunlarda kuyu kazıyoruz! Tanrı bir kuluna: — Yürü ya kulum! Deyince o, durmadan, dinlenme: den yürürmüş.. Onun gibi Ulu Çalar. bize: — Yaz, ya kulum! Demiş ki bizde artık hiç stop © meden boyuna yazıyoruz!! » Ama diyeceksiniz ki: ire sazan, ' Haltetmiş yazan pe Diye kâr 35 vardır, sen buna r* dersin? Yağma yok, ben yazılarımda ha' teden yazıcılardan değilim! O. Cemal KAYGILI Çağlayandas zengin Program PAZAR GUNU 3 den 5,30 kadar çaylı matine