30 Ocak 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 16

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

- p. “ Un M E W ']ak Kotton, ağzında piposu, odaya girdi. Oğlu, eski bir mecmuayı karıştırmakla meş” guldü. — Merhaba Jim diye, ses- lendi. — Merhaba babacıgıml oldu mu? Jak Kotton, pipoyu çizme- şginin tabanına vurarak küller ri düşürdü, sonra masanın kenarıma oturarak: — Smitsonla' uyuştuk, ya- rın Kovboy olarak onun ya- nına gireceksin. Dedi. Sonra bir müddet düşünerek ilâve etti: —— Oğlum, senden ayrılmak Beni çok müteessir edecek- tir. Fakat ne yaparsam?.. Ha yat!.. Bu buhran beni mahv- etti. Bütün sürülerimi satmak mecburiyetinde kaldım... Her halde Smitsonun yanında ra- hat edersin!.. Jim Kotton ayağa kalktı; bu, uzun boylu güzel — yapılı bir gençti. Muhabbetle babasının yü- züne bakarak gülümsedi: — Hiç merak etme babacı- ğim, göreceksin ki her şey ya“ luna girecektir. Babası oğlunun omuzuna vurarark cevap verdi: — Bundan eminim oğlum.. Eminim. Orada senin gibi on kovboy daha var. Hepsi de iyi çocuklar. Zaten Smitson da eski bir dostumdur, beraber harbe girdik birçok tehlikelere beraber atıldık Herhalde andan hoşlanacaksın., Şimdi sana bir şey söyliyeceğim oğlum. — Fa- kat buna kızma. Bu nasihat senin iyiliğin için yapılıyor.. — Babacığım bunun 1âfı mı olur. Bilâkis memnun olu” rum. — Senin fena bir adetin var: Kendini methedersin.. Biraz yüksekten atarsın! Va- kıa gençsin, yirmi yaşın var. Bü yaştaki gençler bundan ek- seriya — hoşlanırlar. — Fakat bu, hiç de iyi bir adet değil. Bunu benim önümde yapar- san ehemmiyeti yok. Fakat bir gün öyle adamlara rastla- yabilirsin ki sana çok fena oyun oynarlar. Jim yumruğunu göstererek meyadan okur bir tarzda: — Bana böyle bir oyun oy- nayacakların va yhaline!.. Hiç korkmayacağım, derhal dersle- rini veririm. — Biliyorum oğlum, biliyo- rum. Cesursun, kuvvetlisin, fakat ne de olsa dikkat et. Bilhassa, orada Smitsonun ya“ nım da rahat oturmağa çalış.. Bunu bana vaadediyor mu- sun ? Tim, babasmın bu üzüntü- sünü mübalâgali buldu ve hoş bir kahkaha atarak: — Peki babacığım, sözün” den çıkmayacağıma emin ola- bilirsin dedi ve sonra babasına selâm çakarak dışarıya çıktı. £ « * Jim, babasının elinde kalmış olan atlardan en iyisini alarak, yeni vazifesine gitti. Orada ilk gördüğü adam yeni patronu ve babasının dos tü olan Smitsondu. Adam kendisini görünce, güler yüzle bağırdı: — Nasılsın Jim?.. Seni gör- düğüme memnun oldum. Her halde burada sıkılmazsın, iyi arkadaşlar bulacaksım.. Şimdi haydi bakalım git ve çiftlikleri dolaş ve bir saat sonra yemeğe gel. Jim,oradan ayrılarak, yeni patronunun çiftliklerinde — do- laşmağa başladı. Ara sıra atı- nı dört nala koşturuyor, eğle- niyordu. Bazan da at üzerinde işlerinden dönen ve kendisini selâmlayan kovboylara rastlİr yordu. Nihayet yemek zamanı gel- mişti. Kısa boylu şisman koyvboy, ben boyle edepsizlikten hoş- lanmam diyerek tabancasımı çekti. Smitsonun riyaset ettiği ge- niş masanın etrafında Jimden başka daha dokuz genç kov- boy vardı. Yemeğe sakin ve sessiz bir hava içinde başlandı. Bütün kovboylar, hiç konuşmadan atıştırıyorlardı. Nihayet içlerinden birisi: — Hava fena, galiba fırtına olacak. Diye söze başladıysa da hiç kimse buna cevap vermedi: Jimin bu sessizlik ve soğuk kanlılıktan canı sıkılmış olacak ki murıldandı: — AÂma can sıkıntısı hal.. Kimse ağzını açıp konuşmı- yor. Fakat yemeğin sonuna doğ- ru bu sessizlik bozuldu ve Smitson söze başladı: ! — Zavallı Blanşet fena hal- de hasta. Elimden gelen her şeyi yaptım. Fakat galiba kur- taramayacağız.. Yazık!.. Bu en iyi ineğimizdi. Bu sözler üzerine kovboy- larm en yaşlısı olan kır saçlı bir adam hiddetlendi: — Hayır, dedi, en iyi ine- gimiz Blanşet değil, Bluzdur. Smitson da fena halde kiz- mıştı: — Ne dedin Bill? Diye bağırdı. (Devamı var) BULMACA Il ll___l <eağ b 24 tane kibrit çöpü yukarr" da gördüğünüz şekilde dizil. miştir. Bu şekilden dört tane kibrit çöpü çekerek bir haç işa« reti ile dört müsavi murabba vücuda getiriniz. Doğru bulan« lardan birinci, ikinci ve üçün" cüye birer şişe lüsyon, iki yüz okuyucuya da muhtelif hedi« yeler verilecektir. Harflerle resim yapıyorum A CACK” » SÖİ $ 5 â. Ko â) RO Ç 30 İkincikânun — 1937 Her hafta Cumartesi ıunh'd “LBEE ımmım ek“ olarak parasız verilir No, 65 ANLAMADINMI Açık GÖZ... ELİNDE TuTTU- GUN oıcı.enğ BU'İŞi » KARAYANA BORUSUNU İE N DUYANLAR Bnm nA SIL ÂN -7PARÇAYA NIŞAN THEMDE BaK NASIL.. ; İ CALINCA SoLuĞU TABA- HEME OKU GÖZÜNE he ııces'rıao.oîhl" p B İŞTE BUNUN GiBi BiZiM SAN TA ı—ıışAN CILIĞIN Buv'uk EHEM- MİYETİ YARDIR. ... (ARTIK Biz.DE iİşE BAŞLASAK BARI-.. YOLA YA ÇAKIP HIRSIZ- (P BENİM BU GİBi iİŞLERE ; PEK AKLIM ER- : Bu e-îpişı_e HERİF BiZi 20- RA LKESEN . m—;âgnc AK GİBİ” LıKLA_ ELiİ- Nİ KIRLE- TENLERE GÜLER - £ LER DOSTUM!/ z.enaıı-ı BİR DE- / RE BEĞİNİ SoY- Fe:ı.t::h!::ı'-“ AT İÇİN YEMİN Eı'm#- D GOYAKDR? DiN.. EMRE DiYORUM SAK .« SEYRET SEN Gülslul- EĞER ELİN Boş$ DÖNERSEN. KELLE Nİ KULCIMA TEŞLİM EDERSİN VV VE ONA DERTAN- © LATA MAYLSIT PEKi MADEMYC SEN ÖYLE imwawü) Çocuklar: Mecmuanızın 54 üncü sayısile birinci cildi tamamlanmıştır HA B ER şazete- lerini almak suretile hemen hemen para sarfetmeden elde etmiş olduğunuz bu mecmuaları ciltlettir mek istiyorsanız, Ankara caddeşinde (Vakıt Kütüphanesi) ne bir numara mukabilirde bırakınız. Cilt parası için (25) kuruş getirmelisiniz.

Bu sayıdan diğer sayfalar: