CALUYMP ADİ PU DADI SP TEZİ 4 Fuyop org) pus alrooy are yeyM — (ŞT (40319) uda0p9 ğ 0 “ep epulseyo oluay Uezed GG POPIRY SA Sunay Tu ob Zerünyo öp aputsoufay 33, alo ga) ng zlarıgadağ özTuur .z izığadouma İzmurrujuudıpeğ (yapuyezon Olgu) IB 109014194 HAJ9U09J49gZ7) “EMU 7 'BAUOS UsıyIpUK “(uapR) sua496 1g VYEp öştop im “yon s,umozg sapı pire Ipç doyyoag somef sy op — “nfasu OMADUZ SOSSIAT PEP OŞSIRİ “D9AG EZ) 39 Hİ 3 ğ i — ğ 3 c > F m E z E Ş ? ç B Z d g “ CNDİ PL) gone puy — (zi "Çamaş #9438177 pU9 407519) 0D Sy Op 34 1S) Cguapp3 10f 9p 40 ng) 4 Uaapyıy? mmoz öy) are OYMA — (OL Cauliag 24 Nİ) öoweç s1) Oya, — (TE “UMO2gI SAR Pie ayy JO ö00jU oya 8) dUŞ — > Ş S z 3 Ş 5 3 a s 8 z — z — â s ş ş & b B4 © — O HoORTLIYA Par, EEE Rd ye eml biz eeale; engizitör, bana Olduğunuz teveccühten müte- an borcumu unutmıyacağım. size ödemek fırsatını bu-! inan bahtiyar eğdedeceğim. ; ayni samimiyetle cevsp| karşı| —B ci dan İle biliyorum, mösyö, ve bun. banaz kip ben de çok bahtiyarım. Bil Parday gi de sizden bir ricam var. İN - Vera değil, diye düşündü. Bu “bette bi adar iltifat göstermesin böyg, olma T sebep olacaktı. Maamafih Mama, Se daha iyi, çünkü böyle mu. bu VE Bari â Ra ki 'P adamlara karşı medyün v. Sie $ dE hoş bir şey değil — İetiye,.7a tebessiimle bakarak; de; *EİNİZ şey eğer benim elim. Şünkiz © Wi. büyük bir zevkle yaparım. balayı ae Denim, belki de biraz mü- Bakeşi, MAN, Arzularıma büyük bir ne, Barin, 2 Betirdiniz. — Mönye, iyle tasdik etti ve: Sevay Mize Şövalye, dedi, her şeyden i, iş v isbat etmeme müsaade leş çlerinizi $ırf size karşı olan Yakan Sirimden dolayı yerine — korkudan değil SİZİN gibi bir adamın kor- ie Kimeker etle © olum © Zeşmez?. » sİZİ iyice ikna etmek İz, öyle yapın, mösyö.| a, iç rinden © kimsldamadan, düğmeye bastı ve ayni du Varın bir tarafın kaplayın Yer doğru inerek, odaya bi- Salonu meydana çıkardı Smaklarına kadar müsel. "SE UAOZEI SAY — sd 129p KU OP NOK OP FEYAA,, :öurAs si oum — (E #LOYYOYE JO YILA EPUEY AY2YE O) Buyo3 siz Kayı, — “Apanığ sansı — A AYpEUpN reyi Ça öğ Mİ Sons — iBuşdamsuz 8) oys — iöknop ii oral “tri SI Teyaa — ÇE UY op ufdayapana SöyanL, VEJO YAOOLAĞ iyağruyı Sai Suyumuz 1 TeYMA — (5 T4ansuad MOZITIDNI 4 #urop anaru) pe ağu0op) are UM — (2 OL yusu) *yaa ADA, “MS ÇrOfavZIN! (wd) wax, — ue MO — ( (4660p 49 yyl wo 0077) i Surpunas ave aydoad Kuru Mop — (S “ded vazo “op & Salim “is age “eps “ainf “of 44) "3 'uva 4» 490) 3, peupusıl aI) “(ar *Si JOYJOUPURLİ 9YL — (C4Guips 1 0) i Burs st oum — (6 “aydos uy4aj9 “ur “duyu *1yşa “Xi “DAYI “amoy “oarı) 'OMI A0 ozi ALAY, — (ğtna op wp 4ğp 4D jdşd yünü a9H) 1ıgarsuda HOZITIONİI 114004 91) ur oray) are aydosd *UaN05 N FAUSTA ŞA lâh adamlar salonda birer heykel gibi hareketsiz duruyorlardı. Espinoza Pardayana döndü ve sade ce: — Yirmi silâhşor ve bir zabit, dedi, Pardayan da şöyle düşündü, — Ne kadar yanılmışım! Halbuki ben, bu adamın sırf korku (Obelâsından arzularımı yerine getirdiğini zannetmek safdilliğinde bulundum. Espinoza devam etti: — Biliyorum. Sizin gibi bir adamm karşısında bu yirmi beş kişi ekemmiyet- siz bir kuvvettir. Fakat hepsi bu kadar değil. Başka şeyler de var.. Ve bir işaret üzerine silâhlı adamlar, salonun sağına ve #oluna geçerek orta. sını boş bıraktılar. Zabit salonun niha. yetinde bulunan büyük bir kapıyı iyice açtı. Bu kapı geniş bir avluya nazırdı ve burada bir çok askerler duruyordu. Espinoza tekrar Pardayana döndü: — Yüz asker daha, dedi Pardayan sakin ve lâkayt bir tarzda durarak düşünüyordu. — Başımızda ne belâlar muş da haberimiz yok. Baş eng esrarengiz salonda du, ran zabite seslendi; — Madam Faustanın yaverlerini ş4- ğirin. Fausta, her zamanki soğuk kanlı le etrafında olup bitenleri seyrediyordu. Pardayan, kapıya dayanmış olduğu halde lâkayt bir tarzda duruyordu. Yal- nz olmasına rağmen, ona karşı bu ka. dar kuvvetli bir tertibat alınmış olması, onun gururunu okşuyordu. Fakat her şeye rağmen, kendisini s3- mimiyetle azarlıyordu; dolaşıyor» — Nene lâzum senin Faustanm işle” rine karışmak? Baş engizitörle araların, da bir ihtilâf varmış. Sana ne? Baş en- İNGİLİZCE DERSLERİ INGİLİZCE DERSLERİ “gir © işaret ettiğimiz E, “on 'a” (sesli harfle başlıyan kelimelerin başında da y* (8 boy) diyorduk. manasına “bir” başlarken “ : “Bir çocuk" derken “a bo ” denir. Çünkü, evvelce de Halbuki sayı saymağa Bu derste şimdiye kadar görmediğimiz birçok sayı öğ- rendik. Yalnız, burada “bir” derken, bizim bildiğimiz bir people: pipl — kişi kelimeden başka bir kelime kullandık, nine: sayu — dokuz ten: ten <on ıktaları ge- çen derslerimizde bulur ve izahlarını okursunuz. Sonra yazdıklarınızı saklarsmız. Gelecek derste bunlarm Türk- dığınız nol m av de Brown fam'ik), nk 2) — How many visitors are there in the room? 3 yaptığımıza emin olma n inde sit agö — We are again in the sitting-room of the Brown family. larını da yazıyoruz. Siz bunların türkçelerini yazar- (Hav meni viz'itörz ar dör in de rüm?) — There are four, (Der ar for). Burada konuşmamızı yalnız İngilizce yapıyoruz ve o- 1) — Where are we? (Huer ar wi.) gelerini yazacağız. Karşılaştırıp doğru yapıp yapmadığı- (Ui ar mıza bakarsınız. sınız. I Şimdi bundan sonraki sayı sıfatlarınıda sırayla ve İsimlerle beraber görelim: lânlettayin bir şey gös“ anılır z harfitariftir ve ancak “bir çocuk, bir kitap, bir adam” gibi eli There is a book on the table, (Dör iz © bük an de töbi) “Masanın üzerinde bir kitap var” derken “a” kullanı. Fakat: How many books are there on the table? (Hav meni buks ar dör an de tebl), 'There is one, (Dör iz van). Bir “kitap” var, Buâline cevap verirken “one” terdiği zaman kullanılır., “cne” ise, tek başına “bir” ma Masanın üzerinde kaç kilap var? “an”) sayı sıfatı değil, nasma gelir, Meselâ: TIZ: — The visitors are Mr and Mrs Knigth with their is standing by the door. — two ebildren. (De viz'itöra ar Mister end Mistres Nayl wid dör tü — They have just arrived. (Dey hev onat arrived). 5) — Where is the maid? (Huor iz de meyd?) (8i iz stendinğ bay de dör). 6) — Who is Mrs Knight? (Hu iz Misres Nayt?) (Hü ar de viz'itörz?) 4) — Where are they? (Huer ar dey?) — Sh 3) — Who are the visitors? HORTLIYAN FAUSTA 81 —————— ——————— — Çünkü bir kadmı zorladıktan sonra buj dela da tahkir ediyorsunuz. Espinoza lâkayt bir tarzda omuzları- nı silkerek: — Bunların hepsi lâftır madam, boş 2at.. Dedi, ve sonra sert bir sesle etti: — Mukaddes engizisyonun teşebbüs. lerine mani olmağa İralkacak Ooherkes merhametsizce mahvedilecektir. Haydi madam bize ait olan bu evrakı iade €- din ve (o şilkredin ki, kralm himayesi altında bulunuyorsunuz, Aksi takdirde bu hareketiniz size çok pahalıya mal 6- Tacaktı. — Bu evrakı size veriyorum, fakat ayni zamanda yemi hareket ve tahkirleriniz pahalıya mal olacaktır. Espinoza evrakı aldı ve; — Boş tehditler madam, dedi. Devle, tin menfaatleri namına hareket ettiğim için kral beni takdirden (başka bir şer yapamaz. Bu evraka gelince, bu husus- ta mösyö dö Pardayana teşekkürlerimi medyunum, çünkü bu evrakın yerini bi- xe 6 gösterdi. Kendisini gördüğüm za. man kendisine teşekkürlerimi bildirmek te kusur etmiyeceğim. Tam o anda, alaycı bir ses bağırdı: — Mükemmel! O halde bu işi derhal yapabilirsiniz! Pausta ile Espinoza (o syni zamanda döndüler ve kapıya yaşlanmış o olduğu balde, gülerek kendilerini seyreden Par dayanı gördüler. Ne Fausta, ne de Espinoza hevecan- larını yüzlerinden göstermediler. Pausta nın gözlerinde âni bir kıwizım belirdi ve derhal söndü. Espinoza ise tarif edilmez bir tavtıla kirpiklerini oynattı, o kadar, Baş rahiple diğer iki rahip hayretler devam | ediyorum ki bu| asıl size çok içinde kalarak biribirletinin yüzüne bak lar. Fakat yalnız emirle hareket eden birer korkuluk oldukları için yerlerin. den kımıldamadılar. Yalnız e biraz ev- vel Faustayı yakalamış olan iki iri yarı rahip gözlerini Espinozaya dikerek mub temel bir emri beklediler. Nihayet Espinoza sakin ve tabii bir sesle sordu: — Mösyö dö Pardayan!.. Buraya kas dar nasıl geldiniz? Pardayan güler yüzle cevap verdi; — Kapıdan Aziz mösyö, onu kilitle meği unutmuşsunuz.. Böylelikle beni, kapıyı kırmaktan kurtardınız. — Kapıyı kırmak mı? Niçin mösyö? — Bunu size söyliyeceğim.. Ayni 2a- manda hangi tesadüf eseri olarak, ma» demki yaptığınız müzakereye bürnumu soktuğumu da anlatazağım. — Sizi merak'a dinliyorum. İki iri yarı rahip, Oya yorguniuktan veyahut da Espinozanm bir işareti üzeri ne, durdukları yerde hareketler yapma. ğa başladılar, bunun üzerine Pardayan* — Mösyö, dedi, bu mübarek rahiv lere emredin rahat dursunlar, oçünkü, etrafımda yapılan bareketler beni fena halde kuşkulandırır. Espinoza bir işaret yaptı rahipler bi- rer heykel gibi hareketsiz durdular. Pardayan hoş bir tebessümle rahip. lere baktı — Ha şöyle; dedi, şindi rahat durun, yoksa ben de kımıldanmak mecburiye. tinde kalacağım. Sonra tekrar Fausta ile Espinozaya dönerek; — Başıma gelen şeyler gayet basit mösyö, Saray halkının biraz hoş (vakit geçirmek istemiş olduğunu tabit biliyor sunuz, Bu fena kalbli adamlar der cü: seli kırmız: sakallı zavallıyı (o gözlerine two boys! (tü boyz) iki erkek cocuk — She is Mr Browmn's sister. (Şi iz Mister Bravn'z sister), sl