» Ortalığı hafif me kadın hava- Güzelliğine bakma- dile biraz ev- Sama “Ah niçin i-| Vermedi ?,. diye üzü- EY, Yenme öfkeyle bağır. le sokağı çıkmaklıklar Allah bii a Pe İ sim kocasına iti İDE bat Sokak m Böyle sabah ak- bu miş şa işittiği vakit su -| Tüy PİE ha, Arık bir çocuk hal Sm Ah m ka taş mdu; Sevap şiş vermemişti? niçin Yrüg Aklıma halbuki işte ne gü - en Bir an yordu. j ki Otm dönüp arkasına bak API Bİlkerek Beyoğlun ba m birinden içeri gir nan kaç adım ilerledi Al döndü ye bağırdı: iyı YİN Misiniz? Beni neye Ki Adn er | NE kan Sayet şık giyin- e sokağa fırla- g*, biri # Ea Oövg, . tiz ? Beyyer musunuz? Niçin Play bi, 52? Böyle susarsa. ar Sağırırım.. Haydi p iş taşmı Önüne iğerek murrl Oa, ğü Mütemadiyen deksiniz? , İrkildi, Akima bi mr kocası nt onu ta Ölkeni, Yaran gence dikkati haini yettiği bir ESEN z Süphelendiriyor. Ml ek eden elinizde de. 4 m Salona ed ve m rr hep müinase - ii a Bag Zarip Yet Ranç kadını sit — Kkatagı. Ve ince yüzü sapsarı Dük bri Tiğ, e Al N ka m4 KN aa Niçin Me kğ amy mz Ko- < yu Mk güliz hş Yok e İtirge iz Daki iğ ge ediyorsu- Yapıt, “yle mar; ip Pt, Son, aliyeti meçhul bir Sy bir gi > Pütün vücudu tit 9 ön, kolundan yaka- De a, i ak md ben siz Er, iz. Vazifeniz! Me birlikte, nereye na Bay Yorsam ? Tem Tie ba saşkm heli Magi çak hari: Tan hayran bakı - Zi it Gel gi Cevdet, ölem bi. aneye gire- “ ia kalm nar, i ye va | bir halde gökt bakıyordu. Meli-' «| Simdiye kadar oradavdım.. Ne demek hayı kandırmak için çok uğraşması lâzımgelmedi. Onu kolaylıkla küçücük apartımanına götürdü. Pek şık döşen- miş güzel bir garsonyerdi burası! Saat yedide Meliha, evine dönmek üzere sokağa çıktı. Çay içmek epöy w- zun sürmlştü, Genç kadınm yanaklı- rı kızarmış, saçları bozulmuştu. Davud bey, yazıhanesinde gazete okömekla| meşguldü. Kadın hışımla içeri girdi, — Aman! Bu oda ne pis kokuyor. Hiç hava sldırılmamış. Ne garip insan lar vardır. İnmeli ihtiyarlar gibi böy- le köşelerde yaşamağı severler, Kocası, kaşlarını kalırdı. Omuzla- rını silkti ve süküt etti. Meliha, büsbütün hırçmlaştı ve ak- si bir sesle: — Bakalım... Bugün nerelerde sürt- tüğümü sormuyorsun. Hacet görmü- yorsun değil mi?.. Dostun tabii sans jurnalı verecektir, Adam, karısına hayretle baktı. Meliha, öfkeyle bağırdı: — Sahtekâr, yalancı berif.. Nede güzel komedi oynuyorsun... Sanki bil- miyorsun, değil mi? Nedir bu şaşkın helin?... Fakat bana iyi bak, Davud! Bugünkü raporda sen! pek memnun €- decek bir havadis olacak. Adam yerinden kalktı. Karısına yak laştı. Onun ağzmı koklıyarak: — Sen fazla likör içmişsin galiba. Meliha bağırdı: — Vay... Beni Üstelik sarhoş diye tahkir mi ediyorsun? O halde dur, yaptıklarımı sana anlatayım. Beni ta- kip ettirdiğin adamla beraber, anun| evine gittim... Ayol, takin ettireceksin | bari öyle güzel bir delikanlıyı peşime takma! Ne olsa genç... Dayanamadı...| olduğunu anlarım elbette! Davud bey yerinden fırladı: — Ne dedin, ne dedin?, Bu sözler de neymiş? Kan başına sıçradı. Boğulacak gibi oldu. Yaka iliğini parmağı ile gevşet- ti. Sonra genç kadının bileğini sımsıkı yakslıyarak ona heyecanla sordu: — Ne söylüyorsun? Kim seni takip ettirmiş? Ne olmuş? Meliha afalladı. Kocasmın bakika - ten böyle bir şeyden haberdar olmadı- ğı belliydi. Erkek boğuk #ösiyle devam etti: — Kim sana bu martavalı yuttur. du? Peşine düşen züppenin biri değil mi? Seni kandırmak için. Meliha, ağlıyarak: — Evet! - dedi. Davud bey, tıkanırcasma: — Ee. Bu garsonyer işi neymiş? Cevabı beklerken bütün vücudu tit. riyordu. Fakat genç kadın o anda &0- #ukkanlılığmı toplıyarak mükemmel bir yalan söyledi: — Seni kızdırmak için uydurdum... Delikanlı sadece pejime düştü.. Ran- devu istedi, Adam, geniş bir nefes alâr, Ertesi gün, Meliha Cevdetin evine öfkeyle girdi. — Bana karşı çok âdi hareket etti- niz. Böyle yalan uydurmak ayıp değil mi? Delikanlı, afalladı. — Ne yalanı?... — Oh... Şimdi de inkâr edin baka- lm... Kocamm beni sizinle takip ettir. diğini söylememiş miydiniz? — Ben mi? Asla. Kendi kendinize sordunuz, Kendi kendinize cevap ver-| diniz. Kadm, karşısında gülümsiyen deli - kanlıya bairtr. Güzeldi. Oda rahat ve #evimliydi. Masanın üzerinde bisküi » ler, çikolatalar, likörler duruyordu. Meliha, bir en tereddüt etti. Sonra kendisini kaplıyan gevsekliğe dayana- mıyarak bir koltuğa gömüldü. — Şimdiden sonra darılıp gitsem ne faydası var?... Artık, olan oldu! - de- di. Delikanlı: —'Tabli ya... - diya cevap verdi; son ra içinden dilşündü ki, bu sefer kendi. #ine tesadüfen isnat edilen “koca ta- HABER — Akşam postası ı Ton Ton Amca | ve şapkada keramet! AKSAM POSTASI IDARE EVİ Istanbul Ankara Caddesi Posta kutusu ; Istanbul 214 Telgrat adresi; istanvul HABER Yazı işleri telolonu « 23472 idâre ve ilân 24879 ABONE ŞARTLARI Türkiye Ecmel 1400 &r 27004» 720 . «00 sw , 8. 200. Senelik 6 aylık 3 aylım * aym Sahibi ve Neşriyat Müdürü; Hasan Rasim Us Basıldığı yer (VAKİT) matbaası rafından takip" hilesi ona ilerde bir - çok diğer kadınları elde etmeye de ya- Tıyabilecek bir oyundur. Yazan: Niyazi Anmet 143 sene evvel bugün 16nci Lui idam edildi Halk idam yerine koştu ve Kralın kanı ile 'kağıt ve mendillerini bulaştırdı. O gün Ye 143 sene evvel bügün Fransa ihtilâl tarihinin en mühim günüdür. On al- tmet Luinin o gün başı kesildi. Fasrlasız tam yirmi saat devam e” den mecliste 387 mebus bilâ kaydü şart idam, 334 mebus hapis cezası is- tiyordu. Kırk altı kişinin de kararı tehir ettirmek istemesi göz önüne alı. nırsa kral yedi rey ekseriyetle idama mahküm edilmişti. O gün riyaset mevkiinde bulunan Vertiyo yeylerin tarifinde n:sonra: — Luinin idam cezasına mah küm olduğunu milli meclis namına beyan ederek içtimaa nihayet veriyo- Dedi. ME e Adliye nazır, Tampl: hapishane- sine gitti ve milli meclisin kararm: kralın huzurunda o okudu. On altıncı Lui, hiç kımıldamadan dinli- yordu. Karar okunduğu vakit me-| taneti yerinde idi, Geceyi rahat bir, uyku içinde geçirdi. Sabah saat beşte uyandı. Lui uyuyabilmiş miydi ve yahut nasıl uyumuştu? Tarih “Rahat bir uyku uyudu,, diye kaydediyor. Aca. ba bir ümidi mi vardı? Fakat uyanır uyanmaz ruhani âyin için rabip iste mesi kralın idam edileceğine tama- miyle inanmış olduğunu göstermek- tedir. Lui saat sekizde odasından çıktı. Askeri müifrezenin yanına gitti. Par mağındeki nişan yüzüğünü çıkararak Kleriye verdi ve: — Bunu zevceme veriniz ve ken- disinden büyük bir teessürle ayrıldı. ğımı söyleyiniz, dedi. Bundan sonra Fransa kralların armasmı taşıyan mührü de oğluna vermek üzere teslim ettikten sonra vasiyetnamesini belediye azasmdan birine verdi ve arabasma bindi. Ra. hip yanında oturuyordu. Karşısmda iki jandarma bulunuyordu. Kral ara- ! ba İmreket eder etmez kitabmı actı ve okumağa başladı. İbtilâl tarihi bundan şöyle anlatıyor: “Sokaklarda pek az adam vardı. Dükküânlar yarı yarıya kapalıydı. Ka- prlarda, pencerelerde hiç kimse gö rünmüyordu. Saat onuon gece meydana gelindi. Orta yerde durul- muştu, Seyirciler pek uzakta bulu: nuyorlardı. İdam cezasınm nasıl ya- pıldığı hakkında zabıtname tanzimi" sonrasın” ne memur olan meclisi beledi komiser İ leri Giyotinin yanımda duruyorlardı. Kral, o yanmdaki rahibi kucakladık- Nakleden: (Hatice Süreyya), tan sonra paltosunu, boyun bağını bu kanlı eşya satılmağa başlandı Bu resim on altmcı Lui sukut ettikten çim bir gatezede tır. Kral ve kraliçe “Kanun ve millet, yazılı bir levhanın yanlarında gö- rülüyor. Altındaki horos Gollularmmill; timsalleridir. Fransız gazetesi | resmin altına şunları yazıyordu: “Ey milleti Büyük ve rahimsin; bana merhamet et. Kabahat bendedir; kabahat bendedir. Bütün kabahatlar, en büyük kusurlar benimdir.,, çıkardı. Giyotine yaklaşmak için be- samaklardan yukarı çıktı. Etrafında- ki cellâtlara: — Vazifenizi yapınız... Diye bağırıyorlardı. Dört cellât kralı tuttular; makinenin altına yatır. dılar.. Rivayete nazaran on altmeı Lui: — Masum olarak ölüyorum... Demiştir. Ceset Madlen kabrista» nma nakledildi. İdam yerinde kan le- keleri görünmekte idi, Askerler ve sair ahali hakaret, yahut hürmet fik- riyle silâh, kâğıt, mendil gibi şeyleri bu kan ile bulaştırdılar. Daha ö gün bazı İngilizler kanlı eşyayı satım “al. mağa başladılar. Eski ile yeni > Vi j 8 Los angelostaki Oksidenta) kolleği- nin kızları, bundan etli sene evvel tesis edilmiş olan mektepte ilk giyilen jim- nastik Ün'formalarile en son Üniforma ları, birlikte göstermizlerdir. Resimde eski ile yeniyi yan yana gö- rTüyorsunuz. HABER'in Güzellik Do“toru Kunonu: