Buypps vay uy s7 Sg oL — — *yoog & 61 eyi, — odyd w Bupyouus Sf OH — 2zay70J & UFIRLAK Ef OYAK SL “aray ke? ire uy Baygın 81 soypuypusaS ol, — oanyojd w 8) spuL, dg Ofr zrepegng wi zy SA NO yOYLe *ynS0d ŞNÖNM İLETİN) YEL ÜÇE LOŞ EA DU Yİ YY “Yİ YİN, İEFATEGBANO apuzişid 9p pp 40 yap Op pi 50Ş Op 110p 0Zİ sg — < oz >> 2 3 > g5 N e yay şe Rİ eli İli SpeeblBiiei Eğe 4 MİM ş igere “ isekişeenkeeci 008? ş3923' EB eBçEEŞLERLTARERK O dsERRİ 2 EB BezdeiEeo <5 BEEEEE E $ EBE LER. KAEERTSEK O kiinier & » ASPdurEF. SEPRSRİEX Egg 9 5 hapi PEpişe YEME İç iyE " eği e 7lnep j5 EELEPE 2 iğ Me Bö e die in"glğj e gk” ep . Bp Eİpra > 3 pe uye Simep e e Kp 4 rope Kp ekip EB be Eb ŞAR GBEE 5 e ve Bed? » E i DM ERİR 7 34 Şm rm yg zu hu pip R $g SE per? SE EBSEJE Briz E Şe ei e Şu ur” BERE g ir g£ Beki ip Eğ “gu İŞ pili Sy şi eeEZB Ee Bi e BİSE zE çE deki güeBi çi İE Ela ŞE ike İ ER, 2 JE 5. Seir “Eke v5 ip ide E Rope es üye ve EE dart Eş EE SERE Er ep Ez m İTef © tak iel, “ O f ge Ji g0 gö z ; ki z 3 çi a > 12 z z 7 v5 BE pe? z z 5 Mi 0 ER» ş ER Si : iel # ii N 28 — Yok ama, söz aranızda herifle cr.| kekçe döğüştük.. İ — Onu hakladığımız gün hem kral Bem de memleketi kurtarmıştık! — Ve o gün bir hamlede istikbalimi-! Zi temin etmiştik. O zamana kadar hiç ses çikârmanvş olan Sent Malin acı açı güldü: — Evet!.. Zengin (olacaktık, fakat! © Allahın belâet rahibin bir kama dar. besi kralın hayatile beraber bizim ümüt- lerimizi de mahvetti. — Allah o Jak Kleman denen rahip herifin cehennemde belâsını (o versin!. Ruhunu şeytanlar kemirsin!., —— Onun bize vurduğu darbe hekika- ten ağ'r oldu. — Hakikaten öyle. Kral ölünce bi. zim pabuclar da dama atıldı. — Herkes bizden yüz çevirdi. « — Ama biz de bir iki küstahn ceza- Sen: verdik hat. — Öyle ama şimdi?.. Yiz?.. hiçi,, — Allah hepsinin belâsmı versin!.. Şu lokantacı herifin ekmek diye getir. diğ: siyah hamuru çiğnedikçe, çorba di- Ye yutturduğu bulaşık suyunu içtikçe eyi hatırlyorum biliyor musunuz? Pardayanın bizi içinden kaçırmış ol- duğu Bastili! Şimdi o mahpus bulun- duğumuz zamanları bile arıyorum. Hiç olmazsa hapishane o müdürü Büssi - Töklerk bizi adam gibi besliyordu. Hiç aç kalmazdık... /— Hakikaten öyle, Büssi - Löklerk gayet iyi muamele ediyordu. — Artık alın terile para (o kazanmak imkân olmadığını düşündükçe, Sdeta Südiracağım. — Aht, Tali şöyle (karşımıza, bize ilikle veya tehditle yardım etmeğe ra. — olacak zevi bir seyyah çıkarsa... Şimidi biz ne- Wi Gi i Ti HORTLIYAN FAUSTA “Tam bu sırada, uzaktan © gelen nal sesleri kulaklarında aksetti, Üç arkadaş hiçbir şey söylemeden biribirlerinin yü. züne baktılar. Nihayet Sent - Malin man tosunu aldı, iyice büründü ve kamasile kılıcını kılıflarından çıkararak arkadaş larıma döndü ve: — Haydi bakalım! dedikten sonra ka pıya doğru yürüdü. Şalabr hemen arkadaşını takip (etti Monseri bir müddet © tereidüt etti ve sonra o da dışarıya çıktı. Başta Sent - Malin, en arkada Mon. seri olmak Üzere, üçüncü Hanrinin sa- bık yaverleri çınarların altından geçerek yolun kenarında durdular. Bekledikleri yolcu, atınm © ahenkli / trisile kendilerine doğru geliyordu. A. damcağız kendisini bekliyen âkibetten hiç şüphelenmiyordu bile. Hattâ, mesa- feyi kâfi addederek yolun ortasına çı- kan öç adamı görünce atını yavaşlattı, Yolcu iyice yaklaşınca, üç silâhşor, mantolarmın altına sakladıkları silâhla, ft çekerek yolunu kestiler, Böyle fevkalâde zamanlarda çete re- isliği vazifesini Uzerine alan ve tati dil dökmesini bilen Sent - Malin şapkasını çıkardı ve kemali nezaketle (o yolcunun yanına yaklaşarak tatlı bir sesle: — Mösyö, dedi. Lütfen durunuz! Yolcu hiç ses çıkarmadan atını dur. durdu. Üç arkadaş yolcuya iyice baktılarsa- da, mantosunu başına çekmiş olduğun- dan yüzünü göremediler. Sent . Malin hançeresini temizlemek İçin öksürdü. Sonra garip bir tavır ta- kınarık söze başlad: — Mösyö, dedi, kalinizden anlıyorum ki, hiş şüphesiz zengin bir esilsadesiniz. Ben ve arkadaslarım da asil ailelere men subuz, Binaenaleyh böyle yüksek soyklan iş a li. vii ı : ş 8 5 m4 ığis < Ş A ia ŞLI © a £ 3j Bsa$İğ E E a gisi 5 2 m > » SL 1? A LE ö : miişpiisii N b 8; f a - e © z i iski İİ gşi EE - z 3 Si Ma ı ış 2.8 2 İsREİALAŞI VALİ, me Pİ öğ 5 AR İdeleliş SıPgkigjaisi 431 > şii? 2 EE SRALME, 5 ERER EEE Böğüsaşanaz dr — BğRİsüPiş; SiLibepoayi s önmicesls m EZEL Rİ dil aron e $ Eb gağyarspşr mağ oleşiybi ER İİA'PEŞŞ RAHAMİLAMI gü 2 Bsdâs N 3 tİ.R Hes za$ Bug BOŞ gi tg? - RTE Yal gm BE 0 İsiig za SİŞ Map V #3323 By SE i. # ÜiELAR sg 3 ei zi Birlik: g ğini it. ğa Doli > dini; ÇASSRSE SşiE EŞE w #ğ8 E 3335 glLİESe EN iPEPEZ Azis © ğepii İRN oi İNuElEe. a s1 Ö ali? MRREİRİ Rİ İşe 2E3ğ t s aka > » g » pi Gali Şiğisilar'i İpâ ri dee A ayi ii BO LEŞpİR Bai; Ge iş sedipiizi ssiiie. KOŞA ipek Ei a pişigsi. ÖyirE a“ E siğpiEEEaiğ İLEELEREE 445p a iz Za? MESEEErAm e İğçimysasâj GgEibBEiile ai “ml Vi SARER ERİesgesaBilu wEşn o AngğipABERaŞ ŞEEREREĞSLEŞ ARS ni & 183 13 HORTLIYAN FAUSTA mesele, gidip Faustaya Pazdayanın ken- ddisine mani olmak istediğini haber ver- mektir. Fakat bu'herifin mani o olmak! istediği şey nedir? — Fransa tazınm Filipe geçmesi. Büşsi "Leklerk hayretle gözlerini rahi. beye dikti: — Ve siz. siz madam, Faustaya bu işte yardım etmek istiyorsunuz? Klodin bu cümlenin manasını anlâ- muştı fakat biç aldırmadı; — Mösyö, dedi, ben kral o Hanrinin ağzını aradım. Eğer kral olursa bundan ne bana, he de manastıra hiçbir o fayda gelmiyecektir.. Şu halde.. — Mükemmel! Madam bu da çok iyi anladığım bir sebeptir. Onun için, size maalmemnuniye yardım edeceğim. Şim. di lütlen bana lâzımgelen İzahatt verin. — Size kısaca anlatayım, omösyö: Mesele bir beyannamenin başındadır. Bu beyannameyle kral üçüncü Hanri, yegâne varis olarak İspanya kralı Filipe bıraktığını ilân ediyor. Bu mühim evra.) kı prenses Fausta İspanya kralma götü- rüyor. Mösyö Pardayan, Hanri dö Na- var tarafından, bu evrakı ele geçirme. ğe memur edilmiştir. Siz Faustayı bun-) dan haberdar edeceksiniz! Onu müda- faâ eleceksiniz! Elinizden O gelen her yardımda bulunacaksınız! Bunun için yanımıza birkaç adam almanız hiç fena olm'yacak. — Ben de ayni fikirdeyim madam. Şimdi hemen gidip birkaç kuvvetli ve cesur yol arkadaşı bulurum. Sizin tara. fınızdan prensese ne söylemem Yizım? — Sadece, sizi benim gördüğümü ve daitna emrine âmade bulunduğumu söy lersiniz, — Bu katlar mı madam? 25 — O balde Allahaısmarladık madam. Şafak sökerken, Büssi Löklerk atının üzerinde Orlean yolunu tutmuştu .. düşünüyordu: — Hey koca Büssi, sen bir zamanlar dük dö Gizle Mayenin yegâne istinat- gâhı, “birlik konseyinin en faal reisi işinde alnınm terile büyük bir servet kazandığın Bastilin baş müdürü idin. Filipin en salâhiyettar nazırlarile müte- madiyen mektuplaşırdın ve bu okralın Fransa tahtı üzerindeki hakkını ilk tak. dir ve iddia edenlerden biriydin, Hülâ- sa şen yabana atılmıyacak mühim bir şaksiyettin. Bu aralık şiddetli bir rüzgâr, o iyice bürünmüş olduğu mantosunu açtı.: — Hay Allah belâsını versin!.. Şimdi rüzgâr da aleyhimize döndü, elimizde bir manto İkafdr, onu da alıp götürecek! Yahud da niyeti, gelip geçenlerin beni iyice görmeleridir.. Hoş ya. Şimdi ta- nısalar da bir tanrmasalar (oda... Eski zamanlarım olsaydı ve rüzgâra bü iş için rahmet bile vermezdim! Mantosunu düzeltti, iyice büründü! — Oh... Böyle daha iyi, Ne diyor. dum?.. Hal Evet mühim bir şahsiyet- tm. Hâlbuki şimdi?. Şimdi ben neyim? Ben buna mı lâyıkım? Ebi... ne vana. İm, kader!. Bastilin idaresini (obaçka. sına devrederek Paristen alelâcele kaç- mak icap etti, hem ne kaçısi (oOKöşede, bucakta, delikte saklanarak.. (o Çünkü Hanrinin eline geçseydim beni dört beygire bağlayarak bacaklarımla rımı âyıracıktı, Mayenin na, dim âsılacaktım! v ' Ve tuhaf bir tavır takmarak: , — Asılmak!... Kolu bacağı ayırmak! Ne biçimsiz kelimeler!.. Bu iki şey ara- — Bu kaklar mösyö Büssi Löklerk . * sındaki farkı hiç düşünmemiştim. Söy. Sisler: sister o yokt Kız kardes. Parents: pörents — Ana baba. en isimler 4 ikkat! İngilizcede başıma birden büyük sayı ge daima çemi haline girer. Meselâ: iz singinğ > Şarkı söylüyor. 1 singing