7 KR a kr e e .: “(41079 yoo nz (0990) Kavga :anunyo ş uz» X “ayl pfapuyip vumuoy “er aokumupd nğap “mumya $ GL O pera giseş yoz yp var YU (ZON (apoj) aapa ego; uyu vd u'dopooyng YE uruojdgs yözrod uputayyuos “OH. H “21800403 OpLOJSLOp POPO Z1UZ -ığuoydımaı ares Nungg (7 'arpıpeumsıyeö 04 Ap (dg MYAİ akl vanOs eyynpKoX BU “aze Sp (Af Memo Gy LE orya ZN “(Cöwyis) Bamüz sununyo (dop) aayainep izüumyo öy uezeg Hn (af & utana oouyaf Uruş vop (u) epunuos oOUJPM © “Çam ) wooy iatumyo N ufrasyd O, 00 YO ZAT B OPUYIp UuNUON Op oRayfİ apunmod 9 uyaryray 0 pyopomlay na nânpunyo öğzonye3y”1) “Kdapsu) :iamop anunyo öp zg O “(9p) ayı see 2 ayi p ÇE Sanprea nönunxyo Hami AÇ HE AYA El İ rent Be'Rii Pip? G EE #E 353 2397 iMilı: Ep £ o ERİ RO zEE: 4; İ E ERİR 5 SEİEŞ ? :| ŞEğ 5 $ıllşe E &İ Eter 8 E E gh k'g e SEİR 5 st ee N $4l| z ij Ş to se 2 | Re z 8) S5 E| SE J EN a E ei Sİ . >e 5 & EN $ Gever ppi 2 lir eri n EREM Hi, ki b ie Seli 1 0je £ akik EGG ie * e rl Bia 1” eğ e e # erki rine HiHlani SEE ER öytp şili iri fiği Li E Bay Pe 5 ai Mi e 8 pi; i TL “ re ağ iki eşi ale 16 HORTLIYAN FAUSTA m İN dan çekinmiyorum. Pekâlâ mukaddes) peder gider, Pardayanı bulur huzuru- nuza getiririm. Onu, © #lçakların peşle rine saldırtırsınız. (o Ve Sonra kendi kendine murıldandı: l — İş bittikten sonra Pardayanı tepe- lemek de benden! Papa, Dükün de saldırtırsınız sözüy. Je neyi kasdettiğini anlamakta güçlük çekmedi, yüzünde müthiş bir tebessüm belirdi: — Pardaya,ını peşlerine (o saldırmak mı? dedi, hayır dük bunu (biliniz ki, Pördayan istenilen yere ve istenildiği gibi, saldırtılacak bir adam (değildir. Pzrdayan ancak işine gelirse ve İsterse düşmanına karşı yürür. ve işte 0 zaman vay karşısında duracaklarm kaline, Sonra Dükün kendisine hayretle bak- tığın? görünce ilâve etti: — Bir insandan bu şekilde sitayişle! bshsedişime hayret etmeyiniz, Dük, Pardayan Sikst—Kentin takdir ve hay * retini kazanan yegâne insandır. Gidiniz dük ve Pardayanı ikta etmeğe çalışınız. — Onu nerede bulabilirim? — Bearne karargâhında. Evvelâ gi- der Hanri dö Navarı görürsünüz!.. Ken disinş Faustahın Filipe götürdüğü ev. rakm mevzuu hakkında izahat verir ve, bunu tehdit karşısmda kendilerine vers! mek mecburiyetinde (kaldığımızı anla tırsnız, Bundan sonras: size aitt. Par. dayanr arayıp bulmak sizlin elinizdedir. Kendisini bulunca, dersiniz ki? Fausta Yaşıyor! Fausta Filipe bir evrak götü- rüyor, bu evrakla Fransa tai (o Filipe — Bütün lerim bundan mı Baret? söyliyece — Evet bu kadar.. ve bu yeter! Dİ “ —Vv.. ŞOVALYE PARDAYAN Şimdi Porte - Macyore dükü adını alan Herktil Sfondrato, Roma kapıların dan çrkârak, atını dört nala, Fransaya doğru sürdü. Kalbindeki, aşk, hiddet ve hırs onu kemiriyordu, Romadan yarım kilometre ötede atmı durdurdu ve bir müddet teessür ve c. lemlo Sent » Anj şatosyna baktı.. Yum- ruğunu sıktı ve: — Montalt, Montalt, diye haykırdı, dikkat et1,. Çünkü bu andan (itibaren ben, senin en amansız bir düşmanım. Sonra gözlerini bir noktaya (dikti. Yüzü tamamen değişmişti.. Tatlı ve he. yecanlı bir sesle murıldand: — Fausta!.. Fausta! Sonra, atınm bütün hızıyla devam etti. yoluna Dük Macyore, günlerce yorucu bir yolculuktan sonra nihayet Fransa h- *dutlarını geçti Parise birkaç kilometre mesalede bir süvariye rastlamış ve yol- culuğun verdiği samimiyetle kendisile ahbıp olmustu, : Dük Macyore yol arkeldaşma; o kral Hanri hakkında bir malümatı olup ol. madığını ve halihazırda nerede bulun- duğunu şordu. Meçhül süvari de alaycı bir tebessümle: , — Mösyö, diye cevap vetdi, Sa Ma- jeste kral Monmarter köyünde, Madam Clodin dö Beviyenin manastırında bir daire kiraladı. Söyleniliğine göre zaval, k madam gündüzlerini dua okumak, gö- celerini de dinsiz kralı icna yoldan syr- op doğru yola sevketmek teşebbüsleri. ğa m , vi » Çağri ili İİ ARA Sptimşii, deni 8 g5 miri! deli erdi m OALEB İp öYEZİ £ suk. BE. k 3 EMEK ğe 8 5503 2 5 sâyii ğ Beliz 2 eidiyepeaf z Bişi EMPİRE a KİıRLiğE.: WE EEKEİİELEEEEE EYİ »Düzyi,#irdeeğar e iairezişii $ Dakişkeğğelığca sair ti a 5 413035 ME Glepiz$ i Birli, dalin güne, SARARLİ ği, ğli.za2i gelienınideli Öğlde makalenizi ein şii ag 33 di 2 ekl Si | | La Ni m rita e Na ite b $ nadlşdi iki: Jigi Reis İE.E Ran lde İş ilmeği EM li işi Gi ii âa HARE AS git ağ , 24 asi üseeğ dep İsi d,ö HORTLİYAN FAUSTA B dilmesi imkânsı? olan şeyleri söylemeyi» nir.. Beni seviyorsunuz, biliyorum. Fa- kat (o ben, Kardinal, ben sizi hiç bir zaman sevmiyeceğim.. Montalt:; — Niçin? Niçin diye inledi. — Çünkü, Kardinal Montalt, çün- Kü ben seviyorum ve öünkü Favusta iki defa sevemez. Montalt hiddetle doğrudu: — Seviyor musunz?.. Seviyor mu- sunuz?. Ve bunu bana,. Oobana söylü- yorsunuz?.. Favusta Montaltın (gözleri içine bakarak (sadece: : t — Evet, diye cevap verdi. — Seviyorsunuz!.. Kimi?.. Parda - yanı, değil mi?.. İ Ve Montalt çılgın bir hareketle! kamasını çekti. | Favusta, yatağında hareketsiz du-| rüyor ve çok sakin bir nazarla ona ba! kıyordu. Montaltı titreten bir sesle dedi ki: — Evet, Pardâyanı seviyorum. | Fakat inanınız ki, Kardinal Montalt Pardayanı öldürecek (olan her halde siz değilsiniz... Montalt'ın saçları diken diken ol muştu, bütün kuvvetiyle haykırdı: — Kim?. Peki, kim?. — Bent... -— Niçin? Favusta soğuk bir sesle cevap ver- di: — Çünkü, onu seviyorum | Kent maşasının önündeki koltuğa kuru larak uzun müddet düşündü. Buara lık içeriye giren kâtiplerden biri onu derin düşünceden uyandırdı. Kâtip, yavaş bir sesle, Kont Herkül Sfondrato'un, hususi bir şekik de kabulü hususunda ısrarla ricada bu- Junduğunu (söyledi ve kontun son de- rece (o heyecanlı olduğunu Jâve etti. Herkül (o Sfondrato ismi; Papanın dü- şünceye dalan zihni (icinde bir kıvılerm gibi parladı: — İşte aradığım adam! diye mı- rildandı ve sonrâ kâtibe dönerek; — Kont Sfondrato'yu içeriye al» nız, diye emretti. Bir dakika sonra, baş hâkim sert adımlarla içeriye girerek, asabi bir ta- vırla papanm önünde durmuştu. Papa merakla Sfondrato'ya baka- rak: — Hayrola kont, bize neler anla- tacaksınız bakalım? diye sordu. Sfondrato cevap vermedi, sert bir hareketle yeleğini sıyırdı ve Montaltın göğsüne indirdiği kamanın izini göster. di. h Papa yaraya baktı ve soğuk bir — Yaman bir darbe, dedi, eğer çelik gömlek olmasa idi. Sfondrato zoraki bir töbessümle: » — Hakikaten öyle, mukaddes pe- der, diye cevap verdi. Sonra alelacele elbisesini düzelterek ti etti: — Bu darbe Bunu yapan ğe Hi iz de fâder. —$iiz ö döler. — Diz ar & san, & mader # ö böbi smd & grandmader. — De fam'ili is in do sit” “Bunlar dırlar Püyük baba, büyük one ve küçük 05 Bunlar büyük baba büyük anne ve küçük çocuktur.” mk”,