oğazın altını üstüne getiren eniz canavarı Nihayet Heybelide yakalanmış Deniz ortasında ufacık bir sandal la gezerken birden yanı başmızda bir deniz canavarı çıksa ne yaparsınız? Hele bu canav-: hemen hemen bir denizaltı gemisi kadar büyük olursa. İstanbul ve civarı balıkçıları iki gündenberi telaş ve endişe içinde” dir. Bu endişenin sebebi şu: Boğaze Karadenizden bir canavar girmiş ve goğazda salına s-hna geziyormuş.. Haşmetlü canavarın arasıra başmı çı»! karıp etrafına şöyle bir nazar kıldığı da vaki imiş. / İşte böyle bir seyran esnasmda onu iki balıkçı görmüş ve ödleri kopmuş: kirk güne kadar sağ çıkarlarsa mesele yokmuş! ”». Çengelköylü balıkçılardan Cufi ve Dimitri her günkü gibi evvelki gün de Vaniköy açıklarında ( denizden kısmetlerini ararlarken birden pek gözleri yerinden fırlamış, elleri olta”! İarı tutmaz olmuş, bu garip cismin sudan çıkışını ister istemez seyre ko- yulmuşlar. Hatırlarma evvelâ bu” nun bir deniz altı gemisi olabileceği gelmiş, fakat suyun yüzüne muaz- ver kuvveti küreklere vererek soluri ğu Çengelköyünde almışlar. İkibalık çınm öyüne kadar soluksuz geldikleri muhakkak olduğuna göre hakiki soluğu iskeleye geldikten ve kendilerini emniyette görükten sonra silin süDle YOR aka, Mami aşi Balık kokusu bilmem sizin üzeri: nizde nr tesir yapar ama benim boş midem binlerce balığın çıkardığı ve duvarlara, yerlere, tavanlara sinmiş garip bir kokuyu hiç de hoş karşılar madı. Neyse güç belâ kalabalığı ya-i rarak kalıkhaneye girebildim. Balıkhanenin meşhür mezatçısı başını sallıyarak gene bir şeyler mı- rıldanıyor ama duyabilene aşkolsun. Malüm ya burada ekseriyet musevi vatandaşlarda. Şöyle gözüme kestir diğim bir palabıyık balıkçıya sor-i um: “— Çengelköylü Cufi vardır... Sözüm ağzımda kaldı, o hemen atıldı: “Bizim de iyi malımız var. Zaten! bugün uskumru yok gibi bir şey ama. Buyurun. Derdimizi buna anlatmalı? “ Hayır, dedim. Canavar gör- müşler de...,, Fakat ne de anlayışlı adama rast gelmişim. Hemen onun hakkında da korkak; yahul..,, Anladim ki “ bütün hüsnü hiyetime rağmen « bu zatla anlaşmak kabil de” gil. Onun için hemen çalınacak baş ka bir kapt aradım, Fakat benim &a- navar İşiyle meşgul olduğum bir defa süyu bulmuştu. Balıkçılar canavar işine pek ehemmiyet veriyorlar. Ar tık herkes İşi gücü bıraktı. Her kafa. dan birses çikiyor. Nihayet aradığım. buldum. burasi in lm bir kah. venin üstünde gene ufacık bir oda. Buradaki masanın basımda mütekait bir general oturuyor. Balıkçılık Ye- pan bu zat mütekait general Şefik. Daracık merdiveni tırmanan balıkçr lar onun karşısında dikiliyorlar: “- Paşa baba, Hani $u bizim bir hesap vardı?,, O, tam bir asaletle mukabele © diyor: “.— Peki yavrum! Buyur otur. Şimdi çıkartırım... Ben gener:l Şefik'in işini bit köşede gene canavar hikâyesi söyle” niyor. . Hemen yaklaştım ve soruş- turdum. Meğer bu canavar yakalan- mış; Adalı bir balıkçı anlatıyor: “— Dün bizim adada bir canavar yakalandı. Bizim ada Heğbeli. Ba” Iıkçı İbrahimle İsmail denize açılın: ca suyun üstünde bir kaarltı görmüş ler. Hani ikisi de cesur çocuktur ne me İâzım.. Üzerine gitmişler bir de bakmışlar koca bir meret.. Bağırmış- lar etrafa, almışlar onu ortaya, ba babam ha, ha babam ha. Yakalayıp getirdiler adaya.. Hilâf olmasın ama 300 - 350 kilo var bu ejderha. Bugün motörle balıkhaneye getirecekler.,, Bunu dinliyen balıkçılar heyecan la atıldılar: o « Mısır için “.— Hah odur. İşte o Boğazdaki canavardır O....,, Dediler ama gene pek kendileri de emin değil. Derken, Çengelköy” lü bahıkçı Suphi oraya geldi. Suphi hadiseyi işitenlerden: “— Evet, diyor. Bizim Dimitri- nin önüne böyle bir canavar çıkmış ama bilmem ki! biraz mani- dar. Ben hayretle yüzüne bakarken kıranta bir balıkçı şöyle elinin tersiy” Je bıyıklarını düzleyip izahmı yaptı: “— İşte bözan görünür bahker- larm gözüne canavarlar, ejderhalar... A. Faik Günesi bir milli mimari aranıyor Açılan müsabakaya Türk sanat- kârları da davet edildi Mısır maârlitn azırı diyorki: “Mısır üzerine bir çirkinlik ifriti saldı- rılmıştır . Fastan Mısır hükümeti, mülk bir Misir om t marisi bulup, modern denilerek her mil gö lü bedii zevkten uzak ve yelmasaklığı| ile bütün dünya şehirlerini biribirleri.! ne benzeten üslüptan kurtulmağa ka- rar vermiştir. Bu sebepten bütün dün- ya sanatkârları arasında beynelmliz! büyük bir müsabaka açılmış bulun- maktadır. Mısır hükümeti maarif nc zareti, Türkiye Kültür bakanlığı vasi taşiyle Türk sanatkârlarına da müra oübt etmişti “Bü silsile. BO, 400, 200, 100 masır Hirası olmak üzere dört de mükâfatı vardır. İ Mısır Maarif Nazırı Mohamet Ali 41| İba Bey bı müsabakanın ne sebeple| aşıldığını ve maksadın ne olduğunu ân- | Tatan bir de makale yazmıştır. Bu ma- kâleji mevtuut Türk Mimarisinin de hemen hemen ayni vaziyette olmâsı itibariyle ehemmiyetle naklediyoruz; “Bir eski aran magalı vardır. Balık» çmın biri deniz kenarında, oraya dal gıların getirdiği bir sandık bulur, a- çar. İçinden, bin sene için oraya kâpa- tılmış olan bir ifrit Çıkar. İirit ser. best kalır kalmaz havalanır ve biraz sonra, bir bulut gibi bütün memleketin üzerini kaplar. Son günlerde, Nilin sahillerinde ve Ehramların gölgelerinde, sanki bir if nasil) rit, bir çirkinlik ifriti salveriimiştir ve bu ifrit bütün Kahirenin üserini kap- Jamak istidadı göstermektedir. Çün- rl Kahire gittikçe çirkinlermektedir ve bu böyle devam ettiği takdirde onu garkın inolal yapan, ona güzelliğini ve. ren her şeyi kaybedecektir. Şüphesiz, Barbarların elleri onlara utanamadığı için, Bhramlar, Nil, göl ve; halifelerin türbeleri duruyor. Fakat Ehramlarla halifelerin türbeleri, Nil (- le göl arasında nasl bri sehir olacak? İğrenç dev-binalarin dolu, bedi! bir for mile iyan, çirkin ve hususiyet lerini kaybetmiş, plânars ve herkesin kevfine göre inklianf eden bir şehir mi” Eğer dikkat edilip önüne geçilmes 86, birkaç söteye kadar Kahireye ge. leri her söyyah, iğrenti duymasa bile, biyül bir inkisarla ondan derhal v- »aklaşncaktır. Hakikaten Kahirede ne Körecok * Dar odalr, alçak tavanlı, yes di #okiz katlı ve güya modern teknik denilen, Avrunanm ve Amerikan her hangi bir sehrinde miliyorlarsa defi taaddiit eden tek tipli, sara dür hiç- bir damga taşımıyan ve memleketimiz İçin tamamen yabancı binaların sira - landığı sokaklar mı” Sayyahları bırakalım. Ve mazimire, ne iklimimize, na Adetlerimize Uyan, soğuk ve #lsli memleketler için tasav.' vur edilmis ölüp modem mimarları. mız ve müteahhitlerimizin süfü bir #ekilde kopya Gdörek caâdelerimize, beklerken bir de baktım birl meydanlarımıza verdikleri bu yekna- i e e eee im E “ 2 ibret almatiyız.,, nasak ve çirkin manzara, bizzet kendi izi turmalamıyor mu? nın cenubundea, güzel ve lâtif aşka Arap memleketi olan Fas Fransız işgalindenberi, ayni mesele ile karşılaştı. Fas, Rabat ve Merakiş gehirlerinin 1910 danberi değişmeleri, inkişaf etmeleri icap ediyordu. Bu me, sele nasıl halledildi ? Fasa 1910 dan ev- yel gitmiş olanlar tekrar oraya dön- dükleri, memleketin gösterdiği, inkişaf ge şaşırırlar. Çünkü umumi değişme, asri ihtiyatlar ve Fransız isgaline rağmen ev denilen hâ- dise orada üslübunun temizliğini, has- lığını ve büyük şehirler heyeti umumi- yelerind& orijinalliklerini muhafaza etmişlerdir, Mareşal Lyautey'in Fosta yaptığını biz Mizırda yapamaz muyız? Mesele kopya etmek değil fakat yaratmaktır. Bir Mmimati, memleketin iklim ve içti. Mai #ârtlarını nazarı itibara 'almak mecburiyetinde olduğu gibi, yaratıl - dığı, tasavvur edildiği mahallin inti - bamın da vermek mecburiyetindedir. Binaenaleyh, Lyautey'in ön ayak oldu- ğu siten sadece ilham alabiliriz, fakat onun Fas için kullandığı üslüp ve for- mülü Misa adapte edemeyiz. Mısıra lâyık olan mimariyi bulmak için, onun masisinden almacak dersler kâfidir. Anlaşalım, Ben burada Firaviin ve a- rablik üslüplarma avdeti ileri sürmü- yorum. Bedadıtızın ve babularımızın mimarisini tavsiye etmek bir delilik olur, Nazarı dikkate almak mecburiye- tinde olduğumuz ve bertaraf etmek imkânı olmıyan asri zaruretler var, Kasrini) caddesi ile Süleyman mey- dana, Misir slltunları Üzerine yapıl. mg veya yaldıslı duvarlarla mermer, cumbalı ve tavanları oyam islemeli sa- raylar yapmağa kalkışmak süpheli ve! hattâ gülünç bir yola sapmak olur. Tâkin, günün saruretleri Ye Adetleri i- le ahenktar, estetik kaidelerini ve ma- halit #enkleri çiğnemiyen bir formül bulmak işin arabesk'den ilham alamaz miyı? j Bu formülü bulmak için bir komite teşekklll etmelidir, Mısırda imkân ve kabiliyetleri milcerrep, tanıtmış âliri- ler, mimarlar, mühendisler ve artist. ler vardır. Bunlardan on kisilik bir ko mite, iki (üç aylık bir mesuiden sonra| telkin etmek İstediğim fikre uygun bir formülü Kolayirkla bulabilir ve bu fars milin, hükümet tarafından tasvip e dildliten sonra, bilhassa yen! İhahalle- lere tatbikt mecburi klmabilir. Fâsın husüsiyetlerini muhafaza eğe- bilmiş ölmast, şiddetli kanunlar saye- sindedir. Bü kanunlar, milli san'atları himaye etmiş, yenilik yapmak İstiyen- lerin ortalığı alt üst etmelerine mâni olmuştur. Bu kınunların tatbik: emir- nameler, idari tamimler ve bilhassa ka — Yarının en mühim karşılaşmalar Fener - Istanbulspor. Süleymaniye - Vefa Takımları aras Bu haftanm en mühim müsabakasını Fenerbahçe stadmdaki İstanbulapor Fe nerbahçe maçı teşkil etmektedir. Galatasaray, Beşiktaş, Güneş gibi bi- rini plânda yürüyen (takımlarla hep kendi sahalarında oyuamak meçburiye- tinde kalrmş olan $ar: lâcivert takımın Kadıköystadında yöpacağı o ilk ve son ciddi maşı bu müsabakadrı Ötedenberi Fenerbahçeye karşı çok güzel oyunlar çıkarmakla maruf olan sarı siyah takım; lik maçlarını bidayc. tinde çok ağır mağlübiyetlere uğramış ve puvan cetvelindeki mevkii hayli düş müştü. Fakat memnuniyetle gördük ki bu genç teşekkül kendini çarçabuk te- parladı ve Beşiktaşa karşı çıkardığı kuv vetli oyundan sonra karşısma çıkan bU tün rakiplerine tefevvük etti, Şehrimizde Fenerbahçenin oyun tar- zına en yakın olan oyun şekli İstanbul- £ müsabakası da Şeref saba: bu maşta ında olacaktır . ” takdirde taş delansından çokdaha, mücüsir,,. ek variyettedir. Filvaki o bütüm, bunlara rağmen galibiye gene Fener da“ rafmdadrı, yesili Bu sbıda yapılacak diğer birinci kü, me maçı Hilâlle Beykoz artsmdadır. Bu maç: da Beykozun kazanması lâzımg& tir, ç Haftanın ikinci deretede mühim bir yahmüdafın şuurlu eysedığı maniye — Vefa maçıdır. Son bir iferleme göstermekte olduklart biyetin hangi tara cağı kestiri i muıktadırlar, Ve Süleymaniyenin iyi bir “ netice alabilmek için Cazipi şuurlu bir şekilde durdurabilmesi şarttrı. We Şeref ztadındaki ikinci küme karşıl ması Eyiip — Beşiktaş takımları #vw dadır. Bu maçı da Beşiktaşın kazânati > ğını kabul etmek İcap eder. r sporda vardır, Bu yüzdendir ki Fener) (SY — İstanbulspor maçları çok zaman spor meraklılarına oldukça heyecanlı dakik: lar yaşatırlar. Sarı siyaklıların son kaftalarda bü- yük bir enerji ile hazrlandıklarını duy duz için bu; haftaki “maçın da y oğllez enli iks ol edi yoruz. İçinde Samih, Sabili, Hasan, En- ver, Aziz, Orhan, Fahri gibi tecrübeli ye emektar oyuncular. bulunduran İs- tanbulspor takımı Fikret (tehlikesini bertaraf etmek kudretini gösterdiği tak dirde Fenerbahçeye © karşı da eyi bir Taksim stadda ise ELİZ Tp kapı, Güneş de Anadelu ile oynıyacak- lardır. Yeri; antrenörlerimizden o Refi Osmanın ciddi bir şekilde çalıştırmıkta olduğu Topkapı takımı şimdiye e yaptığı maçlarda iyi bir gol çıkarma biliyeti göstermiş bulunduğu © cihetle © hk olduğunu isbat edebilir. | Beşiktaşı mağlüp etmiş olan Fener-| bahçeliler için İstanbulspor maçı hiç de! ar ehemmiyetli sayılamaz. Zira sarı si-| Futbol! antrenörü Uçüncü antrenörde geliyor Ankara mıntakası için Angaje edil miş olan üçüncü İngiliz antrenör Çari- ton memleektimize gelmek üzere bü- günlerde İngiltereden hareket edecek. | — Ulhudağa mı teşrif? — Yok canım fotoğrafçıya. nunlardan daha nafiz olan şahsi hezo- retler gibi pratik . tedbirlerle Lamam- lanmıştır. Bu misal takip edilmelidir. Bugün! şiddetle ihtiyaç duyduğumuz sonat te-| mizliğini yalnız hükümet yapabilir. Kahireyi bayağılıktan ve çirkinlikteri, teşkilini teklif ettiğim komitenin ka 1 rarlarını kanun haline getirerek an -! cak hükümet kurtarabilir. | Yakat kükümet müdahalesinin bir' fayda verebilmesi” için süratle hareket £ etmelidir. Tedbirler derhal ve bir an, evvel alınmalıdır.,, | Mâlmbergle karşılaşacaktır. Galatasaray müdafsasınm bu maçta pek rahat bir oyun Oynyarıyacağını ümit ediyoruz, Filvaki galibiyet © kat'iy çok yakın bir ihtimalle sarı kırmızı rafta kalacaktır. a Anadolu takımı son zamanlarda ge. çen sencki vasiyetini tam manasile ka betmiş Hulunduğuddan Bu maçm biyet ibresi de Güneş tarafındadır. Evdeki panar mâhiyetinde olan bütin bu yazdıkiırımın çarşıya ne kadar uya: cağni maçlâtin kat'i neti-eleri göste çektir. Şimdilik bütün takımlara mi 4 fakiyetler.. 0. Kevrak Türk pehlivanı | Mehmet Arif. Dünya şampiyonları “ arasına girebilir m İstarnbül sporcularının pek iyi tamı. dıkları meşhur Gürcü güreşçi Kvaryâsi ninin Pariste yapmış olduğu son miâçi Amesikih Bronaviçi yendiğini yazıtı tık. Kvaryani bu muvaffakiyetli mag dan sonra, bu hafta, İsveç - şarnpiyohiu Frahsnda bü- merakla beklenen bu maça, biz de yük bir eliemmiyet atfetmekteyiz: © Güreştimiz Mehmet Atifin geçerler. de Malmbergi yendiği malümdur, Bina enaleyh Kvaryaninin Malmbergle yapaj cağı güreş bize Mehmet Arifin o hakiki kıymeti hakkında bir fikir verebilecek tir. Malmberg güreşçiyi yenerse, M. met Arif bir hamlede dünya şampi; luğuna namzet birkaç güreşçi içli mühim bi? yer almış © olacaktır. Bİ candan temennimiz de budur. YE mann e HABER İ o Istanbulunençok satılank kiki akşam'gazetesidir, İlânla # rm HABER'e verenler kâr e. derler, P nabi banisi sssmssuadensesusommi ni ğa İTTTEE Güne