Niyazi önündeki rakıyı bir yudum- İN içti, Eski mektep arkadaşı o Talât Ürüşünden büyük (bir sevinç duy- Müştu. o Bir anlaşamamazlık yüründen Waları açılmış, bir sene birbirlerinden Merhabayı kesmişlerdi.. Tepebaşı mey- | Münelerinden birinde karşılaşmaları ara- ki soğukluğu | birden kaldırmıştı. Gözleri parlıyan - Niyazi, hususi dair izahat (o veriyordu. — Evlendiğimden haberin var mı? — Evet, söylemişlerdi. — Karım o kadar tatlı, o kadar can Mir kadın ki. Evine çok bağlı... Dudaklarında saâdetin, biraz da verdiği tebessüm © beliriyordu — Ne kadar müşfiktir, bilemezsin Ya sen, hâlâ bekâr mısın?. — Her zamanki gibi, Hürriyeti her Meyden fazla sevdiğimi (bilirsin. — Yani ertesi gü devam: düşünül- Miyecek sergüzeştler £ yaşamak dahs a hoşuma gidiyor. i — Evet, şimdiye kadar öyle idi İ Büket bu defaki geçici bir hevesten bir şey. çok güzel bir kadına ğım. Alt aydır tanıdığı halde, Bâyatı hakkında hiç bir malümatı yok- İ Onasualsorunca veya biraz kıs- mç görünce, kadınm kendisinden Wzaklaştığını o görüyordu. Hemen he- Men hergün öğleden sonra, gü “. haliyle, ayni şefkat ve a- tekli aşkla © evine geliyordu. Kadın gitmek Üzere hi rlanmağa Başlayınen, bir sıkıntı, bir yalnızlık İsi duyuyor, sevgilisinin daima ya nda kalmasını istiyordu. Nereye Bidiyor? kime ne yapıyor? ... Niyazi; — Demek, âşıksm! diyorta. — Pelki.. Bunu yaşıyacak adam - zaâfın var, bir bakışla ar- m tetkik (oOoediyordu. o Başında # ak yok, sihhati yerinde , kadınlar- “A ideal sayılan bir vücut. Erkek kıs- çi'ğını Obütün dehşetiyle duyan ari, Oo Talâtın karşısında kendisini *ayıl o ve çelimsiz buluyordu. Mektep arkadaşı olan bu iki dost| #yni yaşta idiler . Çalışma ile geçen Kençliklerini ayni neviden (o ümldler ve yaklar o doldurmuştu, Oo Emniyetli Ve hararetli bir dostlukla bağlandık- lin gündenberi, biribirlerinden ne şüp- düşmüşler, ne de bir şey gizle- Mişlerdi. e Cephede bile silâh arkadaş İlğr etmişlerdi. Niyaziyi o hatıralarından uyandı. Talâtim sesi oldu: — Karın sarışın mr, kumral mı, cs- Mer mi? — Esmer, — Güzel mi? —İnsanı teshir edecek kadar. He- M yüzü. Beyet bir şekil düşün, ill de iri göz.... Talât sandalyesini masaya yaklaş- Birde, Tecessilnü birden karaç-lanmıştı. Sebebi Bilinm bir ihtiyaç onu “aha fazları © öğrenmeğe zorluyordu. Sordu. — İstanbullu mu? — Pek değil, İstanbullulardan çe- indi ğimi bilirsin — O halde. — İzmirli ra Birden kararan Tan en Fakat İstanbulda bü- Talât daha farla merak etmeğe EM, Ağcndakı olentayı ünibi Yetle içiyor, arkadaşı o kontuştukça Stan garip © heyecana hâlim olmağa Sah yordu, Talât derhal; — Peki ama, ismini ds, ismini söylemedin, — Harikulâde güzel, insana çok k. ©? tedar ettiren bir ismi var: Ley- ... ae renkli küçük salona, son ki “aca karanlığının o mavi aydın. Bitiyor, ve sinirli bir halde olan yem yüzüne Otatk bir sardık Yordu. Alçak birkoltuğa otur Kanalın bitir Imesi | muştur. Bu kapaklı bendler vasrtasile, ellerini başıma (koymuş, odada giden Talât muş, bir aşağı o bir yukarı bakıyordu. — Ayrılmamız lâzım. Çok dü; düm. Çaresi yek. — Bir başka kadını mr seviyorsun? — Belki de... — Onu seviyor musun? — Rica ederim, israr etm. Leylânın fazla sormağa ne kuvveti, ne de cesareti (o vârdı. Dostunun ka- rakterini ordu, oGözleri ki nevi hayatı, Talâta olan aşk, iile olan şefkat ve merhamet yatı geçit resmi (o yapıyordu. İler ruhuna yakım (buluyordu bir tek şahıs imiş gibi İ birinden ayrı güç telâkki ediyordu.) Tam bir âşık (olan Talât kaybederse, gizli hislerini Okim keşfedecekti ? Beyhude yers kafasmda, biribirin- den farkk olan bu iki adamın, bi- ibirlerini en suretle tamamladıklarının sebebini arıyordu. Talât Oo konuşmak isteyince, sus - turuyor, çünkü söyliyeceği âkırdıla- canımı srkacağını biliyordu. Artık, onun yanında kalmağı istemiyor, bu süküt Leylâyı (o boğacak gibi idi. Şim- di, birtek arzusu vardı; ! Kaçmak. o Talât kucaklamak için yaklaştığı ozaman, Leylâyı değiş miş, bambaşka bir kadın olarak gör müştü, Beklenmiyen bir hareketle, Talâtın kollarından © sıyrıldı, ve hıç) kırarak oradan çıktı. ... Üç ay sonra, iki arkadaş tekrür bu: İuştular. Niyazi sükütt, eskisinden &-| sabi bir adam olmuştu; eski canlılığın. dan eser yoktu. Talât derin bir şaşkınlıkla: — Nen var, diye sordu, hasta mr rın sın? — Hayır, hiç bir şeyim yok. -— İğler imi... — Hayır, hayatım. beni sevmiyor. Deyi... artık, uh Cem Moskova -Volga kanalı için hummalı bir çalışma var 128 kilometrelik muazzam Mosko- va - Volga kanalınm inşaatı artık bit- mek üzeredir, İ Bu kanal tizerinde 450 büyük Inşaat bulunacaktır. Bunların arasında 2 ka-| palı set, 5 muazzam tulumba istasyo- nu, 7 topraktan ve 3 betondan baraj mevcuttur. Şimdiki halde bu inşaattan 200 tanesi tamamen bitmiştir. Öteki- ler Üzerinde de büyük bir faaliyetle çalışılmaktadır, Yalnız toprak tesviyesi için 125 mil- yon metre mikâbı toprak attırılmıştır. Ayrıca 25 milyon metre mikâbı da beton ve beton arme konulmuştur. | Bugün kansim kıyılarmın düzeltil.! mesi, ağaçlar dikilmesi ve Inşıatm be. diileştirilmesi ile uğraşılmaktadır. Bu yeni su yolunun işletilmesine Tüzumlu! binalar da (o yapılmaktadır. Kapaklı bendlerin makineleri tamamen konul. bu kanalda işliyecek olan gemiler münhat araziden yüksek âraziye çıka- rılacak veyahut yüksek araziden al. çak araziye indirilecektir. Moskova civarında vücuda getirilen sun'i büyilk bir göl üzerinde yolcu ve eşya İçin iki büyük limanın İnşası bit.) miştir. Ayrıca yolcular için birer de gar inşa edilmiştir. Sovyet milit ekonomisinde mühim bir rol oynayacak olan bu yeni su yo- Tanun açılışı yakında yapılacaktır. Kuspalazına | karşı yeni bir ilâç Eski aşıdan çok daha tesirli olan yeni bir toksinin bulunması çocukların en müthiş düşmanı olan kuşpalazını büsbütün © ortadan kaldıracaktır. Yeni ilâcı Amerikanın Yale üniversitesi dok- torluk koleji bulmuştur. HABER — Akşam Posta Tonton amca İ randevusunu hatırladi! 5 yünunelARİİ İimitiştar. Yazan : Niyazi Ahmet 42 sene evvel bugün Çin - Japon deniz harbi başladı Japonlar büyük fütühatlarına Rusya, Fransa ve Almanyanın müdahalesiyle devam etmediler. Yalnız Formoz ile Piskado adasını tamamiyle elegeçirdiler 1594 yılı 15 Eylül günü, 12 sene evvel bugün, Çin filosu, nakliye sefai. ninin himayesinde Talyen . Van lima. nından Yale şehrine geliyordu. Büyük bir harbe hazırlanmıştı.) Çin filosunu karşılıyacak ve çarpışa.! cak olan Japon filosu da Cobeki açık. larında iki gündenberi bekliyordu Fakat hiç bir tarafın birbirlerinden haberleri yoktu. Her iki filo birbirlerini görme. leri aynı zamanda oldu. Çinliler altı atle Japonlara doğru seyre adılar, Japon filosu iki fırkaya ayrıl. muştı. Birinci fırkaya Amiral Coboyi, ikinci fırkaya Amiral İto kumanda e. diyordu. Ilk ateşi Çinliler açtılar ve düş. man üzerine ilerlemekte devam etti. ler. Japonların dümdarını teşkil eden Fozo ile Hiyei, mahmuzlanmak üze. reydiler, Amiral, büyük bir cesaretle Cin — Yo — En ve Tivg — Yo — En arasından hatı yardı, geçti. İ Az sonra Çin filosu intizamını kaybetti ve umulmıyan'zararlara uğ.| radı, İki gemi muharöbe hattından kaçtı. Yong Vey ateşler içinde Talu adası istikametinde ilerledikten son ra karaya oturdu, Diğer bir gemi de ateşler içinde muharebeden çıktı. Japon filosundan da üç gemi ay. rılmiştı. Akagi'nin süvarisi telef ol. iştir. “Sükönicdan söhra Mu. mandayı eline alan Ikinci kaptan ile seyir zabiti de yaralılar arasındaydı.. lar. Bu gemi 1l zayiat, 17 yaralı ver. di. Diğer Hiyei'de 19 ölü, 37 yaralı vardı, Bir aralık Maçuşima Japon ami, ral gemisine on iki pusluk bir kum. bara rasladı. Gemin'n batarynda bu. lunan cephanesi iştial etti ve gemide yangın çıktı. Büyük top kundağın.| dan, on iki santimetrelik top da de. nize düşmüşlerdi. kaptan öldürülmüştü. Fakat, Çinlilerin büyük zırhirla. rında cephane tükenmişti. On iki pus. luklârdan ancak birkaç atımlık kal. mıştı. Japonlar son bir hücüm tecriibesi yaptıktan sonra muharebeyi tatil et. tiler, Muharebe dört saat sürmüştü, Ja. ponların Maçuşima ile Hiyei mühare. beden #akit kaldılar. Çinlilerin Ting . Süvari ile Ikinci! Yu . En'i her cinsten isabet eden iki AKŞAM POSTASI IDARE Evi Istanbul Ankara Caddesi Posta kutusu: İstanbul 214 Telgraf adresi; istanbul HABER Yazı işieri telofonu idöre ve Hân ABONE ŞARTLARI Türkiye © Ecmehi 1400 Kr. 77004r, Sahibi ve Neşrıyat Müdürü; Hasan Rasim Us Basıldığı yer (VAKİT) matbaası orna çalmak yasaktır | Londrahı bir kadın evinin civarında otomobillerin gürültü etmesini yüz mermi ile alevler içinde kaldık. tan sonra güçbeli söndürülebildi. Çin . Yu. Ende aynı vaziyetteydi. Bu müharebede Japonlar 95 ölü, 203 yaralı verdiler, Çinlilerin üç zırh. lısı batmış, biri karaya oturmuş, iki, si kaçmış ve biri yangından mütees. sir olmuştu, Çinliler PortArtür limanına kaç. makfam başka çâre bulamadılar. Fa. kat Japonlar arkalarını bırakmıyor. lardı. Burada bütün Çin kuvvetleri mahvedilebilirdi. Fakat Japonların muhasarayı gevşek bırakmaları yü. zünden Çinliler kaçşmağa muvaffak oldular ve (Vay . Hay . Vay) limanı. na sığındılar. Japonlar Port Artürü zaptettik. ten sonra Vay . Hay . Vay'ıda muha. sara etmişlerdi. Buraya gelmiş olan Ting . Yu. En ile bir kruvazör ve bir mektep ge, misi, bir küçük gemi, Japonlar tara. fından batırıldı. Liman zaptedildi. Japonlar diğer taraftan Koreyi de | almışlar ve Niyo Çovanga kadar iler. lemişlerdi. Formaz ve Piskado ada. ları da Japonlar.n eline geçmişti Çinliler harbe devam edemediler ve sulha mscbur oldular. Fakat Rus. ya, Fransa ve Almanyanın tazyikleri ile Japonya fütuhatının büyük bir kısmından vazgeçti. Yalnız ik! ada Formoz ile Piskado Japonların elin. de kaldı. Meyve nasıl muhafaza edilirmiş ? Biz hâlâ taze me ihraç içim nasıl ambalaj edelimdiye projeleri gözden © geçireduralım, elin w sene bu iş için mektedir, Amerika (o İabratuvarları bu sene taze meyveyi muhafaza etme” iyoden sargı kâğıtları yaptılar, yi her yeni bir usul icad et için Bu iyod : :y ı de tadımı bozmaktadır. Şimdi ne manzarasını, ne uzak yerlere gönderilecek © üzüm, domet-x ve pops takallar dır. Iyodlu kâğıtlara sardmakta » İyodlu kâğıtlar eriklerle şsfi üstündeki koyu sarı çü de izale etmektedir. ime İkkelh Tstemediği için bahçesinin parmaklıklarına “burada korna çalmak yasaktır., diye bir levha as- muştur. Fakat Belediye makamları bunun nizami bir ihtar olamıyacağını bildirmiş lerse de şoförler bunu bir nezaket eseri olarak dinliyeceklerdir.