3 Eylül 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11

ek — — — Ve 4 ünl si bilinde verilecektir. Mektep | İllerin belli *. (915) İstanbul Gümrükleri Satış işleri Müdürlüğünden Eylül 15/936 günü kapalı zarf usuliyle 61610 kilo to zşeker satı. - Almak istiyenlerin münakasa gazetesinin 24 —8 — 936 *hasındaki ilânımızı okumaları ilân olunur. a 3 EYLUL — 1936 Kapalı zarf usuliyle eksiltme ilânı Nafıa Bakanlığından: Şirketi Hayr iyeden: YE 1— Eksiltmeye konulan iş Ankara jandarma mektebi arkasında | olan yiyecek ve yem anbarı, hayvan sulama yalağı, mut |S MN mi evrak şunlardır; me Mukavele projesi Keşif cetveli , yapı İyonlar bu şartnameleri ve evrakı 115 kuruş bedel mukabilin. YAPI işleri umum müdürlüğünden alabilirler. | ii — Eksiltme 10/9/936 tarihinde perşenbe günü saat 16 da Na- İ inde yapı işleri eksiltme komisyonunda yapılacaktır. Eksiltme kapalı zarf nsuliyledir. ane e. Eksiltmeye girebilmek için isteklinin 1722 lira muvakkat te. bundan başka aşağıdaki vesikaları haiz olup getirmesi | Nafia Vekâletinden alınmış yapı müteahhitliği vesikası. ka — Teklif mektupları yukarıda “3,, üncü maddede yazılı sazt- /h! b saat evveline kadar eksiltme komisyonu reisliğine makbuz p ile gönderilecek mektupların niha- m üncü maddede yazılı saate kadar gelmiş olması ve dış zarfın mumu ile iyice kapatılmış olması lâzımdır. Post r kabul -edilmez. (546) (624) |“ üksek Mühendis Mektebi Arttırma ve Eksiltme Komisyonundan : malzeme İâboratuvarı için açık eksiltme ile Elek, Tera- e Kesafet şişeleri ve Mihailis âleti ve teferrüatı alınacaktır. #mmen bedeli 600 ve muvakkat teminatı 45 liradır. Eksilt- i 19 Birinci teşrin 936 pazartesi günü saat 14 de yapılacaktır. ini görmek istiyenlerin her gün ve eksiltmeye gire- gün ve saatte mektep idaresine müracaatlar rilân olu- bulaşıkhane inşaatıdır. İnşaatın keşif bedeli 22959 lira 69 ku- yapılacaktır. | le kabay € — Vekiller Heyetinin 20/6/936 tarihli ve 4869 numaralı kara- kabul edilmiş olan Baymdırlık işleri genel şartnamesi er İnşaata ait fenni şartname EYLOLÜN 4 ÜNCÜ CUMA GÜNÜ AKŞAMI FESTİVAL HEYETİNİN İŞTİRAKİLE Boğaziçinin yakın kısmında çok muazzam ve muhteşem bir Mehtap Gezintisi ŞIRKETÇE HAZIRLANAN DUBA MÜTENEVVİ RENKLİ ELEKTRİKLERLE TENVİR EDİ - LECEK VE BU DUBA ÜZERİNDE MUHTELİF RAKSLAR İCRA KILINACAKTIR. Heyeti tertibiye tarafmdan Boğazım bütün bu kısmi nurlara garkedilmiş bir halde ve umumi tenvi - rat içinde her taraftan atılan binlerce musanna fişeklerle o gece sayın halkımız bu büyük ve müstesna Postada olacak — yoktur, 192. MAĞLÜP FAUSTA ra iki serseri de Orleâna vasıl o!-| Randevu saatinin 12 olarak tayix muşlardı. Pikvik, Kroasa dönerek söylen- di: — Zannedersem artık ebedi saadete kavuşuyoruz. FAUSTANIN ŞÜKRANI Şimdi, mecburen Pardayanır, Şarlın Viyolettayı Leonörün man: tosuna (sararak dışarı çıkardığı” nı gördüğü zamana avdet edece- ğiz. Şövalyenin bu vaziyeti görün ce yaptığı ilk hareket Şarlı takip etmek oldu. Artık Viyoletta kur- tulmuş ve Şövalye için de yapacak başka bir iş kalmamıştı. Fakat bu anda dimağına yılde rım gibi bir isim geldi. — Moröver!.. Şüphesiz ki Moreverin manas* tırda vukua gelen hâdiselerden haberi vardı. O, bugün için Mon martr (kapısı civarında randevu vermiş ve: — Yalnız küçük şarkıcının ne* rede olduğunu haber vermekle dar götüreceğim... Onu görecek- siniz!.. demişti. Şövalye bu anda Moröverin neler yapmak istediğini bütün a- geklığile anlar gibi olmuştu. Moröverin kendisine Monmar- r kapısı yanında randevu verme- #i onu manastıra götürmek içind. edilmesi ise biraz geç kalmak i- çindi!.. Moröver hakikaten kendi. si ile (o Şarla Viyolettayı göstere“ cekti... Fakat Şövalye ile Dük za- vallı kızı iş işten geçtikten sonra görecekler, saat dokuzda çarmıha gerilmiş olan Viyoletta bü za- mana kadar belki de ölmüş bu” lunacaktı. Pardayan O bunları düşünerek titredi. o Bu alçakça ihanet kal- binde büyük bir kin ve nefret ya- ratmıştı. £ Faustayı istintak ede rek işin doğrusunu anlamak iste- di. Bunun için Şarlı takipten vaz- geçerek geri döndü. Bu esnada orta halli bir şehir- li gibi giyinmiş ve orada bulunan Kardinal piskoposlar tarafından şiddetle alkışlanan bir adam gö- züne ilişti, Derhal Mösyö Peretti- yi, altınlarını kurtarmış olduğu değirmenciyi tanıdı. Piskopos ve Kardinaller mer- mer koltuğun etrafına toplan mış hep bir ağızdan ilâhi söylü- yorlardı. — Papa! Papa ile Papes (ka- dın papa) karşı karşıya gelmiş” ler!.. Sonra alaylı bir tarzda gü- lerek söylenmesine devam et ti: — Ne kadar büyük bir taliim var ki, burada iki mukaddes insa- nı birden görmek saadetine eriyo- rum. Halbuki ne kadar hacılar, Kırıkkale askeri sanatlar dan aldığım tasdiknameyi kaybettim. Yenisini alacağımdan eskisinin bük » mü yoktur. 183 Alâettin 1 Kırıkkale askeri sanatlar okulun dan aldığım tasdiknameyi kaybettim. 128 Kenan 1 12674 No. lı ve 31—8—36 tarihli beyannameye ait gümrüğün banka ta” | verecektir. karz kâğıdını kaybettim. Adres: Uzunçarşı: başı No. 113 - 115 Hristo Papazoğlu donanma seyrinde görülmemiş bir hayat yaşıyacaklardır. Hareket saatleri: 21,30 da Köprüden 68 ve 74 numaralı vapurlar hareket edecektir. Bu vapurlar baştan başa elek - trikle tenvir edilmiş olacaktır. 65 numaralı vapur saat 19,20 de Beykozdan hareketle Üsküdara kali; Anadolu iskelelerine uğrı - yarak Köprüye, 66 numaralı vapur saat 19,30 da Yenimahalleden hareketle Beşiktaşa kadar uğrıyarak Köprüye gelecek ve kafileye iştirak edeceklerdir. Bu vapurdan bir bandomüzik bulunacaktır. FİYATLAR: Köprüden kalkan iki vapur için gidip gelme ücreti 25 kuruştur. vapur ücretleri gidip gelme 37 1/2 kuruştur, Gezinti bittikten sonra vapurlar geldikleri iskelelere uğrryarak avdet edeceklerdir. Pasolarla fotoğraflı kartlar ve karneler muteber değildir. arm mmm sr mA a Rumeli okulun- 3 — Muvakkat güvenme para sı 300 liradır. iskelelerine Boğazdan inecek 1 — Şartnamesi mucibince 4000 lira muhammen bedelli maa te- ferrüat bir adet Jeneratör açık ek siltme suretiyle satın almacaktır. 2 — Eksiltme 19/X/936 tarihine rastlıyan pazartesi günü saat 15 de Kabataşta levazım ve müba yaat şubesindeki alım satım ko- Yenisini alacağımdan eskisinin bükmü| misyonunda yapılacaktır. 4 — İstekliler, tetkik olunmak zere fiyatsız teklifleri eksiltme gününden lâakal on gün evvel İnhi sarlar Tütün fabrikalar şubesine 5 — İstekliler eksiye gire vilmek için kanunen kendilerinden “e 7,5 güvenme parasiyle birlikte yukarda sözü aranılan vesikaları ve MAĞLÜP lanıyordu, ayakta (duramıyarak diz çöktü. Etrafında bulunan bü tün şeyler dönüyor gibi idi, hemen yere uzandı, şimdi ıztıraptan kıv- ranıyor ve avuçlarile otları yolu yordu. Bu hali gören Violetta diz çö- kerek Klodun başımı tuttu ve: — Baba baba! Diye bağır mağa başladı. Klod ıztırapla mırıldandı: — Merak etme kızım!.. Bu hal... sevincimdendir.. Genç kız daha ziyade korka- rak bağırdı: — Aman yarabbi, yüzü bem beyaz olmuş... Elleri donmuş... Ab acaba babam ölüyor mu? Klodun vücudu şimdi dimdik olmuş, yüzü bir nur çerçevesi ile kaplanmış gibi idi. Büyük bir gay- ret sarfederek şunları kekeledi: — Ölmek mi?. Evet!.. Ölüye rum... Kızım!.. Sevineimden ölü yorum... Ne kadar güzel bir ölüm!, Ağlama. Çünkü bu dünyada daha ziyade mesut bir ölüm yoktur... Monsinyör.. Kızımı, şu kıymet li hazinemi size bırakıyorum... Ha- yır duam bütün ömrünüzce size arkadaşlık edecek... Elveda... Eli- ni ver kızım... elini... Son bir gayretle Violettanın & lini tutarak dudaklarına götürdü. gözierini kapadı... geçen komisyona gelmelidirler. (919) FAUSTA 189 Violetta hıçkırıklar içinde: — Babam öldü! Diye feryat et ti, Klodun son tebessümü mesut bir şekilde dudaklarında toplan dı. Son nefesini verirken ağzım dan: — Öldü.. Hem de sevincinden öldü... Kelimeleri döküldü. Violetta şimdi babasının üstü: ne kapanmış hıçkıra hıçkıra ağlı” yordu. Dük Dangulem etrafına bakınırken suyun kenarına düş * müş olan zehir şişesini gördü. Tit riyerek ölünün yüzüne merhamet le baktı, sonra Violettanın, cellâ- dın son nefesinde gösterdiği feda- kârlıktan daha fazla müteessir olmaması için şişeyi suya attı... i Bu esnada küçük bir kız ma nastırın kapısından çıkarak koş- mağa başlamıştı. Biraz sonra Bel- goderin yatmakta olduğu meşenin altma geldi. Etrafına şaşkın şaş- kın bakıyordu. Nihayet Şarl Dan gulerm ile Viyolettayı gördü. Deli gibi koşarak aşağı indi, Viyolet- tayı tanıyınca büyük bir sevinçin bağırdı: — Oh, sevgili arkadaşım ar tık kurtulduk! Ne kadar çok ıztr rap çektik!.. Fakat şu korkunç iş kenceden nasıl kurtulabildin? Viyolettanın gözlerinden sel gi- bi yaşlar akıyordu, o da Jan Fur.