sergisi ili Aradan on sene geçti; belki de da- i Tray Ressamlarrmız arasında iki- en by Sonraları da üçlük çıkmadan " Serginin düşkünlerinden biriy- e açılış gününde gider, doya, 3 «mek verilmiş tabloları seyre- n e gariptir, bu eserlerden bir da beğenmemek küstahlığın urdum. gün, sanatkâr dostlarımdan ” Kyle; on sene sonra bu ser- unu bir daha tuttum. * Yazık ki aradan geçen seneler- ik, sanatkârların arala.mdaki ii, mMamazlıklar Güzel Sanatlar | Bi İn resim sergisini cılızlaştır- T tek kelime ile, öldürmüştür. gile “eye sergideki eserlerin azlığın.! »,, Mryorum. Keşki üç salon dol- bir salon doldursaydı da dı, * seçme ve sanat eseri bulun- N öyle geldi ki, Güzel Sanatlar sergi tertip heyeti, serkesi, , Yal verdiklerine inandırmak için la, Ya fırçasını daha bu sene eli- Me acemi talebelerinin resimleri. ir duvarlara asmaktan çekinme kg” Misal mi İsteniyor, bu genç is- Nez eee etmekten çekindiğim için an T diye asılan çerçevehin nu- O, kaydetmekle iktifa edeceğim: ammeditmesin kü adetleri 128 ihe- ir. iğ rm yalnız bu fena- Bana, » İşte birkaç tane daha: Man da birincisi gibi sergi ka- ildir. dai sokulmaya hile Hiyık nlar —2i— 48 —60— 110. Bu / 4, .* €limdeki kataloğda yanma , Teti koyduklarımdân bir kaçı- KU li yanlışlık yapmıyayım diye "1 tekrar gözden geçirip ka» karşılaştırdığım zaman hatır. “İm, umaralı tuvalden ; azıcık Bi İstiyorum. ve , alin sahibi bütün ressamla- e gt sevenlerin kendisine ay- iÇ Zattır. Bu zat kendisini Er bulund hü i t - Pin MrMAK dr) i hansierin aynı tipte olmaları katarlaş e tmıştır, Fakat artık se- a anime altında çalışımıyacak hi tten düşen fırça, ancak 4$ a, yaa getirebilir. Başka vi y © emektar ressamların eşini Sürüden geçmeksizin ay- aa ederler, "iy heyetini, her eseri te mz yoluna sürükliyen sebebir, Ni dez rm azlığından ileri gel mlamamak imkânsızdır. aşağı Sanatı öldürülmek ve sergi- iz: bir türlü me kendi ara hükgy raya toplamak lâzımdır a el olmalıdır. dır. Sergiye top» Yanı, tivalden 110 unu hariç bı- Li gnağalabilecek Er, der » Ayrılığın do- 4 bizim akikat karşımda ted. e SİN Mengi erlerin çin artık hir vazifesi yle Ayp, enatkârlarını kata, l Çün, Mele arsam, Fahiman Du. işa viko » Nazmi Zi arak göre ve Vecih Nüket İn e bn Melek ye durmak isterdik, çalışmaları > Bursa muvaffakiyete ; di tk at, dü bunu bütün başarmak teşebbüsün, pa yala, Kefal Eösterme- İçin <eDdileri için de. 1k de faydarı olacak. hüsnü pi. ie rekoltemiz Yağmurlardan dolayi 25,000 ton düştü Bu sene bütün dünya üzüm rekoltesi fenadır Son yağmurların en mühim zararı memleketin her tarafındaki bağlara do- kunmuştur. Bilhassa Eğe mıfitakasındaki bağla-! nn büyük zarar gördüğü Türkofise| verilen malümattan anlaşılmıştır. Sırf üzüm rekoltesinin tahmini için İzmire gönderilen heyetin bu seneki rekolteyi yüzde beş lehte veya aleyhte farkla 90,000 ton olarak tahmin ettiğini yaz- mıştık, Yağmurlardan sonra yeni bir tah- min yapılması zarureti hası) olmuş ve rekoltenin 65,000 tona düştüğü görül müştür, Maamafih bu sere bütün dünya ü züm rekoltesi çok düşüktür. Kalifor- niyada bu yılın üzüm rekoltesi 150.000 ton olarak tahmin edilmektedir. Bu vaziyete göre rekolte geçen yıl rekoltesinden 30,000 ton eksiktir. Hal- buki o yalnız Amerikanın dahili üzüm istihlâki 130,000 tondur. Avusturalyada şubat ayında istih - sali başlıyan meşhur Sultana özümü rekoltesi 8000 ton noksan tahakkuk et- miştir. Bütün Yunanistan üzüm rekoltesi bundan iki ay evvel 25.000 ton olarak çok düşük tahmin edilirken son yağ- murlardan bu rekolte 21,000 tona düş- müştür. İspanyada Üzüm bağları bu sene €- sasen iyi değilken bir de, dahili iht- ———— lâlden dolayı hemen hemen mahvol- Kaptan ve makinist- muştur. İran rekoltesinin de iyi olmadığı gelen haberlerden anlaşılmaktadır. Yeni model hapishaneler Memleketimizde yapı'acak hapis tırilmiştır. Nafia Vekâleti tarafından esas'ı tetkikler neticesinde tespit ed: len yeni hapishane tipini Adliye Veki-( —— ——— leti de muvafık görmüş, ilk olarak Bergama, Nazilli ve Bartında yeni ha- pishaneler yapılmasına karar veril- miştir. Adliye Vekâleti Istanbul, İzmir ve Ankarada da birer çocuk hapishanesi inşası için tetkikler yaptırmaktadır. Yarın sabahtan iti- buren gümrük, anbar ve antrepoları liman işletmesine geçiyor * Evvelce bir kanunla Liman işletme idaresinin eline geçmesi takarrlir eden gümrük anbar ve © antrepoları yarın sabahtan itibaren limana devredilmeğe başlanacaktır. Yarm sabah ilk olarak Galatada en başta gelen anbarın devri yapılacaktır. Devir işi için gümrük ve liman idareleri tarafından muhtelit bir heyet seçilmiştir. Bu heyet her anbarda inevcut ambalâjları teker teker açarak ve müfredatına ayrı ayrı bakılarak de- vir muamelesini yapacaktır. Galatadan sonra Sarayburnu,ve daha sonra İstan- bul anbar ve antrepolar: limâna devredi Tecektir. Gümrük anbarlarında 20 mil- yon lira değerinde (Otuz milyon par- ça eşya mevcut olduğuna göre, devir i- şinin Üç ay kadar süreceği ümit edil Ispanyol ihtilali Fındık ve Zeytine) yağı ihracatımıza faydalı mı oldu İspanyadaki ihtilâl) hareketi harici ticaretimiz için bir taraftan zararlı © lurken bir taraftan da bu zararı unut- turacak mühim faydalar temin etmek-| tedir. İspanyaya evvelce ihtaç edilmiş «| İan mallarımızın bedelleri hakkında kü-| kümetimizin süratle vermiş olduğu bir! kararla bu bedellerin 5,52 normal fors! üzerinden: “ ödenileceğinin. bildirilmiş) olması ihracatçıları çok memnun etmiş- tir. Bununla beraber, İspanyaya son parti olerak gönderilen ve büyük bir kısmma Madrit hükümeti tarafından el konulan o yumurta bedellerinin ne ola- cağı henüz şüphelidir. Buna mukabil iç fındıklarımıza kar # gösterilen büyük alâkanın en mühim kısmı İspanya ihtilâli ile alâkadar- dır. İspanyada sükünün ne zaman vedet| edeceği — bilinmediği gibi fındık rekl tesinin de bugünkü karışıklıklardan ne| dereceye kadar müteessir olduğu ve bundan ötesi için de ne olacağı tahs| min edilememektedir. Bunun neticesi olarak Almanyadan başka İngiltere, Fransa © gibi mühim devletlerle diğer bir çok devletler şim- diye kadar her sene İspanyadan fındık alırken (o bu sene siparişlerini tabii © larak memleketimize çevirmişlerdir. Bunun için piyasa çok yüksek ve sağlamdır. İhtilâl zeytin yağ ihracatı- muz icin de faydalı olmuştur. ! ler cemiyeti Kaptan ve makinistler cemiyeti heyeti umumiyesi, cemiyetin vaziye- tini görüşmek üzere, geçen cuma gü- nü fevkalâde olarak toplanacakken ek geriyet olmadığından toplantı bugü- ne bırakılmıştı. Fakat cemiyetler kanunu mucibin- ce ikinci içtima için aradan 15 gün geçmesi lâzım olduğundan fevkalâde içtima ayın 24 ilne kalmıştır. 1332 12,1 16,10 10,11 20,65 8,14 Azı saz R59 1200 İ4A Am wEÇEN SENE BUGÜN NE OLDU? Mısır — Tenbius hududu kapanmıştır. İstanbul telefonunun devlete geçmeni ka rarlaştırıldı. mektedir. Yarın sabahtan itibaren gerek güm- rük ve gerek Liman idaresi anbar ve antrepolarında yeni şekilde ve yeni ta- İimatname esaslarına göre o muamele yapılacaktır. Bu talimatname bükümle- ri muvakakttir. Bunun elde . edilecek neticeye göre Üç ay sonra yeni bir ni- zamname yapılmasına faydası . ter, € er RİN DERTLERİ -Beylerbeyinde buz derdi Beylerbeyinde bir muhallebici Nazif vardır. Buraya “gelen buz(Usküdardan) ancak bu dükkânm ihtiyacına ki- fayet edecek derecededir, Halkın ihtiyacına o göre değil... Geçen gün acele bir hastaya buz lâzım oluyor, yok. Hayır sahibi bir zat çocuğunu bisiklete Üsküdara gönderiyor ve buzu tedarik ederek hastanın im- darlma yetişiyor. Bilmem ama belki de hastanın hayatı kurtarıyor, Bize kalırsa İstanbulun Beyoğlusu da Nazifde bindirerek bir Bey. | 1 ği Sabah Gayeleleri 5 Türk ordusunun taarruz kabiliyeti Makineleşen | ordumuz | Abidin DAV'ER, Cumhuriyette son manevralardan bahsederken diyor ki: Ordumuzda, motörlü ve makineli kıtaların artmasını sevinçle (okarşıla- mak gerektir. Çünkü modern ordu de- mek, motürlü ordu demektir. Otomo- bil, motosiklet, motokar, traktör, kam yönet, kamyon gibi hızlı vasıtaların yanmda, piyadenin bacağı, atı, topçunun tekerleği değil, şimendiferin lokomotifi bile yaya kal- mıştır. Çünkü demiryolları me kadar bol olursa olsun, trenler ber yere gi- demez, tayyare (o bombardımanlarına karşı gizlenemez, Kıtaların ve bilhas- sa ağır topçuların bindirip indirmesi saatler, bazan günler ister. o Motörlü kıtalar ise piyade, slivari, topçu, istih kâm ve (ank bütün diğer yardmcı sınıf ve vasıtalarile, herhalde askeri trenlerden daha yüksek bir süratle bir taraftan öbür tarafa taşınırlar, Bütün bu kıtaları otokarlar, kam- yonlar nakleder ve bir gecede, yılâr- rım süratile cephenin sağından soluna gidebilirler, Türk ordusu, gerçi tam bir müda- faa ordusudur. Fakat, burada müda- faa, kelimesi siyasi manasiledir. Hiç bir memlekete karşı tecavüz ve istilâ fikri beslemiyen ordu demektir, Yok- sa, bir defa silâh peatladıktan sonra, ordumuz, askeri manasile bir taarruz ordusu olacaktır. Çünkü, harbi müda-| faa diğel, taarruz kazandırır. Mode- en bir taarruz ordusu ise ancsk, Mo- törleşmis ve makineleşmiş o Mötörlü kıtalarile civa gibi çevik ha» reket eden ve makineli kıtalarile de pulat gibi sert vuran bir ordu... İşte, bu seneki manevralarda bu taarruz kuvvetinin teşekkül etmiş ol- ,Bu manevralarda görülüyorki artmış- tır. Fakat bu, Türkiyenin mütecaviz bir siyaset kullanacağına delâlet etmez Şimali Afrikada olsun, Mısır, Fi- listin, İrak ve diğer Arap memleket- İerinde olsun, kalkmma hareketlerile istiklâl cereyanları derin sebeplere dayanmaktadır. Bunları aydmlatmıya çalışalım. Şimdiye kadar doğrudan doğruya adeta müstemleke muamelesi gören, birçok hukuktan mahrum bulunan Şimali Afrikada da yeni bir takım ©6- reyanlar yer tutmıya başlamıştır. Yakın zamana kadar bu memleket- lerde derin bir taassup hâkim olduğu gibi, her şey müstemlekeci devletin nimetiyle perverde olmuş ulemanın elindeydi. Cahil halk üzerinde derin bir nüfuz sahibi olan bir takım ulema gençlere karşı koyabiliyor, bunların haklı bir takım taleplerine sat çeke- biliyorlardı. Son üç sene zarfında yeni bir takım âmiller bu vaziyeti tamamen değiş « tirdi. Tunusta, Cezayirde, Fasta, Mr- sırda ve bütün Arap memleketlerinde din kadar ve hattâ bazan ondan daha kuvvetli bir cereyan belirdi: Arap ce- reyanı, miljiyetperver cereyanlar... Eğlenemiyer mıyız ? Açık Sözde, Burhan Cahit, Tork gün ark gece eğlencelerinde hemşeh- rilemizin kahkaha ile kıvrana ktvrana gülüp o eğlenemediklerinden © esefle bahsediyor; diyor ki: Maupassant'n bir yazısmda neşe- den bahsederken: — Asıl neşe kışlalarda askerlerin karmlarını yumruklarile bastıra bastı- ra attıkları gen kahkahalardadır.,, Der. İnsanlar me »amandır iu tag- km neşenin tadmı kaybetmişlerdir. Onun için çokları neşeyi gene içki ka- dehlerinin derinliğinde arıyor. duğunu gördük. Manevrada onları bol bol kullanarak istifade ettik. Büyük Trakya manevraları, ordu- nün silâh, techizat, itibarile en imode- yn ordular ile eşit olduğunu * gösteri- yor. Malzemece eşit olunca üstünüz, demektir. Çünkü, Türk ordusu, Çanak kelede, Gazzede, Kütülemmürede, İn. önlinde, Sikaryade, Dumlupmarda $i- lâhça malzemece #âyıl olduğu halde, sarsılmaz yenmek imanile ve erişilmez kahramanlığile galip gelmişti. Çanakkalede cephanesiz, İnönlinde süngüsüz, Sakaryada topsuz muzaffer olan Türkün şimdi, her şeysi vardır. O eşsiz kahramanlığa ve kırılmaz za fer imanına bu yepyeni silâhları da ilâve edince, Cumuriyet ordusunun na- sıl yaman ve ne kadar korkunç bir harp vasıtası olacağımı, tasavvur ede- bilirsiniz ve... tasavvur edebilirler, Arap milliyetçiliği Raif Necdet Meto, Tün gazetesinde yazıyor; Geçen gün, Cezayir müftüsünün bir Arap genci tarafından kalli, dün de Kostantiniye müftüsünün ağır suret- te yaralanması âdi bir vak'a telâkki Pazar günleri vapurlar, trenler, kırlar insan almıyor. Fakat zevk, nese i aramıya çıkan bütün bu kafilelere bakm. Yüzlerinde sevinç ve neşe yeri- ne derin bir melâl ve ıztırap görür. sünüz. Bir köy düğününde davulla zurna- nın ahengi ile çayırlarda oynaşan kızlarla odelikanlılarm duydukları o kandırıcı zevki şehrin binbir eğlerco vasıtası ile çevrilen gençleri duyamı - yorlar, Şehir hayatı plâjlarma, cazbantla- rına, festivallerine, kermeslerine, gar- denpartilerine, çeşit çeşit deniz ve ka- ra eğlencelerine rağmen gehirlinin ru- huna çöken hüznü gideremiyor. Muhakkak ki tabiattan uzaklaştık. ça hayat maddeleşiyor ve hayat mad- deleştikçe insanlar makineleşiyorlar, , Bu bir ruhi faciadır. ... Bilmem amma, ben, şahsan, üstüm başım temiz olmaz ve odbimde para bulunmaz da eğlenmeğe gidersem pek 0 kadar kahkaha ile güle, Anla gilan, İstanbul şehri de, ayni vasiyet- te... Galibo, istiyor ki, eğlenebilmek için evvelâ sokakları yapılsa, virane. likleri, çöplükleri, yıkılmağa mühey- edilmemelidir. Zaten Cezayirdeki katil) ya binaları, tahtakuruları, sivrisinek» hâdisesinin maddi ve manevi suçluları) Jeri pir hala yola konulsa... yakalanmış ve bunların yüksek Arap Yüzünü gözünü yıkamadan allık- şahsiyetleri olduğu tebeyyün elmiştir.| yar, sürmeler süren bir kadınm halin- Bunlardan birinin Cezayir ulema reisi de bulunmak, hemşehrilerimizin ho olduğu düşünülürse vaziyetin o veha- meti derhal meydana çıkar. yes de birdir. Bu işleri balk mı yoksa mevkiinin bele. çalıştıran bütün müesseselere iyesi mi yaz başında düşünmelidir? Her işi validen kayma iel i kamdan beklemek doğru olmaz, biraz aleni öyle giz Ee MMA çeeriyeklerine, ai ufak tefek işleri vaktinde düşünmelidirler, çünkü mevkiin Belediye başmemuru nahiyelerdir... Onların o küçük mın- takalarda yapabilecekleri işler gözleri önünde Buna ne tahsisat ve nede sarfiyat lâzımdır. Onlardan iste- duruyor. şuna gitmiyor mu, nedir? (Hat - Sür) Esnaf şubesi Yeni iş kanununun tatbikatile uğraşıyor Ticaret odası, esnaf şubesi yeni İş kanununun tatbikatı ile meşgul ol- maktadır. Kanun 9 kişiden fazla işçi şamil) olan bir çok küçük ayakkabıcı, ta. rTakçı, camer, bakkal ve #aire gibi ticarethaneler de bu şekilde kanımi şartlara uymak mecburiyetindeğir. nat gübesi bunları tesbit etmek.