277 — Los cevap verdi? — Esasen sensiz yaşamaktansa ölmek daha iyi. dir. Beni öldür. 280 — Babam sizin ölüme lâyık olduğunu söy. iyor. Fakat ben istemiyorum. 266 PARDAYANIN » ÖLÜMÜ salip olmayanları öldürtüyordu. Aca. ba ne umuyordu? Ne bekliyordu? Yoksa Luvra hüğum etmeğimi düşü- nüyordu. Yolda bir kere odurmuştu. Atını dört nal ile koşturan bir adam yanina gelerek yavaş sesle: — Hiç bir şey yapılamıyacak Mon. senyör! Polis Müdürü yanında fazla miktarda askerle hükümet (konağını| tuttu. Kraliçenin askerleri de yoldadır dedi. Giz dişlerini gıcırdatarak : -— Hay Allah belâsını versin! De. mek bu sefil için beliya gire ceğiz gene! Haydi ileri!.. diye homur. dandı. Atmı hızlandırdı. Süvarileri ta fmdan takip olunduğu halde bir gök gürültüsü gibi geçti. Kendisini gören halk: — Yaşasm dinin direği! diye al- kışlıyordu. Betizi sokağında, Kolinyinin ko. nağıma bitişik evlerde Hügnolar otu. ruyorlardı, Fakat oralarda işler daha evvel bitm Bu evlerden üçü yanı- üze yakm cesed o sokakta le hempaları o cesedleri| #niyerek gelip konağın kapısı önün.! #e durdular. Bu kapının üstüne tebeşirle; — O burada öldürülecek! kelime. lerini yazmıştı. Giz yanında duran dev gibi herife dönerek: — Görüyor musun? dedi. — Görüyorum! Bu, Bemdi. Bu anda yiz sivarisi ile birlikte Dük Domal de geldi. Omal: — Nasıl bitti mi? diye sordu. Giz: Şimdi bitecek! cevabını verdi. Hepsi atlarımdan indiler. Giz kı. İicinin kapzasile kapıya vurdu. Kap: hemen açıldı. Kossen kralın Kolinyiyi korumak için bırakmış olduğu asker. lerle birlikte meydana çıktı. — Monsenyör başlıyalım mı? — Raşlayınız.. Hemen askerlerle Gizin süvarileri, ellerinde meşaleler olduğu halde ko. nağa saldırdılar, O zaman, kesilen hizmetçilerin çığ- lıkları duyuldu. Bem on kadar asker- le amiralin odasına doğru yürüdü. | Bem Omalin jantiyomlarından Atlen isminde bir adamla birlikte amiralla kapısı önüne vardı. Kossen de arkala. rından geliyordu. Bem, bir kaç saniye kadar durdu. Kapının önünde elinde yalın . kılıçla bir adam onları bekliyordu. Bu, amiralin damadı Telinyiydi. Sakin bir sesle; — Kimi istiyorsunuz? diye sordu. Bem, yüzünü çirkin bir gülümseme ile buruşturup büsbütün korkunçlaştı. rarak: — Decealı istiyoruz! dedi. Telinyi onun üzerine yürümek is- tediyse de iki adım atmadan on kadar hançerle vücudu delik deşik olarak yere düstü. Kossen eğilerek : — Öldü! dedi. Telinyi ölmemişti. Can çekişiyor. du. Korkunç gözleri açılarak üzerine eğilen adama dikildi. Son bir emek har cryarak: — Alçak çani! diye (mırıldanıp Kossenin yüzüne tükürdü ve canverdi, Kossen doğrularak yüzünü sildi. Bem bu sırada omuziyle okapıyt 231 —.... Çünkü ben-seni-seviyorum ve — Bensiz yaşamama imkân yok. ER am tü. 282 —... Beni de beraber götür. Sizin bulunan aşkı tanımak İstiyorum. PARDAYANIN ÖLÜMÜ 267 mmm. devirmişti. içeri girdiği zaman Koli.- yi yatağında yatıyordu. Oda iki mum- la aydınlanmıştı. Yastıkların üzerinde yarı doğru-, lan amirai okadar sakin o kadar mühteşem görünüyordu ki caniler bir An için tereddüt ettiler, Yanında Pes.| Kopos Merlen bir dun kitabı okuyor.) du. Bir saattenberi müthiş gürültü-| yü'duyduğu, uğursuz hakikati anla. dığı halde kaçmağa (o kalkışmamıştı. Bununla beraber kalkışsaydı bile eme. ği boşa giderdi. Çünkü Kossen daha ilk anda bütün kapıları tutmuştu. Amiral, Bemin içeriye , girdiğini görünce peskoposa dönerek sakin bir sesle: — Zannedersem ölü duasını oku. mak zamanı geldi. dedi. Merlen, başile tasdik ederek kita- bin bir kaç sayfasını çevirdi. Ayni anda Atten hançerini papa- zın boğazına sapladı. Zavallı ocansız olarak yere düştü. Bem gülerek amiralin oyatağma yaklaştı, Sol elinde bir hançer, sağ e. linde bir av mızrağı tutuyordu. Kolinyi, papazı öldüren < Attene| bakarak sertçe: — Kılıçla öldüren — ktlıçla ölür! dedi. Bem: — Fakat sen kılıçla ölmiyeceksin! * diyerek hançerini attı. Mızrağı kaldırdı. Fakat sakin ve! heybetli ihtiyarın önünde hâlâ tered. düt ediyordu. Amiral: — Yursana cellât! Hayatımı kı. saltmaktan bu kadar korkuyor el sun? dedi; Bemin etrafında bulunan haydut. lar; — Haydi! Haydi! diye bağırdılar, Bem vurdu. Mızrak ilk inişte ihtiyar amiralin boğazını deldi, Bir kan sütunu fışkır. dı. O vakit alçak herif durmadan vur. mağa başladı. Her darbe cesedde ge- niş ve kanlı bir yara açıyordu. Arka, daşlar yağma ile, kırıp dökmekle uğ. raşırken o hep vuruyordu. Aşağıdan Giz: — Bem! Bem! Bitirdin mi? diye bağırdı. Bem kan içinde olduğu halde dur- du. Vahşi yüzü biraz sakinleşti. Şim- di hayvanca bir gurur bütün duygu. Yarını kaplamıştı. Delik (deşik olan cesedi muayene etti. İyi kalpli, fedakâr, kahraman & miralin ölüsünü kollarından tutarak yataktan kaldırdı ve camları kırılan pencerenin yanıma getirdi. Eğilerek: — Bitti! diye haykırdı. Meşalelerin ışığı, sabahın ilk ay» dınlığı, etrafin gürültüsü içinde kan'ı cesedi kolları arasında tutarak bir ca- dı gibi görünüyordu. Avlıdan yükselen vahşi bir alk bu canavarı selâmladı. Bir kaç daki. ka'yalriız katillerin gürültüsü duyu» du. Sarları hu halin dehsetindlen #im dik olan, bir kibusa © tüteimns #'bi donun kalan baba ile oğul bu müthiş gürültü arasında : — Yasasm Giz! — Yaşasın dinin direği! diye hay» kırıldığını duydular. Biraz sonra, haykıran bu canavar sürüsünün uluması ( dinince Dük dö toprakta