iL Nİ 2d UMKE — Avenka'nın yanıdayım. Beni telefonla sen 280 — Avenka! Jorj seninle görüşmek istiyor. 251 — Olur, olur. Anladım. Jessi sordu: — Jörj ne istiyor? 283 — Ayvenka, Jorj ve Jessi aralarında bir şey 251 — .. Ve toprakaltı sokaklarından birine çık , konuştular... tılar. —2 PARDAYANLAR RR m İİ PARDAYANLAR 253 — Söyleyiniz oğlum. Sizi bir kraliçe gibi değil, bir anne gibi dinliyeceğim — Bundan eminim Madam. Beni ce. saretlendiren de budur. Haşmetpe . nah bir kelime size terkolunmuş, red. dolunmuş, bir gülümseme ile mes'ut edilmek istenilmediği halde bir kral. lık verilmek istenilen bu zavallı çocu. ğun saadetten bahsetmeğe nasıl ce . saret ettiğini öğretecektir. 4 Sonra? — Sonrası, seviyorum Madamt!.. İan Dalbrenin yüzünde hir sevinç ışığı parladı. Hakiki bir ana olan bu kadının zihninde oçoktanberi böyle bir düşünce, zavalı delikanlıyı yeis ve ümitsizlikten yalnız aşkın kurtara. bileceği düşüncesi yeretmişti. — Ah oğlum, yemin ederim ki yü sek kalbinizin sevmeğe olan o bi kudretiyle seviyorsanız okurtuldunuz demektir. Deoda heyecandan titriyen bir ses. jk: — Evet madam, kurtuldum. Çünkü eskiden acılarımı dindirmek için bir çare ararken hep ölümü düşünür - düm, — Şimdi? — Şimdi ise yaşamak mecburiyeti. ni duyuyorum. Çünkü o kadın için ya- sıyorum Ye — Bu haber beni ne kadar sevin . dirdi bilsen oğlum. Çünkü eğer birisi- i sanız mutlak onun tarafın. dan sevileceksiniz de, — Evet, kendisini sevdiğim kadın da beni seviyor. — Oğlum, bundan büyük bir saa - det olamaz. Aşkınıza lâyık ve size ha. yat yoldaşı olabilecek bir kadm ta. rafından sevilmenizi bütün kalbimle isterim. Sevdiğiniz kadın kimdir? Mariyyak titredi. Tarif olunmoz bir duygu benliğini kapladı. Yolda o- nu Üzen düşünceler gene Obelirmeğe başlamışlardı. Titrek bir sesle: — Siz kendisini tanırsınız madam. O da benim gibi bedbahttı. Tıpkı be - nim gibi o da büyük kalbinizde ken disi için de bir şefkat köşesi bulmuş - tu. Kimsesiz, zavallı, acı ve işkence çekmiş olarak size sığınan bu kızı siz de bağrımıza basmıştınız, dedi. Navar kraliçesi: — Alis dö Lüks! diye mırıldandı. Mariyyak, düşüncesini anlamak için kraliçeye merakla bakarak; — Evet, Alis Haşmetpenah. dedi. Kraliçe kendisini tutmak için bü - yük bir gayret (harcadı. Evet, Jan Dalbre, Kontun- zannettiğinden çok daha yüksek kalpli idi. Çünkü dudak. larma kadar gelen bir sayhayı içinde boğdu ve bi” ân içinde, Alis dö Lükse dair bir şey osöylemiyerek bu suretle kontu hilekâr, alcak bir kadına teslim etmeği mi yoksa bu kıza dair bütün bildiklerini söyliyerek delikanlıya ebe- diyyen sürecek bir yels ve acı mı ver. mek lâzımgeleceğini düşündü. Sapsarı kesilen Mariyyak: — Hiç bir şey söylemiyorsunuz ma. dam, Ne düşünüyorsunuz, dedi. Kraliçe bulunduğu müşkül vazi- yette hemen cevap vermemek için bir bahane bularak: — Kont, çok acı içindesiniz galiba, Çünkü kraliçenizi sorguya oçekmeniz birinci kere oluyor, sözlerini söyledi: Diz çökmek derecesinde eğilen kont: — Ah, affedersiniz Haşmetpenah, kelimelerini kekeledi. Bu bir ân, kraliçeye kâfi gelmişti. — Sizi affettim oğlum. Alis dö Lüks hakkındaki düşüncemi soruyor. sunuz değil mi? — Sormak değil, yalvarıyorum ma dam, — Pekâlâ, şimdilik ona dair hiç bir şey düşünmüyorum, Kendisini pek az| tartıyorum, Onunla ancak üç beş kere| konuşabildim. Kont, kraliçenin tereddütte bulun-! duğunu anladı. Son derece serbest ve| sağlam düşünceli olan Jan Dalbre ne.| den tereddüt ediyordu? o Zavallı de. likanlıyı bir sademeye (uğramış gibi| titretti, | — Madam. Haddim olmiyarak size bir şey hakkında daha (düşüncenizi soracağım. Nişanlım olmak üzere seç- tiğim kadma dair fikriniz nedir? Ba. na bir kelime yeter. (Kraliçenin bir sözü, kalbimden beynime “yükselen şüpheleri silecekdir, Jan Dalbre başını elleri arasına al. dı, Kont kendisinden müthiş bir haki: kat veya büyük bir yalan istiyordu. — Madam, cevap vermiyorsunuz? — Alis hakkında hiç bir hususi dü. şüncem yok. l Fakat bu yalan o kadar yavaş bir sesle söylenmişti ki Mariyyak uğra .| dığı felâketin kat'i olduğunu anladı.| Kraliçenin kalbini kemiren sırrı öğ - renmek için kendisini topladı ve mos. mor kesilerek: Söyliyecek sözler bir hürmetsiz » lik ve belki de Haşmetpenahmıza kar- şı bir cinayettir. Madam, kendime lâ. net ediyorum. Fakat mukaddes sözle. rinizden şüpheye düşmek cesaretinde bulunduğum için kalbime hemen bir! hançer saplamak lâzımgeldiğini bil - diğim halde gene bu cinayeti işliyo . rum, sözlerini söyleyip diz çöktü. — Madam, dünyada sizden başka! kimsesi olmıyan aile, sevgi, (dostluk namına sizden başka kimseyi,bilmi yen ve kalbinde size karşı ebediyyen en büyük bir hürmet duygusu besli . yen bir zavallıya merhamet. ediniz. Madam, sözleriniz bana kâfi gelmi » yor. Bu hususta bir yemin istiyorum. Doğruyu söylediğinize dair hana ye. min ediniz. Jan Dalbre sustu, Şimdiye kadar böyle bir heyecana hiç tutulmamıştı. Fayda ve zararı düşünceyi, kontu bu sevgiden kurtarmak sebeplerini araş tırmağı kendi kendine kararlaştır » mıştı. Alisin Deodayı asla sevmediği ve Katerinin hesabına yenebirko. medya öynamakta bulunduğunu sani, yordu, Bu müthiş meseleyi tamamen tet « kik etmek istiyordu. Fakat zavallı (odelikanlının taşan duyguları ona vakit bırakmıyordu ki. Konta hemen cevap vermek, yemin ötmek lânmgeliyordu. Deodayı Alise vo kadar vurgun görüyordu ki doğru bir söz, kalbine saplanan bir kurşundan daha emin olarak onu öl dürebilecekti, Karşı gelinmez bir metanetle: — Kont, ayağa kalk ve sözlerimi dinle! dedi. Kont sendeliyerek ayağı (kalktı. Sarhoş gibiydi. Alnından soğuk bir ter akıyordu. Kraliçe ayni hâkim tavmla osöze başladı. — Kont dö Mariyyak, size ancak oğlumun benden bekliyebileceği bir şalkat göstereceğim. Size şimdi cevap vetemem, Alis dö Lüksü görmeden ev- vel yemin de edemem, Onu görüp Ko * nuşacığım ve sonra 5İZ9 cevap VETC »