24 Ağustos 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 14
'ıpuğeg o&p je£ znunsaodıjur nung op zış — :9Js4 pey “nasns 10)0g “mLeğek £e Ön weseiu£ meseğek vyeg “ek upag tnşyok isfAepaj Uğıpesey mığipusjeyek PA zman (iş eysp uopusg 215 Zznunsıo4nj49s uwpek MİN — iTpejyes rurğeg zAnsURA Jj HUUg “aRPuref “uyu ysouruojzımo) SeJİYJ! uru 4 'zyuysöulp “gecunoyaağ — jremek ok ou yeyEg “ABA vin Sike İn vu -9p Play “Mmlo4nj4gs nun$npjo MUşyuu ounj|e 918 ep ug — e AİLE “zül Seg oyeysnsı zruje 4 “yok def na HPY gevumosyağ — '» Pp izyuiojigs vreg şarye — pAA MELAŞ A aıyupyes sığ eğop uepuıseujo #tur508 uyoggu iniyek “uapulen Urogyi ek OpunsH “MaPmAp 's20ygop. yazış SEySk Ki “yörurueşdeg jı 13498 7g ulap vuo vo v0 e) 0 Suapaylej SA yopues UJSAN MAURĞ *pp5 ekaelıp sezeiğe mrepe 498 Igı8 zrarop ng vzuoş “paepparui Yayı *gE ÇUNSNLOY Izrunyesy uy — sapkeeç *amanjo Jıj “9 euğıdes Mıgeeüoyasi es) »0 yavajanağ ouLok uourduu ur “SP1pAes saa “ayvoouş övask İeaek ost ypunğ “pp5 Tepe ve 4 TOVLYA Ya” 70919p os yoggu ng “npınını 919g “gu 4g Yeppi gevunsyasğ — “npzns na “SPİOP ejkıânyeg nın3aos syesueş “POP jy18 op.uaş — sesiva “8k wğesueg vansuuış Wuuıg “Peli ekızalıp usuray u1ğı yenkek eğe “40 Hegey yöurass ng “gekuseg "POP Tatpşdş ye — 44040g “Ma9an19 rurseunyığ eklelip urşekumeg onandı ig “apmğop Yezeuwdup suyapyosuıp Je apaıy 44 1418 unuo 9p 21Ş "1949 “YAZ — “uğ “sâreğ eğeunı Yulrak UYUSIPUON urpuninplo rureps woj Igı8 ju *g*P Oi gesumayasi “IpyığOP VP “oyei unğepsşajsonz ur — inpamıinmg yunzg£ 10yy0g “1pol4gs rulaajzgs vuzgrozsı yuzsouz “13 uuojngey aeg “giypopoz (o Oyma Zap NİŞ “Ey, — ŞE EŞ MAŞ AA “ASİ Tepop pers “1POP ig eeumonanli syaşiy — 349400p Sure 114 ForRdopUp 00 > UAPŞOPAŞ EMEN MONO YpELpuyp tras e ng una Rİnonde 114 Uno “daş “8 ng meyek sarrrapşe: 1 208 0) “404TEEK 11L19)Z99 “ulag — ? “ra “MAEyIS Mepzrreşeş Hoysouninp ng “a gerunayaağ “geeunayaeğ — UUASYAS 288 SERSERİLER YATAĞI * Diyan: — Aman yarabbi!.. Gidip veli- ahta haber vereyim!.. diye bağı. rarak uzaklaşırken doktora mana- lr manalı baktı. Dektor Basinyak'ı takip etti. Oda hizmetçisi koşarak gittiği i- çin Jarnak'a çarptı. Jantiyom can xcısıyla bir küfür savurdu. Fakat Basinyak dalgm olduğu için bunu duymadı bile,, ““ ** Lâkin doktor durarak: — Bu ahmak herif size çarptı değil mi? diye sordu. — Evet.. Canım da çok yanıyor — Neyse.. Birazdan gelir ornu- zunuza kakarım.. Maksat sargının 'düşmemesidir. Bu sözü söyliyerek doktor da koşmağa başladı. Jarnak, veliahtın dairesine gi. rerek doğruca Diyan dö Puvatye. nin yanma gitti. Genç kadın sordu: — Omuzunuz nasıl? — Oldukça iyi.. Bereket versin ki beni karanlıkta şişliyen hain kı- ıcı biraz daha batırmağı tecrü- be etmedi. Fakat beni yaralıyanın kim olduğunu anlarsam müthiş bir intikam alacağım. Şimdilik başk* şeylere bakalım. Demin belki bir iz yakalarım ümidiyle yaramı sa dırdıktan sonra bir işık alarak dı. ello ettiğim yere gittim. Biliyor musunuz otların arasında ne bu! dum.. —— Ne buldunuz?, Jarnak Din; bir eğe uzat tıs — Ben Meri? söörek pe olr, dum.. Siz de okursanız ne kadar faydalı olduğunu anlıyacaksınız. Diyan mektubu açarak birkaç kere okudu. Jarnak: | — Bu hususta ne düşünüyorsu nuz? diye sordu. — Bekliyalim.. Doktor birazdan bana bircevap getirecektir. Bu cevaba göre bu mektubun fayda'ı olup olmadığı belli olacaktır. Bu- nunla beraber her halde zararlı da değildir. ... Birinci Fransuva, armalı büyük karyolasmda inliyordu. Sekiz mumlu bir şamdan ışığı ile aydınlanan kıymetli halıların üzerine işlenmiş zırhlı ve miğfer- li muharipler, krala kendi cenaze alayında hazır bulunmak üzere koşup gelen kahraman arkadaşla- ri gibi görünüyordu. Ölmek fikri zihninde korkunç 1 bir surette yeretmişti, Fakat bu düşünce, onun aşk duygularını yatıştıramıyordu. Bilâkis bu düşünceler son ne- fesi yaklaştıkça artıyordu. Dudaklarının arasmdan dökü- len sözler bu hislerini ortaya çıka- rıyordu: — Jiyetin kucağında ölmek.. O- nunla beraber mezara girmek.. E- vet, o ölürken soğuk dudakları du. daklarımın arasında bulunacak., touypuoy 1pu9y SA “ıpawaeş yponn uauofuojj “anP*J »£os rümepynping epuğeyos o3uj wwjo dak ag zıssı n£njo “ajusun 23 nung “ojıpıms3 ıuıpas93 umu oknuef ajpeaez tpunö “inuynunp 9 eşâisegiep gağuey 4g Sıyınu uevejdet euuuy “say — sejpir ağeg okıp “gn rPIO — s0JL Mao 4ojas ng Hanro8uojy epyesueç “POP “gru 9149 “opig — SN “pay£ey s4tP “npıa akcayeğu"j op gâsoyj “gey v1 *8) ON “igesunoyağ “yo — i9A YPAS o4tağı yekuseg 1815 ouz1y EPO Şeaejo nıjnan3 1g yn ng epunUojes ouropyag epue ng “4p39A TüigeA33 *TıZop Yag — sMowoğuojy “ıpaıiğeg od “Pp “jgevunayaai 'zruıpoyye ntunu asrı “Zöyuru$ yures J1J98 0 — *yusuug “ir ağı4 e$njoy ug 1gı8 #nuynana spararpyik eouye t19geg ng PY *npanaes AAJA MG yözolmo8 vusezgwy ulu 101 ruya Igı3 önmuolur Turu np usınpje Turğepuyar “yetueç vej “apaığeg a4tp “ey npje 9ssa — sep eez Yuke “yesieç of! Jvry “apunjng nsnjo urüeseg Coupop xepwy vşoruymg g usjerm ıg n793 opuezn e “ars ayusöyeg “gesunoyaağ — vol4gs yaguö "Koy — “Dj umpdokyo3 9ğow -49A Jögey azı op uag 'HYUA Zu ığıpağe5 yag 'gesunayasğ — sıpaga dvaa9 Uomoğuojy Usuviuç gru epeo ekuoyeğeT zureg Op zig “ZTUp 9 jojası redd ürepeyy vrumğo “ummoğuojj ZIŞ “znunsnç — 1p9181 year ji 9298 yaadıp “gesunoşanŞ — iyesueş “zraypı8 sulayan ep uiuekig epey ep uepvo A Ga geıjrA U3MOY “a9OZĞUOJA — » “18 s&yoö1 tuepucum ZIyYnjaj “pn3e5 Kuo OBUOYA Yasaktp “(415 vok usuoy 1pdei “ün 724399193 'yw la Rİ uğur punnp nu JANT ejmepanynu “ursşe? “ie epe Pun$ajınpnur sijogğ "umu -OKU9A yakığyjes ww) vusç — Kİ b İri li b LL vEMZEM yolaa uyum zig n “İTErE Up eN EYYULLIN 11g İty Wueueğ “EK 2AUOS UYŞŞIYYİ MEY “yesueç nn, yoraN3 opey 1g Sunyıoy 214 erek ığrppe nznA “msi unug “1puğo ok 1p unspng tzlak yope 'uepewknp öulaes 4g oyeyn us WoAnuer gr upojuy “wnde& nunpnu sijod tuaç “yok TOYAVA ANTIASYAS a SERSERİLER YATAĞI — Şagi Eğer katil Tribule değilse) cek miyim? diye sordu. ben kafamın kesilmesine razıyım. diye düşündü. Kral; — Peki Basinyak.. Bizi valnız bırak! dedi. Oda hizmetçisi çekildi. Mongomeri bu haberin kralın fikrini değiştireceğini umarak bekliyordu. Fransuva çok müteessirdi Şaşkın gözlerini Sansağa çevi. rirken kendisine bakan muhafr. kumandanı gördü. — Mongomeri.. Size söylemiş olduğum şey... — Yapacak mıyım, şevketma. ab? — Hayır.. Farzediniz ki ben hiç bir şey söylemedim.. Kimsenin de bundan haberi olmamalı. — Şevketmaabımız pekâ'â bilirler ki.. — Evet.. Siz pek sadıksınız.. Haydi gidiniz Mongomeri. Mongomeri dışarıya çıktı. Bekleme salonunu (o geçerken kendi kendine: — Veliahta acaba haber versem mi?.. diye düşündü. Birinci Fransuva, Sansakla yal nız kalınca ayağa kalkarak keder. Ti bir tavurla ağır ağır odada ge zinmeğe başladı. O zaman jantiyor kralın ne ka dar çöktüğünü ve Paristen ayrıl dıktanberi ne kadar değişmiş ol duğunu gördü. — Şevketmaab!.. Parise dönel Kral, yalvaran bir sesle: — Hayır, kal!.. Burada senden başka güvenilecek kimse yok.. de di, 0 Fakat Birinci Fransuvayı er çok korkutan Sansağın hali idi eskiden bu gibi hallerde jantiyom krala şiddetli davranmasını tavsi- ye ederdi. Şimdi ise susuyordu. — Oh!..Artık ölüme mahküm olduğuma hiç şüphem kalmadı!.. diye düşündü. PE Arka arkaya gelen bu haberler, Kon dö Monkların çıldırması La. şatenyeri ile Essenin ölümü Birin- ci Fransuvaya pek fena tesir et- mişti, Emellerinin temelinden yıkıldı. ğını hissediyordu. Tedavisiz bir hastalıkla çürü. meğe mahküm olan bu vücudun gurur ve kendini #everlik (hod- binlik) ile kirli ruhtında gerek sa. dık bir adamı olan polis müdürü- ne, gerekse zevk, eğlence ve felâ- ket arkadaşları olan Esse ile Laşa- tenyri için samimi bir acıma yok- tu. Kral yalnız kendisi için ağladı Sonra, yavaş yavaş kederleri yatıştı. Arkadaşlarını hayali biraz gözlerinin önünde dalgalandıktar. sora kaybolarak yerine Jiyet gel- di. İhanet edilmiş, yalnız bırakılmış arkadaşları — belki kendisini de öldürmeğe hazırlanan eller tara.
