İzmir”n verdiği .. .- güzel br örnek Bugün şöyle bir telgraf geldi: v,İzmir, 30 (A.A.) — Haziranm Nk gününden © itibaren hükümet irelerinde yaz saatinin tatbikine anacaktır. İş yerleri saat 8 den dörde kadar fasılasız çalışa « Sak ve ondan sonra hükümet dai - teleri kapanacaktır. 5 , » Yaz saati, ötedenberi (yurdu - Muzda tatbik edilir amma, sekiz saatlik işin, ortasından bölünmek - izin sürekli olarak devam etmesi, tanırım, şehirler mikyasında şim - diye kadar tatbik © edilmemişti. ahut da ben işitmedim.. İstanbulda yalnız bazı müesse - ! *eler bu usulü kullanmaktadırlar z leâ, Emniyet Sandığı sabah - in işe başladı mı, öğle tatili yap. maksızın, kapanacağı zamana ka - ar muameleyi devm ettirir, Yeni ihniyetli bazi milli müesseseler de bu tarza başladılar. nnederim, hem aşrın zihniye- ne ve ihtiyacına, hem de çalışau mla, “erbabı mesalihin,, işine *n fazla elveren budur. Çalışan adamdan başlaya - e Saat dörtte müesseseden çı - d hürriyetine kavuşmak ne saa - çi Güneşin batmasına daha li zaman vardır. e Bu müddet finda insan neler yapmaz, ne * * Adeta bir tatil günün eğlen - “Yahut hususi meşguliyetlerini Uzun müddet içine sıkıştırabi - NİZ: Direde öğle yemeğiyerine a Mk üstü hafif bir kahvaltı etmiş - dir.. Onun için karnınız aç - * Ailenizle birlikte - Garplıla - mat beş çayı dedikleri - akşam İk vals edersiniz.. Böylelik - Ün ds bozucu yağlı öğle yeme- ği de kurtulacağı için, pek Nea arr, kırk yaşında göbek sal: Dü tehlikesinden de yakayı sı- tir, Evinize varıp karnınınızı doyur» Wi “nuz ve gündüzün tozlu elbise- Ol üzerinizden attığmız ve bol ak yıkandığınız halde, saat an- da, beş, beş buçuktur.. Dünya ka vaktiniz daha var. tey <sinize, isteğinize göre bah * uğraşır, balık tutar, » ama - e” kolleksiyonunuzu ta izi anmağa uğraşır, tetkik eser: e gidersiniz. # * # düzün çalışan o adamlarm saatlerini bir “rantiye » es via hai merek, ömrüne çevirmek ke- , Mİ gösteren bu usul, memle - leş, in de faydalıdır. Çünkü, fert- $ zaman vererek onları yu- 2, saydığım ve “tetkik eserle: May olleksiyonlar, ve diğer a Rah, gidlerinin cidden faydalı allerine sevkeder. » m. da, “erbabı mesalih,, in bun - hiy, n acağı faydanın haddi hesa - Teni Yy... *N ikide geliyorsunuz: F, Paydosu.... hint bir buçukta bay” #iüdür kal tel emt. İmiştir, bir “Sigara içelim, nefes ala- RB ... La Sok memleketlerde, meselâ » bu usul / tatbik edilir. Slip, süyük faydalarda elde e- Ba irin başladığı fasılasız Mimeemleket mikyasında ka La bilhassa resmi daireler- ka tatbik etmek çok faydalı " Yazar, kitabınızı okur, yahut | İkiye beş | işiy 6O yer.. Sebze hâlinin ihtiyaca yetmiyeceği ileri sürülüyor 1 Haziranda açılmasına kesin (Kat'i) olarak söz birliği edilmiş ! olan Kerestecilerdeki yeni sebze ve Meyva hâlinin açılması yeniden on beş gün daha geriye bırakılmış- tır. Fakat hâlin açılmasile bir çok $i- kâyetlerin meydan alacağı şimdi - den anlaşılmaktadır. Keresteciler (o hâli 60 yazıhane ve dükkândan (mürekkeb olarak yapılmıştır. o Halbuki belediyeye hâlde dükkân ve yazıhane almak için şimdiden yüzden fazla müra - caat vardır, Yaptığımız araştırma- lara göre piyasada toptancı olarak iş yapan 30 yaş sebzeci,20 meyvacı 20 limoncu ve 20 kavun ve karpuz- cu vardır. Bunlardan başka pata - tes, yumrta ve yoğurt satanların d- hâle girmesine söz birliği edilmiş - tir ki bu duruma göre 300 toptan- cının hâle girmesi lâzım gelmek - tedir. Halbuki bunada imkân yoktur. Diğer taraftan hâl nizamname - | sine göre hâl haricinde toptan sa - eGal tış yapılamaz. Şu halde en az 200 toptancının iş yapmaktan mene - dilmeleri lâzım gelmektedir. —— bazıları nakil | vasıtalarına Kapanacak Şehrin en büyük tecim (ticaret- hanelerinin) bulunduğu Yemiş s0- kaklarının kanalizasyonu Hazi - randa yapılmağa başlanacaktır. Bu kanalizasyonun yapıldığı müd- detce Yemişin Yasinağa, tütün İ gümrüğü, Yağcılar ve Kafesli Şer- bethane sokakları her nevi nakil vasıtalarına kapalı kalacaktır. faaliyetin uzun müddet durmama- Cenubi Amerikalı ve Ispanyol gazeteciler | Ankaraya gitmiş olan Cenuoi Amerikalı ve İspanyalr gazeteci - ler dün şehrimize dönmüşlerdir . Kendileriyle görüştük.. Hepsi de, “hükümet merkezinizi görmeden Türkiyeyi görmüş demektedirler. Bugün bir kaçı vapurla Atinaya. .| geri kalanı da trenle Parise gide - cektir. AABER — Akşam Posta amk bl atasaraylıla- rın yarınki toplantısı Galatasaraydan yetişenler yarın lisede ikinci toplantılarını yapa - caklardır. Geçen sene ilk defa o- larak senede bir (o günlerini mek - tepte çok güzel bir gün olarak ge- çirmişler ve Galatasarayın meşhur pilâvı da dahil olduğu halde tale - be ile beraber bir yemek yemişler di. İşte yarında Galatasaraylılar ayni şekilde hareket edeceklerdir. Yarın saat 11 de şimdiye kadar Galatasarayın yetiştirdiği en eski- sinden en yenisine (kadar bütün mezunları lisede toplanacaklardır. Bu Galatasaraylılar bahçede biri - birleriyle (oynayacaklar, tanışa - caklar ve talebelik hayatlarını ye- niden bir gün daha yaşayacaklar - dır. Bundan sonra (o Galatasarayın emektar tamburcusu Ahmed Ağa tambur çalarak ihtiyar talebeleri yemeğe çağıracaktır. Mezunlar bu tamburdan sonra ikişer ikişer ye- mekhaneye (gidecekler ve talebe İ ile birlikte yemek yeyeceklerdir. Bu yemeğe Galatasarayın meşhur plâvı da dahil edilmiştir. Galatada rıhtım (caddesinde Cevat Selim fabrikasında çalışan amele Niko, silindir : makinesine sol ayağını kaptırmış, parmakları kesilmiştir. Dayak Balatta oturan Emine ile toru- nu Feyzi komşularından Nazmi - yeyi dövdükleri için yakalanmış - lardır . Otomobil çarptı Kuledibinde oturan Osman is - de şoför Kâzımın 2190 numaralı fif surette yaralamıştır. Çocuk bırakıldı Eminönünde Nakilbent soka - ğına kundağa sarılı on günlük bir çocuk bırakılmıştır. Çocuk düş - künler evine gönderilmiştir. Sandalcı kavgası Kumkapı iskelesinde sandalcr Hıfzı ile sandaler Cemil müşteri dir. Hıfzı, Cemili dövmüştür. Eşek hırsızı Pangaltıda oturan Sabrinin bahçesinden eşeğini çalan Musta- ŞEHRİN DERDLERİ hile ikinci nevi un kullananlar çoğaldı Son günlerde (şehrin bir çok yerlerinde o ikinci ve üçüncü nevi unlardan yapılmış ekmekler satıl - maktadır. Halbuki operatör Emi- nin Şehreminliği zamanında or - taya konulan bir formülle o vakit şehirde iki çeşid olan (ekmekler ! birleştirilmiş, ortaya bir çeşid ek - mek konulmuştu. Ne birinci un - dan, ne de hep ikinci undan olan bu karışık ekmek o vakittenberi şehirde her smıf halkın yediği bir ekmek olmuştu. Fakat son zaman- larda yukarıda © yazdığımız gibi şehrin bazı yerlerindeki (fırınlar ikinci nevi unlardan yapılan ek - mek çıkarmakta (ve bunları ma- halle aralarında sattırmaktadır - lar, Kuduz vak'aları çoğalıyor Şehrimiz ve civarında (kuduz vak'aları gittikçe (artmaktadır. Dün Beykozda Bozhane köyünde bir kuzu, bir merkep, ve iki inek, Polonez köyünde de iki inek, ku- durdukları için öldürülmüşler - dir. Ayrıca bir Oköylüde kuduz bir köpek tarafından ısırlıdığından Yemiş sokaklarından! Parmakları kesildi) hastahaneye kaldırılmıştır. Gene şehrimiz baytarlarından biri de kuduz bir kedi tarafından ısırlıdığından tedavi altına alın - mıştır, Türk ortodoks- ları ve tayya- reciliğimiz Eskişehir saylavı İstemat Özda: mar ortodoks mütevelli heyetleri - Yemiş kanalizasyonu ökonomik| mindeki çocuğa Galata caddesin- ne ve ortodokslara birer mektup göndererek Hava Kurumuna üye sı için çabukça bitirilmeğe çalışıla| otomobili çarparak yüzünden ha-| olamalrını tavsiye etmiş, kendisi» nin de senede 50 lira vererek üye olduğunu bildirmiştir. fa oğlu Mehmet yakalanmıştır. Alacak için Kumbaracı yokuşunda oturan Sabahtiyan alacak yüzünden Fo- ti isminde birisi tarafından dö- vülmüştür. sayılmazdık,, | almak yüzünden kavga etmişler. Yorgan çaldı Aksarayda yapıda çalışan Ne - cibin bir yorganı ile yatağını ça - lan Hüseyin oğlu Mehmet yaka- lanmıştır. “Meyit,, yokuşundan ithaf ediyorum: Azapkapısından Tepebaşına giden yokuşu çıkan her- kesin gözüne şöyle manzaralar çarpar: Zavallı iki at, yüklü bir arabayı Hecin devesi sırtın dan farksız bir yokuştan yukarı çıkarmak için alabildi- ğine kamçı yiyorlar, hallarımmn altından şimşekler ça- kıyor. Bazan nallar bu tazyike dayanamıyarak parça- çok malbantlar bura- lanıyor, Bunu hesaba katan bir larda dükkânlar açmışlar. Cidden bu yokuşu çıkarken zavallı beygirlerin çek- değildir. hayvanların çektikleri Bu yazımı Hayvanları Himaye Cemiyeti azalarına İstanbul cihetinden Beyoğluna giden bütün arabalar bu yokuşu tırmanmak mecburiyetinde bulundukların- dan günde buradan yüzlerce araba ve iki yüzlerce bey- tikleri istiraptan gir geçiyor demektir. Bu yokuşu biran evvel düzeltmek, ve beygirleri çek- kıt'a varmış İngiliz Astromoni ve Ceoloci İ cemiyetlerinin üyeleri geçen haf - kurtarmak kat'iyen ihmal edilemiye- | cek derecede lüzumludur. Çünkü burada beygirler hesabına çekilen istirabı gö- rüp de hayvanları himaye cemiyetine aza kaydolunmak hevesini duymamak imkânsızdır! ta Londrada müşterek bir toplan - tı yaparak merhum doktor Alfred, Wagner'in “toprak kıt'asının ye - rinden sürüklenmesi,, nazariyesini münakaşa etmişlerdir.Bu nazariye ye göre yer yüzünde ilk önce bir tek toprak kıt'ası varmış; bilinmi- yen bir sebep yüzünden bu bir tek kütle çatlayarak parçalara ayrıl » mış ve hemen hemen hiç de hisse- dilmeksizin bu parçalar sürükle - nip gitmişlerdir. Atlaslarınızı aça - rak bakınız; (ve şimal ile cenubi Amerikanın doğu yalı hatlarının, Avrupa ve Afrika batı yali hatla riyle ayni şekilde olduğunu göre - ceksizini.. İnsan büyük zorluklara uğramaksızın ada ve yalıları bir - leştirip, bu bir tek toprak kütlesi - nin resmini çizebilir. Wagnerin düşüncesi, biribirine zıd bir çok düşüncelerin ortaya a - tılmasına sebeb olmuştur. İlk sor » gu: İlkönce iptidai birtek kıt'a var mıydı?. Bu sorgu karşısında İngilterenin en ünlü bilginlerinden Sir James Jeans ayağa kalkmış ve orada top- lanmış olan bülün (o Astronomi ve Ceoloci bilginlerine “evet,, karşı - lığını vermiştir . Dünyayı su, yahut eczayı ferdi- yesi tamamiyle müvazenede ve da- ğılmaz bir halde yumuşak bir küt- le farzedecek olursak; su bu küt - lenin sathı üstünde yeknasak bir surette yapılmış bulunurdu ve de- nizlerden hiç bir kıt'a çıkıp sivri - lemezdi... Fakat farzedelim ki, dünya son- raları eksik lüzucetli ye. biçimsiz: kütle haline gelerek devir sür'ati (günün uzunluğu) değişmiştir. Bu takdirde denizde bir kuru toprak çıkarak üstüva hattını kuşaklar. Biribirine müsavi olmıyan iki ta- ne dairevi kıt'a vücud bulur, birisi tamamiyle aym altında diğeri de aydan uzaktadır. o Yahut belkide bir tek dairevi kıt'a ve bir de karşı yakada deniz yatağından bir tek dairevi yükseklik ortaya çıkar. Bu düşünceler (o söylendikten sonra meşhur biyoloci o bilginlerinden profesör, doktor E, W. Mac Bride, fikrini söylemiştir. , Kendisine göre hayvanların ya - şayışı yer yüzündeki toprakların tarihini tesbit edecek mahiyette « dir ve ilk önce yalnız bir tek top - rak kıt'ası vardı. Profesör bütün diğer mühacir kuş ve hayvanları bir tarafa bıra- karak Avrupa sularında bulunan bir cins yılan balığını ele almıştır. Bu balıkların yumurtalarını nere - de bıraktığı uzun Ozamandanberi anlaşılamamıştı. Araştırmalar neticesinde görülmüştür ki yılan balığı yumurtlamak için Avrupa sularını bırakarak tam 6000 kilo - metre yol aldıktan sonra Bermu - daya varmakta, buraya yumurta » larını birakmaktadır. Yumurtadan çıkan yavrular 3 yaşıma kadar Ber- mud sularında kalmakta ve sonra ayni yolu gecerek Avrupaya akın etmektedir. Doktorun düşüncesi - ne göre bütün bu göçmeler eski den kıt'aların o şimdi olduğu gibi ayrılmamış (o bulunduğunu ortaya koymaktadır. Mide, Barsak ve karaciğer rahatsızlıklarına AFYONKARAHISAR Madensuyu