bulunmalıdır. İçilmesi kolay ve zevklid üferrih, mül"-- yindir. MİDE ve BARSAKLARA zarar vermez ve alıştırmaz. Güç hazimleri kolaylaştırır. KABIZLIĞI defeder. MİDE YAN. MALARINI giderir. Fazla bir yemek ve içmeden sonra hisse- dilen YORGUNLUK ve ŞİŞKİNLİĞİ hafifletir. Ağızdaki tat - sızlık ve kokuyu izale eden MAZON isim ve markasına dikkat, Deposu Mazon ve Botton ecza deposu, Bahçekapı İş Bankası UZU arkasında No. 12, SEFALE * ÇEKMEK * iJ'TEhg%ZSEN ı KUMBARA *ADAPAZARI-TÜRK TİCARET:BANKASI » Herkesin evinde her M A şeyden evvel bir şişe MEYVA T aa İMTİHANLARA HAZIRLIK EEREEMENN Pi /ÇABUK İYİ ve EHVEN - ASRI LİSANLARI BERLİTZ'de göğrini. Yeni kurslar açılıyor - KAYIT BAŞLAMIŞTIR. BİR MECCANİ TECRÜ BE DERSİ ALINIZ. Ankara: Konya caddesi - İstanbul: 873, İstiklâl caddesi Büyük Tayyare Piyangosu Simdiye kadar binlerce kişiyi zengin etmiştir. Yeni tertib plânını görünüz I. ci keşidesi 17-Mayıs-1935 tedir Büyük Ikramiyesi : 25.000 Liradır Beyoğlu ikinci noteri: Va 20,12.34 tarihinde şirketimiz memurlarından Dimitro Apostoli- diye şirketimiz nam ve hesabrna müşterilerden fatura bedellerinin tahsili için salâhiyet vermiştik. Işbu salâhiyetin — bundan böyle hükmü kalmadığını ve şirketimiz ile alâkası kesildiği kendisine tebliği ile ilân etmenizi rica ede- riz. Şel Kampani of Türkey Limited. İş arıyorum 25 yaşındayım, lise son sınıftan tasdiknamem vardır. — İngilizce, fransızca bilirim, hesap ve türk- çem bilhassa kuvvetlidir. İstenen miktarda kefalet — gösterebilirim. Ayda net altmış liradan aşağı ol- mamak üzere iş arıyorum. Gün - düz vazifeyi geceye tercih ede- rim. " Adres: Kadıköy Poste Restam- te A 22 — Evvelce Toplıınode_cihı_ngir mahallesinde Cihangir caddesin - de Melek — aparlımanında otur- makta iken Yunanistana — gidip mezkür mahaldeki — ikametgâhı meçhul bulunan Aleko karısı ve İspiro kızı Katerinaya: DOKTOR .. Kemal özsan Ürolog — Operatör Bevliye Mütehassısı Kraköy — Ekselsiyor — mağazası Ç vanında. Her gün öğleden sonra 2 .den 8 *ekadar. Tel: £1235 bedeli takdir olunan — kıymetin yüzde yetmiş beşini bulduğu tak- dirde mezkür gayri menkulün a- aldığınız paraya mukabi! alacak-| İtcısı uhtesine ihalesi yapılacağı İt namına ipotekli — bulunan vı'; aksi balde son arttıranm antı ye tamamına — (2739) iki bin yedi | tinde kalmak üzere 25—10—935 yüz otuz dokuz İira 75 kuruş kıy:| *alr günü saat 14 den 16 ya ka - met takdir olunan Tophanede Ci- hangir mahallesinde Cihangir caddesinde eski ve yeni 22 No, lu arsanızın mezkür borcun verilme- mesi hasebile berveçhi talep pa - raya çevrilmesi takarrür ederek 10—6—935 pazartesi günü saat 14 den 16 ya kadar dairemizde İstanbul ikinci icra memurlu: ğundan: Uhtei tasarrufunuzda olup Mü- hürdar zade Nureddinden ödünç Doktor Ahmet Asım Ortaköy Şifa yurdu Tramvay yolu, Muallim Naci cad. No 115: Istanbulun en güzel yerinde geniş bir park ortasında her türlü asri konforu haiz çok temiz, fiyatları çok ehven ve kadın erkek her türlü hastalara açık hastahane, Yatak fiyatları iki liradan iti baren Doğum ve kadın ameliyatlarıyle npandisit, frtık, basur ve buna benzer nmeliyeler için hususi, fiyatlar, arzu edene fiyat — listesi ve broşür gönderilir. Telefon: (42221) dar yine dairemizde yapılacak ©- lan açık arttırmasında ise mezkür gayri menkul en çok arttıran üs tünde bırakılacağı malümunuz ol- mak ve bu hususta tarafınıza teb- Hiği muktezi satış ilân varakasının tebliği makamına kaim bulunmak üzere keyiiyet ilânen tebliğ olu - ZEREELMİREE EEEESENEETMEZ. $4 G76LASEEREENEKSEZIZ TTTT TE KO ETENRSRREREZIZDİZDDEDDEZ SOENUNTULN TADİNMEZEEİİEEMEE AT » u — RAGASTANIN OĞLU — bur temin ediyor. Kuvyetli bulunmak | Tâzımgelirken ben hile ile maksada varmak istedim. Sebep! Çünkü Dole âlimdir. Ben onun şahsına felsefe ve ilimle bir darbe indirmek istiyorum, Üyle âdi behanelere ne lüzum var. İn> sanların vledanlarını kandırmak için mi?.. Bir Kralr yola getirmek için mi? İnsanlarda vicdan olmıyacak! Onun yerini bizim fikirlerimiz alacak! Kral- lara gelince.. Onların da itaat :lııu!ı Tâzim! Kendi kendine “Meryemin askeri,, ismini veren bu adam gözlerini duvar- daki bir resime kaldırdı. Bu resimde dünyayı gösteren bir kürenin üstün- de Meryem ayakta duruyordu. Çıp- Jak ayaklarıyle başını kaldıran ve boş yere ısırmağa çalışan bir yılanı erziyordu. Başmda bir Kralhk tacı vardı. İpek elbisesinin büklümleri (- çinde dik ve vakur duruyordu. Gözler rinde bir azamet dudaklarında gu- rurlu bir gülümseme göze çarpıyor- du. Loyala: — Ey Melike! Ey zafer Melikesi! Senin, oğlunun yüksek ve ilâhi isimle> rine yemin ederim ki muvaffak ola- cağız! Sen nasıl orada hâkimsen biz | de dünyayı sana karşı baş eğdirece- 1sâ cihana hâkim olacak- :l:ı)?n':::'dkî— Kral nedir?.. Hü- kümdar nedir?.. Hepsi senin uşakla- rın.. Bizim uşaklarımız.. diye mrril- dandı. t Bakışları korkunç bir şekil alarak Sözüne devam etti! ” — Dole Eflâtanun eserlerini tercü- me etti. Bu tercümelerde gü — sözler var: “Üldükten sonra bir daha hiç bir Vey olmryacaksın, Bir saniye kadar sustü. Gözleri kapandı. — Ne müthiş! Üldükten sonra bir daha hiç bir şey olmaumak! Ademin korkunç uçurumuna — yuvarlanmak! Yokluğa karışmak! Ne?.. Ben kendim- de dünyayı yerinden oynatacak hbir kuvvet hissediyorum! İnsanlara hâ- kim olduğumu görüyorum. Kuvvetli kollarrmla dünyaya yeni bir gidiş ve- rebilirim. Bütün bunlar bir hiç mi ©- lacak, Uşağımın tozu, bir köylünün tozu, İğnas Loyolanın tozuyle bir a- rada mr bulunacak?. Evet, evet, billk yorum. “İnsan! Topraktan yaralıd- dın, toprak olacaksın!,, Fakat bu söz- ler bizim için değildir. İasan sürüsü zillet ve miskinlik çukuruna yuvar- lanmalı ve bu sürüyü idare edenler yükselmeli, gururlanmalı.. Gurur, de- hanın süsüdür! Papaz uzun müddet düşündü. Kol- Tarını kavuşturmuş, gözlerini kapa- mış, yüzü korkunç bir hal almıştı, Bu düşüncenin neticesi: — Delenin ölmesi lâzımdır! Oldu. —Hi KÜÇÜK DÜŞES Haşnrat Yatağı serserilerinin Luvr sarayını istilâ ettikleri eğlence goce- sinden beri sekiz gün geçmişti.. Sekiz gün!.. We Tribule ne tevkifhaneye ne de Bastile gönderilmemişti. Hâlâ Luvr- daydı. Acaba Birinci FPransuva ne düşü- nüyordu? Yoksa bu aşınmış hassaslığını kay- betmiş kavgacı ruh, yüksek bir hare- ketin karşısında müteessir mi olmuş- tu? Yahut bu kanlı hükümdar bir soy- farının haklarını idrak mi edebilmiş: t? Okuyucularımız, Jiyetin tilceyen şaşıran Tribuleye doğru İlerliyerek &- açık arttırması icra ve arttırma nur. — RAZ'STANIN rımda görürsün.. diye gürledi ve çocu- ğun arkasından koştu. Fakat, (Rezil, çapkın) iskemlelerin, masaların üstünden atlıyarak bunla- rı gürültülerle yerlere devirerek mut: fağın içinde kaybolmuştu bile.. Madam Greguvar, diz çöküp makas. la iki cübbeyi diki yerlerinden kese- rek ayırırken Mösyö Greguvar da: — İki saygılı papasa böyle mi mua- mele edilir! diye homurdanıyordu. Gürültüler yatışrıldı; masa düzel- di. Papaslar gene yemeğe başladılar... Kargaşalık esnasında Kont Kokar- der ile Marki Fanfar — yavaşça kapı- dan çıktılar... İçtiklerinin parasını ö- dememişlerdi. Kimse, bu kaçışa dikkat etmemişti. Yalnız Greguvar, birkaç güğüm şa- rabm parasmı alamıyacağını görünce içi kan ağladı. Ve bir daha ilerde bu gibi şeylçre karşı daha ciddi davrana- cağına karar verdi... Papas Tibo! — Şu Landri, hakikaten küçük şey- tanın biridir! diyordu. Lüben: — Bu heyecanımı bir sürahi Somür şarabı bile teskin edemez... sözünü ilâ. ye etti. Somür şarabı istenildi geldi ve der- hal içildi. Bizim papaslar Somlr şa- rabının mahzenden çikar çıkmaz taze taze içileceğini biliyorlardı. Yavaş yavaş kafayı dumanlıyan Ti- h. —Hepsi bu kadar mı yaarkadaş! Muhterem reise ne diyeceğiz dedi.. — | — Adam sende! — Bir vazileye me-| mur değil miyiz; düşmana rastgeldik ve kavga ettik deriz. Olur biter,.. — Bu bir yalan — olmaz mı Lüben kardeş! —REvet bir yalan, Tibo kardeş$ Fa- kat rica ederim, muhterem Loyolanın bize öğrettiklerini unuttun mu? (11229) ©LU - Ka Dinin menfaatini korumak için ya İan bize her vakıt için tavsiye edil. di mi ya.. Bunu dün bilmezken bugür öğrenedik !... — Öyle ama... — Nasıl, Tibo, kardeş, — dinimizin bir meşalesi olan Sen — Piyerin en ya. kınt bulunan hürmetlüâ Loyalânm nü- fuzuna karşı İsyana mr cesaret ediyor. sun? — Tanrı göstermesin, Lüben kar: deş.. — Manastır reisine yalan söyliyor gak bu da dinin menfaati için değil mi?,. Düşün bu anda biz neyiz?.. Din için canımızı feda etmiş iki kişi değil miyiz. Bizi — eezalandırmak. Dinl ce- zalandırmak demektir. İşte dindarane bir yalan kendimizi cezadan kurtarır- ken dini de kurtarmış olüuyoruz. Bu su retle bizi cezalandırmakla dini de ce- zalandırmak günahımı işliyecek reisi de bu günahdan kurtarmış oluyoruz!. — Ne kadar da güzel — söylüyorsu- nuz Lüben kardeş! Ben de muhterem Loyolanın bizim din için çalıştığımızı bildiği için takdis edeceğini biliyorum. kuvvetli olmak için muharebe ve sev- kiyat zamanında içmek lâzım. — İyice de karınlarını doyurmak Tâzmm! — Kuvvyetli ve sıhhatli olmak için? — Çünkü, kuvvetsiz nasıl düşmana hücum edilir? İki papas biribirlerini inandırarak ve vicdanlarını tatmin ederek çıkmak için ayağa kalktılar. Lokanta bomboş idi.. Kapı çoktan kapanmış ve kepenkler kaldırılmış idi.., Usta Greguvar tebessüm ederek: — Hesabınız, hir ekü, bir frank se- kiz paradır dedi... O anda eğilen Greguvarın üzerine tehdit yollu sağ ellerini kaldıran iki Papas: