S ü ü . Te « - x & . &-. S 4 K G $ G » . öR * UA Ke" SN 5YA İ ĞŞ ..- w w . &© A W A 3 G Ş eereremeAAcAnE. Yazan: çan ı '" i_—fîî;î_' Kadircan Kaflı o . : u İ Büytik Deniz Romanı MERANea eee rerene cece e n cane dene DeLAcecEamAmame ı Genç kızın hayata dönmesiyle ayak-' larına zincir geçmesi bir olmuştu Biraz sonra sandalın çok yakm-| Parçalar aramak, hem de yağlı bir irına gelmişlerdi. İçerisinde genç bir kız baygın yatıyordu. Sandal İndirerek kızı yukarı aldılar, Fa - tat biraz sonra aralarında bir ih - Ulâf baş gösterdi. Gemide fazla Bir adam beslemek istemiyorlar - ©ı, Hele kaptan buna — muhalifti. Fakat ne yapacağını bilemiyordu: — Ne yapmalı, dedi, onu yeni- | denize atamayız ya.. — Fakat hem kurtulmanın, hem * bu yüzden para — kazanmanın Yolu var... Kaptan Hacı Rüstemin esirci ol- d“iunu biliyordu. Onun ne de - TMek istediğini anlamakta güçlük tekmedi: — Gözüne mi kestirdin? Sana Yarar.. Fakat ben.. — O halde bana satrver!. Ayak bileklerindeki köstek yerlerine ba- lirsa bundan evvel de esirmiş ... Her halde kaçmış, — denizde yolu Haşırmış, yiyeceksiz ve susuz ka- | böyle baygın düşmüş - ola - takı, Kaptan, genç kızın ayak bilek - İerine baktı... Sahiden orası çepçevre kızar - Tarş, ve morarmıştı.. Pazarlığa girişti.. Çekişe çekişe sekiz Düka altını Yermek üzere uyuştular.. - Hacı Rüstem sekiz allını savdı.. | Kaptannı yüzü gülmüştü.. Böy- 2 bir saat içinde hiç yorulmadan Sek'z altın kazanmak ne iyi şeydi! Kaşke hep böyle başı boş sandalla- "â raşt gelse ve içinde böyle bay- 2i genç kızlar bulunsa!.. Genç kız biraz sonra gözlerini Açmıştı... AZ> ı akıtılan su ve farap onu bir an evvel hayata çe- Virmişti.. Fakat hayata dönmesiyle esirlik Zincirinin yeniden ayaklarına geç- Mesi de bir olmuştu. , Zavallı genç kız büsbütün ayıl - &t zaman, kendisini esirlerin a- Fasında esir olarak bulmuştu . Nç olmuştu? Avlonya — pazarı, Yusuf, onunla beraber gizli- e Ali Reisin gemisine giriş, orada feçen korkulu, fakat mes'ut za - | Manlar, kargaşalık, direğe asılan Sevgilisi, onun — kurtuluşu, fakat alıcı bulursa Stellayı satmak için bütün yukarı İtalya — şehirlerini gezdi.. İtalyanın doğu kıyılarını da adım adım dolaştı.. Een sonra gemiden görülen on beş kadar e - sirle Venediğe döndü.. Stellaya, iyi bir alıcı çıkmamış - tı.. Ancak otuz altın — kadar ver - mişlerdi.. Halbuki o seksenlerden aşağı inmiyordu. , Hasta olmaması, cdız düşmeme si için de gözünün bebeği gibi ba- kıyordu... Gene iyi işler yapacak, hiç de - gilse dört beş yüz altın daha ka - zanacaktı. Gülümseyordu.. Son günlerde, esirlerini Vene - dik esir pazarında da on gün ka - da satılığa çıkarmış, ancak iki iri yarı zenciyi — uygun bir para ile baştan savabilmişti.. Eğer Ali Reis ve arkadaşları o günlerde Venedik — esir pazarını | dolaşmış — olsalardı, hiç şüphesiz Stehlayı tanıyacaklar, — sevgililer biribirlerine kavuşacaklardı. Onu Hacı Rüstemden zorla a - lamazlardı. Çünkü böyle olursa, işe hülsümet karışacak, belki bi - zim yoldaşların — kimler olduğu meydana çıkacaktı. — Fakat Hacı Rüstem seksen altın — istemiyor muydu? ÂH Reis sekiz yüz altını a TiRıUrukır sayar, kardeşini kür- tarırdı.. Buna kim neder, ve on - ların kim olduklarını, kim sorar, araştırırdı?. Lâkin tesadüfler nasıl çok za - man hasretlileri birleştirirse, çok zaman da ayırır., İnsanlar ve bü- tün şu dünya, kör tesadüflerin o - yuncağı değil midir?. - Cenova gemisi — Adriyatik ve Yunan denizlerini geçmiş, Akde- nize açılmıştı.. Navarin açıkların- da birdenbire karşılarına Uluç Ali Paşanın filosu çıktı.. Uluç Ali Paşa yeniden Cezayir beylerbeyi olmuştu.. O sırada Ak- denize çıkan ve Müezzin zade Ali Paşa kumandasındaki iki yüz kal- yon ve kadirgalı Türk — filosunu karşılamak için buralara gelmiş - t. — Son iki sene içinde Türk do - nanması yeni zaferler kazanmış - tı. Hele Kıbrism alınması Avru - ” HABER — Akşam Postast 19 MART — 1935 Milli — deleye Bir milyon lira temin Eden posta müdürü öldü İzmir Posta ve Telgraf Başmü- dürü Bay Enver 12 Mart Perşem- be günü Çenkelköyündeki köş- künde vefat ederek ailesi makbe- resine defnedilmiştir. Bay Enver, Milli mücadelenin başlangıcında Kastamoni posta başmüdürü bulunuyordu. İstanbul hükümetine ait bir milyon İiraya yakın parayı Ankaraya gönder- miş olduğu cihetle “Ferit Paşa,, hükümetince idama mahküm edil- mişti: Bu suretle Anadoluda - İ:- tanbul hükümetine isyan eden ilk başmüdür olmuştur. 24 senedenberi posta ve tel- graf idaresinin muhtelif ve yük- sek vazifelerinde himmet ve gay-| reti görülmüş olan bu vatanperver zate “Allah Rahmet eylesin!,, | deriz. — -o—— Şehrimizdeki bakanlar Ökonomi, Baymdırlık, Akçe Bakanları Celâl Bayar, Ali Yalçın Kaya, Fuat Ağrıman şehrimizde bulunmaktadırlar. —— Komisyoncular arasında İzmir Komisyoncular Birliği İs- tanbul Komisyoncular *Birliğine bir mektup göndererek iki birliğin müşterek yürümesi için arzularını teyit etmiş ve İstanbul Komisyon- cular Birliği Başkanı Cevada İz- mir Birliğinin fahrt haşkanlığı —— | Taziyet için teşekkür Pek küçük iki yavru bırakarak âlemi ebediyete uful eden zevcim merhum Kor General Kenan'ın cenaze merasiminde bulunan ze vata teşekkür eder, taziyet lut- funda bulunan sevdiklerine ayrı ayrı saygılarımı arza nihayetsiz teessürüm mani olmaktadır. Af dilerim. * Nimet HABER Akşam Postası IDARE EVİ ISTANBUL ANKARA CADDESİ Zetgrat Adrseli İSTANBUL HABKN Teletoo — Yazat 28877 — dareı tarte isinin de ufak — bir sandalla | 5 GzreseacennserevAN! eee z | paya bir korku, — Türklere fâzla ABONE ŞARTLARI ;f, 'î—ık'domu bırakılması.. . Piğkrat vehatiua T ĞKR aAi ö ,_f“*“n bunlar evvelâ tatlı, fa-| — Türk donanması — Akdenizde İf İ Türüyer 126 480 610 1280 Kap. * sonra gittikçe korkunç olan bir şanlt bir dolaşma yapacak, sonra Eenebi. 130 Ho M0 1610 B” N kd » » BAA NL T ” a: SS <— GKL C. h 'Üya gibi geçmişti.. Bağırmak, çrpınmak, — kurtul - Tak için sağa sola saldırmak.. | kışı İnebahtıda geçirecekti. Venedikliler Kıbrısta Türklerle * | çarpışırken Cenova ile savaşta de- | — Ben esir değilim! Beni niçin | ğildik., Fakat buna rağmen Ce - .:;ql'e vuruyorsunuz?? Ne hak - _bı" haykırıyor, Fakat hem bu - İri l Omuzlarında ve sırtında şak - u. şaş lt bu kız, güzel Stella, — yani A'ı Reisin kızı Ayşe idi.. Y$e çırpınmanım faydasını gö - :::'"iheı boynunu büktü, hıçkı- h,'*nm kendi kalbine yığdı, göz İ kendi içine döktü ve sus- ,,_'î-di-iıı yeniden hayat seli - d lerine bıraktı.. V. Hacı Rüstem bu değerli parçayı *üedikte iyi besledi. — Hem iyi movalılar gizliden gizliye Vene - diklilerden yardım ediyorlar, hat, tâ yollarına düşen Türk gemilerini kimseye dinletemiyor, hem de | de kancıkçasma avlamaktan ge - Yarı habeş kölenin kırbacı cı - | &i durmiyorlardı.. Devamı var IKUPDN 69 19-3-935 ILÂN TARIFESİ Ticaret Ulnlarmın satırı 12430 Heaml Uanlar 10 buruştar, Sahibi ve Neşriyat Müdürü—: HASAN RASİM US Basılaığı yeri (VARIT) Matbana Türkçeye CEB'DEL'KLER Geçiren : Gebidelikler Şahı Açıkgözler Padişahı NA-BI Ali Cengizin başından geçenler EREEEREEİAE SS REEEANEEİİNETEREN NNN — 10 — Dömir haykırarak: bu dakikada hissettiği bahtiyarlı- — Sakın ha!.. dedi. Sonra onu | da beslemek lâzım. Hele bize av köpeği ne kadar da yakışır.. Ken- dimiz muhtacız.. Nerde kaldı bir de köpek besliyeceğiz. — Pek âlâ! Fakat sözünün doğ- ru olmadığını da söylemeği bir borç bilirim: Bir köpek bir arka- daştır. Ona bir şeyler getirip gö- tünmek öğretirsek rahat eder, er- zakımızı ona taşıtırdık.. Artık ben gidiyorum. Kafamım içi öyle | mühim, öyle büyük vaidlerle dolu ki.. Bir gün size bir torba altın ge- tirirsem hiç de hayret etmeyiniz. Maamafih bir taraftan da siz ba- banıza mektup yazmağı, para is- temeği ihmal etmeyin.. Belki iyi| damarlarına rastlar da merhame- | te gelirler.. Size gece gelirken bö- rek gelireceğim.. Börek mükem- mel bir gıdadır, insanı besler.. Nejad: — Börek getireceğim diye elbi- semi berbat etme, rica ederim, de- di, Ali Cengiz kapryr arkasından çekerek cevap verdi: — Hiç merak etme.. 5 Ali Cengiz cebinde büyük bir servet taşıyan adam baliyle kuru- la kurula, memnun bir - tavırla merdivenlerden inip gitti. Ali Cengizin kaldırımda yürü- yüşünü görenler, dünyayı onun yarattığına hükmedebilirler — ve etomobilinden İnmiş de lütfen yürüyormuş zannına kapılabilir - lerdi. Böyle nasıl yürümesindi: Ce - binde tam yüz kuruş parası var - dr. Kaldırmıda kendisi gibi yü - rüyenleri adetâ yol vermeye mec - bur bırakıyordu. Belki elbiseleri daha temiz ve ceplerinde daima çok para bulu - nan yüzlerce genç bulmak kabil - dir. Fakat onlar, Ali Cengizin BA bilinde girebileceklerdir. zamanlarını geçirdiği hayatını * Mevsimin en nezih ve en eğlenceli balosu . KURUN gazetesinin 21/3/935 Perşembe akşamı Maksim salonunda vereceği balodur. Bu baloya, Kurun gazetesinin nesrettiği kuponlarını top yanlar bedava, kupon toplamıyanlar ise 1,50 liralık bilet muka- Kuponların değiştirilmesi ve bilet satışı, Cumadan maada hergün saat 9 dan 18 ze kadar Kurun idaresinde yapılmaktadır. Davetiye ve biletler ikişer kişiliktir. Bu Perşembe akşamı SAR'A Y Sinemasında Eski boks şampiyonu GEORGES GARPENTİER'nin rafer yaşattığı ve kadınlar tarafından sevilerek ve aşk macerasını tasvir eden. TOBOGGAN Pek mühim ve alâkabahş muazzam film başlıyor. Yarın akşan W ELEK sinemasında Jönprömyelerin en güzeli GARY GRANT Güzeller güzeli ROSİTA MORENO ve sinemanın yeni yıldızı FRANCES DRAKE ALFRED SAVOİR'in bir eserinden iktibas edilen Avlanan Gönül Fransızca sözlü nefis ve sevimli filminde görüneceklerdir ğı duyamazlar. Yoksuzluğun da bir bu iyiliği vardır. Mahrumiyet bir şeyin değerin yüz kat arttırır. Ali Cengiz çamurlu yol!ardan Divanyoluna çıkmış, cebinde tam yüz kuruşu olduğu halde tramva- ya bile iltifat etmiyerek Sultanah- mede doğru yol almıştı. Yolda kendi kendine şöyle dü- şünüyordu: — Ben şimdi bir francala ile mi karnımı doyuracağım?.. Bu nasıl olur? Benim gibi güzel bir gen - cin böyle, kâfi derecede besleyici olmıyan bir şeyle karnını doyur- ması ayıp.. Hem ayıp, hem yazık.. Koca İstanbulda tanıdığım — yok değil ya.. Sonra.. Bir an için ol - madığını bile düşünmüş — olsak cebimdeki bir lirayı ne yapalım... Bozdurmıyacağımı vadettim ama onlara böreği ne ile götüreceğim İyisi mi şimdi bozdurmam. Benim güzel Despinamın evine giderim, Gerçi şimdiye kadar ona çok aziz- lik yaptım. Birçok defalar ken- disini seviyor görünerek aldattım. Fakat o benden pirzolasmdan tut, çikolatasına kadar hiç bir şeyini eksik etmedi. Kendisini dört ay- danberi görmedim, Beni görünce sevineceğini sanırım. Ali Cengiz bunları düşünürken Sultanahmetteki — lokantalardan birinin önüne gelmişti. Camekân- nin önünde durarak tavuklarla balıkları seyretmeğe başladı. Bu- rası dardı. Tam bu sırada kaldı. rımda, sırtında küfesiyle geçen bir hamal koluna çarptı. Yerler ıslak ve çamurlu olduğu için bu çarpış Ali Cengizin müvazenesini bozdu. , Sendeledi ve yere kapak- lanmamak için kendisini güç zap- tetti. Kendisinden geçmiş bir hal- de arkasından: ” — Gözün kör mü Kayvan! diy, bağırdı. (Devamt var) L0