z a — Türkiyenin böyle olmyasını İstemişlerdi.. Cumhuriyet, halk hâkimiyetinin, milli idare ve iradenin filen olduğu kadar şeklen dahi en tam ve kâmil bir surette tecelli ettiği devlet şek - lidir. Türk milleti bugün Türkiye- nin buü rejimi altında yaşamağa baş- İadığı tarihin onuncu yıl dönümünü tesit etmekle bahtiyar ve mesmttur. Yeni Türk devletinin hangi ahval ve şerait içinde “Cumhuriyet,, esas - İarına göre kurulduğunu, Cumhu- riyetin nmasıl ilân edildiğini her yıl dönümünde hatırlamakta milletçe bü- yük menfaatler olduğuna ş#üphe yok- tur. Çünkü yeni devlete bugünkü hü- viyet ve mahiyetini veren büyük ve tarihi gün Türk milletinin ebedi ha- yatında dalmi bir kuvvet ve kudret membat olacak ehemmiyette ve biribi- rinmi takip edecek olan — yeni nesiller İçin büyük bir ibret lewhası teşkil - descek kıymettedir. 29 Teşrindevvel 1923 te ilân edilen, daha doğrusu telâffuz olunan Cum « hüriyet,” hakikatte milli Şefin Sam- sünda karaya ayak bastığı dakikadan itibaren — meycudiyetini hiİssettirmiş, Erzurum ve Sivas köngrelerinde ve- nihayet Türkiye Büyük Millet Mecli- &l hükümetinde ise fili ifadesini bul « muştur, Milleti ve yurdu her türlü maddi ve manevi kayıttan azade olarak kur- tarmak ve İstikbalde onun İnkişaf ve refahına engel olabilecek bütün ah- val ve şeraiti bertaraf etmek azmiyle hareket eden mlilli şef, memleketin maruz kaldığı acıklı felâketin asıl sebep ve membarnın milli İradenin te- cellisine mani olan saltanat ve hilâfet müesseseleri olduğunu İstiklâl cidalin- den çok evvel görmüş ve milli hakimi- yeti en katf surette tesis etmeği milli bir lüzum ve zaruret olarak telâkki et- mişti. Önun bu dâhiyane görüşü, 19 ma- yıs 1920 tarihinden Cumhuriyetin res- men ilânı gününe kadar milletin haki- miyetinde filen tahakkuk etmiş olmak- la beraber Büyük Millet Meclisinin kurulduğu günlerde bütün gözler va- tanmm kurtuluşuna dikilmiş olduğun - dan, Büyük Gazi rejim meselesini der- hal mevzuu bahsetmenin gene kendi rehberliği ile milletin her türlü anası- rını İstihlâs cidali etrafında toplamış olan milli vahdet ve İştiraki mesaiyi bozabileceğini düşünerek filen teessüs eden milli hakimiyetin şeklen dahi bütün dünyanm anladığı manada ifa- desini münasip bir zamana tehir etme- ği muvafık görmüştü. Bunun içindir ki Büyük Millet Meec- lisinin toplandığı günlerde kabul edi- len ilk teşkilâtı esasiye kanununda- rejim meselesine sarahaten temas e- dilmemiş ve Büyük Millet Meelisinin “hilâlet ve saltanatın ve istiklâl vatan ve milletin istihlâsma kadar....,, vazi- fesini faya devam edeceği yolunda bir kayıt konulmuştur. — Maamafih teşkilâtım diğer maddeleri ile kayitsiz şartsız bir milli hakimiyet tesis olu- nuyor. Büyük Millet Meclisi “mille- Ün yegâne ve hakiki mümessili,, sıfa- tiyle icratve teşrii kudretlerin tecelli- gâhr olarak ilân ediliyor. Devletin YKĞNT ppi LA ERC D gggi Kat gggi AYA KOK ağiyyyyglABAR A B pyiyagizHEN LT pggyyyi DAT Küygoyyor HABER — Akşam Postası mhuriyette Böyle yaptılar.. te nasıl kavuştuk neler yapıldı? "«ş TULL. Cümhuriyetten evvel ne idik?.. Bir hiç, veya daha fe- na: Yıkılıp yuvarlanan bir varlığın perişan enkazı. Cümhuriyetlen sonra ne olduk: BHerşey, veya daha yüksek: Büyük bir deha iradesile yepyeni bir varlığa ka- önüne geçilemez kuvvet hamlelerile mütemadiyen ilerli- yen, hür, müstakil, kafası havada, kendi kendisinden en kat'i ıurettı emin bir millet.., *— . » Cümhuriyet devrinde neler yaplık? Bunları hulâsa etmeğe çalışalım: Lozandan sonra din işleri dünya işlerinden ayırt & - dilerek vledanl! akıdelerinde tamamen hür bırakıları mil- letin dünya işlerinde sağlam kafa ile çalışmasını temin etmek hesabına o zamana kadar hilkâmete dahil Şer'iye E ve Evkaf Vekületi, medreseler, tekkeler ilga edildi ve ğ hürriyetle beraber milli vahdetin mesnedi olan tedrisa- E taın birliği teslis ve tatbik edildi. Kimsenin hatırı için değil, yalnız yüksek Türk men- faatleri İçin adli kanunlarımızı bir hamlede Avrupanın E müterakki memleketlerinin kanunları seviyesine ve a- vuşan ve bu yeni varlığında durup dinlenmek bilmez ve | dığı şapkayı ikame ederek Türk milletinin böyle saçma sapan âdetlere kakılıp kalmıyacak kadar yüksek kabili - yetli bir millet olduğunu hem kendisine karşı, kem bü- X tün dünyanın hayret gözleri önünde kolaycacık gösterip — geçiverdi. Saltsixz Arap harflerile okuyup yazmakta çekilen zor- lukların büyüklüğüne mukabil Türk milletinin her hu- susta ve her sahada kendilerile beraber yürümeğe karar verdiği Avrupa milletlerine bir an evvel yetlşmek İçin çabuk ve kolay okumak mecburiyeti dikkate'alınarak ye- ni alfabenin kabulile inkılâp Türkiyesine medent ufuk - lara doğru yeni bir sıçrayış İmkânı daha verilmiş oldu. Avrupanın belki de bililtizam ihmal ettiği Türk tari- hi daha büyük Ihmali bizzat milli maksada hizmetten u- zaklaştıkça uzaklaşmış olan binnefle Osmanlı İmpara- torluğundan görmüştü. Baştan başa bütün dünya tarihi- nin hemen her safha ve sahifesinde derin iİzleri olan bü- — W"Mmmnmlîltıııımwm"mıımmm 'yük Türklüğün büyük tarihi adeta yok farzedilecek veç- £ hile unutulmuş olduğu gibi en son Türklerin eseri olan Osmanlı İmparatorluğunun menşeleri bile gülünç iptida- Z iliklerin basit hikâyelerine İrca edüm!şti. In!aldpçı goUU KİDIygyyygyaAA LA ayyayyrl DaayagıADİ İ BERtapayyyaBÜASbpyp aa KTT y E hengine çıkardık. edilmiş, o hak yerine getirilmiştir. Büyk Millet Meclisi tarafından idare olunacağı ve hükümetin “Türkiye Bü- yük Millet Meclisi Hükümeti,, unva- nını taşıyacağı tesbit ediliyordu, Tam manasiyle bir halk idaresi idi. Yalnrız devlet reisi ayrıca tayin ve vazifeleri tasrih edilmişti. Filiyatta meclis na- mimna imza vazına ve hükümetin yani Vekiler Heyetinin kararlarmı tasdika salâhiyettar olan ve ayni zamanda Büyük Millet Meclisi Reisi, devlet re- isliği vazifesini yapıyor, müzakerele- ri idare etmekten ibaret olan asıl mec- Dis reisliği vazYesi ise ikinci reis tara- fından yapılıryordu. Bazı zevat, o günkü ahval ve şerait içinde padişahm ve halifenin düşman- lara mutaveatta mazuür olduğu fikrin- de bulunduklarından Gazi, ilk teşkilâ- tr esasiye kanununun tesbitismrasında rejim meselesini mevzuu bahsetmek « ten haklı ve pek yerinda olarak çekin- diği gibi — büyük nutukta da işaret edildiği günlerden pek az evvel de bu busustaki kat'i kararının tatbik mev- küne konulabileceği zamanım henüz hulül etmediğine kani bulunuyordu. Ö zamanki vaziyet göz önüne ge- tirilirse Büyük Dâhinin bu mülâhaza- da hakir oldukları analşılır. Filhaki « ka Cumhuriyetin ilânına takaddüm e- den günlerde müstevli kuvvetler Trak- Yalnız vledanlarda yeri olan din namına İrtikâp olu- nan batıl âdetlerle Türk milletl alelâcayip kıyafetlere sokulmuştu. Kıyafetin din ile hiç bir alâka ve münüasebe- ti olmadığını pek İyl bilen hür düşünceli Türk, Rum ba- — kayası bir serpuş olan fesin yerine bütün dünyanın taşı- MWmınMıımHW"meıwmmmWWmııınl""mmmnııll'm“lnmml“mwummmmlı: Ter kifayet etmez. yadan ve garbi Anadoludan bir sene evvel atılmış olmakla beraber sulhun akti için sekiz aydan fazla bir zaman geçmesi lâzım gelmiş, son ecnebi kuv« vetlerin boğazları ve İstanbulu terke « dip gitmesi ise Cümhuriyetin ilânın « dan ancak 27 gün evel vâki olmuştu. Devlet halledilecek birçok mühim ve nazik işler karşısında idi. Cümhuriyetin —ilânmı tacil eden şey, ikinci Büyük Millet Meclisinni sulhun aktini takip eden günlerde be - liren gizli muhalefetin bazan Meclis ekseriyetini de sürükliyebilen faaliye « ti olmuştur. Bu mühalefet sulhun im- zasından sonra Fethi Beyiri reisliğin - de teşekkül eden İcra Vekilleri Heyeti- nin hükümet vezaifini ve imkânmı bı- rakmıyan müşkülât göstermiş -ve ni- hayet Vekiller Heyeti, “devletin kar- şısında bulunduğu mühim vezaifini ifa ve büyük müşkülâtı bertaraf ede - bilmesi için kuvvetli ve Meclisin tam bir müzaharetine mazhar bir Vekiller Heyeti teşkiline imkân brrakmak mak- sadile 27 teşrinievelde istifa etmiştir. İşte bu istifa, Meclisteki gizli muhale- fetin mucip olduğu teşettüt kadar ©o zamanki teşkilâtı esasiye kanununun hükümet teşkilindeki hükümlerinin, yani Vekillerin birer birer Meclis ta - rafından intihap olunması hakkmdaki usulün sakatlığını ve büyük mahzur - tarihimizi örten perdeleri kaldırdı, ve dünyanın gözüne yeni cihanlar göstermeğe başladı. ; Bir milletin dill yetmiş iki buçuk milletin halltası e- X Tan bir İmparatorluk sarayının Arap çorbasına benziyen ğ dili değil, o divandan uzak, kendi tarlasında ve kendi o- cağı başında yaşayan asitl halkının dill olacağına şüphe yoktur. İnkılâpçı Türkiye milli kültürünü en saf şekille- Z rinde tesls etmek için özdilini hal ve mevkle hâkim kıla- cak heyecanlı faaliyetlere de girişmiş bulunuyor. On birinci yeldönümüne yetiştiğimiz Türkiye Cümhu- riyetinin neler yaptığını anlamak için başımızı gerl çevi- rerek yukarıya yalnız satır başlarını kaydettiğimiz bazı hareketler, Cümhurlyetlmizin başardığı işlerin —İnkılân — zümresine dahil bazılarından ibarettir. Yoksa Cümhuri- ” yetin başardığı bütün işlerin tafsilâtile yazı!masına cilt- | cümhuriyetçi Türkiye herşeyde olduğ Alle hukuku ile Türk kadını asırlarca mahrum oldu- | dahi Büyük Şefl Gazi Mustafa K ema!fn frşad'lfe ğu yüksek ve muhterem mevkline tekrar yükseltilerek o zamana kadar yarısı meflüç bir halde bulunan Türk ce- miyetinin tamamiyeti lade ve İkmal edilmiştir. Milletin — anasını, hemşiresini, kızı olan kadın kısmının — cemiyet E hayatında Wasına milekkel olduğu hlzmetler erkeklerin- kinden asla az değildir. Türk İnkılâbı hayatalade ettiği kadınla Türk milletinin alnını göklere kaldırmıştır. Tür- E kiyede kadın artık caniler gibi mahpus veya — umacılar gibi örtülü olmaktan kurtulmuştur. Bu onun hakka idi, ve İnkılâpçı Türk cemiyetinin de vazifesi, Bu vazife ifa larını da tekrar meydana çıkarmış ve memleket en kuvvetli bir hükümete malik olması lâzım gelen mühim an - larda büyük bir zâf manzarası arzet - * .i miştir. hususi içtimalar yaparak Mecliste . kat'i şeklini alacak bir namzet İistesi tesbit etmek istiyen meb'uslar, iki bu« çuk gün devam eden bir kararsızlık içinde bütün Meclis azasının kabul e - debilecekleri bir liste hazırlamağa mu- vaffak olamamışlardır. Fırka idare he- yeti, vaziyete kat'i bir hal çarösi bula«- bilmek için 28 teşrinievel gecesi azçok umumi temayüllere uygun olabilece - ğini düşündüğü bir liste hazırlamış ve Gazi Hazretlerini içtimaa davet ede « rek mütaleasını almıştır. Büyük Şef, Histede isimleri olan bazı zevatın daha kuvvetli şahsiyetlerin intihabını temi- nen listeden çıkarılmalarını rica ettik- lerini görerek daha kat'i bir liste tes « bitini tavsiye ettikten sonra içtimâr | terkeylemiştir. O dakikakaya kadar vaziyeti müşahit srfatile takip eden Gazi Hazretleri, ar- tık o dakikadan itibaren hükümet teş- kili usulünün değiştirilmesi zarureti « nin nakabili ihmal bir mesele halini al- dığını görerek rejim —meselesine sıkı a merbut olan bu düğümü çöz - mek için devletin şeklini de meyvzuu bahsetmeğe karar vermiştir, Ş Ka 3 | &i namzet İistesi üzerinde 4 ( I'Hlımmıı!ınılııı HTT ı"llluıııınlli Möğ've kürsüye çıkarak şü fi köşküne davet ettiği ı mi Paşa ile Halit Paşaya . kendisine muntazır bulduğt ” busu Fuat ve Afyonhnhh%j safir bulunmakta olan ğiz! Demiştir. Büyük Şefin da bulunanlar tarafından "” meserretle karşılanmıştır. J Ziyaretçiler gittikten J Paşa Hazretleriyle yalnız Hazretleri, — devlet !ekliıl yet olarak tesbit eden ve fırkada ve Mecliste müzt rak kanuniyet kesbeden re heyetinin bir gün evvel açılmıştır. Fakat İistede i lan ve hükümet teşkiline | deki sakatlığın bazan milli V sıl bir çıkmaza sokabileceğif, mnîbmtmabu'müulıef' Bu arada söz alan hatip çoğu bhenüz içtimada hazır | yan Gazi Hazretlerinin, valde olduğu gibi kendiler” etmesini ve müatlâasını söy:* temişlerdir. Bunun üzerine *” umumiye tarafından tevkil * eden bir takrir kabul edilm' Cazi Hazvetleri keyli dar edilmiş ve derhal m — Efendiler, Heyeti V* bında teşettüdü efkâr olduk” | buyurun. Bulacağım - surt davelei efkârda bulunmu?” | Fırka tekrar zi Hazretleri, hw yettar olup olmadığı * nödütllrî meclisin kanunu ılolıgtımııif:l! ğı izaâh olunarak : ra İttifakla kabul .JM | Bu sırada saat -':;*, , nuyordu. Mecliste hinde çok bqwıllı' miş ve kanun, saat "9 miştir. 8,45 te de PS