Iİtalyada üç yüz kişi tevkif edildi Çocuk Sahifesi bilmecesinde he- diye kazananların İistesi 19 temmuz 1934 tarihli bilme- cemizi doğru halledenlerden Ak- sarayda Lâlelide Mesih paşa 80- kağmda 3 numarada Nedim Rüş- tü bey ibrinci hediyemizi kazan- mıştır. Ankarada Hacı Bayramda İh- san Selâmi Bey ikinci hediyemizi kazanmıştır. Diğer — kazananları listesini yarın ve öbür günkü nüs- halarımızda okuyunuz. Karltpostal kazananlar 61 — Şefik Bey tokak 25 Muallâ İlyas 62 — Bahçekapı Yıldız han 4 İsmail 63 — Küçükkuyu büyük çiftçi mektebi talebesinden Necati Zeki 64 — Gedikpaşa Neviye sokak 30 Dikran ka- ra Boğusyan 65 — Beyoğlu Müsevi Tisesi 538 Davut Roben 66 — Fatih Karaman caddesi 9 numaralr - apartı- man 5 Takia Şakir 67 — Nişantaşı kız orta mektebi 818 Samahat 68 — İs - tanbul dökmeciler Fetva yokuşu 11 Sadık 69 — Beyoğlu İstiklâl caddesi Zamis Bey apartıman 1 Riça Alaksan- diridi 70 — Fatih Altay mahallesi 11 Ahmet Cemal 71 — Lânga Sepetçi so- | kak 73 Hristi 72 Beyoğlu Müsevi | si 480, 73 — Örtaköy 39 uncu mektep | 249 Viktor 74 — Tophane S. K. 12 Zerrin Emin, 78 — Bakırköy İzzet Mol-| la sokak 27 Osanna Hanım ve Beyler. Kartpostal kazananlar 76 — Bebek Halim paşa yokuşu 66. 77 — Okçu müsevi caddesi Şair Eşref sokak Galemitis apartımanı İ - zak Behar 78 — Gedikpaşa Saray içi 54 Lanun 79 — Ayaspaşa, Osmanpaşa | apartımanı 7 Hatice 80 — Tstanbul kız lisesi 832 Pakize 81 — Çarşı kalpak - çılar 207 Ahmet 82 — Yeni postahane tevmiatrada Halil 88 — Beyazıt Okçu- | lar eaddesi 63 Mukaddes 84 — Deniz matbaasında Makinist asker Salih 85 — Galata lâleli çeşme Hayon han Dana 88 — Esayan mektebi talebesin- den Bedros 87 — Sultanahmet Çeşme gaddesi 5 Lütfiye Güner 88 — Küçük- pazar Atlamada 28 Avrilyos 99 — Bayoğlu Hamalbaşı kömürcü Zeynel sokak 316 Manon Mıgırdıç 90 Mal- ta feneri 20 Becai 91 — İnkilâp ki tüphanesinde Kirkor 92 — Beyoğlu Asmalı Mescit Leon Abrahamyan 93 — Tahtakale 15 kırtasiyeci Rafail | ©4 Pangaltı Satir sokak 9 Türkân Rem- zi 98 — Eyüptultan Kenan 96 — Kur: | tuluş Sinan köy 80 İkbal 97 — Beşik« taş İhlamur 110 Necdet 98 — Nişan- taş kız orta mektep 818 Samahat 99 — İstanbul Rıhtım şirketi Eminönü B. anbarında Mehmet Zeki 100 — Konya Karaman milli bankaşında Müdür za - | de Hakkı 101 — İstanbul beşinci mek- tep talebesinden 316 Şinasi 102 — Ga- Tata Arapcami 24 Perihan 103 — Ga- Jata Arapcami Arşak 104 — Gedikli küçük zabit hazırlama mektebi 74 Ba- hattin 1056 — Darüşşafaka lisesi 212 Musa Kâzım 106 — Kız lisesi 1304 E- mine Leman 107 — Ceoyhan keresteci Apturrahman Efendi vasıtasiyle Salim 108 — Fındıklı Set üstü 37 Pakize 109 — Teşvikiye İhlamur yolu 8 Nus- rvet Halil 110 — 17 inci mektep Ayşe | | Hada dörkal veriyor. Fakat çeka attığı Imza Raciye 111 — Mevlânekapı Hasırcı mektep sokak 4 Hüseyin 112 — J. K. Akşam sanat mektebinden 500 Sadul- | lah 113 — Balat Lonca Hacı Arif so- kak 6 Bedia 114 — Galata Yüksekkal. dıvrım 677 Niso 115 — Çapa 31 inci mektep Muzalfer 116 — “Tahtakale Rafail mağazasında Nesim 117 — Ci- bali 40 mcr mektep Nuriye İmdat 118 — Tekirdağ mürettip Süleyman 119 — Kumkapı kolluk sokak 29 İh- san 120 — İzmit yukarıpazar mütekait Avni Bey kerimesi Naciye 121 — Tak- sim Yeni kafa sokak 32 Gümüş ger - dan 122 — Sen Benova kız mektebi Lüsi 123 — Beyağlu Ağacamli 3 kah- veci AR Mehmet vasıtasiyle şoför Hamdi 124 — Karagümrük zincirliku- yu 18 Marangoz Ahmet Cemal 128 — (Devamı var) | öldürmesinden bahsediyorlar. H slanlı Hakamdani Afrikanın ciler bile onun! Onun, kuvvetli ve t bir sevinçle bu sese koş dr. orma an ve hnlar arında ekseriya yanmda aslanla dolaşan bu adam kimdi? İnsan yiyi- , adını anmaktan korkarlar, ismi anılmca yerlere kapanırlardı. SAYEAIŞA P nt v sini işiten bütün hayvanlar, ya kaçacak bir kuytu yer ararlar, yahut ta çılgın Bu büyük esrar, dehşset ve aşk romaynına İki Yüzlü Adam Bütün dünyaca tanınmış, fevkalâde meraklı zabıta ve tahlil romanı Tefrika M: 11 Geçen kısımların hülasası | İki arkadaştan biri, bir nkşam gezintisin- de, bu romanın en korkunç şahsiyeti olam m-| dama dalr, hatırasmı anlatıyor: Bu adam, bir gece dokuz yaşmda — kadar, y çiğnerken yakalanmış ve — kendi- sinden bir miktar para istemek kararlaşmış-| Un Aadam kendisinden hiç umulmadığı halde bu parayı kışmen nakit, kısmen de çek - ha-| We, kendini tanıttığı isim arasında fark ver- dır. | İki arkadaştan biri avukat Atersen o gün evine dönünce, kendisine eşrarengiz Dokter Cekli tarafından — verilmiş uy bir vasiyetnameyi tekrar gözden geçirdi. Şimdi, arkadaşı dökter Cekil'in, bu — kor- kunç adam yüzünden uğrayabileceği felâket- leri düşünüyer: Hayd isimli korkunç adamı bir gece yolu- u bekliyerek gördü. Bundan sonra Hayd'ın sopayla bir adami Avukat Aterson vak'ayı tahkik için polls- le beraber çıkıyor. Ayni süküt, ciddiyet içinde ça- bucak kahvaltısını da alarak, po- lis karakoluna gitti. Ceset oraya getirilmişti. Cesetle karşılaşınca, başmı iğe- rek: —Evet, dedi. yorum, Bu, zavallı Sir Keru'dur. Maalesef Danvers llnı-l* 5-8.934 Komiser birden hayrete düşe- rek: — Yok canım, dedi. Bu nasil olur?!.. Sonra, gözleri aydımlanarak, mesleki bir tavırla: — Bu, dedi, şehir içinde müt- hiş bir gürültü uyandıracak. Mis- ter Aterson! Belki bize yatdımı- nız dokunur. Size vak'ayı tafsilâ- tiyle anlatayım. Ve komiser, hizmetçinin ifade- sini avukat Aterson'a aynen nak- Tetti. Kırılmış sopanın bir parçasını da gösterdi. Mister Aterson, Hayd ismini işitmekten esasen kuşkulanmıştı. | Fakat, kırılmış bastonun bir par- çası kendisine gösterilince, haki- | kat büsbütün meydana çıktı: Bu baston, Aterson'un, sene- lerce evvel Dr. CEKİL'e hediye ettiği bastondu. Avukat Aterson sordu: — Bu, Hayd dediğiniz, ufarak bir adam mıdır?. Polis âmiri: — aŞyanı dikkat derecede ufak ve çirkin bakışlr bir adam.. Hiz- Çeviren; Hikmet Münir metçinin ifadesinden böyle ınla-W şılıyor.. Avukat bir lâhze düşündükten sonra, polis âmirine: — Benimle beraber geliniz, de- di. Sizi onun evine götüreceğim. Avukatın arabasıma — bindiler. Sabahın dokuzuydu. Mutat sisler henüz gevşemeye başlamış ve parlak bir ışığın or- talığa yayılması anı yaklaşıyordu. Soho semtinin hâlâ sönmemiş olan lâmbaları, bu değişen âlem içinde bu mütezat sisler, gün ışıkları, ve kırmızı ziyalarla avukata bir kâbus hissini veriyor du. Araba, kendisine verilen adre- se yaklaştığı zaman, sisler olduk- ça açılmıştı. Şimdi iyice farkedilen, bir sokağa girdiler. Araba durdu. Burası Doktor Cekilin pek sev-| diği ve çeyrek milyon sterline va' ris kıldığı şahsiyetin eviydi. Yüzü fildişi gibi sarı ve saçları gümüş beyazı bir kadın kapıy açtı. Fevkalâde nazik bir kadım: sızan küçük — Evet, | Hayd'ın Kedilere yazıktır, hepsine kıymıyalım | Bundan bir buçuk ay evvel (Vâ - Nü) Haberde İstanbul kedile * rinin aleyhine şiddetlice bir yazı YAW mıştı. Galiba onun tesiriyle olacak Belt” diye şimdi sokaklarda başıboş gezet dileri ortadan silip süpürmeğe başlaf ve bizim (Vâ » Nü) da böylelikle mü” ermiş oldu. zannederim geçen şene etelerin hemen heP” si yazmışlardı: “Fransada bir çok mi” halleleri, bir çok yiyinti ve içinti V€ giyinti depolarını müthiş fareler isi ettiği için Fransa başka memleketler” den kendi memleketine avcr kedil getirt başlamıştır.” Fare gibi pis, mundar, kokmuşı Bursuz, ziyankâr iğrenç ve mikrop kü bir hayvanın yir Azraili olan, ayni 44f manda sevimliliği, güzelliği ile evler” mizi süsliyen kedilerin hepsine birdlı' kıymıyalım, anlara yazıktır. , Belediye bunların — sokaktf başıboş, serseri gezenlerini toplayif e Hay yetine gönde" n,or, cemiyet te onları himaye için * siz tarafından zaval *| ları himaye ce bedkletı' kilardatırocmiş! Iyi amma hangi kedi bir eve kapt” nar da eski zaman hanım hanrmcıklaff ay,sade kafes ardındaf gibi yıl on ” yakit geçirifi dışarısını. gözli | hangi kedi sokağa çıkmı' başıbaş dolâf” diği kadar ev k€', tiyarlamış, buna * vey$ Mübarek, is disi olsun; hattâ maz miş, kulakları sarkmış mangal soba altından çıkmıyan kül kedisi olsa gene bir fırsatını buldu maydı &? | zü sokaktadır. | Şu halde madem ki, sokaktadır, d7 mek o da tanzifatçılar tarafmdan yi kalanınca biraz sonra kuyruğu titrett' cek demektir. Peki, ya fareler ne ola*| cak? Kapan mı diyeceksiniz? Ben de #F ze derim ki, avcı bir kedinin ân kapâff yerini xor tutar. Zehirli ilâç mr bult” caksınız, o da kedinin yaptığının ondi birini yapmaz, Bir evde avcı bir ki demek, köy evlerini, köydeki koyuf sürülerini bekliyen bir çoban köpti demektir. Evin içinde kedinin miyâ'” laması; tıngırda su farelerin dir. Sonra yalnız fare değil, ben öylü kediler bilirim ki, evin içinde, bahçt” de akrep, çıyan, kırkayak, hattâ yılaf gibi ne kadar muzir ve tehlikeli hây * van varsa hepsine pençeyi takımca # man Allah! çağırtır. Daha sonra kedi tıpkı finolar, bul” doklar, kurt köpekleri, düz beyâf tüylü fino azmanları gibi evlerin süsüdür. Hele avcilikta, oyunda, - temizlikt? cins olursa onun zevkine doyum maz: Bazıları kediyi evlât gibi v:. ve külhanilerin hakikaten öyle ıeı arında tavşan, Pf pağan, kanarya, ispenç horuzu, hati kara gözlü ve kımalı bahar —ku: haltetsin! Kedilerden insanlara kuduz Mıv yormuş, deniliyor, peki amma kökü kuruyası hastalık yükarıda 877 dığun köpeklerden va sonra at, horoz, kaz gibi hayvanlardan gettffi mi sanki? Yazıktır!.. en ı—"'fu $i kaplan hazretlerinin ehlileşmtiğ şmiş, mini mini ve sevirii rmin hepsine birden İayff sonra fareler ve diğer haşertf oyarlar! ar h:—ıberCl Hayvanların yalırı gözlerin ee A ıvıdır Fakat kell:) şimdi burada yok. Geceleyin F, geç gelmişti. Girdi. Oturdu. ç;, dan bir saat geçmeden gene ©' tabitdir.. muntazam Bazan hi€ mez. Meselâ iki avdanberi, gece anu ilk defa gördüm. K (Devamt vaf Fakat bu gayet yaşar.