5 Haziran 1934 — Aşlama çi bal! larile inim inim İnletiyorlar. n akşam bunlardanbiri bos- h"A'lııı yeni getirdiği tepeleme do- h tablasını yere indirip te geniş kr nefes aldıktan sonra © — şenlik| Brmemiş hoyrat sesile: — Aşlamadır çi bal! — Diye bir bağırış bağırdı ki kal- kenarında madamını bek- ağzı tasmalı iri boldok köpe- Ü korkusundan o kaldırımdan | n kaldırıma öyle bir sıçrayı£ Uiçradı ki az kalsın tarla başından| ©k gibi gelen bir gaz kamyonunun Altında zavallı kuyruğunu - titrete- i, Biraz sonra köpeğin sahibi yarı muşmula madam tabla-| Ya yanaştı, önce korkudan karşıya| mış olan suratsız köpeğini ça- ir: — Ela pedi mu ela! Ela mori! — Köpek gelmek istiyor, fakat he- ’" bir daha bağırırsa diye pek te faplaya sokulmaya secaret edemi- , Karşıdan zeki gözlerini fıldır-| ve güdük kuyruğunu sal- .“ırık li ğhnk: — Ben gelemiyeceğim, beni af- İ İt hattâ aklın varsa sen de bu ta-| Pafa geç, neredeyse herif bir daha| ı'll *Demek istiyordu. Tam bu ara- p deminkinden keskin bir! a daha fıylatmasın mı? — — Haniya aşılamadır çi bal! Tablaya arkazı dönük olan ma- m birden sıçradı ve elile sol ku- mı kapadı. Sonra dulçuya dönerek: | — Kale tatlı mı? |. Diyerek tablaya eğildi ve bir İut alarak ağzına attı. Dutçu malını methederek: olsun ye de gör! — Afiyet olsu amma, Kı&yluyomm ya sen? — Ne yalanı? — Kale hem söylüyorsun — asla-| dır, hem bakiyorum dutlar u—î İ | — n | Dutçu dayanamadı, biraz ileri- çilek satan başı kirli bir men- dille çatkılı ayakdaşına seslendi: | — Gel ulan Aleko, gel buraya! İdeli oğlan gel de madamdan — nu-| ra öğren! Bak bu numara N€ *nde vardı, ne bende! Dun ikindi vakti, baktım, Istan- | tarafında da ayni tertip bir k İm ayak, başı kabak — tablasmı N koçeyc yerleştirmiş, iki eli kal- Ada, fakat, bu yavaştan sesleni- ü — Lokma ye, bal ye! Lokma ye,| yel Tıblı henüz yarıya inmemişti. | VAğ yanına küfeli, sepetli bir çi- Ökci geldi, yerleşti, Biraz sonra s0l yanına gene küfeli, işporta- *bir kirazcı çöktü. O, bunlara fe- halde içerlemekle beraber sesi 'i çıkarmadı. Sade biraz somurt- Derken üçü'de teraziler ellerin- “*müşterilere mal satarlarken kö- başmdan bir belediye memuru tün etmesin mi? Dutçu hemen terazidekileri tab- döküp tablasmı kaşla göz a- başma alınca belini kıvıra kalçalarını titrete titrete gibi sokağın içine daldı, hal- t ötekiler küfelerini, sepetleri- fllı'ı*ı toplaymcıya kadar ense- nll'ıı sonra, ihtimal onlar mer- ifade verirlerken beriki ge- 'Pire gibi zıplıya zıplıya ayni İclıııı, gene ayni nağmeyi İ-oimı ye de can besle efen ’*ıııl —Osman Cemal | ecnebi mütehassıslar da celbolu - | kaç gün sonra Ankaraya dönece- niçin yıl ğgim, Refik B. Sıhhat vekili hastane- lerdeki tetkikatını bitirdi Haydarpaşa Tip fakültesi se - ririyatlarından birinde - açılması kararlaştırılan nümune hastane- sinin hazırlıkları etrafında tetki- kat için şehrimizde bulunan sıh - hiye vekili doktor Refik bey ha- zırlık tetkikatını bitirmiş ve dün Zeynep Kâmil hastanesiyle bura da yapılacak doğum evi teşkilâtı- nı tetkik etmiştir. Nümune hastanesi bu seneki bütçede kabul edilen tahsisat nis petinde 250 yataklı olacak ve da- hiliye, hariciye, kulak, boğaz, bu- run cilt ve bevliye kısımlarını ih tiva edecektir. Bunlardan maada hastanede çamaşır ve mutfak kısımları da o lacaktır. Bu hastanenin projeleri Cerrah paşa hastanesi başhekimi Rüştü ve Şişli çocuk hastanesi başheki- mi Rifat Hamdi beyler tarafın -| dan tanzim ve vekâlete takdim o- lunacaktır. Önümüzdeki teşrinlevel ayı içinde açılması muhtemel olan nü mune hastanesi için Avrupadan nacaktır. Vekil bey, yaptığı tetki katmm neticesi hakkında demiştir ki: “Memleketin umum? sıhhat va ziyeti tabii seyinde ve nomal bir vaziyettedir. Haydarpaşada yeni açılacak nümune hastanesine ait hazırlıklarla meşgul oldum. Bir - f M.ıııuıileyh bugün de hastane işiyle meşgul olacak ve perşem - be günü de Ankaraya dönecek tir. 3 ortağı öldüren canavar — Üst tarafı 8 nci sayfada— Babama ve ortaklarına çok çok selâm ederim. Mini mini Pol ve Anna da yanaklarından - öperler. Bunların kim olduğunu sorarsan, söyliyeyim. Benim çocuklarım. Yakında görüşmek üzere oru- VAr., Fransova bu mektubu okudu- ğu zaman çok şaştı. Ve bir türlü hadiseyi izah edemedi. Yoksa kardeşi yaptığı feci cinayetler -| den sonra çıldırmış mıydı? Yok - sa kendilerini aldatmak mı - isti - yordu? Mektubu zabıtaya verdi. Bu es-| ki cinayet tekrar dirildi. Yeniden keşifler, tahkikat yapıldı. Ara- dan bir ay geçmemişti ki bu sefer Jandan hareket ettiğine dair bir telgraf aldılar. 'Tam bu esnada yeni bir hadi- se oldu. Ve bu esrarengiz cinaye- 'tin hakiki sebebi anlaşıldı. Fran- sovadan çiftliği satın alan Lui Bel he bir tren kazsında öldü. Vasi- yetnamesi açıldığı zaman bu ci> nayetin kendisi tarafından yıpıl— mış olduğunu okudular. Lui, her nasılsa Janm 500 do- .lıl—_ııı—mıuıımıuıu-' lar alarak kaçtığını öğrenmiş ve bu esnada Fransovaya yazmış ol- duğu mektup ta eline geçmiş. Bım dan melünane istifade etmeğe ka- rar vererek her üç ortağı öldür - müş ve kasadan on bin dolara ya- kın para, mücevher ve eshamı da alarak gizlemiş. En son olarak cinayeti bizzat jandarmaya bildirerek »Şüpheyi bütbüstün Rendisinden uzaklaş- HABER — Akşam Postası Beyannameler için veri- Köpek yüzünden Çocuk düşürdü (Baş tarafı 1 nci sayıfada) komşuları ve gerekse birçok ye ] tim ve kimsesizler indinde hayır- hahlığı ile tanınmıştır. Hâdiseyi anlatalım;: Madam Karolinin iki kızı da oldukça güzeldir. Bunların karşı- sında Salmina isminde kocalı ve çocuklu bir kadın vardır. Karışlık h evlerin mesafesi çok yakın ol - duğu için-her iki evin pencerele- rinden bakılırsa bu evlerin içleri iyice görülebilir. Genç kızların za man, zaman pencereye çıkmaları ve bazan sokak kapısında oturma ları, şarkı söyleyip, gülüp, oyna - maları karşılarındaki madam Sal minayı kocasından kıskandırmak tadır. Ve bu yüzden sık, sık da kavga çıkmaktadır. Madam Karolinin kızların -| dan başkâ bir de çok sevdiği kö- | peği vardır ki bu köpek evin için- de göz bebeği kadar kıymetlidir. Bu köpek bir fırsat bulup sokağa çıktığı vakit bazan karşılarında - ki komşularının kapıları önüne gider. Çarşamba günü madam Salmina bu köpeği behane ede- rek bir kavga çıkarmış ve genç kızların üstüne hücumla olmıya - cak lâflar söylemiştir. Bu kavgadan sonra perşembe | günü Salmina çamaşır yıkamış ve| kurutmak için sokağa astığı esna| da madam Karolin de sokak kapı sının önünü süpürüyormuş, toz| kalkmış ve bir kavga daha başla- mış, nihayet her iki taraf epeyce bağrıştıktan sonra hâmile olan Madam Salmina, evine bitap bir | halde girerek yatmış ve cuma gü- nü de çocuğunu düşürmüştür. Polis her iki/tarafın ifadele * rini ve Salminanın raporunu müd deiumumiliğe vermiştir. Salmina hastanede ayak — tedavisindedir. Tahkikat devam etmektedir. Muhterem Hanım efendilere Fabrikamızda bu kere yazlı m moda kadın şapkalarına baş lanmıştır, Hem fiat hem de model İve metanet itibarile memnun kala- İsaklarını muhterem hanımefendi- lere ilân ederiz. Anadolu şapka fabrikası Yenipostahane sırası meş hur İzmirli şerebtçi karşısı. 'ıııınımmııııınmııınıııı b.İ AKBA Ankarada AKBA kitap evinin birinci şubesi modern bir şekilde Maarif Vekâleti karşısında açılmıştır. AKBA kitap evleri her dilde kitap, mecmua, gazete ihtiyaçlarına cevap vermektedirler. Gerek kitaplarınızı gerek - kırtasiye- nizi en ucuz olarak AKBA kitap evlerinden tedarik ede- bilirsiniz. — Devlet Matbaası kitapları ve VAKIT'ın neşri- yatının Ankarada satiş yeri AKBA kitap evceridir. AKBA Mecrkezi Telefon Birinci Şube Ikinci Şube Saman Pazar :llb'lı tırmış. Janın bulunmaması işini büs - bütün leıylıı!ırdıimdın az va » kitte zengin olmuş. Jan geriye dönüp te bu vııı- yeti öğrenince fevkalâde mütces - sir olmuş ve derhal Cenubi Ame- rikaya avdet etmiştir. Yalnız bu sefer kardeşi Fransovayı, iuıımıl ve Çncuklnmı da birlikte götür - Müştür, len mühlet bugün —Baş tarafı 1 inci sayfadam— na dair Maliye Vekâetinden ma- liye varidat tahakkuk müdürlüğü ne icap eden talimat verilmiştir. Tahakkuk müdürü Talât Bey bu hususta diyor ki: — Avrupadan toptan mal ge- tiren ve toptan satan müesseseler topdancı olduğu gibi Avrupadan| getiren ilk elden topdan a'ıp hem toptan ve hem perakende satan tacirler toptancıdırlar. Bu veçhile ticaret yapanların da e'lerindeki maların miktarını gösteren beyan- namelerini vermeleri lâzımdır. Avrupadan toptan mal getirip toptan satanlar veya Avrupadan getirenden toptan a'ıp toptan — ve perakende satan toptancılar yerli fabrikalardan aldıkları mal'arı da beyınnıı!ıeferine ithal edecekler- dir. t Perakende alıp toptan satanlar veyahut toptan alıp perakende sa- tanlarda perakendecidirler. Bun - lar beyanname vermekle mükel- lef değildirler. Yeni kazanç vergisi kanununa göre san'atkâr addedilen esnaf se- nede 12 gündeliğinin yekünunu kazanç vergisi olarak verecektir. San'atkâr addedilmiyenler ise günde'iğinin 20 mişlini senelik ka zanç vergisi olarak ödiyecekler-| dir, Yeni kazanç vergisi kanunu- na göre mesleki teşekküllerden &e- naf cemiyeti mümesillerinden mü-| rekkep komisyonlar İstanbuldaki| bütün esnafın vasati olarak gün - delik kazançlarını tesbit etmişler- dir, İ Esnaftan kazanç vergi'eri bu cetvel üzerinden alınacaktır. Kundura boyacıları: — (Birinci sınıf) 70 kuruş, (ikinci sınıf) 50 kuruş. Zerzevat kabzımalları: (Bi kundura tamircileri: (Birinci sr- nıf) 50 kuruş, (ikinci sınıf) 40 ku- ruş, (üçüncü smıf) 25 kuruş. Hay- vanlarla zerzevat satan seyyar zerzevatçılar: (Birinci sınıf) — 80 kuruş, Gikinci sınıf) 70 kuruş, (ü- çüncü sınıf) 60 kuruş. Sırtta zer-, zevat satanlar: (Birinci sınıf) GO,| (ikinci) 50, (üçüncü) 30, Balık sa| tanlar: (Birinci) 140, (ikinci) 110 kuruş, Balık madrabazları: — (Bi- rinci sınıf) 250, (ikinci smıf) 175 kuruş. Zerzevat kabzamal'arı:; (Bi rinci sınıf) 600, Cikinci smıf) 300 kuruş. Şehir dahilindeki dükkân- larda tezgâhtarlık yapanlar: (Bi- rinci sınıf) 150, (ikinci sınıf) 110, (üçüncü sınıf) 80 kuruş, Dokuma imalâtane'erinde kalfalık — eden- | ler: (Birinci sınıf) 60, (ikinci — sı- nıf) 50, (üçüncü sınıf) 40, ayni yerde çıraklar: (Birinci sınıf) 20, ' (ikinci sınıf) 15 kuruş, Seyyar ek- mek satanlar: (Birinci sınıf) 200, (ikinci sınıf) 150, (üçüncü sınıf) 100 kuruş. Seyyar börekçiler: (Bi rinci sınıf) 120, (ikinci sınıf) 100, (üçüncü sımıf) 80 kuruş. Seyyar si mitçiler: (Birinci smıf) 90, (ikin- ci sınıf) 60, (üçüncü sınıf) 40 ku- ruş. Garsonlar: (Birinci sınıf) 85,? bc . itiyor (ikinci sınıf) 75, (üçüncü sınıf) 60 kuruş. Şef garsonlar: (Birinci sıpıf) 150, (ikinci sınıf) 125, (lü- çüncü sınıf) 100 kuruş. Büfeciler: (Birinci sınıf) 125, (ikinci sınıf) - 100 kuruş. Hama'lar: (Birinci sı- nıf) 80, (ikinci smıf) 60, (üçün- cü sınıf) 40 kuruş. Küfeciler: (Bi- rinci sınıf) 5O, (ikinci sınıf) 35, (üçüncü sınıf S0, (ikinci smıf) 35, (üçüncü sımıf) 25 kuruş. Ha- malbaşıları: (Birinci sınıf) 160, (ikinci smıf) 120. Hamamlardaki natırlar: (Birinci sımıf) S0, (ikinci sınıf ) 40 kuruş, Tel'âklar: (Birin- ci sınıf) 45, (ikinci sınıf) 35 ku- ruş, Seyyar meyva kabzımalları: (Birinci sınıf) 800, (ikinci sınıf) 300, Apartıman kapıcıları: (Birin ci sınıf) 100, (ikinci sınıf) 80, (ü- çüncü sınıf) 35 kuruş. Kaldırımcı- lar: (Birinci stnıf) 125, (ikinci sı- nıf) 100, Lâğımcılar: (Birinci sı- mnıf) 125, (ikinci sımıf) 100. Mez- * bahacılarda hayvan kestirip dük- kâncılara satanlar: (Birinci sınıf ) 1000, (ikinci smıf) 800 kuruş. Lo- kantacıların ahçıları: (Birinci sı- nıf) 100, Cikinci sınıf) 80, (üçün- cü smıf) 60. Bu'aşıkçılar 30, 40, 50, Dönerciler 70, 50 40, Mezeciler 70, S0, 40. Otel kâtipleri: 80 ku- ruş. Seyyar baston ve şemsiyeciler 40, 50. Otobüs şoförleri: 175, 160, 159 kuruş. Kamyonet şoför'eri: 200, 175, 150 kuruş. Kamyon şo- förleri; 125, 150, 75 kuruş. Otomo 4| bil şoförleri: 125, 100, 75. Erkek işi yapan berber kalfaları: 175, 125, 100 kuruş, Çırak'ar; 25, 15. Bardakla seyyar su satanlar: 40, 35, Tek hayvanla iyı su satanlar: —— 100, 80, 60. Kamyonetle su satan- lar: 300 kuruş. Sıvacılar: 220, 200 180 kuruş, Seyyar tenekeciler: 60, 59, 40 kuruş. Arzuhalciler: 80, 60, 40 kuruş. Seyyar mühürcüler: 40, 30, 25 kuruş. Ocak temizleyici'er: 50, 30, 20 kuruş. Seyyar muamele takip edenler: 120, 80, 60 kuruş. Atla süt satanlar: 120, 150, 125 ku ruş, Sırıkla süt satan'ar: 125, 100 kuruş. Seyyar tercümanlar: 125, 100, 75 kuruş. Mahalle bekçileri: 120, 80, 60 kuruş. Mezarcılar: 200, 130, 75 kuruş. Seyyar süpür- ge satan'ar 50, 40, 30 kuruş, Bunlardan başka daha bir çok esnafın da kazançları tesbit edil- miştir. Papanastasyo VBaş tarafı L lnci sayıfıada) bir sandalye fırlatmış, ve muma- ileyh yaralanmıştır. Bu hareket meclisi altüst et - miş, gruplar arasında döğüşme - ler olmuştur. Yeznda r ralektkrin v gobrimiz, ziyer * mdecak olan ? röce #eğemr karglcır 7 fçin Ka LH delediyesi da hareklâren 3 Tatyostır. Tiy mümcceb'da TU0Tüe nn Üzküne Y an Yerrı rĞrarlska Be Bk sek yapılacaklır. HABER ''in deniz gezintisi Davetlilerimizin beraberlerinde götürmek istedik- leri için hazırlanan biletlerin verilmesi vuku bulan mü- racaatlar üzerine Perşembe günü öğleye vam edecktir. Gezinti tafsilâtı son sayfamızdadır. kadar de- *i